"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Eşya alacağı KT. A R A R Taraflar arasındaki uyuşmazlık ziynet eşyasının aynen iadesi, olmadığı takdirde bedelinin tahsili isteğine ilişkin bulunduğuna ve davada mal rejiminden kaynaklanan herhangi bir talepte bulunulmadığına göre, Yargıtay Başkanlar Kurulu'nun 27.12.2013 tarih 38 sayılı Kararı ile hazırlanıp, Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nun 24.01.2014 tarih 1 nolu Kararı ile kabul edilen ve 29.01.2014 tarih 28897 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Hukuk Daireleri'ne ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (3.) Hukuk Dairesi'nin görevi cümlesinden bulunmakla, gereği için dosyanın anılan Daire Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 17.12.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Eşya alacağı Taraflar arasındaki uyuşmazlık zilyetlerin aynen iadesi olmadığında bedelinin tahsili isteğine ilişkindir. Yargıtay Kanunu 14. maddesi uyarınca Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulu'nun 19.01.2015 tarih 2015/8 sayılı Kararı ile hazırlanıp, 22.01.2015 tarihli ve 29244 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (3.) Hukuk Dairesi'nin görevine girmektedir. 11 Nisan 2015 tarihi itibariyle Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6644 sayılı Kanun'un 2. maddesi ile değişik 2797 sayılı Kanun'un 60. maddesinin 1. ve 3. fıkraları uyarınca dosyanın görevli daireyi belirlemek üzere HUKUK İŞBÖLÜMÜ İNCELEME KURULU'NA GÖNDERİLMESİNE, 26.06.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Bu nedenle, gerekçesiz şekilde hüküm kurulması usul ve kanuna aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir. 2- Davacının eşya alacağı talebine yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; Davacı vekili 05.07.2018 tarihli celsede; ev eşyalarının aynen iadesi olmaz ise bedelinin tahsili davasını atiye bıraktığını, dava dilekçesi ekinde sunulan listedeki 12. ve 13. maddelerde yer alan eşyaları teslim aldığını bildirmiş, aynı celse davalı vekili ise davacının ev eşyalarının aynen iadesi olmaz ise bedelinin tahsili davasını geri alabilmesine muvafakat ettiğini bildirmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasında görülen eşya iadesi, olmadığı takdirde bedelin tahsili davası sırasında davalı ... vekili 25/04/2011 günlü dilekçesiyle reddi hakim yoluna başvurmuştur. Duruşma hakimi İbrahim Öğüt ise davadan çekildiğini bildirmiştir. Merci 18/05/2011 tarihli kararı ile reddi hakim talebinin, 23/05/2011 tarihli kararı ile hakimin çekilme talebinin reddine karar vermiştir. Bu konuda verilen kararların Yargıtayca incelenmesi davalı ... ve ... vekili tarafından istenilmiş olmakla, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra dosya içindeki tüm belgeler incelendi gereği düşünüldü: K A R A R Taraflar arasında görülen antika eşyaların iadesi, olmadığı takdirde bedelinin tahsili davası 18/06/2010 tarihinde açılmış ve yargılama devam ederken duruşma hakimi davalı tarafça Hakim ve Savcılar Yüksek Kurulu'na 10/02/2011 tarihinde şikayet edilmiştir....
Somut uyuşmazlıkta; davacının davasını 12.000,00 TL üzerinden açtığı, ziynetler yönünden bedel tespiti yapılmış ise de ; çeyiz ( ev ) eşyalarına yönelik bedel tespitinde bulunulmadığı buna rağmen mahkemece davanın kısmen kabul-kısmen reddine karar verildiği ve reddedilen kısım nedeniyle davalı lehine nispi vekalet ücretine hükmedildiği anlaşılmıştır. Bu haliyle; mahkemece davanın kabul miktarı hesaplanırken, kabulüne karar verilen eşya bedellerinin hesaba katılmayarak, davanın kısmen reddedildiği belirtilerek davalı lehine vekalet ücreti takdir edilmesi de doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi (Aile Mah.sıfatı ile) DAVA TÜRÜ : Eşya alacağı Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı eşya alacağı davasına dair karar, davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, ziynet ve çeyiz eşyalarının aynen iadesi, mümkün olmazsa bedelinin tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, düğünde takılan ziynet eşyaları ile çeyiz eşyalarının davalıda kaldığından bahisle söz konusu eşyaların aynen iadesi, mümkün olmazsa 19.671,00 TL nin davalıdan tahsilini istemiştir. Davalı, talep edilen ziynetlerin davacıda olduğunu, eşyaların ise bedellerinin kendisi tarafından ödenmiş olup, davacıya ait olmadıklarını bu nedenle davanın reddini savunmuştur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Eşya alacağı Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı eşya alacağı davasına dair karar, davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, menkul ve ziynet eşyalarının iadesi, olmadığı takdirde bedelinin tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece istemin kısmen kabulüne karar verilmesi üzerine hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı vekili, dava dilekçesinde davalıda kalan davacıya ait menkul ve ziynet eşyalarının aynen iadesini, mümkün olmaz ise bedellerinin tahsilini istemiştir....
Davacı Vekilinin Temyiz Talebi Yönünden; Tazminata esas ceza davasında davacının malen sorumlu sıfatıyla aracına el konulduğu, yargılama sırasında aracın 30.05.2014 tarihinde 35.530,95 TL bedelle satıldığı, ihale yoluyla satılan eşyanın mahkeme kararının kesinleştiği tarihten itibaren bir yıl içinde eşya bedelinin ödenmesi için ilgilinin başvuruda bulunması gerektiğinin bildirildiğinden davacıya iadesinin yapılmadığı, bununla alakalı davacının idareden tasfiye bedelinin alabileceği, dava konusu aracın rayiç değerinin elkonma tarihi olan 2013 yılındaki değerinin 40.000,00 TL olduğunu, aracın tasfiye edildiği ve tasfiye bedelinin iade edilmediği ancak iadesinin mümkün olduğunun tespit edilmesi nedeniyle sadece el konulan aracın el koyma tarihindeki piyasadaki rayiç bedel farkının davacıya tazminat olarak ödenmesi gerektiği, davacının bedel iadesi için idareye talepte bulunulması durumunda yasal faizi ile birlikte elkonma tarihinden itibaren bedel iadesi yapılacağı anlaşılmakla; bilirkişi...
Ancak, önceki açılan davada, mahkemece kurulan hükümde; dava konusu ziynetler tek tek belirtilmiş, karşılıkları da (bedel olarak) gösterilmiş ise de, dava dilekçesinde ziynetlerin bedeli olarak yalnızca 500 TL talep edildiğinden, taleple bağlı kalınarak ziynet bedeli olarak 500 TL alacağa hükmedilmiştir. İş bu davada, önceki kararla bilirkişi raporunda belirtilen ziynetlerin aynen iadesine karar verildiğinden, davacı tarafça; aynen iadesi talebinde bulunamayacağı hususunda mahkemenin verdiği kararda bir isabetsizlik yoktur. Ne var ki, aynen iadesi mümkün olmadığında ziynetlerin bedeli olarak istenen önceki davadaki talep sadece 500 TL olduğundan; (fazlaya ilişkin hakla ilgili) iş bu davada, bilirkişi raporunda belirlenen ziynetlerin bakiye değerinin (alacak olarak) istenmesi mümkündür. Mahkemece, yukarıda açıklanan hususta, yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir....
Cevap dilekçesi: Davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle; Çeyiz eşya senedinde belirtilen ev eşyalarını davacıya teslim etmeye hazır bulunduklarını, çeyiz eşya senedi dışındaki davacının taleplerinin asılsız olduğunu, bu nedenle eşya çeyiz senedi dışındaki eşyalar yönünden davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, davacı tarafa nişan ve düğün esnasında eşya çeyiz senedinde belirtilen altınlar haricinde herhangi bir altın takılmadığını, eşya senedinde teslim edenlerin imzasının olmaması sebebiyle senedin hukuki geçerliliğinin olmadığını, davalı Kadir'in de senetten kaynaklı herhangi bir taahhüdünün olmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....