Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2021/424 Esas KARAR NO : 2022/527 DAVA : Ticari Şirket (Genel Kurul Kararının İptali İstemli) DAVA TARİHİ : 17/05/2021 KARAR TARİHİ : 18/05/2022 GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 06/06/2022 Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Genel Kurul Kararının İptali İstemli) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin ortağı olduğu şirketin, 26.04.2021 tarihinde Olağan Genel Kurul toplantısı yaptığını, toplantı tutanağına bakıldığında 8 maddeden oluşan kararların alındığını, bu kararlardan 7. maddede belirtilen unvan değişikliği kararının kanunda aranan gerekli çoğunluk sağlanmadan kabul edildiğini, kanunda aranan çoğunluk sağlanmadan sicil gazetesine başvuruda bulunularak şirketin unvanının; .......

    Davalı vekili, davacının iddia ettiği üzere açmış olduğu üyelikten ihraç kararının iptali davasında alacaklı olduğunun tespit edilmediğini, aksine borçlu olduğunun belirtildiğini savunarak, açılan davanın reddini istemiştir. Mahkemece, davanın kabulüne dair verilen kararın davalı kooperatif vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairemizce; davacı ödemelerinin öncelikle asıl alacaktan mahsup edilip edilmeyeceğine ilişkin genel kurul kararı olup olmadığı ve şerefiyenin iptaline ilişkin dava sonucunun beklenerek karar verilmesi gerekçesiyle bozulması üzerine mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda; kooperatif tarafından aidat ödemelerinin öncelikle asıl alacaktan mahsup edildiği, davacı ile kooperatif arasında başka parasal ilişkilerin de bulunduğu hesaplama sonucu davacının kooperatiften alacaklı olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir....

      Mahkemece iddia savunma ve dosya kapsamında; genel kurul çağrısının tebliğ edilmemesinin, bu genel kurul kararının iptalini gerektirmediği, iptali istenen genel kurulda toplantı yeter sayısının sağlanmış olduğu, kararların oybirliği ile alınmış olması nedeni ile sadece davacının oyunun bu genel kararlarını etkilemeyeceği bu nedenlerle genel kurul kararının iptaline ilişkin şartların oluşmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir....

        ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO:2010/704 Esas KARAR NO :2021/553 DAVA:Genel Kurul Kararının İptali DAVA TARİHİ:03/12/2010 KARAR TARİHİ:16/09/2021 Taraflar arasında görülen davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacılar vekili Mahkememize verdiği dava dilekçesi ile; davalı şirketin 2005 yılı olağan genel kurul toplantısının 30/05/2006 tarihinde yapıldığını ve bu genel kurul toplantısında alınan kararların .... Asliye Ticaret Mahkemesinin ... Esas ......

          ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO: 2022/511 Esas KARAR NO: 2023/651 DAVA: Genel Kurul Kararının İptali (Kooperatif Genel Kurul Kararının İptali) DAVA TARİHİ: 13/07/2022 KARAR TARİHİ: 27/09/2023 Mahkememizde görülmekte olan Genel Kurul Kararının İptali (Kooperatif Genel Kurul Kararının İptali) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Davacı 13/07/2022 tevzi tarihli dava dilekçesinde özetle; davalı kooperatifin genel kurulunun 12/06/2022 tarihinde gerçekleştirildiğini, genel kurulda usul ve yasaya aykırı iş ve işlemlerin söz konusu olduğunu, kooperatif yönetiminin, denetimi ve mali müşavirin görünürde yasaya uygun gibi gözüken ancak gerçekte saya uygun olmayan yaklaşımları ve işlemleri, bununla birlikte genel kurullara az katılımın gerçekleşmesi, yapılan genel kurullarda yasaya uygun şekilde düzenlenmeyen ve kendilerinin incelemesine de sunulmayan vekaletnameler ile işlem yapılması neticesinde kendileri iş ve işlem yapan, yönelim ile birlikte hareket eden denetim üyeleri...

            HUKUK DAİRESİ T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I İNCELENEN KARARIN; MAHKEMESİ:ALANYA ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TARİHİ:21/02/2022 DAVA:Genel Kurul Kararının İptali (Kooperatif Genel Kurul Kararının İptali) İNCELENEN KARARIN; MAHKEMESİ:MANAVGAT 1 .ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ:07/09/2021 DAVA:Genel Kurul Kararının İptali (Kooperatif Genel Kurul Kararının İptali) İSTİNAF KARAR TARİHİ:23/05/2022 İSTİNAF KARAR YAZIM TARİHİ:23/05/2022 Tarafların İddia Ve Savunmalarının Özeti:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin ortağı olduğu davalı kooperatifin 10/10/2019 tarihli olağanüstü genel kurul toplantısında gündemin 4/B maddesinde müvekkili ... kooperatif üyeliğinden istifa etmiş gibi gösterilerek istifa nedeniyle üyeliğinin düşürülmesine karar verildiğini, davacının toplantıya çağrılmadığını, toplantıdan haberdar olmadığını, konuya ilişkin olarak Manavgat Cumhuriyet...

              Mahkememizce dosya üzerinden yapılan değerlendirme; Görülmekte olan dava, genel kurul karar iptali davası olup, TTK 445 madde uyarınca genel kurul kararının iptali davasının şirket merkezinin bulunduğu yerde açılacağında bir duraksama yoktur. Davanın açıldığı tarih olan 12/07/2021 tarihi itibari ile ...'nin sicil adresinin ... olduğu, dava açıldıktan sonra 03/11/2021 tarihinde şirketin merkezinin İSTANBUL'a nakledildiği kayıtlardan anlaşılmakta ise de, her dava açıldığı tarihteki şart ve durumlara göre değerlendirilir. Genel kurul karar iptali davalarında şirket merkezinin bulunduğu yer mahkemesi yetkili olup, davanın açıldığı tarihte şirketin merkezi ... ilinde olduğundan ve şirket merkezinin değişmesi halinde yetkili mahkemenin de değişeceğine dair bir düzenleme bulunmadığından, dava açılış tarihine göre yetkili olan ... mahkemelerinin yetkisi devam etmektedir....

                Taraflar arasındaki tartışma konusu iptale konu olan "29/06/2021 tarihli genel kurul kararının"yine davalı şirketin 27/10/2021 tarihli genel kurul toplantısı ile iptaline karar verilmiş olması karşısında ve tarafların beyanları da dikkate alındığında "bu davadaki 29/06/2021 tarihli genel kurul kararının iptaline " ilişkin davanın konusuz kalıp kalmadığı noktasında öncelikle toplanmaktadır. Esasen doktrinde de aleyhine iptal davası açılan bir genel kurul kararı geri alınmışsa iptal davası konusuz kaldığı ve davanın esası hakkında bir karar verilemeyeceği ileri sürülmektedir. (Kırca, Genel Kurul Kararının İptali Davası, Sayfa 267) (...) Bu durumda iptal kararı verilmiş genel kurul kararı sonraki bir genel kurul kararı ile iptal edilmiş ise, bu takdirde kural olarak konusu kalmamış olan bir iptal davası olduğu kabul edilmek gerekir....

                  maddesinde öngörülen iki şart gerçekleşmeden yapılan genel kurulun hukuken yok olacağı ve alınan kararların da yoklukla malul olacağı, mahkemece de bu hususlar tespit edilerek genel kurul kararının yoklukla malul olduğu gerekçede belirtilmiş olmasına rağmen hükümde genel kurul kararının iptaline karar verilmiş olmasının hükümle gerekçe arasında çelişki oluşturduğu gibi, dava konusu genel kurul kararının yoklukla malul olduğunun tespitine karar verilmesi gerekirken iptal kararı verilmesinin de doğru görülmediği gerekçesiyle davalı şirket vekilinin istinafının esastan reddine, davacı vekilinin istinaf başvurunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmünün kaldırılmasına, yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına, davanın şirket yönünden kabulüne, 01.08.2017 tarihli genel kurul kararının yoklukla malul olduğunun tespitine, davalı ... yönünden pasif husumet yokluğu nedeniyle davanın usulden reddine karar verilmiştir....

                    Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; hissesini sermaye olarak koyanlardan para alınmayacağına ilişkin alınmış genel kurul kararının bulunmadığı, davacının 2009 Haziran ayı ve öncesine ait parasal yükümlülüklerinin toplamının 4.340,00 TL, 2009 Temmuz ayı ve sonrasına ait parasal yükümlülüklerinin toplamının 4.100,00 TL olduğu, dolayısıyla davacı tarafından yapılan ödeme miktarı 3.190,00 TL'nin düşülmesi ile davacının davalıya 5.250,00 TL aidat borcunun ve 83,33 TL ihtarname gideri borcunun bulunduğu gerekçesiyle, menfi tespit isteminin kısmen kabulüne ve alacak isteminin reddine karar verilmiştir. Kararı, davacı mirasçıları vekili temyiz etmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı mirasçıları vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir....

                      UYAP Entegrasyonu