ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 16/02/2022 NUMARASI : 2022/67 ESAS- 2022/90 KARAR DAVA KONUSU : Yatırım Amaçlı Dükkan Satım Sözleşmesinden Kaynaklanan Tapu İptali Ve Takyidatsız Tescil, İpotek Ve Hacizlerin Fekki,Gecikme Tazminatı, Olmadığı Taktirde Sözleşmenin Feshi ile Ödenen Bedelin Tahsili KARAR : 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 353. maddesi uyarınca dava dosyası incelendi; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : İ D D İ A: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; yanlar arasında Esenyurt Koza Mah.de bulunan 382 ada C Blok 4 nolu bağımsız bölümün satışı konusunda adi satış sözleşmesi düzenlendiğini bağımsız bölümün bedelinin peşin olarak ödendiğini ancak davalının taşınmazın tapusunu devretmediğini bu nedenlerle dava konusu edilen taşınmazın davalılar adına olan davalı Garanti Koza adına olan tapu kaydının iptali ile pürüzsüz ve tahkikatsız olarak davacı adına tesciline karar verilmesi için aynı zamanda diğer davalı Akbank A.Ş tarafından konulan ipoteğin fekkine karar verilmesi...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 26/01/2015 gününde verilen dilekçe ile taşınmaz satış vaadinden kaynaklanan tapu iptali ve tescil ve haciz şerhlerinin terkin edilmesi talebi üzerine yapılan yargılama sonunda; davanın reddine dair verilen 28/06/2016 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, taşınmaz satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil ile taşınmaz kaydındaki haciz şerhlerinin terkini istemine ilişkindir. Davacı vekili; ... 9. Noterliğinde 02.01.2009 tarih ve 50 sayılı işlemle yapılan satış vaadi sözleşmesiyle 2685 ada 2 parsel sayılı taşınmazda murisinden davalı ...'...
Genel nitelikte yasaklama ile alacaklıların takip haklarının engellenmesinin hak ve yarar dengesini bozacağı ortadadır. Ancak somut olayda ipotek alacaklıları ile ipotek borçlusunun işbu davada davalı olarak taraf bulundukları, davacının işbu dava dosyasındaki talebinin konut satım sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali ve takyidatlardan ari tescil olmadığı takdirde bedel iadesi istemine ilişkin olduğu anlaşılmaktadır. Ayrıca mahkemece verilen tedbir kararının tüm icra işlemlerini değil sadece cebri icra yoluyla satış işlemini engeller nitelikte olduğu dolayısı ile icranın diğer yönlerden satış aşamasına kadar devamında yasal bir engel bulunmadığı, davalı aleyhine hak ve yarar dengesinin bozulmayacağı değerlendirilmiştir....
DELİLLER : Tapu kaydı, ipotek belgesi, Taşınmaz satış vaadi sözleşmesi, İhtarname, Delil listeleri sunulan ve toplanan deliller. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, düzenleme şeklinde satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali ve tüm takyidatlardan ari tescil, kira kaybı tazminatı, ipoteklerin fekki istemine ilişkindir. Davalı banka vekili İDM'nin 18/05/2022 tarihli davalı bankanın ihtiyati tedbir kararına itirazının reddine ilişkin ara kararını istinaf etmiştir. 6100 sayılı HMK'nun 341/1. maddesi uyarınca ilk derece mahkemelerinden verilen nihai kararlar ile ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz taleplerinin reddi kararları, karşı tarafın yüzüne karşı verilen ihtiyadi tedbir ve ihtiyati haciz kararları, karşı tarafın yokluğunda verilen ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz kararlarına karşı yapılan itiraz üzerine verilen kararlara karşı istinaf yoluna başvurulabilir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, yüklenicinin temlikine dayalı davacı adına satış vaadi sözleşmesine göre tescili yapılan taşınmazdaki hukuki ayıp niteliğinde bulunan ipoteklerin fekki istemine ilişkindir. 28.05.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6502 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun her türlü tüketici işlemi ile tüketiciye yönelik uygulamaları kapsamaktadır. Davada istem, davacı ile davalı T8 Anonim Şirketi arasında imzalanan gayrimenkul satış vaadi ve borçlanma sözleşmesi gereğince mülkiyeti tapuda davacı adına devir ve tescil edilen dava konusu konut niteliğindeki taşınmaz üzerindeki iddiaya göre hukuka aykırı tesis edilen ipoteklerin fekki yani hukuki ayıbın giderilmesi istemine ilişkindir. Dava dosyası içerisinde mevcut dava konusu taşınmaza ait tapu senedi ve tapu kaydının incelenmesinde; dava konusu taşınmazın davacı adına 06/05/2019 tarihinde tescil edildiği anlaşılmaktadır....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2022/314 Esas KARAR NO : 2022/331 DAVA : Tapu İptali Ve Tescil (Satış Vaadi Sözleşmesinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 31/10/2019 KARAR TARİHİ: 09/05/2022 Mahkememizde görülmekte bulunan Tapu İptali Ve Tescil (Satış Vaadi Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Davacı vekili Asliye Hukuk Mahkemesine verdiği dava dilekçesinde özetle; Müvekkil Kooperatif ...ile davalılar Sınırlı Sorumlu ...Arsa Ve Konut Yapı Kooperatifi ve ... arasında Antalya 4. Noterliği ...yevmiye numaralı ve 14/10/1997 tarihli Düzenleme Şeklinde Kat Karşılığı İnşaat Yapım Ve Gayrimenkul Satış Vaadi Sözleşmesi imzalandığını, ilgili sözleşme ile arsa sahibi konumunda olan davalı Sınırlı Sorumlu ...Arsa ve Konut Yapı Kooperatifi'nin maliki bulunduğu Antalya ili, Merkez ilçesi, Yamansaz bölgesinde kain ve tapunun ... ada, ...parseller, ... ada ... parseller ve ... ada ...ve yine ...ada ...parsellerde kayıtlı gayrimenkuller ve ...'...
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 13.08.2001 gününde verilen dilekçe ile satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 20.09.2005 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _K A R A R_ Dava, taşınmaz mal satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil istemi ile 13.08.2001 tarihinde açılmıştır. Mahkemece işin esası incelenerek karar verilmiş, hükmü davalı temyiz etmiştir. Davada 20.09.1993 günlü biçimine uygun düzenlenmiş gayrimenkul satış vaadi sözleşmesine dayanılmıştır. Gerçekten bu sözleşmede satımı vaad edilen dava konusu taşınmazın 125.000.000 TL değerinde olduğu yazılıdır....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL -KARAR- 2797 sayılı Yargıtay Kanunu'nun 40. ve Yargıtay İç Yönetmeliği’nin 18. maddeleri uyarınca yapılan ön incelemede; dava konusu uyuşmazlığın niteliği ve temyizin kapsamının, gayrimenkul satış vaadi ve miras payının devri sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali ve tescil istemine ilişkin olduğu anlaşılmıştır. Yargıtay Büyük Genel Kurulunun dairelerin iş bölümüne ilişkin 26/01/2022 tarihli ve 2022/1 sayılı kararı uyarınca dosyayı inceleme görevi Yargıtay 7. Hukuk Dairesine ait olduğundan, 2797 sayılı Yargıtay Kanunu'nun 60. maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca gerekli inceleme yapılmak üzere dosyanın ilgili daireye gönderilmesine karar vermek gerekir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenle, dosyanın Yargıtay 7. Hukuk Dairesine GÖNDERİLMESİNE, 18/05/2022 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 07.08.2014 gününde verilen dilekçe ile gayrimenkul satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın pasif husumetten reddine dair verilen 13.10.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir....
Genel nitelikte yasaklama ile alacaklıların takip haklarının engellenmesinin hak ve yarar dengesini bozacağı ortadadır. Ancak somut olayda ipotek alacaklıları ile ipotek borçlusunun işbu davada davalı olarak taraf bulundukları, davacının işbu dava dosyasındaki talebinin konut satım sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali ve takyidatlardan arındırılmış tescil, ipotek ve hacizlerin fekkine ilişkin olduğu anlaşılmaktadır. Ayrıca mahkemece verilen tedbir kararının tüm icra işlemlerini değil sadece cebri icra yoluyla satış işlemini engeller nitelikte olduğu dolayısı ile icranın diğer yönlerden satış aşamasına kadar devamında yasal bir engel bulunmadığı, davalı aleyhine hak ve yarar dengesinin bozulmayacağı değerlendirilmiştir....