Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davacı, davalılar arasındaki boşanma davasında, davalı ...'in cevap dilekçesinde davalı ...'in kiraladığı evde kendisi ile birlikte yaşadığını, adının ... ile birlikte asılsız yere anıldığını belirterek kişilik haklarının saldırıya uğraması nedeni ile uğradığı manevi zararın ödetilmesi isteminde bulunmuştur. Davalılar, davanın reddi gerektiğini savunmuşlardır. Mahkemece, davalılar arasında geçen boşanma davasına ilişkin mahkeme ilamında, davacı ...'in davacı ... ile .....'nde birlikte yaşadığına dair gerekçesi bulunmadığı gibi tanıkların da davacının şahsına yönelik böyle bir beyanlarının bulunmadığı, boşanma dosyasının taraflarının bu şekildeki beyanının hukuka aykırı nitelikte bir saldırı olmadığı ve manevi tazminat talebi şartları gerçekleşmediğinden davanın reddine karar verilmiştir. Dosya arasındaki bilgi ve belgelerden, davalı ...'in davalı eşi ...'e karşı şiddetli geçimsizlik nedeni ile boşanma davası açtığı, davalı eş ...'in davaya karşı cevap dilekçesinde, davacı eş ...'...

    DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Dava TMK'nun 166/1 maddesi gereğince açılmış şiddetli geçimsizlik nedeniyle evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki nedenine dayalı boşanma davasıdır. Davalı kadının Yahyalı Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 2019/70 Esas 2019/203 Karar sayılı kararı ile akıl hastalığına dayalı olarak kısıtlandığı, kendisine vasi olarak T4 atandığı, kadının kısıtlanmasına esas Kayseri Şehir Hastanesi'nin 27/11/2018 tarihli raporunda hafif düzeyde mental retardasyon teşhisi konulduğu, ilk derece mahkemesince davacının davasını ispat edememesi nedeniyle davanın reddine karar verildiği belirtilmiş ise de, kadının akıl hastası olması, akıl hastalığına dayalı açılmış davanın bulunmaması, kadına rahatsızlığı nedeniyle kusur isnadında bulunulamayacak olması nazara alındığında, davanın reddi kararının yerinde olduğu, hükmedilen tedbir nafakasının TMK'nın 169....

    DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Dava TMK'nun 166/1 maddesi gereğince açılmış şiddetli geçimsizlik nedeniyle evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki nedenine dayalı boşanma davasıdır. Tüm dosya kapsamına göre davacının hiçbir delili toplanmadan davanın kabulüne karar verilmiş ise de, davalı kadının davanın kabulüne yönelik olarak istinafının bulunmadığı, bu nedenle boşanma kararının kesinleştiği, dolayısıyla kabul edilen ve kesinleşen boşanma kararı nedeniyle yargılama giderlerinin davalı kadından tahsilinde usul ve esas itibariyle hukuka aykırılık bulunmadığı anlaşıldığından, davalı kadının istinaf talebinin reddine dair aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir....

    Mahkemece; davacı kadının dava dilekçesinde tanık deliline dayanmadığı, dosyaya sunduğu delillerin ise evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanma olgusunu ispata yeterli olmadığı, boşanma şartlarının oluşmadığı gerekçesiyle kadının boşanma davasının reddine karar verilmiş ise de; davacı kadın 01/10/2020 tarihli dava dilekçesinde sözlü ve fiziksel şiddet, sosyal hayatı kısıtlama, yasa dışı madde kullanılması, şiddetli geçimsizlik, hakaret ve küfür vakıalarına dayanmış ve şikayet tutanak evrakını da delil olarak bildirmiştir. 04.12.2020 tarihli ön inceleme duruşmasında dayandığı delileri bildirmesi için 2 haftalık kesin süre verilmiş, davacı ön inceleme duruşmasında dava dilekçesinde delil olarak dayandığı taraflar arasında gerçekleşen olaya ilişkin düzenlenen iddianameyi ve şikayet başvurusuna ilişkin evrakları sunmuştur....

    AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 03/03/2022 NUMARASI : 2020/127 ESAS - 2022/157 KARAR DAVA KONUSU : Boşanma KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan yargılaması sonunda; mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm hakkında istinaf talebinde bulunulmakla, evrak okunup, gereği görüşülüp düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ : Davacı asil dava dilekçesinde özetle; davalı ile sürekli münakaşaları olduğunu, şiddetli geçimsizlik sebebi ile boşanma davası açtığını, Eskişehir 3. Aile mahkemesinin 2015/735 esas sayılı dosyası ile davanın kendisi aleyhine sonuçlandığını, şimdi ise aradan üç yıldan fazla zaman geçtiğini belirterek, şiddetli geçimsizlik nedeni ile boşanmalarına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

    Davalı kadın vekili istinaf dilekçesinde özetle; müvekkilinin davacının boşanma isteğini kabul ettiğinden ve davanın uzamaması için tanık sunma ve dinletme yoluna gitmediklerini, dinlenilen davacı tanığının yanlı beyanda bulunduğunu, bu tanık beyanına göre kusurlu tarafın davalı olduğuna katılmadıklarını, hayatın olağan akışı gereği hiç bir tartışmada, geçimsizlikte sadece tek bir tarafın kusurlu olduğunu söylemenin mümkün olmadığını, boşanmanın anlaşarak boşanma olarak nitelendirilmesi halinde kusur incelemesi yapılırken tanık sunmamanın aleyhe değerlendirilmemesi gerektiğinin göz önüne alınması gerektiğini, eksik inceleme ve hatalı kabul ile karar verildiğini, kararın boşanma kısmına katıldıklarını ancak kusurlu oldukları şeklindeki gerekçeye katılmadıklarını ileri sürerek kararın kaldırılarak davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. Dava, şiddetli geçimsizlik hukuksal nedenine dayalı boşanma ve velayete ilişkindir....

    Mahkemece bozma ilamına uyulmasına rağmen hükmün gerekçe kısmında mahkemece; asıl dava yönünden davacı asilin 07/05/2015 tarihli celsede boşanmak istemediğini, barışmaya hazır olduğunu beyan ettiği anlaşıldığından, asıl davanın reddine, karşı dava yönünden ise, taraflar arasında şiddetli geçimsizlik bulunduğu, evlilik birliğinin temelinden sarsıldığı kanaatine varılarak, karşı davanın kabulüne ve TMK.nun 166/1. maddesi uyarınca tarafların boşanmalarına karar verildiği belirtilmiş, tazminatlara ilişkin gerekçe kısmında ise; davacı kocanın eşine karşı şiddet uyguladığı ve ailesinin geçimi ile maddi olarak ilgilenmediği, davalı kadının ise müşterek çocuğa şiddet uyguladığı, evi terk ettiği, eşine hakaret ettiği ve evin temizliğiyle ilgilenmediği anlaşıldığından, her iki eşin de eşit kusurlu olduğu belirtilmiştir. Karşılıklı boşanma davalarında kusur her iki dava yönünden birlikte değerlendirilir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi (Aile Mahkemesi Sıfatıyla) Taraflar arasındaki “boşanma” davasından dolayı yapılan yargılama sonunda Elmadağ Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesince davanın reddine dair verilen 21.06.2012 gün ve 2011/378 E., 2012/236 K. sayılı kararın davacı vekili tarafından temyizi üzerine Yargıtay 2. Hukuk Dairesinin 17.04.2013 gün ve 2012/25408 E., 2013/10819 K. sayılı kararı ile hüküm bozularak dosya yerine geri çevrilmekle yeniden yapılan yargılama sonunda mahkemece önceki kararda direnilmiştir. HUKUK GENEL KURULU KARARI Hukuk Genel Kurulunca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü: Dava şiddetli geçimsizlik nedenine dayalı boşanma istemine ilişkindir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı erkek tarafından tamamına yönelik olarak temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalı erkeğin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Davacı kadın tarafından açılan boşanma davası Türk Medeni Kanununun 166/son maddesinde yer alan fiili ayrılığa dayanmaktadır. Fiili ayrılığa esas ilk boşanma davası; davacı kadın tarafından, Türk Medeni Kanununun 166/1-2. maddesinde düzenlenen evlilik birliğinin sarsılması nedenine dayalı olarak açılmış ve dava, davalı erkeğin kusuru ve taraflar arasındaki geçimsizlik ispatlanamadığından bahisle reddedilmiştir....

          "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle boşanmaya neden olan olaylarda eşini aşağılayan davacı-davalı kocanın tamamen kusurlu olduğunun ve davacı-davalı kocanın davası şiddetli geçimsizlik nedenine dayalı olduğu halde, terke dayalı davaya yönelik gerekçe yazılmasının maddi hataya dayalı olduğunun anlaşılmasına göre yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine peşin alınan harcın mahsubuna ve 79.50 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.01.02.2012...

            UYAP Entegrasyonu