Borçlu itirazın iptali davasına karşı vereceği cevapta ödeme emrine itiraz ederken bildirmiş olduğu itiraz sebepleri ile bağlı değildir, borçlu her türlü borca itirazını ödeme emrine itirazından bağımsız olarak ileri sürebilir. Somut olayda, davalı takibe itirazında genel ifadelerle borca itiraz etmiş olup özel bir itiraz nedenine dayanmadığından ispat yükü davacı alacaklı üzerindedir. 19/01/2023 tarihli bilirkişi raporunda; Emsal Yargıtay kararları uyarınca aksi kanıtlanmadıkça resmi ve geçerli belgelerden olan 09.11.2018 tarihli tutanakta tespit edildiği şekliyle, elektrik enerjisinin kayıtsız sayaç üzerinden kullanılmasının Yönetmeliğin ilgili hükümlerine göre kaçak elektrik kullanımı olduğu, davalının da ......
Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : ........ takibine gecikmiş itiraz KARAR Temyiz incelenmesine esas olmak üzere; ........ ........ Müdürlüğü'nün 2012/782 Esas sayılı dosya aslının incelenmek ve iade edilmek üzere mahallinden temin edilerek, dosya arasına alınmasına, ondan sonra temyiz incelemesi yapılması için dosyanın mahalline İADESİNE, 30.09.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Adi iflas yolu ile takipte borçlu kusuru olmaksızın bir mani sebebi ile süresi içinde itirazda bulunmamışsa, engelin ortadan kalkmasından itibaren üç gün içinde iflas davası açılmadan önce icra dairesine, iflas davası açıldıktan sonra ticaret mahkemesine başvurarak gecikmiş itirazda bulunabilir. İflas davası açılmadan önce icra dairesine bildirilen gecikmiş itiraz iflas davası açıldıktan sonra ticaret mahkemesi tarafından incelenir. İİK 156. maddesine göre, borçlu hakkında açılan takibin şekli ve ödeme emrinin biçimi yönünden her türlü itiraz ve şikayetin icra müdürlüğüne bildirilmesi zorunludur....
Dolayısı ile tarafımızca izaha çalışılan bu hususlar nazara alınarak, ilk derece mahkemesince şikayetin kabulü ile ödeme emri tebliğ tarihinin 20/01/2022 tarihi olarak düzeltilmesine karar verilmesi gerekirken, davanın gecikmiş itiraz olarak nitelendirilmesi ve gecikmiş itirazın reddine dair karar verilmesi hukuka aykırı olduğundan, davacı tarafın istinaf başvurusunun kabulü ile mahkeme kararının HMK 353/1- b-2 maddesi uyarınca kaldırılmasına, bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden şikayetin kabulü ile davacıya ödeme emri tebliğ tarihinin 20/01/2022 tarihi olarak düzeltilmesine, oy birliğiyle karar verilmiştir....
Hukuk Dairesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkikinin borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takipte; borçlunun takibe ve ihtiyati haciz kararına 30/06/2017 tarihinde muttali olduğundan bahisle gecikmiş itirazda bulunarak, yetkiye, borca ve imzaya itiraz ettiği, İlk Derece Mahkemesince, itirazın süre aşımı nedeniyle reddine karar verildiği, borçlunun istinaf başvurusu üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince; borçlunun icra mahkemesine gecikmiş itirazda bulunduğu, tebligat usulsüzlüğü açıkça dile getirilmemiş olduğundan bu hususun incelenemeyeceği belirtilerek gecikmiş itirazın yasal 3 günlük süre içerisinde getirilmediğinden bahisle İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırılarak şikayetin...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Sultanbeyli İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ : 19/06/2007NUMARASI : 2007/99-2007/124 Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :Mahkemece kısa kararda ".... usulsüz tebligat nedeniyle gecikmiş itirazın kabulü ile takibin durdurulmasına..." gerekçeli kararda ise "... tebligatın usulsüz olması nedeni ile ve davacı tarafta gecikmiş itiraz olarak kabulünü talep ettiğinden tebligat usulsüz olması nedeni ile tebligatın iptaline ve tebligatın öğrenme tarihinin tebligat tarihi olarak kabulüne...." şeklinde karar verilerek kısa kararla gerekçeli karar arasında çelişki yaratılmıştır....
Somut olayda; ilamsız takip nedeniyle şikayetçinin icra mahkemesine başvurarak ödeme emrinin tebliğ edildiği tarihte şehir dışında olduğunu belirterek gecikmiş itirazlarının kabulünü talep ettiği, İlk Derece Mahkemesince ödeme emri tebliğ işleminin usul ve yasaya uygun olduğu, dilekçede ileri sürülen sebeplerin gecikmiş itiraz anlamında makbul mazeret olarak kabul edilemeyeceği gerekçesiyle davanın reddine karar verildiği, şikayetçi tarafından yapılan istinaf başvurusu üzerine Bölge Adliye Mahkemesince şikayetçinin istinaf başvurusu kabul edilerek, İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına yeniden esas hakkında şikayetçinin usulsüz tebligat şikayetinin kabulü ile ödeme emri tebliğ tarihinin T.K'nın 32. maddesi uyarınca öğrenme tarihi olan 03/08/2023 olarak düzeltilmesine, şikayetçinin sair itirazlarının icra müdürlüğünce değerlendirilmesine karar verildiği, işbu kararın alacaklı tarafından temyiz edildiği görülmüştür....
İİK’nun 65. maddesine dayanan gecikmiş itirazda, tebligatın usulüne uygun olarak yapılmış olması, ancak, muhatabın bir engel nedeniyle süresinde itiraz edememiş olması halinde gecikmiş itirazda bulunacak kişinin mazeretini gösterir delillerle birlikte, esasla ilgili itirazlarını ve dayanaklarını, engelin kalktığı günden itibaren üç gün içinde icra mahkemesine bildirilmesi gerekir. İcra hakimi, gecikmiş itiraz nedenlerini inceledikten sonra gecikme sebebinin mahiyetine ve hadisenin özelliklerine göre, takibin tatilini tensip edebilir. Mazeretin kabulü halinde icra takibi durur. Aynı celse de alacaklı itirazın kaldırılmasını sözlü olarak da isteyebilir. Bu takdirde tetkikata devam olunarak icra mahkemesinde gerekli karar verilebilir. Usulsüz tebligatta ise, İİK.nun 65. maddesine göre yapılacak incelemeden farklı olarak, tebligat usulüne uygun olarak yapılmamıştır....
A.Ş. adresine gönderildiğini ve icra dosyasında da yer alan ticaret odası kayıtları ile resmi kayıtlardan anlaşılacağı üzere, kendisine ait iş yerine yapılan bu tebligat, iş yerinde daimi çalışan personel tarafından 10/12/2019 tarihinde tebliğ alındığını, işbu dava gecikmiş itiraz mahiyetinde olduğundan, 10/12/2019 tarihinde iş yerinde daimi çalışana yapılan tebligat usul ve esas bakımından yerinde olup, borçlunun gecikmiş itirazda bulunmasının yasal dayanağı bulunmadığını, borçlu tarafın yurt dışında olduğu iddiasında ise de İİK m. 65 gereğince kusursuz olmadığını, kusursuz olsaydı dahi, maninin kalktığı günden itibaren 3 iş günü içinde mazeretini gösterir delilleri sunmadığını, ilgili yasal düzenlemeni emredici olup, davacı borçlunun delilden yoksun, soyut, gecikmiş itirazının usulden reddi gerektiğini beyanla davanın reddine ile lehlerine icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini istemiştir....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 25/05/2022 NUMARASI : 2021/640 2022/244 DAVA KONUSU : Gecikmiş İtiraz KARAR : Yukarıdaki mahal esas ve karar numarası ayrıntılı olarak belirtilen İlk Derece Mahkeme kararının süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla dosya mündericatında tüm bilgi ve belgeler okunup tetkik edildikten sonra heyetçe yapılan müzakere sonunda duruşma açılmasına gerek görülmeksizin gereği görüşülüp düşünüldü. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkiline tebliğ yapılmadığını, müvekkilinin diğer borçlulardan duyum alarak mahalle muhtarına giderek Bursa 20....