Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece taraflar arasındaki satış vaadi sözleşmesinin yapıldığı 13.01.1993 tarihinden, dava tarihine kadar 10 yıllık zamanaşımı süresinin geçtiği belirtilerek davanın reddine karar verilmiş, hükmü davacı vekili temyize getirmiştir. Dava, taşınmaz mal satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil istemi ile 13.01.2003 tarihinde Sulh Hukuk Mahkemesinde açılmıştır. Davada 13.01.1993 günlü biçimine uygun düzenlenmiş gayrimenkul satış vaadi sözleşmesine dayanılmıştır. Gerçekten, bu sözleşmede satımı vaad edilen dava konusu taşınmazların 19.970.000 TL değerinde olduğu yazılıdır. Az yukarıda söylendiği üzere dava 13.01.2003 tarihinde açılmış, mahkemeden hukuki himaye bu tarihte talep edilmiştir. 492 sayılı Harçlar Kanununun 16.maddesince “müdahalenin men’i, tescil, tapu kayıt iptali gibi gayrimenkulün aynına taalluk eden davalarda, gayrimenkulün değeri nazara alınarak” harç alınır....

    ya yönelebileceği gerekçesi ile hüküm davalı yararına bozulmuş, bu defa davacılar karar düzeltme isteminde bulunmuştur. 1-Temyiz ilamında belirtilen gerektirici nedenler karşısında ve özellikle davalının yerinde görülmeyen tüm karar düzeltme itirazlarının reddi gerekir. 2-Yukarıda da kısaca özetlendiği gibi dava resmi şekilde yapılan gayrimenkul satış sözleşmelerine istinaden açılmış tapu iptali ve tescili olmadığı takdirde tazminata ilişkindir. 20.5.1993 tarihli satış vaadi sözleşmesinin doğrudan davacılar ile davalı arasında olduğu, ... 2. Noterliğinin 23.3.1998 tarihli düzenleme şeklindeki Gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinin ise davalı dava dışı ... arasında yapıldığı ...'nın da bu defa aynı taşınmaz ile ilgili haklarını 20.12.1999 tarihli noterde düzenlenen gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi ile davacılara devrettiği anlaşılmaktadır....

      Davacı tarafından da davanın dayanağı gayrimenkul satış vaadi sözleşmesine istinaden satış vaadinde bulunan davalılar İrfan Özkan, Talat Akpınar ve T4 aleyhine Gaziosmanpaşa 2.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2013/147 esas sayılı dosyası ile tapu iptali ve tescil davası açılmış, 10/12/2015 tarih ve 2015/556 karar sayılı karar ile davanın kabulüne, satış vaadinde bulunanların hisselerinin tapu kaydının iptali ile davacı adına tesciline karar verilmiş ve karar Yargıtay denetiminden geçtikten sonra 19/12/2018 tarihinde kesinleşmiştir. Davalılar adına kayıtlı hisselerin davacıya satışı davanın dayanağı gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi ile vaat ve taahhüt edilmemiştir. Yerel mahkemenin davanın reddine ilişkin kararı ve gerekçesi usul ve yasaya uygun olup doğru görülmüştür. Davacı vekilinin istinaf başvuru sebep ve gerekçeleri yerinde görülmediğinden reddi gerekir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 20.06.2014 gününde verilen dilekçe ile satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil, olmadığı takdirde alacak talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; tapu iptali ve tescil davasının reddine, alacak davasının kısmen davalı ... yönünden kabulüne, fazlaya ilişkin talep ile diğer davalı yönünden reddine dair verilen 05.11.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil, olmadığı takdirde taşınmaz bedelinin tahsili istemine ilişkindir. Davacı, dava konusu 112 ada 7 parsel sayılı taşınmazın tapuda davalı ... adına kayıtlı olduğunu, ...'...

        DELİLLER : Tapu kayıtları, keşif, bilirkişi raporu, tapu tahsis belgesi, düzenleme şeklinde gayrimenkul satış vaadi sözleşmeleri ve ekleri, yazı cevapları ve ekleri, İstanbul Anadolu 19.Asliye Hukuk Mah. 2002/767 Esas 2006/380 karar sayılı dava dosyası ve ekleri, delil listeler sunulan ve toplanan deliller. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, tapu tahsis belgesine ve düzenleme şeklinde gayrimenkul satış vaadi sözleşmesine dayalı maddi tazminat istemine ilişkindir. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 30/04/2019 tarihli ve 2017/14- 1752 esas ve 2019/499 sayılı kararında da belirtildiği üzere “ tapu tahsis belgesi, taşınmazın mülkiyetini kazandırıcı nitelikte bir belge olmayıp yalnızca fiili kullanmayı belirleyen ve ilgilisine aksi sabit oluncaya kadar kişisel hak sağlayan bir zilyetlik belgesidir. Ve sadece kişinin söz konusu taşınmazı elinde bulundurduğunu belgelemektedir....

        Dairemizin 21.01.2019 tarih ve 2018/5726 Esas 2019/272 Karar sayılı ilamı ile onanmasına karar verilmiş, davacı-birleşen dosya davalısı ... ile birleşen dosya davalısı ...'in ortak vekilleri tarafından karar düzeltme talebinde bulunulmuştur. Dava, gayrimenkul satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil, birleşik dava; vekaletnamenin kötüye kullanılması suretiyle düzenlenen gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinin iptali, aksi taktirde tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece davacı taraf tanıklarının taşınmazın 2006 yılında..... tarafından ...'e satıldığı beyan edildiği bu beyanlara davacı tarafın itiraz etmediği, bu durumda davaya konu edilen satış vaadi sözleşmesinin ..... vekaleten sözleşmeyi imzalayan ... ile davacı ...'in gerçek iradelerini yansıtmadığını, haricen satın alındığı iddia edilen taşınmazın devrini temine yönelik olduğu ve muvazaalı olduğu ve satış bedelinin de ...'...

          Vaat alacaklısı, taşınmaz satış vaadi sözleşmesi ile mülkiyet devir borcu yüklenen satıcıdan edim yerine getirilmediğinde Türk Medeni Kanununun 716. maddesi uyarınca açacağı tapu iptali ve tescil davasında borcun hükmen yerine getirilmesini isteyebilir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 22.05.2012 gününde verilen dilekçe ile gayrimenkul satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 29.05.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ... tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, taşınmaz satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Davacı, davalının düzenleme şeklinde gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi ile kendisine 7 adet taşınmaz satmış olduğunu, taşınmaz bedellerini ödeyerek taşınmazları fiilen teslim aldığını beyanla, dava konusu taşınmazların davalı adına olan tapu kayıtlarının iptali ile adına tescilini talep etmiştir....

            HUKUK GENEL KURULU KARARI Hukuk Genel Kurulunca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü: Dava, gayrimenkul satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; Özel Dairece ilk olarak kararın onanmasına karar verilmiş ise de; davacı vekilinin karar düzeltme talebi üzerine karar yukarıda yazılı gerekçeyle bozulmuş; mahkemece önceki kararda direnilmiştir. Direnme kararını davacı vekili temyize getirmektedir. Direnme yoluyla Hukuk Genel Kurulu önüne gelen uyuşmazlık; gayrimenkul satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkin eldeki davada, dava konusu 688 parsel sayılı taşınmazdan imar nedeniyle ifrazen oluşan 208 ada 1, 2, 3 ve 4 sayılı parsellerde de davacının mülkiyet hakkının söz konusu olup olmadığı, buradan varılacak sonuca göre davalı ...’a husumet yöneltilip yöneltilemeyeceği noktasında toplanmaktadır....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 26.12.2013 gününde verilen dilekçe ile gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali ve tescil talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 21.05.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, gayrimenkul satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Davacı vekili; davalıların murisi ...'nın kök muris ...'dan intikal eden 246 ve 513 parsel sayılı taşınmazlardaki miras hissesini ......

                UYAP Entegrasyonu