İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesi 03.11.2020 tarih ve 2018/153 Esas, 2020/330 Karar sayılı kararında özetle; "...Yapılan yargılama toplanan deliller, taraf beyanları ve yapılan keşif neticesinde hazırlanan bilirkişi raporları bir bütün halde değerlendirildiğinde; Her ne kadar davacı tarafça, taraflar arasında düzenlenen işbu sözleşmelerin geçersiz ve hükümsüz olduğundan kasıt sözleşmelerin hükümsüzlüğünün tespiti ile tapu kaydına konulan satış vaadi şerhininin terkini talep edilmiş ve gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinin gayrimenkul ortaklık sözleşmesinin eki niteliğinde olduğu ve tüm sözleşmelerin bir bütün halde değerlendirilmesi gerektiği iddia olunmuş ise de, terkini talep edilen satış vaadi şerhinin dayanağının noterde düzenleme şeklinde yapılan gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi olduğu, bu hali ile işbu sözleşmenin geçerlilik şartını haiz olduğu, Gayrimenkul ortaklık sözleşmesinin amacının yukarıda da açıklandığı üzere taşınmazın ruhsat ve projelerine uygun...
a yapılan satışın muvazaalı olarak gayrimenkul satış vaadi sözleşmesini bilerek devraldığına ilişkin davacının davasını ispat eder herhangi bir delil sunulmadığından ve gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinin tapu siciline şerh edilmediğinden davalının TMK'nın 1023. maddesi gereğince iyiniyetli kazanımı korunacağından bahisle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere mahkeme kararının gerekçesinde ve değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre davacı ... vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA ve aşağıda dökümü yazılı 16,70 TL kalan onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına 11/02/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 26.11.2013 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 05.11.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ... vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve dosya içeriğine göre, davanın dayanağı olan gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinin dava konusu Hazine adına kayıtlı 16 ada 6 parsel sayılı taşınmaza ilişkin olduğu, davacılardan ...’un binasının bulunduğu taşınmazın ise davalılar adına kayıtlı olmakla birlikte 16 ada 16 parsel sayılı taşınmaz olduğu ve davanın dayanağı gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinin bu taşınmaza yönelik olmadığı ayrıca 16 ada 16 parsel sayılı taşınmazın dava konusu da yapılmadığı anlaşılmakla...
Somut olayda davacıların miras bırakanı T5 ile davalıların miras bırakanı T6 arasında Muş Noterliğinde düzenlenen 07.09.1965 tarih ve 1899 yevmiye numaralı gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi gereğince dava konusu Muş ili, Merkez ilçesi, Bağlar (Çiriş) Köyü 201 parsel (toplulaştırma sonucu 117 ada 9 ve 125 ada 7 parsel sayılı taşınmazlar) sayılı taşınmazın 10.000- TL bedelle davacıların miras bırakanı T5 satılması konusunda tarafların anlaştığı, gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi gereğince taşınmazın zilyetliğinin davacıların miras bırakanına bırakıldığının gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi içeriğinden ve keşifte dinlenen mahalli bilirkişi beyanından anlaşıldığı, davacıların miras bırakanı T5'in de 10.000- TL edimini yerine getirdiğinin gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi içeriğinden anlaşıldığı, davalılar vekilinin zamanaşımı def'inin ve gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinin sahteliği iddiasının yukarıda açıklanan gerekçelerle yerinde olmadığı anlaşıldığından davanın kabulüne karar verilerek...
Davacı, davalılara ait taşınmazı 17.8.2000 Tarihli gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi ile satın aldığını, tapu kaydının tarafına verilmediğini ileri sürerek tapu kaydının iptali ile adına tasciline karar verilmesini istemiş, bilahare verdiği ıslah dilekçesi ile taşınmazın davalılarca açılan izale-i Şuyu davası sonucunda satışına karar verildiğini belirterek, davalıların payına düşen bedellerin tahsili istemi ile eldeki davayı açmıştır. Mahkemece, davacının dava tarihi itibariyle hakkının doğmadığını belirterek, davanın reddine karar verilmiştir. Davacının gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi ile satın aldığı, taşınmaz devrinin tarafına yapılmadığı açık oulp davalılarca İzale-i Şuyu davası açılmakla satış vaadinden doğan yükümlülüklerini yerine getirmeyecekleri anlaşılmaktadır. Öyle olunca davacı taşınmazın dava tarihindeki rayiç bedelini isteyebilir. Taşınmazın İzale-i Şuyu davası sonucunda satışa çıkarılması davacının rayiç bedel istemisine engel değildir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı vekili, müvekkilinin dava konusu taşınmazı 13.04.2004 tarihinde dava dışı kamu borçlusu ....'dan gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi ile satın aldığını ve fiilen kullandığını, daha sonra Asliye Hukuk Mahkemesinin 2008/391 Esas 302 Karar sayılı ilamı ile adına tesciline karar verildiğini, tapu idaresine gidildiğinde önceki malik ....'in vergi borcu nedeni ile haczedildiğini öğrendiklerini adına, taşınmaz üzerine konulan haczin kaldırılmasını istemiştir. Davalı ... idaresi vekili, davacının gayrimenkul satış vaadi sözleşmesini tapuya şerh vermediklerinden kendileri yönünden sonuç doğurmayacağını haksız açılan davanın reddi gerektiğini savunmuşlardır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 10.05.2005 ve birleşen dosyada 02.09.2005 gününde verilen dilekçeler ile satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali, tescil, menfi tespit, mülkiyetin iadesi, davalı-davacı tarafından birleşen dosyada verilen 19.09.2005 günlü dilekçe ile taşınmaz satış vaadi sözleşmesinin iptali ve 30.05.2005 tarihli karşı davada ise tazminat istenmesi üzerine yapılan muhakeme sonunda; davacı ... tarafından açılan davanın kısmen kabulüne, satış vaadi sözleşmesine dayalı tescil isteğinin reddine, menfi tespit ve mülkiyetin iadesi isteminin kabulüne, karşı davanın reddine, satış vaadi sözleşmesinin iptaline dair verilen 01.10.2007 günlü hükmün Yargıtayca, duruşmalı olarak incelenmesi davacı ..., duruşmasız olarak davalı ... vekili tarafından istenilmekle, tayin olunan 21.10.2008 günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davacı ... vekili Av.... geldi. Karşı taraftan gelen olmadı....
Noterliğinin 21/04/1965 tarih 05966 yevmiye numaralı gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinin geçersiz olduğunu, mirasbırakanın okuma yazmasının olmadığını, sözleşmenin şekil yönünden de geçersiz olduğunu, sözleşmede yazılı olduğu şekilde bir satış vaadi sözleşmesinin mümkün olmadığını, gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinde edimin sözleşme anında belirli olmasının geçerlilik koşulu olduğunu, bundan başka bu sözleşmenin gabin nedeni ile de batıl olduğunu mahkemece eksik ve hatalı değerlendirme yapılarak karar verildiği sebepleri ile; Müracaat etmişlerdir. İlk derece mahkemesince dava konusu taşınmazlar başında keşif yapılmış, bilirkişilerden (ziraat ve fen bilirkişisi, mali müşavir bilirkişi ve mülk bilirkişisi) raporlar alınmıştır....
Davacı tarafça her ne kadar dava dilekçesi ile davaya konu ettiği gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi sebebiyle borçlu olmadığının tespiti gibi hukuki nitelendirme de bulunmuş ise de, hukuki nitelendirme re'sen gözetilmesi gereken bir husus olup, mahkemece talebin gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinin geçersizliğinin tespiti ile sözleşmenin iptali talebine yönelik olduğu değerlendirilmiştir. Davacı asil tarafından Bakırköy 9. Asliye Hukuk Mahkemesi'nde 2010/534 Esas sayılı dava dosyası ile davalı T2 aleyhine davalının edinimini yerine getirmediği iddiasına dayalı satış vaadi sözleşmesinin iptali istemine ilişkin olarak dava açıldığı, mahkemece davacının davasının 19/10/2012 tarih ve 2010/534- 2012/366 Karar sayılı ilamı ile reddine karar verildiği, davacı vekilince kararın temyiz edildiği, Yargıtay 13....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : SÖZLEŞMENİN İPTALİ -KARAR- Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre asıl dava gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinin iptali, karşı dava gayrimenkul satış vaadine dayalı tapu iptali ve tescil sözleşmesinin isteyen davacılar tarafından temyiz edilmiştir....