Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

DAVA KONUSU : Faturaya Dayalı Takipten Dolayı Menfi Tespi KARAR : 6100 sayılı HMK'nun 352.maddesi uyarınca dosya incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Her ne kadar dosya dairemize gönderilmiş ise de uyuşmazlık Haksız Eylemden Kaynaklanan menfi tespit davası olup, Hakimler Savcılar Kurulunun 13.02.2018 tarih ve 206 sayılı kararıyla düzenlenen Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Daireleri İş Bölümünün 3. Hukuk Dairesinin görevini düzenleyen kısmının 8/b nolu bendi ( İİK'nın 72. maddesine dayanan ticari dava niteliğindeki menfi tespit ve istirdat davaları sonunda verilen hüküm ve kararlar), gereğince, anılan karara ilişkin davalar sonucu verilen hüküm ve kararlara karşı istinaf kanun yoluna başvuru incelemesi Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi'nin görevi dahilinde olduğundan dosyanın Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi'ne gönderilmesine karar vermek gerektiği kanaatine varılarak aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, davalının müvekkili aleyhine faturaya dayalı akaryakıt satışından kaynaklı alacağın tahsili için icra takibine giriştiğini, takibe süresinde itiraz edilmediğinden kesinleştiğini, müvekkilinin davalı ile ticari ilişkisinin bulunmadığını, akaryakıt almadığını belirterek, müvekkilinin borçlu olmadığının tespiti ile %40 tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, müvekkilinin davacıya faturaya dayalı akaryakıt sattığını bildirerek, davanın reddini istemiştir. Mahkemece, davacı aleyhine girişilen icra takibinde davalı alacaklı vekilinin “düşmüş icra takibini yenilemiyoruz....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulü kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine, dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, davalı tarafça müvekkili aleyhine hem faturaya dayalı ilamsız takip hem de çeke dayalı kambiyo takibi başlatıldığını, taraflar arasında ticari ilişki bulunmadığını, çekteki cironun müvekkiline ait olmadığını, cironun dava dışı ...'a ait olduğunu, faturaya konu malların da bu şahsa teslim edildiğini ileri sürerek her iki takip nedeniyle müvekkilinin borçlu olmadığının tespitine ve davalı aleyhine kötüniyet tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

      Bu durumda 86.143,82 TL tutarlı bu iki faturaya dayalı takipten dolayı davacının borçlu olduğu söylenemez.Sonuç olarak davalının davacıdan dava konusu iade faturalarına dayalı olarak herhangi bir alacak talebinde bulunması mümkün değildir. Ne var ki davacı tarafından davalının kendisinden 19.703,62 TL cari hesap alacağı olduğu kabul edilerek bu alacak davalının dava konusu talebinden düşülerek bakiyesi için dava açılmıştır. Bu durumda mahkemece davacının davasının tam kabulüne karar verilmesi gerekirken bilirkişilerce bulunan 86.143,82 TL 'den davalının davacı şirketten olan alacağından 13.542,46 TL mahsup edilerek davanın 72.601,06 TL üzerinden kabulüne karar verilmesi doğru olmamıştır. Ancak davacı temyizinde sarahaten davanın 86.143,82 TL üzerinden kabulü gerektiğini belirterek sınırlandırma yapmış olduğundan yerel mahkeme kararının davacının dava konusu takipten dolayı davalıya 86.143,82 TL borçlu olmadığının kabulü şeklinde karar verilmek üzere bozulması gerekmiştir....

        Davacı, davalı tarafından faturaya dayalı başlatılan icra takibi nedeniyle menfi tespit istemiyle eldeki davayı açmıştır. Mahkemece, Küçükçekmece 2. İcra Müdürlüğü'nün 2015/8772 E sayılı icra dosyası ile 634 sayılı KMK kapsamında tek bir aidata ilişkin borç nedeniyle başlatılan icra takibi olduğu gerekçe gösterilerek Sulh Hukuk Mahkemesi'nin görevli olduğuna karar verilmiştir. Ancak davacı, davacı dava dilekçesinde icra takibi dosyasının esas numarasında maddi hata yapmış olup, davasını fatura alacağına ilişkin başlatılan takip nedeniyle menfi tespit istemine dayandırmıştır. O halde, dava fatura alacağı nedeniyle başlatılan takipten dolayı menfi tespit istemine ilişkin olup davaya bakmaya Asliye Hukuk Mahkemesi görevlidir. Bu nedenle mahkemece işin esası incelenerek sonucuna uygun bir karar verilmesi gerekirken, yanlış değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir....

          Antalya Genel İcra Müdürlüğünün ... esas sayılı dosyasının UYAP sistemi üzerinden gönderilen evraklarının incelenmesinde; davalının davacı aleyhine 31.953,85 TL asıl alacak, 1.613,23 TL işlemiş faiz üzerinden faturaya dayalı takip başlattığı, takibin kesinleştiği anlaşılmıştır. Dava; faturaya dayalı başlatılan takipte fatura konusu ürünlerin teslim edilmemesi iddiasına dayalı takipten sonra açılan menfi tespit davasıdır. Eldeki davada ispat külfeti davalı tarafta olup davalı taraf davaya süresi içerisinde cevap vermediğinden delil bildirme hakkının bulunmadığı anlaşılmıştır. Bu nedenle davalının ... havale tarihli beyan dilekçesi ekinde sunmuş olduğu belgelerin delil olarak hükme esas alınamayacağı anlaşıldığından davanın kabulüne karar verilmiştir. Ancak davalının kötü niyetli takip başlattığı tespit edilemediğinden davacının kötü niyet tazminat talebinin reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

            "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, davalının davacı ve davacının da içinde bulunduğu iş ortaklığı aleyhine kambiyo takibi başlattığını, fiili haciz esnasında takipten ve borçtan haberdar olunduğunu, borcun ödenmek zorunda kalındığını, takibe konu edilen çekteki imzanın davacı şirket yetkililerine ait olmadığını belirterek, icra dosyasına ödenmek zorunda kalınan 16.200,00 TL’nin ödeme tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

              Davalı alacaklının 6 adet faturaya istinaden yapmış olduğu 14.07.2011 tarihli takipten sonra davacı borçlunun, icra dairesine giderek 19.07.2011 tarihinde borcu aynen kabul ettiği keza bu kabul üzerine borçlunun mallarına haciz uygulandığı, bu kabule rağmen davacı borçlunun menfi tespit davası açması sonucunda takibin dayanağı faturaların ödendiğine dair bilirkişinin cari hesap ilişkisini esas alarak hazırladığı rapora göre mahkeme ödeme sonucuna varmış ise de menfi tespit davasının konusu somut 6 adet fatura olduğu ve bu faturaların ödendiğine dair borçlu yazılı belge sunamadığına göre mahkemece davacı borçlunun icra dairesindeki borcu kabul beyanına itibar edilmesi gerekirken cari hesap ilişkisine dayalı bilirkişi raporu esas alınarak hüküm kurulması doğru görülmemiş bozmayı gerektirmiştir....

                Dava, menfi tespit istemine ilişkindir. Dosya içerisindeki bilgi ve belgelerin incelenmesinde; davalı tarafından davacı aleyhine ... 12. İcra Müdürlüğü 2010/108 Esas sayılı dosyası ile 04.01.2010 takip tarihli beş adet faturaya dayalı toplamda 14.127,83 TL alacak istemli icra takibi başlatılmıştır. Davalı vekili tarafından icra dosyasına “icra takibinden alacak ve tüm ferileri ile her ne ad altında olursa olsun tüm haklar saklı kalmak kaydıyla sadece takipten feragat edilmiştir.” beyanını içeren 09.11.2010 tarihli dilekçe sunulmuş olup dava açıldıktan sonra icra dosyasına sunulan anılan yazı ile takipten feragat edildiği anlaşılmıştır. Davacının; 5 adet faturanın dayanak yapıldığı icra takibinden dolayı borçlu bulunulmadığı biçiminde bir talebi mevcut değildir. Başka bir ifade ile davacının talebi icra takibine konu borcun bulunmadığının tespitidir....

                  TL olduğunu, takibe dayanak yapılan faturanın bedelinin ödendiğini ileri sürerek Bismil İcra Dairesinin ..... esas sayılı dosyası üzerinden başlatılan takipten dolayı müvekkilinin davalıya borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini istemiştir. Davalı vekili, davacı şirket ile müvekkili arasında yakıt alımına, iş makinesi kullanıma ve nakliye gibi işlerin yapımı ile bir takım işlerin yapılması konusunda anlaşmaya varıldığını, 2021 yılında yapılan işlerden dolayı düzenlenen faturalara karşılık davalı tarafından ..... tarihinde ..... Bankasına ait ..... nolu çekten dolayı .... TL,...1 tarihinde.... gönderilen ..... TL olmak üzere toplam 2021 yılında ...... TL ödeme yapıldığını, 2022 yılında yapılan işlenden dolayı düzenlenen faturalara karşılık herhangi bir ödeme yapılmadığını, takibe dayanak yapılan faturanın bedelinin ödenmediğini beyan ederek davanın reddi gerektiğini savunmuştur. Dava, faturaya dayalı başlatılan icra takibinden dolayı menfi tespit istemine ilişkindir....

                    UYAP Entegrasyonu