Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

C)İSTİNAF NEDENLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davacının kardeşi olan T2 1992 yılından beri ortadan kaybolduğunu, kendisinden yaklaşık 28 yıldır ölü ya da sağ olduğuna ilişkin hiçbir haber alınamadığını, beş yıldan fazla süre geçmiş olmasına rağmen ilk derece mahkemesince davanın reddine karar verildiğini, bu kararın hukuka aykırı olduğunu, ilk derece mahkemesince, 2008 yılında yurda giriş ve çıkış kayıtlarının mevcut olduğu gerekçesiyle, gaipliğe karar verilmesi için gerekli şartların oluşmadığı kanısına varıldığını, bu gerekçeyle davanın reddine karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir. D)DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, gaipliğe karar verilmesi istemine ilişkindir. İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiş, karar davacı vekili tarafından istinaf edilmiştir. İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda ; "......

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Gaipliğe karar verilmesi istemine ilişkin olarak açılan davada İstanbul 6. Asliye Hukuk Mahkemesi ve İstanbul 10. Sulh Hukuk Mahkemesi ve Ahkam-ı Şahsiye Mahkemesi sıfatıyla İstanbul 11. Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, mirasçı bırakmaksızın vefat eden taşınmaz maliklerinin gaipliğine karar verilmesi isteminden ibarettir. Somut olayda, davacı ... Bölge Müdürlüğü dava konusu taşınmazın maliklerin gaipliğine karar verilmesi, taşınmazın vakfa döndüğünün tespiti, taşınmazın davalı ... adına terkini ve kamulaştırma bedelinin davacıya ödenmesi istemiyle dava açmış, yargılamanın devamı sırasında gaiplik yönünden dava tefrik edilerek yeni bir esasa kaydedilmiştir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Dava, gaipliğe karar verilmesi istemine ilişkin olarak açılmış olup, ... Sulh Hukuk ile İstanbul Anadolu 10. Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı yetkisizlik kararı verilmesi nedeni ile dosyada son karar bölge adliye mahkemelerinin faaliyete geçmesinden sonra verilmiş ise de iki farklı bölge adliye mahkemesinin yargı çevresinde kalan mahkemelerce karşılıklı olarak yetkisizlik kararı verilmiş olması ve 5235 sayılı Kanunun 36/3. maddesi gereğince bölge adliye mahkemeleri hukuk dairelerinin görevinin yargı çevresi içerisinde bulunan adlî yargı ilk derece hukuk mahkemeleri arasındaki yetki ve görev uyuşmazlıklarını çözmek olduğundan yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava, gaipliğe karar verilmesi istemine ilişkindir. İstanbul Anadolu 10. Sulh Hukuk Mahkemesince, gaipliği istenen ...'...

      Asliye Hukuk ve Gaziantep 1. Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: - K A R A R - Talep, gaipliğe karar verilmesi istemine ilişkindir. Asliye Hukuk Mahkemesince uyuşmazlığın 6100 Sayılı HMK.nun 382 ve 383. maddeleri uyarınca çekişmesiz yargı işi kapsamında olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Sulh Hukuk Mahkemesi ise, görevsiz olduğunu belirterek görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. Dava, davacının kardeşinden uzun süredir haber alınamaması nedeniyle gaipliğine karar verilmesi istemine ilişkindir. Kanunda çekişmesiz yargı işlerinin neler olduğu düzenlenmiş, bir kısmı da 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun'da tadadi olarak sayılmıştır....

        Sulh Hukuk ve Kartal 2. Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: - K A R A R - Talep, gaipliğe karar verilmesi istemine ilişkindir. Sulh Hukuk Mahkemesince, gaiplik konusunda sulh mahkemesinin görevli olduğuna dair yasada hüküm bulunmadığını belirterek görevsizlik kararı verilmiştir. Asliye Hukuk Mahkemesi ise, uyuşmazlığın 6100 Sayılı HMK.nun 382 ve 383. maddeleri uyarınca çekişmesiz yargı işi kapsamında olduğu gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. Dava, kendisinden uzun süredir haber alınamaması nedeniyle İlyas Kayan'ın gaipliğine karar verilmesi istemine ilişkindir. Kanunda çekişmesiz yargı işlerinin neler olduğu düzenlenmiş, bir kısmı da 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun'da tadadi olarak sayılmıştır....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Gaiplik istemi nedeniyle Körfez Asliye Hukuk ve Körfez Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: - K A R A R - Talep, gaipliğe karar verilmesi istemine ilişkindir. Asliye Hukuk Mahkemesince uyuşmazlığın 6100 Sayılı HMK.nun 382 ve 383. maddeleri uyarınca çekişmesiz yargı işi kapsamında olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Sulh Hukuk Mahkemesi ise, gaiplik konusunda sulh mahkemesinin görevli olduğuna dair yasada hüküm bulunmadığını belirterek görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. Dava davacının oğlunun tekne kazasında kaybolması nedeniyle gaipliğine karar verilmesi istemine ilişkindir. Kanunda çekişmesiz yargı işlerinin neler olduğu düzenlenmiş, bir kısmı da 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun'da tadadi olarak sayılmıştır....

            Ancak; evliliğin feshi veya boşanma hallerinde, velâyet hakkı kapsamındaki yetkiler dâhilinde olan çocuğun soyadının belirlenmesi hususunun düzenlendiği 21.6.1934 tarihli ve 2525 Sayılı Soyadı Kanunu'nun 4. maddesinin ikinci fıkrasında yer alan "Evliliğin feshi veya boşanma hallerinde çocuk anasına tevdi edilmiş olsa bile babasının seçtiği veya seçeceği adı alır" şeklindeki düzenleme Anayasa Mahkemesinin 8.12.2011 tarihli ve E.2010/119, K.2011/165 sayılı kararı ile iptal edilmiş ve iptal kararı gerekçesinde, kadın ve erkeğin evlilik süresince ve evliliğin sona ermesinde eşit hak ve sorumluluklara sahip olmaları gereğine yer veren uluslararası sözleşme hükümlerine de atıf yapılmak ve eşlerin, evliliğin devamı boyunca ve boşanmada sahip oldukları hak ve yükümlülükler bakımından aynı hukuksal konumda oldukları, erkeğe velâyet hakkı kapsamında tanınan çocuğun soyadını seçme hakkının kadına tanınmamasının, velâyet hakkının kullanılması bakımından cinsiyete göre ayırım yapılması sonucunu doğuracağı...

              Ancak; evliliğin feshi veya boşanma hallerinde, velâyet hakkı kapsamındaki yetkiler dâhilinde olan çocuğun soyadının belirlenmesi hususunun düzenlendiği 21.6.1934 tarihli ve 2525 Sayılı Soyadı Kanunu'nun 4. maddesinin ikinci fıkrasında yer alan "Evliliğin feshi veya boşanma hallerinde çocuk anasına tevdi edilmiş olsa bile babasının seçtiği veya seçeceği adı alır" şeklindeki düzenleme Anayasa Mahkemesinin 8.12.2011 tarihli ve E.2010/119, K.2011/165 sayılı kararı ile iptal edilmiş ve iptal kararı gerekçesinde, kadın ve erkeğin evlilik süresince ve evliliğin sona ermesinde eşit hak ve sorumluluklara sahip olmaları gereğine yer veren uluslararası sözleşme hükümlerine de atıf yapılmak ve eşlerin, evliliğin devamı boyunca ve boşanmada sahip oldukları hak ve yükümlülükler bakımından aynı hukuksal konumda oldukları, erkeğe velâyet hakkı kapsamında tanınan çocuğun soyadını seçme hakkının kadına tanınmamasının, velâyet hakkının kullanılması bakımından cinsiyete göre ayırım yapılması sonucunu doğuracağı...

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : GAİPLİĞE KARAR VERİLMESİ Taraflar arasındaki davadan dolayı Fatih 2. Asliye Hukuk Hakimliğinden verilen 14.4.2009 gün ve 102-89 sayılı hükmün Onanmasına ilişkin olan 30.12.2009 gün ve 12334-14107 sayılı kararın düzeltilmesi süresinde davacı Hazine vekili tarafından istenilmiş olmakla, dosya incelendi gereği görüşülüp düşünüldü: -KARAR- Karar düzeltme dilekçesinde yazılı nedenler HUMK’nun 440. maddesinde gösterilen dört halden hiçbirine uymamaktadır. Bu nedenle karar düzeltme isteğinin REDDİNE, davacı Hazineden harç alınmasına yer olmadığına, 12.04.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : GAİPLİĞE KARAR VERİLMESİ Taraflar arasındaki davadan dolayı Şile Asliye Hukuk Hakimliğinden verilen 19.12.2008 gün ve 210-589 sayılı hükmün Onanmasına ilişkin olan 7.10.2009 gün ve 7876-9591 sayılı kararın düzeltilmesi süresinde davacı vekili tarafından istenilmiş olmakla, dosya incelendi gereği görüşülüp düşünüldü: -KARAR- Karar düzeltme dilekçesinde yazılı nedenler HUMK’nun 440. maddesinde gösterilen dört halden hiçbirine uymamaktadır. Bu nedenle karar düzeltme isteğinin REDDİNE, davacı Hazineden harç alınmasına yer olmadığına, 21.01.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                    UYAP Entegrasyonu