Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Ancak davacı-karşı davalı kadının evlilik birliğinin sarsılması sebebine dayalı (TMK m.166/1) ve hayata kast, pek kötü veya onur kırıcı davranış sebebine dayalı (TMK m.162) boşanma davaları ile bağımsız tedbir nafakası davası (TMK m.197) olup, davalı-karşı davacı erkeğin ise terk hukuki sebebine dayalı boşanma davası (TMK m.164) varken; gerekçede TMK 166/1-2. maddesine dayalı tek boşanma davasından bahsedilmiş, hangi davanın hangi gerekçe ile kabul veya reddedildiği belirtilmediği gibi,boşanma davasının kabulüne dayanak "vakıalar" ve taraflara yüklenen kusurlar ayrı ayrı gerekçede gösterilmemiştir. Yerel mahkemenin hangi delillerle sonuca ulaştığını değil, dayanılan delillerde yer alan hangi vakıanın kabul edildiğini Yargıtay denetimine elverişli şekilde gerekçeli olarak açıklaması zorunludur. Bu nedenle, gerekçesiz şekilde hüküm kurulması da usul ve kanuna aykırıdır....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm taraflarca temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Mahkemece karşılıklı açılan evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebine dayalı (TMK m. 166/1) boşanma davaları hakkında hüküm kurulduğu halde, davacı-davalı erkeğin pek fena muamele (TMK m. 162) hukuki sebebine dayalı birleşen boşanma davası hakkında olumlu olumsuz bir hüküm kurulmadan karar verilmiştir. Dava ve birleşen dava birbirinden bağımsız ayrı davalardır ve davaların her biri hakkında ayrı ayrı hüküm kurulması gerekir (HMK m. 294-1). Açıklanan sebeple davacı-davalı erkeğin birleşen boşanma davası hakkında da inceleme yapılarak olumlu veya olumsuz bir hüküm kurulmak üzere hükmün bozulmasına karar vermek gerekmiştir....

      Buna göre, kadının boşanmaya sebebiyet verecek kusurlu bir davranışının erkek tarafından ispat edilemediği, davalı kadına kusur olarak yüklenebilecek bir vakıanın varlığının sabit olmadığı, davanın evlilik birliğinin sarsılması (TMK m. 166/1) hukuki sebebine dayalı olduğu, bu düzenlemeye göre boşanmaya karar vermek için davalının az da olsa kusurlu olduğunun kanıtlanması gerektiği açıktır. Fiili ayrılık da tek başına boşanma sebebi değildir. (Yargıtay 2. Hukuk Dairesinin 06/10/2021 tarih ve 2021/4144 Esas, 2021/6899 Karar ile 01/11/2018 tarih ve 2017/430 Esas, 2018/12334 Karar vs.) Bu durumda, yukarıda açıklanan sebeple davacı erkeğin boşanma davasının reddine karar verilmesinde usul ve yasaya aykırılık yoktur. Yapılan açıklamalar ışığında, davacı erkeğin istinaf talebinin esastan reddine karar verilmesi gerektiği sonucuna varılmakla, aşağıdaki hükmün kurulması uygun görülmüştür....

      Bununla beraber bu itiraz, hakkın kötüye kullanılması niteliğinde ise ve evlilik birliğinin devamında davalı ve çocuklar bakımından korunmaya değer bir yarar kalmamışsa boşanmaya karar verilebilir(TMK m.166/1-2)” şeklinde genel boşanma sebebi yer almaktadır. Türk Medeni Kanunu'nda fiili ayrılık adı altında özel/ayrı bir boşanma sebebi ise düzenlenmemiştir. Ancak olayın özelliğine göre, çok uzun süreli fiili ayrılıkların, genel boşanma sebebi olan evlilik birliğinin sarsılması (TMK m.166/1-2) hukuki sebebiyle açılmış davalarda değerlendirilmesi gerekir. Buna engel olacak yasal bir düzenleme yoktur. Çünkü fiili ayrılık sırasında da eşlerin birbirlerine karşı yukarıda yazılı tüm yükümlülükleri devam etmektedir (TMK m. 185,186,322,327)....

        Bugün dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı kadın tarafından zina (TMK m. 161) ve evlilik birliğinin sarsılması (TMK m. 166/1) sebeplerine dayalı olarak boşanma davası açılmıştır. Mahkemece zina hukuki sebebine dayalı olarak boşanma kararı verilmiş, evlilik birliğinin sarsılması sebebiyle açılan boşanma davası yönünden olumlu ya da olumsuz bir karar verilmemiştir. Davacının, evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebine dayalı olarak açtığı boşanma davası hakkında toplanan deliller değerlendirilerek olumlu ya da olumsuz bir karar verilmemesi doğru görülmemiştir....

          Ancak davalı-karşı davacı kadının hayata kast, pek kötü davranış ya da ağır derecede onur kırıcı davranış sebebine dayalı (TMK m. 162) ve terk hukuki sebebine dayalı boşanma davaları (TMK m. 164) varken; gerekçede evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebine dayalı (TMK m. 166/1) boşanma davasından bahsedilmiş, hangi davanın hangi gerekçe ile reddedildiği belirtilmemiştir. Yerel mahkeme kararının Yargıtay denetimine elverişli şekilde gerekçeli olması zorunludur. Bu nedenle, gerekçesiz şekilde hüküm kurulması usul ve kanuna aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir. 2-Davalı-karşı davacı kadının ziynet eşyası alacağı talebi hakkında olumlu ya da olumsuz bir hüküm verilmemesi de usul ve kanuna aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı erkek tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı, dava dilekçesinde boşanma sebebi olarak evlilik birliğinin temelinden sarsılması (TMK m. 166/1) ve hayata kast (TMK m. 162) hukuksal nedenlerini göstererek dava açmış, mahkemece evlilik birliğinin sarsılması (TMK m. 166/1) sebebiyle açılan boşanma davasında davacının kusurlu olduğu gerekçesiyle ret kararı verilmiş, cana kast sebebine dayalı dava ile ilgili ise bir karar verilmemiştir. Hükmün sonuç kısmında her bir dava hakkında ayrı ayrı hüküm kurulmalı ve taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların sıra numarası altında, açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir (HMK m. 297/2)....

              Aile Mahkemesi'nin E..2009/822-K.2000/855 sayılı dosyasında, kadın tarafından evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebine dayalı olarak açılan boşanma davasının, dinlenilen davacı tanıklarının sebep ve saiki belli olmayan ve geçimsizlikle ilgisiz beyanlarda bulundukları, bu nedenle kadının davasının ispat edilemediği gerekçesi ile reddine karar verildiği, bu ret kararının da temyiz edilmeksizin kesinleştiği anlaşılmaktadır. İlk davanın reddi nedeniyle, ilk davanın açılmasından önceki olaylara dayalı olarak davalı erkeğe bir kusur yüklenemez. İlk davanın açılmasından sonra tarafların biraraya geldikleri iddia edilmediği gibi, fiili ayrılık döneminde erkekten kaynaklanan ve ona kusur olarak yüklenebilecek yeni bir maddi olayın varlığı da kanıtlanamamıştır. Bu durumda; ilk davayı da açarak boşanma sebebi yaratan kadın tamamen kusurludur. Boşanmaya neden olan olaylarda tam kusurlu olan eş yararına maddi-manevi tazminata (TMK m. 174/1-2) hükmolunamaz....

                Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-davalı kadın tarafından asıl davanın reddi, birleşen davanın kabulü, kusur belirlemesi, reddedilen tazminatlar yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı-davalı kadın tarafından açılan asıl dava ayrılık davası olup, davalı-davacı erkek tarafından ise evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki nedenine dayalı birleşen boşanma davası açılmıştır. İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonunda asıl dava reddedilerek birleşen boşanma davası kabul edilmiş ve boşanma ve boşanmanın ferilerilerine hükmedilmiştir....

                  Bugün dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı-karşı davalı kadın, evlilik birliğinin sarsılması (TMK m. 166/1) hukuki sebebine dayalı olarak boşanma talebinde bulunmuş, davalı-karşı davacı erkek karşı davasıyla zina hukuki sebebine dayalı boşanma istemiş, daha sonra birleşen davasıyla TMK’nun 166-1. maddesi uyarınca ayrı bir dava daha ikame etmiş, mahkemece kadının davasının, erkeğinde TMK 161. maddesine dayalı boşanma talebinin reddine, erkeği birleşen davasının kabulüyle tarafların TMK 166/1. maddesi uyarınca boşanmalarına karar vermiştir....

                    UYAP Entegrasyonu