Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu İptali ve Tescil K A R A R Dava, 28.09.2006 tarihli gayrimenkul satış vaadi sözleşmesine dayalı cebri tescil isteğine ilişkin olup mahkemece uyuşmazlık bu şekilde nitelendirilerek çözüme kavuşturulduğuna göre, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi için dosyanın Yüksek Yargıtay (14.) Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 18.11.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

    Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 04.01.2005 gününde verilen dilekçe ile gayrimenkul satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil, olmazsa tazminat istenmesi üzerine yapılan muhakeme sonunda; tapu iptali ve tescil talebinin kabulüne dair verilen 03.06.2010 günlü hükmün Yargıtayca, duruşmalı olarak incelenmesi davalı ... vekili tarafından istenilmekle, tayin olunan 28.06.2011 günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davalı ... vekili Av.... geldi. Karşı taraftan gelen olmadı. Açık duruşmaya başlandı. Süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelenlerin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi. İş karara bırakıldı. Bilahare dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, 19.01.1998 ve 03.03.1998 tarihli taşınmaz satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil, olmadığı takdirde satış vaadine konu bağımsız bölümün rayiç değerinin tahsili istemlerine ilişkindir....

      DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, HUKUKİ SEBEPLER ve GEREKÇE: Taraflar arasındaki dava, Gayrimenkul Satış Vaadi Sözleşmesine Dayalı Tapu İptali ve Tescil istemine ilişkindir. Kaynağını Türk Borçlar Kanununun 29. maddesinden alan taşınmaz satış vaadi sözleşmeleri, Türk Borçlar Kanununun 237. maddesi ile Türk Medeni Kanununun 706. ve Noterlik Kanununun 89. maddesi hükümleri uyarınca noter önünde re’sen düzenlenmesi gereken, bir başka anlatımla geçerliliği resmi şekil şartına bağlı kılınan, tam iki tarafa borç yükleyen ve kişisel hak sağlayan sözleşme türüdür. Vaat alacaklısı, taşınmaz satış vaadi sözleşmesi ile mülkiyet devir borcu yüklenen satıcıdan edim yerine getirilmediğinde Türk Medeni Kanununun 716. maddesi uyarınca açacağı tapu iptali ve tescil davasında borcun hükmen yerine getirilmesini isteyebilir....

      KARAR Davacı, vasisi tarafından açılan ve davacının ölümü ile miras şirketi mümessili tarafından takip edilen davasında, davacı ...’nin 25.8.1997 tarihinde davalı ...’a verdiği vekaletname gereğince, vekili tarafından ...’ye ait 247 parsel sayılı taşınmazın 16.2.1998 tarihinde noterde düzenlenen gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi ile davalı ...’a satışının vaat edildiği, ...’ın da bu satış vaadi sözleşmesine dayanarak hakkında tescile icbar davası açtığını, oysa davacının vekalet verdiği tarihte hukuki ehliyeti bulunmadığını, bu nedenle verilen vekaletname kullanılarak yapılan satış vaadi sözleşmesinin yok hükmünde olduğunu ileri sürerek satış vaadi sözleşmesinin iptaline karar verilmesini istemiştir. Davalı ..., 16.2.1998 tarihli satış vaadi sözleşmesine dayanarak ferağa icbar davası açtığını, iddiaların doğru olmadığını savunarak davanın reddini dilemiştir....

        "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 18.02.2009 gününde verilen dilekçe ile gayrimenkul satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 12.04.2011 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı, Söke 1. Noterliğinin 16.01.1990 tarihli ve 1259 yevmiye numaralı satış vaadi sözleşmesine dayanarak, dava konusu Bağarası köyü 2506 parsel numaralı taşınmazda davalılar murisi Meryem Karalar’a muris babası Ali Kıvılcım’dan intikal eden miras hak ve hissenin iptali ile adına tescilini istemiştir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 23.03.2010 gününde verilen dilekçe ile noterden gayrimenkul satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil, olmazsa tazminat istenmesi üzerine bozma ilamına uyularak yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 05.04.2012 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı, gayrimenkul satış vaadi sözleşmesine dayanarak dava konusu 433 parsel sayılı taşınmazdaki davalının payının iptali ile adına tescili, bunun mümkün olmaması halinde ise fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak şartıyla 7.500 TL bedelin tahsili istemiyle dava açmıştır....

            Hukuk Dairesi KARAR Dava, yükleniciden Gayrimenkul Satış Vaadi Sözleşmesi ile daire satın alan kişi tarafından arsa sahipleri, yüklenici ve taşınmazın devrinin yapıldığı üçüncü kişiye karşı Gayrimenkul Satış Vaadi Sözleşmesine dayalı olarak açılan tapu iptal ve tescil, aksi takdirde tazminat istemine ilişkindir. Davanın reddine karar verilmiş olup, temyizin kapsamına göre öncelikle tapu iptal ve tescil istemine yönelik koşulların değerlendirilmesi gerektiğinden, yürürlükte bulunan işbölümü uyarınca hükmü temyizen inceleme görevi Yargıtay 14. Hukuk Dairesinindir. SONUÇ: Dosyanın görevli Yargıtay 14. Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 27/11/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi....

              Davacının asli talebi gayrimenkul satış vaadi sözleşmesine dayalı olarak açılmış tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Kaynağını Türk Borçlar Kanununun 29. maddesinden alan taşınmaz satış vaadi sözleşmeleri, Türk Borçlar Kanununun 237. maddesi ile Türk Medeni Kanununun 706. ve Noterlik Kanununun 89. maddesi hükümleri uyarınca noter önünde re’sen düzenlenmesi gereken, bir başka anlatımla geçerliliği resmi şekil şartına bağlı kılınan, iki tarafa borç yükleyen ve kişisel hak sağlayan sözleşme türüdür. Vaat alacaklısı, taşınmaz satış vaadi sözleşmesi ile mülkiyet devir borcu yüklenen satıcıdan edim yerine getirilmediğinde Türk Medeni Kanununun 716. maddesi uyarınca açacağı tapu iptali ve tescil davasında borcun hükmen yerine getirilmesini isteyebilir. Somut olayda Bafra 1. Noterliğinin 1 Aralık 1987 tarihli ve 20289 yevmiye nolu düzenleme şeklindeki gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi dosyamıza sunulmuştur....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL -KARAR- Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre dava, Hazine tarafından mülkiyet iddiası ile açılan tapu iptali ve tescil, birleşen dava ise gayrimenkul satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Yargıtay Büyük Genel Kurulunun 09.02.2012 tarih ve 1 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve Resmi Gazetede yayımlanarak 01.03.2012 tarihinde yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin işbölümü uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay 8.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın ilgisi yönünden 8.Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE,30.10.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                "İçtihat Metni" Taraflar arasındaki satış vaadi sözleşmesinden kaynaklı tapu iptali ve tescil davasından dolayı mahal mahkemesinden verilen yukarıda gün ve sayısı yazılı hükmün; Dairemizin 08.11.2016 gün ve 2016/4307 Esas - 2016/9237 Karar sayılı ilamı ile onanmasına karar verilmişti. Süresi içinde davacı vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosya içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Davacı vekili, davacı ile davalı murisi arasında, gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi ve ferağı havi vekaletname ile; dava konusu 23, 24 ve 30 parsel sayılı taşınmazlardaki davalıya ait payın satışı hususunda satış vaadi sözleşmesi yapıldığını, taşınmazların zilyetliğinin davacıya devredilmesine karşın belirterek; dava konusu taşınmazlardaki muris Davalı, davanın reddini savunmuştur....

                  UYAP Entegrasyonu