Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Reddi ile usul ve yasaya ve bozma kararının gerekçelerine uygun olan hükmün ONANMASINA, 20.10.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

    Sulh Hukuk ve 7. Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: - K A R A R - Dava, yabancı mahkeme ilamının tenfizi istemine ilişkindir. 7. Asliye Hukuk Mahkemesince; gaiplik kararı verilmesine ilişkin davanın çekişmesiz yargı işi olduğu ve sulh hukuk mahkemesinin görevine girdiği, gaiplik kararının tanınması talebinde de sulh hukuk mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. 6. Sulh Hukuk Mahkemesi ise; davada asliye hukuk mahkemesinin görevli olduğundan bahisle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. 5718 sayılı Milletlerarası Özel Hukuk Ve Usul Hukuku Hakkında Kanun (MÖHUK)'un 51. maddesinde “Tenfiz kararları hakkında görevli mahkeme asliye mahkemesidir.” düzenlemesine yer verilmiştir....

      "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Tapu İptali ve Tescil Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm için karar düzeltme talep edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Uyuşmazlık ve hüküm Türk Medeni Kanununun 588. maddesine dayalı gaiplik ve gaip kişiye ait taşınmazın hazineye intikali istemine ilişkin olup, Yargıtay Başkanlar Kurulu’nun 07.03.2008 tarihli kararının 1/a maddesi gereğince inceleme görevi Yargıtay * 1. Hukuk Dairesine aittir. Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 7.5.2009 tarihinde hükmün bozulmasına karar vermiş, davacı karar düzeltme talebinde bulunmuştur. SONUÇ : Dosyanın görevli Yargıtay * 1. Hukuk Dairesi Yüksek Başkanlığına gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi. 26.10.2009 (Pzt.)...

        Davalı vekili temyiz dilekçesinde özetle; kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, 5737 sayılı Vakıflar Yasasının 17. maddesinde belirtilen koşulların gerçekleşmediğini, vakfın niteliğinin araştırılmadığını, hükme dayanak teşkil eden bilirkişi raporunun eksik ve yetersiz olup hüküm kurmaya yeterli olmadığını, Bölge Adliye Mahkemesi tarafından 26848/3483648 pay sahibi... yönünden davanın reddine karar verilmesine rağmen davalı lehine vekalet ücretine hükmedilmemesinin doğru olmadığını belirterek kararın bozulmasını istemiştir. 3.Gerekçe 3.1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, gaiplik ve Vakıflar Kanunu'nun 17. maddesine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. 3.2....

          DAVA TÜRÜ :Gaiplik kararının İptali Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. *Davacı vekilinin Avukatlık Kanununun 27. maddesinde değişiklik yapan 4667 sayılı kanunun yürürlüğe girdiği 10.05.2001 tarihinden sonra dosyaya ibraz ettikleri, vekaletnamelerine baro pulu yapıştırılmamıştır. Avukatlık Kanunun değişik 27. maddesi uyarınca bu vekaletnameler işleme dayanak yapılamaz. Eksikliğin tamamlanması için 10 günlük kesin mehil verildiğinin sözü geçen vekile tebliği; eksiklik tamamlanmadığı taktirde bu vekile yapılan tebligatlar geçersiz olduğundan tebligatlar asıla yapılarak işlemin yenilenmesive tekrar gönderilmesi için evrakın mahalline GERİÇEVRİLMESİNE, oybirliğiyle karar verildi. 08.05.2006 (Pzt.)...

            HUKUK DAİRESİ DAVA TÜRÜ : GAİPLİK, TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen gaiplik, tapu iptali ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesince de davalının istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin olarak verilen karar davalı vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...'nün raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, gaiplik ve 5737 sayılı Vakıflar Kanununun 17. maddesine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir....

              Gaiplik kararı verilebilmesi için gerekli ilan süresinde hiçbir hak sahibi ortaya çıkmazsa, aksine hüküm bulunmadıkça, gaibin mirası Devlete geçer. Devlet, gaibe veya üstün hak sahiplerine karşı, aynen gaibin mirasını teslim alanlar gibi geri vermekle yükümlüdür. Hazine’nin istemi üzerine gaiplik kararı verilebilmesi için; sağ olup olmadığı bilinmeyen bir kimseye ait bir malvarlığı veya ona düşen bir miras payı mevcut olmalı, bu malvarlığı veya miras payı on yıl resmen yönetilmiş bulunmalı veya malvarlığı böyle yönetilen kişinin yüz yaşını doldurmuş olması gerekir. Bu koşulların varlığı halinde ve gerekli ilan süresi içinde hiçbir hak sahibinin ortaya çıkmamış olması durumunda, mahkemece o kişinin gaipliğine ve gaibin mirasının Devlet’e intikaline karar verilir. Gaiplik kararı verildiği taktirde, ölüme bağlı haklar, o kişi ölmüş gibi kullanılır. (TMK. 35/1) Hakkında gaiplik kararı verilen kişinin (gaibin) mirası, gaiplik kararının hüküm doğurduğu anda açılır....

              İleri Sürülen İstinaf Sebepleri: Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; iddialarını yinelemiş, hakkında gaiplik kararı verilmesi istenilen kişinin ölüm tehlikesi içerisinde olduğu tarihin üzerinden bir yılı aşkın bir süre geçmiş olmasına ve yine mahkeme tarafından usulüne uygun ilan verilmiş olmasının üzerinden altı aylık sürenin de geçmiş olmasına rağmen kendisine ulaşılamamış olması nedeniyle hukukun gereği olarak haklarının kullanımı vefatlarının tesciline bağlı olan kişiler hakkında gaiplik kararı verilmesi gerektiğinden kararın kaldırılmasını talep etmiştir. Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe: Dava, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 32. ve devamı maddelerinde düzenlenen gaiplik kararı verilmesi istemine ilişkindir....

              DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, HUKUKİ SEBEPLER ve GEREKÇE: Taraflar arasındaki dava, TMK'nun 588. maddesine Dayalı Gaiplik Kararı Verilmesi ve Tapu İptali ile Tescil ve Kayyımlık Hesabındaki Paranın Hazineye Aktarılması istemlerine ilişkindir. TMK.nun 588/1 maddesinde; sağ olup olmadığı bilinmeyen bir kimsenin mal varlığı veya ona düşen miras payı 10 yıl resmen yönetilirse yada mal varlığı böyle yönetilenin 100 yaşını dolduracağı süre geçerse Hazine'nin istemi üzerine o kimsenin gaipliğine karar verileceği, 588/2 maddesinde ise gaiplik kararı verilebilmesi için gerekli ilan süresinde hiçbir hak sahibi ortaya çıkmazsa aksine hüküm bulunmadıkça, gaibin mirasının devlete geçeceği, 588/3 maddesinde ise devletin gaibe veya üstün hak sahiplerine karşı aynen gaibin mirasını teslim alanlar gibi geri vermekle hükümlü olduğu düzenlenmiştir....

              DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, TMK’nın 588. maddesinden kaynaklanan gaiplik ve çekişmeli taşınmazın tapu iptal hazine adına tescil ve taşınmaza ait kamulaştırma bedelinin hazineye intikali isteklerine ilişkindir. Davacı hazine, dava konusu 401 ada 16 nolu parselin on yılı aşkın süredir kayyım ile yönetildiğini ileri sürerek 4721 sayılı TMK′nun 588. maddesi uyarınca taşınmaz maliki görünen Reşit kızı Hatice′nin gaipliğine, tapu iptal ve hazine adına tescil ve kayyım uhdesinde bulunan kamulaştırma bedelinin Hazineye irat kaydına karar verilmesini istemiştir....

              UYAP Entegrasyonu