Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece, borçlular vekilinin ilamdan ve ilamda belirtilen faizlerden haberdar olduğu, yapılan hesaba itiraz etmeksizin sadece 35.147,00TL'lik faiz alacağının talep edilemeyeceğini ileri sürmesi karşısında, bilirkişi incelemesi yapılmaksızın ilama uygun takip yapıldığı gerekçesi ile şikayetin reddine karar verilmiş, hüküm, borçlular vekilince temyiz edilmiştir. Borçlular vekilince, şikayet dilekçesinin son paragrafında, takibe konu edilen 35.147,56 TL işlemiş faizin hangi tarih itibariyle ve hangi faiz oranlarına göre hesaplandığının açıklanmadığı ileri sürülerek icra emrinin iptali talep edilmiş olup; bu talebin faiz miktarına itirazı da içerdiğinin kabulü gerekir. Ayrıca, Mahkemece, borçlu tarafın ön inceleme duruşmasında alınan beyanında, faize itirazın olmadığı açıkça ifade edilmemiştir....

    İİK. 17. maddesinde "şikayet icra mahkemesince kabul edilirse şikayet olunan muamele ya bozulur yahut düzeltilir" hükmüne yer verilmiştir. Somut olayda, takibe dayanak ... 2. İş Mahkemesi'nin ... sayılı ilamında ''........kıdem tazminatı alacağının iş akdinin fesih tarihi olan ... tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine.....'' karar verilmiştir. Mahkemenin de kabulünde olduğu üzere hükümde yıllık en yüksek mevzuat faizi ile tahsili yönünde ibare bulunmadığından bu faiz cinsinden talepte bulunulması doğru değil ise de bu durumda hükümde belirtilen tarihten itibaren yasal faiz talep edilebilir. Bu durumda mahkemece, yasal faiz esas alınarak istenebilecek faizin hesabı yönünden bilirkişi incelemesi yaptırarak İİK. 17. maddesine uygun şekilde faize ilişkin talebin düzeltilmesi gerekirken icra emrinin kıdem tazminatına işleyecek faiz yönünden iptaline dair hüküm kurulması isabetsizdir....

      İstinaf Sebepleri Şikayetçi borçlu istinaf dilekçesinde; dava dilekçesinde ileri sürdüğü hususları tekrar etmekle takibin mükerrerlik sebebiyle iptalinin gerektiğini, bilirkişi raporunun hüküm kurmaya elverişli olmadığını, yabancı para cinsinden talep edilen işlemiş faiz hesabı yapılırken fiilen uygulanan faiz oranlarının tespit edilmediğini, faiz başlangıç tarihinin de hatalı tespit edildiğini ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir. C....

        İcra Müdürlüğü'nün 2012/4237 sayılı dosyada yasal faiz yerine ticari faiz oranı üzerinden düzenlenen rehin açığı belgesinin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiş, ilk derece mahkemesince yapılan yargılama sonunda iş bu davaya bakma görevi Asliye Hukuk Mahkemesine ait olduğu gerekçesiyle şikayetin reddine karar verilmiştir. Dava İİK.nun 16,17,18 ve 152. maddeleri uyarınca açılmış memur muamelesini şikayet davasıdır. Zira İİK.nun 16.maddesine göre kanunun hallini mahkemeye bıraktığı hususlar müstesna olmak üzere icra ve iflas dairelerinin yaptığı muameleler hakkında kanuna muhalif olmasından veya hadiseye uygun bulunmamasından dolayı icra mahkemesine şikayet olunabilir. İİK.nun 17.maddesine göre ise şikayet icra mahkemesince kabul edilirse şikayet olunan muamele ya bozulur, yahut düzeltilir . Memurun sebepsiz yapmadığı veya geciktirdiği işlerin icrası emrolunur....

        Aksine hüküm bulunmayan hallerde icra mahkemesi, şikayet konusu işlemi yapan icra dairesinin açıklama yapmasını ve duruşma yapılmasına gerek olup olmadığını takdir eder. İİK'nun 18/3. maddesi gereğince; aksine hüküm bulunmayan hallerde, duruşma yapılmasına gerek olup olmadığı icra mahkemesinin takdirine bırakılmış ise de, anılan takdir yetkisi mutlak olmayıp, halin icabına göre işin duruşmalı olarak incelenmesi gerektiği durumlarda mahkeme takdir yetkisini duruşma yapmaktan yana kullanmalıdır. Şikayet dilekçesinde fahiş faiz talep edildiği, faiz hesaplamasının doğru olmadığı yönündeki iddiaların duruşma açılıp, gerektiğinde bilirkişi incelemesi ile sonuçlandırılması gerekir....

          İİK'nun 17. maddesinin 1. fıkrası; '' Şikayet icra mahkemesince, kabul edilirse şikayet olunan muamele ya bozulur, yahut düzeltilir.'' hükmünü içermektedir. Mahkemece bozma ilamına uyulduğu halde bozma gereği yerine getirilmemiştir. Bozma ilamı doğrultusunda ve İİK'nun 17. maddesi uyarınca, Mahkemece, muhtıranın tebliğinden itibaren faiz istenebileceği yönünde şikayete konu 18.10.2012 tarihli muhtıranın düzeltilmesi gerekirken; yazılı şekilde muhtıranın iptaline ve yeniden hesap yapılarak düzenlenecek yeni muhtıranın tüm ilgililere tebliği ile faizin muhtıranın tebliğ tarihinden itibaren işletilmesine karar verilmesi doğru olmamış, hükmün yeniden bozulmasına karar vermek gerekmiştir....

            Hükme dayanak yapılan bilirkişi raporunda, her ay doğan ... ücreti zammı farkı alacağı için, alacağın doğduğu her aydan itibaren faiz yürütülmesi doğru olmakla birlikte alacağın doğduğu ayı takip eden aydaki en yüksek işletme kredisi faiz oranı uygulanması gerekirken, 2013 Şubat ayındaki %72, 2014 Şubat ayındaki % 50 ve 2015 Ocak ayındaki % 48 faiz oranı uygulanmıştır. Bu durumda Mahkemece, bilirkişiden, her ay doğan ... ücreti zammı farkı alacağı için, takip eden aydaki en yüksek işletme kredisi faiz oranı uygulandığı yeni rapor alınarak sonuca gidilmesi gerekirken, hatalı bilirkişi raporuna dayalı olarak yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir....

              - K A R A R - Şikayetçi vekili, ... 2.İcra Müdürlüğü’nün 2014/3287 E. sayılı dosyasında düzenlenen sıra cetvelinde müvekkilinin rehinli alacağının dikkate alınmadığını, şikayet olunana gönderilen muhtıraya rağmen dosyaya herhangi bir bilgi belge ibraz edilmediğini, alacağı olup olmadığı dahi belli olmayan şikayet olunana pay ayrıldığını, ihale ile sıra cetvelinin düzenlendiği tarih arasında uzun bir zaman olduğundan müvekkilinin faiz alacağının da hesaplanarak dikkate alınması gerekirken, bunun gözardı edilmesinin de usul ve yasaya aykırı olduğunu ileri sürerek, sıra cetvelinin müvekkilinin alacağı öncelikli kabul edilerek yeniden düzenlenmesini talep ve şikayet etmiştir.Şikayet olunan, şikayete cevap vermemiştir.Mahkemece, iddia ve dosya kapsamına göre; şikayetçi vekilinin kendi müvekkilinin alacak miktarına itiraz ettiği gibi şikayet olunanın alacağının miktarına da itiraz ettiği, bu durumda itirazın sıraya değil alacakların varlığına yönelik olduğu, bu nedenle Asliye Hukuk Mahkemesi...

                Davacı tarafın dosya hesabına yönelik şikayeti uygulanan faiz oranından kaynaklanmaktadır. Davacı taraf takip talebinde talep edilen %52,5 faiz oranı üzerinden hesaplama yapılması gerektiğini ileri sürmektedir. Takip talebinde istenen faiz oranının cinsinin belirtilmesi ya da istenen faiz oranının o tarihte uygulanan yasal veya ticari faiz oranlarından birine denk gelmesi durumunda, o cins faiz oranının istendiğinin kabulü gerekeceğinden, ödeme emrine yasal sürede itiraz edilmemiş olsa bile faizin, istenen faiz türüne göre ve değişen oranlarda hesaplanması gerekir. Ancak, takipte talep edilen ve itiraz edilmeyerek kesinleşen işleyecek faizin türünün gösterilmemesi ve oranının da yasal ya da ticari faiz oranlarından birine denk gelmemesi halinde aynı sonuca varılamaz. Bu durumda, itiraz edilmeyerek kesinleşen oran üzerinden faizin hesaplanması gerekir....

                şikayet olunan muamele ya bozulur, yahut düzeltilir.'' hükmünü içermektedir....

                  UYAP Entegrasyonu