Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Her ne kadar davacı vekili tarafından satış vaadi sözleşmesinde satış vaadi borçluları tarafından murislerinden gelen veya gelecek hisselerin de satışlarının müvekkiline vaad edildiği belirtilerek belirtilen hisselerin iptali talebinde bulunulmuş ise de; satış vaadi sözleşmesinde satış vaadi borçluları tarafından gayrimenkuldeki hak ve hisselerinin tamamının satışının vaat edildiği, satış vaadi sözleşmesinde satış vaadi borçluları tarafından murislerden gelecek paylara ilişkin vaatte bulunulmadığı, satış vaadi tarihinde satış vaadi borçluları adlarına kayıtlı hisselerin Gaziosmanpaşa 2....

Gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinin üzerinden 42 yıl geçmiş olmasına rağmen gayrimenkul satış vaadi sözleşmesine konu edilen taşınmaz üzerinde herhangi bir tasarrufu da olmadığını, dava konusu taşınmaz komşularının taşınmaz başında icra edilecek keşifte dinlenmeleri halinde haklılığımız teyit edileceğini, gayrimenkul satış vaadi sözleşmeleri 5 yıllık zamanaşımı süresine tabi olduğunu, davacının tescil talebi zamanaşımına uğradığını, bu nedenle Zamanaşımı Def’inde bulunduklarını, zaman aşımı itirazlarının kabulü ile davanın reddine karar verilmesini talep ettiklerini, Kayden var olan ancak hiçbir zaman var olmayan gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinin hukuki bir geçerliliği olmadığı gibi geçerli olsa dahi davacının dava konusu taşınmazın tapu kaydının kısmen iptali ile adına tescili talebi zamanaşımına uğramış olup davacının davasının reddine karar verilmesini talep etme mecburiyeti hasıl olduğunu, yukarıda arz ve izah edilen nedenlerle; Gayrimenkul satış vaadi sözleşmeleri 5 yıllık zamanaşımı...

İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARININ ÖZETİ: İskilip Asliye Hukuk Mahkemesinin 2020/202 esas, 2023/71 karar sayılı kararında: "İskilip İlçesi, Yerliköy Köyü Ortaca 1300 Parsel Numarasına Kayıtlı Taşınmazın Tamamı Ahmet oğlu Ömer Okumuş'tan gelen Meryem Ülgen ve Mehmet Okumuş hissesini Hasan Okumuş'un İskilip Noterliği'nin 06/11/1965 tarih ve 2159 yevmiye numaralı Gayrimenkul satış vaadi senediyle satın aldığı, Ayşe Uysal ve Fatma Uysal hissesini, Bayat Noterliği'nin 06/11/1965 tarih ve 1099 yevmiye numaralı Gayrimenkul satış vaadi senediyle satın aldığı; Hasan Okumuş'un da toplamdaki 15/16 hissesini Bayat Noterliği'nin 06/11/1965 yevmiye numaralı Gayrimenkul satış vaadi senediyle taşınmaz üzerindeki kendi hissesi ile İskilip Noterliği'nin 06/11/1965 tarih ve 1100 yevmiye numaralı Gayrimenkul satış vaadi senediyle Meryem Ülgen ve Mehmet Okumuş'tan Bayat Noterliği'nin 06/11/1965 tarih ve 1099 yevmiye numaralı Gayrimenkul satış vaadi senediyle Ayşe Uysal ve Fatma Uysal'dan satın almak...

Noterliğinin 31.07.1995 gün ve yazılı yevmiye sayılı gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi ile ...'nin İstanbul, .... 2. Etap konutlarında B6 Bölge, A602 Blok ve 65 no'lu daireyi gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi ile 31.07.1995 tarihinde 500.000.000 TL bedelle sattığını, müvekkilinin satış sözleşmesinde de belirtildiği üzere satış bedelinin nakden ve peşin olarak ödediğini, ancak davalının tapu devrini yapmadığını, müvekkili tarafından fiilen kullanılan gayrimenkulün davalı adına tapu kaydının iptalini, davacı ... ... adına tesciline karar verilmesini, talep etmiştir. Davacı vekili; birleştirilen dosyada ise davalı ...'ye karşı, dava konusu dairenin tapusunun ...adına kayıtlı olması gerekirken hukuka aykırı şekilde davalı idare adına tescil edildiğinden satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan kişisel hakkından kaynaklanan tapu iptali ile tescil talebinde bulunmuştur....

    un dava konusu taşınmazı noterde düzenlenen gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi ile davalı ...'a sattığı, Tahsin Solgun'un da bu taşınmazı yine noterde düzenlenen gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi ile davacıya sattığı anlaşılmıştır. Bu durumda, davacıya gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi ile dava konusu daireyi satan davalı ...'un, arsa sahibi, emlakçı veya müteahhit olmadığı, ticari ve mesleki anlamda satıcı tanımına uymadığı anlaşılmaktadır. Anlaşmazlık Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun kapsamına girmediğinden, uyuşmazlığın Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp, sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle;6100 sayılı HMK.'nun 21. ve 22. (1086 sayılı HUMK.’nun 25. ve 26.) maddeleri gereğince Şişli 4. Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 05/07/2012 gününde oybirliğiyle karar verildi. ......

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL -KARAR- Asıl ve birleşen iki dava, gayrimenkul satış vaadi sözleşmelerinin iptali, birleşen diğer dava ise gayrimenkul satış vaadi sözleşmelerine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Davanın açıklanan bu nitelendirmesine göre, 2797 Sayılı Yargıtay Yasasının 14.maddesi uyarınca temyiz incelemesi Yüksek 13.Hukuk Dairesine ait bulunduğundan dosyanın ilgisi yönünden anılan Daire Başkanlığına gönderilmesine, 23.9.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

        Noterliğince düzenlenen 09/04/1986 tarih ve 6976 yevmiye numaralı gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi ile ...71 parseldeki kendi hissesi ve murisi ... gelen hisseyi müvekkiline ve bir kısım müvekkillerinin murisine satarak zilyetliğini de devrettiklerini; ... 1. Noterliğince düzenlenen 08/02/1994 tarih ve 01361 yevmiye numaralı gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi ile bir kısım davalıların murisi Hava Koyuncu'nun 71 parseldeki kendi hissesi ile murisi ...'dan gelen hisseyi müvekkili ... ve bir kısım müvekkillerinin murisi ...'a satarak zilyetliğini de devrettiğini; ... 2. Noterliğince düzenlenen 01/11/1985 tarih ve 19177 yevmiye numaralı gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi ile ...'dan 71 parseldeki hisseyi satın alan...'ın bu hisseyi müvekkili ... ve bir kısım müvekkillerinin murisi ...'a satarak zilyetliğini de devrettiğini; ... 1. Noterliğince düzenlenen 31/07/1991 tarih ve 10116 yevmiye numaralı gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi ile davalılardan ... murisi ...'...

          Bilahare dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, 14.03.1974 günlü biçimine uygun düzenlenen gayrimenkul satış vaadi sözleşmesine ve 21.02.2007 tarihinde davalı ... tarafından diğer davalılar lehine tapuda gerçekleştirilen temliki işlemin muvazaalı olduğu iddiasına dayalı tapu iptali ve (murisleri adına) tescili istemine ilişkindir. Bir kısım davalılar, satış vaadi sözleşmesinin tanzim tarihi ile dava tarihi arasında zamanaşımı süresinin dolduğunu, ayrıca tapuda iyiniyetli malik olarak mülkiyet hakkını edindiklerini söyleyerek davanın reddini istemişlerdir. Davalı ..., satış vaadi sözleşmesinin tanzim tarihi ile dava tarihi arasında zamanaşımı süresinin dolduğunu, ayrıca satış vaadi sözleşmesinin tarafı olan murislerin davacılar haricinde başka mirasçılarının da bulunduğunu belirterek davanın reddini istemiştir. Mahkemece, dava kabul edilmiş, ...ilçesi, ...köyü, 92 parselde davalılar ..., ..., ..., ... ve ...'...

            Fakat elbirliği ortaklığına dahil paydaşlar arasında gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi yapılmışsa iştirak bozulmamak kaydıyla satıcı elbirliği ortağının payının alıcı elbirliği ortağının payına ilave edilmesi suretiyle satış vaadi sözleşmesinin ifa olanağı vardır. Somut olayda; dava konusu taşınmaz 02.05.1987 tarihinde vefat eden tarafların kök murisi ... adına kayıtlıdır. Davaya dayanak satış vaadi sözleşmesi ile de davalıların murisi ... (satış vaadi borçlusu), davacının murisi ...’a (satış vaadi alacaklısına) dava konusu 6 no'lu bağımsız bölümde miras hak ve hisselerinin tamamını 300.000.000 TL’ye satmıştır. Kartal 2. Sulh Hukuk mahkemesinin 2003/564 E. 538 K. sayılı veraset ilamı göre davalıların ...’ın mirasçıları oldukları görülmektedir. İstanbul 2. Sulh Hukuk mahkemesinin 2009/1387 E. 1225 K. sayılı kök muris ...a ait veraset ilamına göre de elbirliği ortaklardan davalıların toplam 1/3 oranında ve davacının da 1/3 oranında miras payları olduğu sabittir....

              İSTİNAF TALEBİ VE SEBEPLERİ: Davacı vekili tarafından 13/01/2020 tarihinde sunulan istinaf dilekçesi ile; davacı ile dava dışı Mehmet Balaban arasındaki gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinin Borçlar Hukuku anlamında alacağın temliki mahiyetinde olduğunu, bu sebeple önceki satış vaadi borçlusu olan davalıya karşı ileri sürülebileceğini belirterek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, davanın kabulüne karar verilmesini talep ve istinaf etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:HMK'nun 355. Maddesi uyarınca yapılan inceleme sonucunda; Dava, taşınmaz satış vaadi sözleşmesinden kaynaklı, satış vaadi borçlusu davalı tarafın sebepsiz zenginleştiği iddiasına dayalı alacak istemine ilişkindir. Mahkemece; davanın husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmiş, karar süresi içerisinde davacı vekili tarafından istinaf edilmiştir....

              UYAP Entegrasyonu