WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece, dava konusu taşınmazın imar uygulaması ile 208 ada 1, 2, 3 ve 4 sayılı parsellere dönüştüğü, satış vaadi sözleşmesine dayanılarak hak iddia edilen yerin 208 ada 3 numaralı imar parseli içerisinde kaldığı, bu parselin de dava tarihinden önce üçüncü şahsa satıldığı belirtilerek husumet yönünden davanın reddine karar verilmiştir. Davacı vekilinin temyizi üzerine karar Dairemizce onanmıştır. Davacı vekili karar düzeltme talebinde bulunmuştur. Bilindiği üzere, Türk Medeni Kanununun 706 Borçlar Kanununun 213 ve 2644 sayılı Tapu Kanununun 26. maddeleri hilafına tapulu taşınmazların harici veya fiili taksimi ile paylarının mülkiyeti ana taşınmazdan ayrılamaz. Satış vaadi sözleşmesi ile ana taşınmazdan pay satın alan davacının imar nedeniyle ifrazen oluşan 208 ada 1, 2, 3 ve 4 sayılı parsellerde de mülkiyet hakkı söz konusudur. Mahkemece, resmi şekilde düzenlenen satış vaadi sözleşmesi gereğince bu parsellerden davacıya pay tesciline karar verilmesi gerekir....

    Hükmü, davalı ... vekili ve ...mirasçıları temyiz etmiştir. 1-Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve dosya kapsamına göre usulüne uygun düzenlenmiş satış vaadi sözleşmelerine dayanarak verilen kabul kararı yerinde olduğundan davalı ... vekili ve ...mirasçılarının aşağıda yazılı nedenler dışındaki temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2-Davacı tarafından davalıların murisleri ....adına kayıtlı taşınmazlardaki hisselerini mirasçılarından ... ve ...'den.... 30.03.1976 tarih ve 4935 yevmiye nolu düzenleme şeklindeki gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi ile ....den 25.10.1976 tarih ve .... yevmiye nolu düzenleme şeklindeki gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi ile .. .oterliğinin 02.09.1980 tarih ve ... yevmiye nolu düzenleme şeklindeki ... gayrimenkul satış vaadi ile miras bırakanlarından kendilerine intikal eden ve edecek olan hisselerini satın almıştır. Davalı ....'nun hisselerinin satışına dair bir satış vaadi sözleşmesi bulunmamaktadır....

      Yine, Damga Vergisi Kanunu'nun 9. maddesinde, ekli (2) sayılı tabloda yer alan kağıtların damga vergisinden müstesna olduğunun belirtilmiş, ekli (2) sayılı tablonun "V-Ticari ve Medeni İşlerle iİgili Kağıtlar" bölümünün 21. bendinde ise "Gayrimenkul yatırım ortaklıklarının münhasıran gayrimenkul portföylerine ilişkin alım satım sözleşmeleri ile gayrimenkul satış vaadi sözleşmeleri" damga vergisinden istisna tutulmuştur. HUKUKİ DEĞERLENDİRME: Yukarıda yer verilen mevzuat hükümlerinin değerlendirilmesinden; sözleşmelerin, kural olarak damga vergisine tabi olduğu,ancak gayrimenkul yatırım ortaklıklarının münhasıran gayrimenkul portföylerine ilişkin alım satım sözleşmeleri ile gayrimenkul satış vaadi sözleşmelerinin istisna kapsamında bulunduğu anlaşılmıştır....

        Davacı ile davalılar arasında yapılan 21.09.1994 tarihli düzenleme şeklinde gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi, taraflarını bağlayan hukuken geçerli bir sözleşmedir. Sözleşme içeriğinden davacının, satış bedelinin tümünu davalıya odedigı, açıkca anlasılmaktadır. Davalı satıcılar sözleşmedeki edimlerini yerine getirmemiş, taşınmazı 1.04.2005 tarihnde üçüncü kişiye satmışlardır. Davacı ,geçerli sözleşme uyarınca ödediği satış bedeline karşılık taşınmazların rayiç değerinin faizi ile tahsilini isteyebilir.Davacı dava dilekçesinde de rayiç bedelden bahisle eldeki bu davayı açmıştır.Mahkemece aldırılan bilirkişi raporuna göre gayrimenkul satış vaadi sözleşmesine konu olan taşınmazla ilgili tespit edilen rayiç bedel denkleştirici adalet ilkesine göre tespit edilen değerin çok altında kalmasına rağmen davacının talebi aşılarak yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir....

          ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 10/07/2018 NUMARASI : 2016/344 E - 2018/297 K DAVA KONUSU : İtirazın İptali KARAR : Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak, ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle , dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; taraflar arasında imzalanan yasal unsurları taşımayan 05/11/2014 tarihil gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi ile davalıya ait Gamas Sanayi Sitesi A Blokta bulunan 2 nolu dükkanların 1.600.000,00 TL bedelle müvekiline satışı hususunda anlaştıklarını, müvekkilinin gayrimenkul için davalıya 50.000,00 TL ödeme yaptığını, davalı tarafından söz konusu dükkanların iraya verildiğinin tespit edildiğini, dükkanların satışının gerçekleştirilemediğini, bunun üzerine müvekkilinin 50.000,00 TL nin iadesini talep ettiğini ancak bugüne kadar ödenmediğini, davalı aleyhinde İstanbul 26....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen davada; Davacı, 79 ada 78 parseli satın alabilmek için davalıdan borç para aldığını, davalının isteği üzerine borç paraya karşılık senet ve noterde gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi düzenlendiğini, davalının senet bedelini tahsil ettiği gibi satış vaadi sözleşmesine dayanarak tapu iptal tescil davası açarak da taşınmazın 1/2 payının adına tescilini sağladığını, bu tescilin B.K.nun 18 ve 20. maddesi hükmüne göre batıl olduğunu, iptali için açtığı davaların reddedildiğini oysa ifraz mümkün olmadığı halde 1/2 payın davalı adına tesciline karar verildiğini ileri sürerek, yargılamanın iadesi yoluyla tapu iptal ve tescil isteğinde bulunmuştur. Davalı, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, istemin reddine karar verilmiştir. Karar, davacı vekilince süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ...'nun raporu okundu, düşüncesi alındı....

            Noterliğinin 2631 yevmiye nolu gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi bulunmakta olup, satış bedelinin 290.000,00 TL olduğu, 10.000,00 TL'nin peşin geri kalan 280.000,00 TL' nin aylık % 1 faizle 84 ayda ödenmesinin taahhüt edildiği ve peşinat tutarı 10.000,00 TL ödenerek sözleşmenin imzalanması ile birlikte taşınmazın zilyetliğinin alıcıya devredildiği anlaşılmaktadır. Ayrıca; sözleşmenin 4 nolu maddesinin 4. paragrafında taksitlerin ödenmemesi yada tutarların süresinde ödenmemesi halinde bankanın sözleşmeyi tek taraflı olarak feshedebileceği, fesih halinde alıcının bir ay içinde taşınmazı tahliye ile yükümlü olduğu düzenlenmiştir.Hal böyleyken davacı bankanın tek taraflı fesih beyanının geçerli olduğu gözetilerek sözleşmenin 6. maddesinde belirlenen ecrimisile hak kazandığı değerlendirilmek suretiyle mahkemece sonucu dairesinde bir karar verilmesi gerekirken gerekçesiz şekilde davanın reddi yönünde hüküm tesisi bozmayı gerektirmiştir....

              Davalılar vekili istinaf dilekçesinde özetle; taşınmaz konut amaçlı olmayan, gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi imzalandıktan sonra fazla süre geçmeden otel konseptinde rezidans olarak işletilmesi amacıyla kiralayan davacı taraf TKHK'ya göre tüketici olarak nazara alınamayacağını, görevli mahkemenin Asliye Ticaret Mahkemesi olduğunu belirterek dosyanın Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesine karar verilmesini talep etmiştir. Dava, gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinden kaynaklı alacak isteğine ilişkindir. 6100 s.HMK'nın 1.maddesi hükmü uyarınca “Mahkemelerin görevi, ancak kanunla düzenlenir. Göreve ilişkin kurallar, kamu düzenindendir.”...

              na satmayı vaat ettiğini ve satış bedelinin tamamını ödediklerini, bu nedenle dava konusu taşınmazların davalılar üzerindeki tapularının iptaline ve müvekkil davacı ... adına kayıt ve tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davacı ... vekili, 2007/305 Esas sayılı birleştirilen dosyada; davalılar ..., ..., ... ve ...'nin murisleri ...'ın ... 6. Noterliğinin 12/12/1988 tarih ve 33852 yevmiye numaralı gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi ile 486, 121 ve 163 parsel sayılı taşınmazlardaki hak ve hisseleri ile bilumum murislerinden irsen ve teselsülen intikal sonucu adına isabet edecek hisselerinin tamamını müvekkili davacı ...'a satmayı vaat ettiğini ve satış bedelinin tamamını ödediklerini, davalılar ..., ..., ... ve ...'nin murisleri ...’ın ... 6. Noterliğinin 16/10/1987 tarih ve 31235 yevmiye numaralı gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi ile 166 parsel sayılı taşınmazdaki murisi babası ...'...

                İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalılar vekili istinaf dilekçesinde özetle; davacının tahliye davasına konu ettiği taşınmaz satış vaadi sözleşmesinin dayanağı olan ilk satış vaadi sözleşmesinin "sıhhat şartı" yokluğundan geçersiz olduğu yönündeki itirazlarının mahkemece dikkate alınmadığını, dava konusu olan yerin, sıhhat şartı yokluğu nedeniyle geçersiz olan bir satış vaadi sözleşmesi ile davacıya devredildiğini, zira müvekkilinin kullanımda olan dava konusu yerin satışı, önce müvekkili tarafından dava dışı Ali Çağlar'a, alacağının teminatı olarak müzayeka altında vaad edildiğini, Ali Çağlar'ın da işbu geçersiz satış vaadi sözleşmesine dayanarak davacıya satış vaadinde bulunduğunu, dolayısıyla davacının tahliye davasına konu ettiği satış vaadi sözleşmesinin dayandığı ilk satış vaadi sözleşmesi batıl olduğundan ikinci satış vaadi sözleşmesinin de geçersiz olduğunu, ilk satış vaadi sözleşmesi iki açıdan sıhhat yokluğu nedeniyle geçersiz olduğunu, satış vaadi sözleşmesi, tapu siciline...

                UYAP Entegrasyonu