WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

DAVA KONUSU : Fiili Ayrılık Nedenine Dayalı Boşanma KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan yargılaması sonunda, ilk derece mahkemesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen karara karşı, davalı kadın tarafından istinaf başvurusunda bulunulmakla, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353.ve 356.maddeleri gereğince DURUŞMASIZ OLARAK ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 355.maddesine göre istinaf sebepleri ile bağlı olarak dosya incelendi gereği düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARI İLE YARGILAMA SÜRECİ ; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı fiili ayrılık nedenine dayalı boşanma davası açmış; tarafların daha önce 2004 yılında tekrar boşanma davası açtığını ancak bu davanın reddolduğunu, bu kararın 17/02/2005 tarihinde kesinleştiğini, aradan geçen süreye rağmen tarafların hiç bir şekilde bir araya gelmediğini, hiç bir şekilde ortak yaşamadıklarını birbirlerini affedecek eylem içerisinde bulunmadıklarını, tarafların ayrı ikametgahlarda kaldığını...

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Boşanma (Fiili Ayrılık Nedenine Dayalı Boşanma) davasında (TMK m.166/4) davacı taraf, kusur tespiti, davalı kadın lehine hükmedilen nafakalar ve tazminatlar yönünden, davalı taraf; kusur tespiti, lehine hükmedilen nafakalar ve tazminat miktarları yönünden süresinde istinaf talebinde bulunmuştur. Boşanma (Fiili Ayrılık Nedenine Dayalı Boşanma TMK m.166/4) eldeki davada, resen gözetilecek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf sebepleriyle sınırlı olarak (HMK md. 355) mahkememizce yapılan inceleme sonucunda; İlk derece mahkemesince; davanın esasıyla ilgili hükme etki edecek tüm delillerin toplanıp değerlendirildiği, usulü işlemlerin Hukuk Muhakemeleri Kanununa uygun olarak yerine getirildiği, kanunun olaya uygulanmasında ve gerekçede hata edilmediği, Bu itibarla; TMK'nun 166/4.maddesi uyarınca boşanmaya karar verilmesinde ve kusura ilişkin yapılan değerlendirmede, her hangi bir isabetsizlik yoktur....

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Boşanma (Fiili Ayrılık Nedenine Dayalı Boşanma) davasında (TMK m.166/4) davacı taraf, kusur tespiti, davalı kadın lehine hükmedilen nafakalar ve tazminatlar yönünden, davalı taraf; kusur tespiti, lehine hükmedilen nafakalar ve tazminat miktarları yönünden süresinde istinaf talebinde bulunmuştur. Boşanma (Fiili Ayrılık Nedenine Dayalı Boşanma TMK m.166/4) eldeki davada, resen gözetilecek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf sebepleriyle sınırlı olarak (HMK md. 355) mahkememizce yapılan inceleme sonucunda; İlk derece mahkemesince; davanın esasıyla ilgili hükme etki edecek tüm delillerin toplanıp değerlendirildiği, usulü işlemlerin Hukuk Muhakemeleri Kanununa uygun olarak yerine getirildiği, kanunun olaya uygulanmasında ve gerekçede hata edilmediği, Bu itibarla; TMK'nun 166/4.maddesi uyarınca boşanmaya karar verilmesinde ve kusura ilişkin yapılan değerlendirmede, her hangi bir isabetsizlik yoktur....

Cevap ve karşı dava dilekçesi; Davalı-davacı kadın vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; Davacının kadını babasından para alması hususunda zorladığını, kavga çıkardığını, yaşı küçük çocuklara şiddet uyguladığını, ağır işlerde çalıştırdığını, sürekli hakaret ve rencide ettiğini, şiddet uyguladığını, davacının, müvekkilini sürekli hakaret ve tehditle baba evine yolladığını, evi terk etmesi hususunda tehdit ettiğini, fiili ayrılık döneminde kadının ihtiyaçları ile ilgilenmediğini, çocukların kız olması, erkek çocuk olmamasını dahi kadına kusur olarak yüklediğini, fiili ayrılık döneminde çocukları annelerine karşı doldurduğunu, eviyle zerre alakasının olmadığını, sadakat yükümlülüğüne uymadığını, kadının namusuna yönelik iftiralar attığını, fiili ayrılık döneminde büyük çocuklarını arayıp sormadığını, ilgilenmediğini, dışladığını, büyük kızın düğününü yapmadığını, küçük çocuklar ile görüşmesini engellediğini, sürekli kavga çıkardığını, sürekli boşanmak istediğini eşini istemediğini...

FİİLİ AYRILIK SEBEBİ İLE BOŞANMAKUSUR 4721 S. TÜRK MEDENİ KANUNU [ Madde 166 ] 4721 S. TÜRK MEDENİ KANUNU [ Madde 4 ] 818 S. BORÇLAR KANUNU [ Madde 42 ] 818 S. BORÇLAR KANUNU [ Madde 44 ] "İçtihat Metni" Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. 1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre davacı-davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Taraflar, davalı-davacı tarafından Türk Medeni Kanununun 166/son maddesine dayanılarak açılan boşanma davası sonucunda, fiili ayrılık sebebiyle boşanmışlar, karar 03.04.2006 tarihinde kesinleşmiştir....

    Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; kadının fiili ayrılık hukuki sebebine dayalı boşanma davasının kabulü ile boşanma hükmünün kesinleştiği, kesinleşen dosyada erkeğe atfı kabil herhangi bir kusurun gerçekleştiğinin ispat edilmediği, fiili ayrılık süresi içinde kadının öne sürdüğü ve erkeğe kusur olarak yüklenmesini gerektirecek yeni vakıaların ispat edilememiş olması nedeniyle erkeğe kusur yüklenilmemesinin yerinde olduğu, erkeğin süresinden sonra sunduğu ancak harcı tamamlanarak açılan karşı davasında öne sürdüğü vakıaların mahkemece değerlendirmeye alınmasında ve dayanılan tüm delillerin toplanılmasında isabetsizlik bulunmadığı, kadının başka bir erkekten çocuk sahibi olması nedeniyle sadakat yükümlülüğüne aykırı davrandığı kusuru gerçekleşmiş olup, tanık beyanlarına göre bu hususun ortaya çıkması ile erkeğe ve ailesine söylemlerine göre erkeğin çocuğun babası olmadığına dair kuşkuları şüpheden öteye gitmeyip DNA incelemesi yapılmasına...

      HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2021/1585 KARAR NO : 2022/902 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : ORTAKÖY(AKSARAY) ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 25/11/2020 NUMARASI : 2019/490 ESAS 2020/508 KARAR DAVA KONUSU : Boşanma (Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsılması Nedeni İle Boşanma (Çekişmeli)) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm istinaf edilmekle, dosya incelendi....

      Dava; TMK'nın 166/son maddesinde düzenlenen eylemli ayrılık nedeniyle boşanma ve eki niteliğindeki istemlere ilişkindir. Türk Medeni Kanununun 166/son maddesi uyarınca fiili ayrılık nedeniyle boşanma kararı verilebilmesi için, daha önce eşlerden biri tarafından açılmış ve retle sonuçlanıp kesinleşmiş bir boşanma davasının mevcudiyeti ile bu kesinleşme tarihinden itibaren en az üç yıl süreyle evlilik birliğinin yeniden kurulamamış olması gerekli ve yeterlidir. Fiili ayrılık nedenine dayalı bu boşanma davasında boşanma kararı için kusur araştırılması gerekmez. Kusur, boşanmanın eki olan nafaka ve tazminat taleplerinin değerlendirilmesinde bir unsur olarak araştırılması gerekir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı kadın tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Mahkemece davalı kadının davacı erkeğin açmış olduğu boşanma davasını kabul ettiği gerekçe gösterilerek davanın kabulüne karar verilmiştir. TMK m. 166/1-2 uyarınca; boşanma kararı verilebilmesi için evlilik birliğinin, ortak hayatı sürdürmeleri eşlerden beklenmeyecek derecede temelinden sarsıldığının sabit olması gerekir. Tek başına fiili ayrılık da boşanma sebebi sayılamaz. Davalının davayı kabul etmesi Türk Medeni Kanununun 166/3. maddesi uyarınca anlaşmalı boşanma koşulları gerçekleşmedikçe hukuki sonuç doğurmaz (TMK m. 184/3)....

        (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Nafaka-Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm nafaka ve tazminat, vekalet ücreti ve yargılama giderleri yönünden temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle *davalı-davacı kocanın fiili ayrılık süresi içinde de bir başka kadınla gayrimeşru yaşantısını devam ettirdiğinin anlaşılmasına göre, aşağıdaki bendin dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Birleştirilen boşanma davası kabul edildiğine göre, bu dava yönünden, davada kendisini vekille temsil ettiren koca yararına, avukatlık ücreti ve yargılama giderlerine hükmolunmaması kanuna aykırıdır....

          UYAP Entegrasyonu