Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

FİKİR VE SANAT ESERLERİ KANUNU [ Madde 52 ] 5846 S. FİKİR VE SANAT ESERLERİ KANUNU [ Madde 71 ] 5846 S. FİKİR VE SANAT ESERLERİ KANUNU [ Madde 72 ] 5846 S. FİKİR VE SANAT ESERLERİ KANUNU [ Madde 73 ] 5846 S. FİKİR VE SANAT ESERLERİ KANUNU [ Madde 75 ] 5846 S. FİKİR VE SANAT ESERLERİ KANUNU [ Madde 76 ] 5846 S. FİKİR VE SANAT ESERLERİ KANUNU [ Madde 80 ] "İçtihat Metni" Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: 1- 4630 sayılı Yasa'nın 30. maddesiyle değişik 5846 sayılı Yasa'nın 76. maddesinin 1. fıkrası (Bu kanunun düzenlediği hukuki ilişkilerden doğan davalarda, dava konusunun miktarına ve kanunda gösterilen cezanın derecesine bakılmaksızın, görevli mahkeme Adalet Bakanlığı tarafından kurulacak ihtisas mahkemeleridir....

    Mükerrer) sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 02/07/2018 tarih ve 703 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile yürürlükten kaldırılan, dava konusu Yönetmeliğin yayımı tarihinde yürürlükte bulunan 4848 sayılı Kültür ve Turizm Bakanlığı Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun'un 10. maddesinin (k) bendinde, Kütüphaneler ve Yayımlar Genel Müdürlüğü'nün görevleri arasında "Kültürümüzün gelişmesine iştiraki sağlamak için yeni kültür eserleri vermeyi teşvik edici ve destekleyici tedbirleri almak" sayılmıştır. 01/04/1999 tarih ve 23653 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren ve fikir ve sanat eseri sahipleri ile komşu hak sahipleri meslek birlikleriyle ilgili düzenlemelere yer veren "Fikir ve Sanat Eserleri Sahipleri ile Bağlantılı Hak Sahipleri Meslek Birlikleri ve Federasyonları Hakkında Tüzük"ün "Üye olma hakkı ve yükümlülükleri" başlıklı 10. maddesinde, hiç kimsenin bir birliğe üye olmaya veya birlikte üye kalmaya zorlanamayacağı düzenlemesi yer almıştır....

      DAVA KONUSU : Fikir Ve Sanat Sanat Eseri Sahipliğinden Kaynaklanan Haklara Tecavüzün Ref'i, Önlenmesi Ve Tazmini KARAR : Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı, istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine yapılan inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Tedbir talep eden davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalının kendisine ait olmayan davacıya ait eseri sahnelerde okuyarak sunduğu ve yaydığı, ses ve görüntü nakline yarayan araçlarla yaydığı veya yayılmasına sebebiyet verdiği, kendisine ait olmayan eseri, kendisininmiş izlenimi yaratması ve hatta Mesam kayıtlarına kendi adına geçirmesi, istediği zaman ve istediği tarzda sahnelerde kamuya sunması ve kötü niyetli hareketleri nedenleriyle maddi tazminat bedeli olarak şimdilik 3.000 TL'nin ve manevi tazminat bedeli olarak şimdilik 3.000 TL'nin davalıdan alınarak davacıya verilmesini, söz konusu eserin alenileştirilmesi, yayınlanması, sunulması, yayılması, çoğaltılması...

      İkincisi de, subjektif unsur olup eserin sahibinin özelliğini taşıyan bir fikir ve sanat eseri olmasıdır. O halde, bir eserden bahsedebilmek için, ortada “Sahibinin” hususiyetlerini taşıyan bir fikir ve sanat “mahsulünün” bulunması gereklidir.(Prof. Dr. Fırat Öztan; Fikir ve Sanat Eserleri Hukuku, Seçkin Yayınları,2008 sayfa 81 vd.) Aynı Kanunun 2 ve devamı maddelerinde, fikri ve sanat eserleri; ilim ve edebiyat eserleri, Müzik eserleri, güzel sanat eserleri, sinema eserleri, işlenme eserler ve derlemeler olarak gruplara ayrılır. Burada bahse konu resimler vs. başka yerlerden alınmış olmakla eser olmaktan çok haber niteliğine haiz yayınlardır. Unutulmaması gereken diğer bir husus ise, FSEK kapsamında koruma altında olan eserlerin haklarına yapılacak her müdahalenin tecavüz olarak nitelendirilmemesidir. Kanun Koyucu genel menfaat mülahazasıyla eser sahiplerinin haklarına bir takım sınırlamalar getirmiştir. Bunlardan biri 36. maddede yer alan gazete münderecatıdır....

        Dairemizin 11.12.2013 gün ve 4101/22663 sayılı kararında da açıklandığı üzere, kamu idarelerinin yasa ile belirlenen görevleri gereği hazırladıkları ve mevzuat kapsamında değerlendirilebilecek kamuya duyurulması gereken kararlar ve bunların eklerinin de genel menfaat mülahazasıyla eser korumasına getirilen sınırlama niteliğindeki 31. maddede belirtilen mevzuat ve içtihatların kapsamında bulunduğu kabul edilmektedir. 5846 sayılı FSEK 31. maddesine göre, serbest yararlanma konusu mevzuat kanunda sayma yöntemi ile belirtilmiş ise de, resmi makamlarca kamuya duyurulması gereken mevzuat çerçevesinde değerlendirilebilecek kararlar ve bunların ekleri de bu kapsamda kabul edilmelidir. (...; Fikri Hukuk Dersleri II Fikir ve Sanat Eserleri, s.127, İst. 1954, ...; Türk Fikir ve Sanat Hukuku, s.244, Ank. 2009, ...; "Fikri Hukukta ...", s. 278, Adalet Yayınevi, Ank. 2003)....

          Fikir ve düşünceler, ancak bir şekle büründüğünde yani eser formunda açıklığında fikri hukuk kapsamına girer (HİRCSH, E. E. (1948). Fikrî ve Sinaî Haklar. Ankara Basımevı. 1948, s.130; ARSLANLI, H. (1954). Fikri Hukuk Dersleri II, s.13. ) Diğer taraftan eserde algılanabilir olma dışında düşüncenin açıklanış formatı da önemlidir. Yani fikir ve sanat ürününün FSEK’te öngörülmüş olan düşünceyi ifade formatlarından birine dahil olması gerekir. FSEK’te eser formatları olarak; ilim ve edebiyat eserleri, musiki eserleri, güzel sanat eserleri, sinema eserleri ve bağlı eser olarak kabul edilen işlenme eserler gösterilmiştir. Dolayısıyla bir fikir ve sanat ürününü bu formatlardan birine sokmak mümkün değilse, onu kanuna göre eser saymak ve korumak da mümkün olmayacaktır. (ERDİL, E., (2009), Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu Şerhi (3. bs.), İstanbul: Vedat Kitapçılık, s.21.)...

            Yani ilim ve edebiyat, musiki, güzel sanatlar veya sinema alanlarından birine dâhil olması gerekmektedir. 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu’nun 2, 3, 4 ve 5’inci maddelerinde fikir ve sanat eserlerinin çeşitleri sayılmıştır. Bu bağlamda hukuki korumaya tabi olan eser türleri ‘’ilim ve edebiyat eserleri’’, ‘’musiki eserleri’’, ‘’güzel sanat eserleri’’ ve ‘’sinema eserleri’’ dir. 6. Madde de bu türlere ek olarak işleme ve derlemeler düzenlenmiştir. Bu türler tahdidi olarak belirlenmiştir. Bu kategoriden herhangi birisine girmeyen bir fikri ürün hususiyet taşısa dahi 5846 sayılı yasa kapsamında eser olarak kabul edilmeyecektir. Bu açıklamalardan sonra somut olay ve dava konusu ürün üzerinde değerlendirme yapıldığında, davacı tarafça dava dilekçesi ekinde “...: ...” başlığıyla bir metin sunulduğu, bu metinde kampanya içeriği ile kampanyasının dayandırıldığı temel fikrin konsept şeklinde açıklandığı görülmüştür....

              FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ ESAS NO : 2019/284 Esas KARAR NO : 2021/217 DAVA : Tazminat (Fikir Ve Sanat Eseri Sözleşmesinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 03/10/2019 KARAR TARİHİ : 14/12/2021 Mahkememizde görülmekte bulunanTazminat (Fikir Ve Sanat Eseri Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda, İ D D İ A /Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı ile davalı---- imzalandığını, imzanın ardından davacının ---- davalı şirketin yayınlamaya başladığını, ancak ---- isimli eserin yayınlanmaya başladığını, ---içeriğinde davacının ---- yapılmak suretiyle yazıldığını, bu kapsamda --- dava dilekçesiyle davalılara karşı fikir ve sanat eseri sahipliğinden kaynaklanan telif haklarının ihlal edilmesinden dolayı sözleşmenin feshi ile maddi ve manevi tazminat sitemli dava açıldığını, bu davada faiz talebinde bulunulmadığını, --- ile ilgili sözleşmenin feshine, davalılar tarafından yayımlanan eserlerin toplatılıp imha edilmesine...

                FİKİR VE SANAT ESERLERİ KANUNU [ Madde 68 ] 5846 S. FİKİR VE SANAT ESERLERİ KANUNU [ Madde 70 ] "İçtihat Metni" Taraflar arasında görülen davada (Ankara İkinci Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi)'nce verilen 17.04.2008 tarih ve 2006/381-2008/101 sayılı kararın Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için tetkik hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü: Davacı vekili, davalı şirketin yayıncı ve diğer davalının yazar olarak gösterildiği Kasım-Aralık 2006 tarihli "V..." isimli eserin giriş kısmındaki değerlendirmelerin, müvekkilinin eser sahibi olduğu Ocak 1999 tarihli *U... S... T... K..." isimli kitap içerisinde yer alan "G... D... Ö... M... V..." ve Nisan 2000 tarihli "D... B... D... M... V... ve S......

                  FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ: 06/07/2020 NUMARASI: 2020/247 2020/65 DAVANIN KONUSU: Alacak (Fikir Ve Sanat Eseri İle İlgili Sözleşmeden Kaynaklanan) Taraflar arasındaki davada, İstanbul Anadolu 7. Asliye Ticaret Mahkemesi ve İstanbul Anadolu 2. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava, marka lisans sözleşmesinden kaynaklı alacak talebine ilişkindir. İstanbul Anadolu 7. Asliye Ticaret Mahkemesince, "... 556 sayılı markaların korunması hakkındaki kanun hükmünde kararnamenin 71/1 maddesinde görevli mahkemenin ihtisas mahkemeleri olduğu belirlenmiş olup davaya konu edinilen Kadıköy ......

                    UYAP Entegrasyonu