Bu itibarla, yönetim kurulu üyelerinin ibra edilmemelerine ilişkin bir genel kurul kararının iptalini haklarında sorumluluk davası açılması yolunda alınmış genel kurul kararı bulunmadan önceki bir aşamada dava edebilmeleri mümkün değildir. Zira, yönetim kurulu üyeleri sorumlu olmadıkları iddiasına dayanmaktadırlar, bu husus genel kurul kararlarının iptali davasında değil, şirketin açacağı sorumluluk davası veya bu yola uzun bir zaman zarfında gidilmediği takdirde daha sonra ibra edilmeyenlerin açacağı hükmen ibra davasında karara bağlanmalıdır. Somut olayda, iptali istenen kararlar 12.10.2011 tarihli genel kurulda alınmıştır. Sonraki tarihlerde davacı hakkında sorumluluk davası açılması için karar alındığına ilişkin tarafların bir iddia ve savunması da bulunmamakta olup işbu davada 12.01.2012 tarihinde açılmıştır....
Mahkemece; genel kurulda ve kararlarda toplantı ve karar nisabının bulunduğu, davacıların hazirun cetveli hazırlandığı dönemde yönetici oldukları halde liste hazırlama görevini yapmadıkları, bu nedenle genel kurul kararlarının iptali istemelerinin iyiniyet kurallarına aykırı olduğu gerekçeleriyle, davanın reddine karar verilmiş; hüküm davacılar vekilince temyiz edilmiştir. Dava, genel kurul kararlarının iptali istemine ilişkin olup, mahkemece kararında diğer gerekçelerin yanında, esasen toplam 6 üyenin genel kurula çağrılmamış olmaları nedeniyle yapılan çağrı usulsüzlüğü de genel kurul kararlarının iptalini gerektirmekte ise de, bu duruma davacıların sebebiyet vermiş olmaları nedeniyle iptal istemlerinin TMK’nın 2 ve 3. maddelerine aykırı bulunduğu belirtilmiştir....
ise Genel Kurul kararlarının iptali davasında değerlendirilebileceğinden, bu yeni tedbir talebinin de reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur..."...
GEREKÇE : Talep, şirket genel kurul kararının iptali davasında TTK'nın 449.maddesi uyarınca, 22/10/2021 Tarihli Olağan Genel Kurul Toplantısında alınan kararların uygulanmasının tedbiren geriye bırakılması ve şirket adına kayıtlı taşınmaz üzerine ihtiyati tedbir konulması istemine ilişkindir. Mahkeme TTK.nın 449.md uyarınca yönetim kurulu üyelerinin görüşü alındıktan sonra sonra tedbir talebinin reddine karar vermiş ve bu ara karara karşı davacı vekili istinaf yasa yoluna başvurmuştur, Sicil kayıtlarına göre davalı şirket 3 ortaklı, 20.000- TL sermayeli toplam 800 adet hissenin 280 adedinin davacı adına kayıtlı olduğu ve davaya konu genel kurul kararlarının davacının olumsuz oyu sonucu oy çokluğu ile alındığı görülmüştür. TTK 449.maddesine göre, genel kurul kararlarının iptali ve butlanı davası açıldığı taktirde mahkeme, yönetim kurulu üyelerinin görüşünü aldıktan sonra dava konusu kararların yürütmesinin geri bırakılmasına karar verebilir....
Cumhuriyet Başsavcılığına şikayette bulunduğunu ve ...... soruşturma sayılı dosyanın devam ettiğini, mahkememizin .....E.sayılı şirketin feshi davası ile işbu genel kurul toplantısında alınan kararlarının iptali amacıyla ikame edilen iki dava arasında sıkı bir bağlantı bulunduğunu, anılan dosya ile birleştirilmesi gerektiğini bildirerek, .......tarihli genel kurul toplantısında alınan kararların iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. SAVUNMA : Davalı vekili cevap dilekçesi ile; ... aylık dava açma süresinin başlangıcının genel kurul kararının alındığı tarih olduğu için süresinde açılmayan davanın usulden reddi gerektiğini, zira olağan genel kurul toplantısının mahkememizin ..........
olağan genel kurul toplantısının 6 ncı maddesinin 3 ve 4 üncü bentleri, 23.03.2014 tarihli olağanüstü genel kurul toplantısının 3 üncü maddesi ile alınan kararların iptaline, diğer taleplerin reddine karar verilmiştir....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2024/243 Esas KARAR NO : 2024/240 DAVA : Ticari Şirket (Genel Kurul Kararının İptali İstemli) DAVA TARİHİ : 24/04/2024 KARAR TARİHİ : 29/04/2024 Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Genel Kurul Kararının İptali İstemli) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı şirketin 24.01.2024 tarihli Olağanüstü Genel Kurulu daha önce 21.11.2023 tarihinde gerçekleştirilen Olağanüstü Genel Kurul ile aynı gündemle toplantıya çağrıldığını ve her iki toplantıda da aynı hususların görüşüldüğünü, 21.11.2023 ve 24.01.2024 tarihli olağanüstü genel kurul toplantılarının aynı gündem ile gerçekleştirildiğini, taraflarınca 21.11.2023 tarihli olağanüstü genel kurulda alınan kararlara karşı ... 19. Asliye Ticaret Mahkemesinin ... esas sayılı dosyası ile genel kurul kararlarının iptali davasının açıldığını, bu sebeple mahkememiz dosyasının ... 19....
Somut olayda; mahkemece asıl ve birleşen davanın kısmen kabulüne, davalı kooperatifin 16.04.2012 tarihinde yapılan olağanüstü genel kurul toplantısında alınan tüm kararlarının iptaline, davacıların yirmi bir üyeliğin iptaline ilişkin talebinin usulden reddine dair verilen karar taraf vekillerinin temyizi üzerine, Özel Dairece; mahkemece üyelik iptali talebi konusunda verilen kararın gerekçesinin hatalı olmasına rağmen sonucu itibariyle doğru olduğu, ancak genel kurul kararlarının da iptaline karar verilmesinde, hâlen devam eden üyelikleri dolayısıyla bazı üyelerin genel kurulda hazır bulunması ve oy kullanmasında yasa ve ana sözleşmeye aykırı bir yön bulunmadığı hâlde bu şahısların üyelikleri daha önceden iptal edilmiş gibi üye olmayan şahısların genel kurula katıldığından bahisle genel kurul kararlarının tümünün iptaline karar verilmesinin çelişkili ve hatalı olduğu gerekçesiyle hüküm bozulmuştur. 18....
Asliye Ticaret Mahkemesi ARA KARAR TARİHİ: 30/11/2022 NUMARASI: 2017/735 Esas DAVA: GENEL KURUL KARARININ İPTALİ (Kooperatif Genel Kurul Kararının İptali) BİRLEŞEN İSTANBUL ANADOLU 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ'NİN 2017/836 ESAS SAYILI DAVA DOSYASINDA: BİRLEŞEN İSTANBUL ANADOLU 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ'NİN 2019/347 ESAS SAYILI DAVA DOSYASINDA: DAVA: GENEL KURUL KARARININ İPTALİ (Kooperatif Genel Kurul Kararının İptali) KARAR TARİHİ: 04/05/2023 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 353. maddesi uyarınca dosya incelendi....
Davalı vekili, davacının tek başına ortağı olduğu kooperatifi davalı olarak göstererek sorumluluk davası açmasının mümkün olmadığını, ortakların 1/10’unun teklifi ile yönetim ve denetim kurulu üyelerinin seçiminin gündeme alınabileceğini, genel kurul kararının yasa ve anasözleşmeye aykırı olmadığını, davacının alınan kararlara karşı aykırı oy kullanarak muhalefetini tutanağa yazdırmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir. Mahkemece, iddia, savunma ve dosya kapsamına göre, davanın genel kurul kararlarının iptali ve sorumluluk davası olduğu, sorumluluk davasının kooperatif hasım gösterilerek açılmasının mümkün olmadığı, genel kurul kararlarının iptalini isteyen davacının alınan kararlara karşı oy verdiği açık ve net olarak belirli olmadığı gibi, alınan genel kurul kararlarına karşı muhalefetini tutanağa geçirtmediği, bu nedenle de genel kurul toplantısında alınan kararların iptali hakkında dava açma hakkının bulunmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir....