Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Evlenmenin İptali Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dava, Türk Medeni Kanununun 145. maddesine dayanan evliliğin mutlak butlan sebebiyle iptali istemine ilişkindir. Davalılar tarafından ... Asliye Hukuk Mahkemesinin 2015/410 sayılı dosyası ile nüfus kayıtlarındaki yanlışlığın düzeltilmesi için dava açıldığı anlaşılmaktadır. Tarafların evliliğine engel olacak derece hısım görülmelerine ilişkin nüfus kayıtlarının düzeltilmesi halinde evliliğin iptalini gerektirecek husus ortadan kalkmış olacağından dava konusuz kalacaktır. O halde, evlenmenin iptaline ilişkin davayı etkileyecek olan nüfus kaydının düzeltilmesi davasının sonucunun mahkemece beklenmesi için hükmün bozulmasına karar verilmesi gerekmiştir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen davada; Davacı, kayden maliki olduğu 12 parsel 16 nolu bağımsız bölümü davalı ile evlenebilmek için ona temlik ettiğini, ancak evliliğin gerçekleşmediğini ileri sürerek tapu iptali ve tescile karar verilmesini istemiştir Davalı, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, satış akdinin yapılması sırasında hata, hile, ikrah gibi davacının iradesini sakatlayan bir nedenin bulunduğu ileri sürülmediği, davacının serbest iradesiyle temliki gerçekleştirdiği, temlikten sonra evliliğin gerçekleşmemiş olmasının akdin sıhhatini etkilemeyeceği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Karar, davacı vekili tarafından süresi içerisinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ...'nın raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Evliliğin İptali Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hükmün temyizen mürafaa icrası suretiyle tetkiki istenilmekle duruşma için tayin olunan * 3011.2005 günü taraflar tebligata rağmen gelmedi. İşin incelenerek karara bağlanması için duruşmadan sonraya bırakılması uygun görüldü. Bugün dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü....

        Uyuşmazlık konusu işlem evliliğin anlaşmalı olduğu gerekçesiyle tesis edilmiş ve İdare Mahkemesince de evliliğin geçersizliğine idarece karar verilemeyeceği ve davacının, Türkiye'de ikamet etmesine engel teşkil edebilecek nitelikte idarece yapılmış somut bir tespit bulunmadığı gerekçeleriyle dava konusu işlem iptal edilmiştir. Evliliğin muvazaalı olup olmadığının saptanmasının adli yargı yerlerine ait olduğunda tartışma bulunmadığından, İdare Mahkemesinin dava konusu işlemin iptalinde bu hususu gerekçe olarak göstermiş olması, maddi olaya 5683 sayılı Kanun'un yukarıda anılan 7. ve 19. maddelerinin uygulanmasına engel teşkil etmemektedir....

          Asliye Ceza Mahkemesinin 2014/163E, 2016/196 K sayılı kararı ile 5 yıl ceza aldığını, bu olaydan sonra davalının, ailesini öldürmekle tehdit etmesi sonucu davalı ile evlendiğini, bu nedenlerle evliliğin iptalini, mümkün görülmemesi halinde davalının kendisini kaçırmış olmasını ve cinsel amaçla kişi hürriyetinden yoksun bırakma suçundan 5 yıl ceza almış olmasını, bu şartlarda davalı ile evli kalmasının mümkün olmadığını, davalı ile evlendikten sonra hiç bir zaman bir araya gelmediklerini gerekçe göstererek boşanmaya karar verilmesini talep ettiği, yapılan yargılama neticesinde davacı tarafından davalının, ailesini öldürmekle tehdit ettiğinin ve bu nedenle davacının davalı ile evlendiğinin ispatlanamadığı, aksine davacı kadının kendi ailesinin isteği ile davalı ceza almasın diye kendi rızası ile evlendiği, evliliğin iptali müessesinin TMK 148 ile 153.maddeleri arasında düzenlendiği, evliliğin iptal edilebilmesi için ; evlenme sırasında ayırt etme gücünden geçeci yoksun olma ,yanılma ,aldatma...

          olmadığını, davacının ailesinin yanında kalmaya ve bulunmaya devam ettiğini, bu evliliğin iptal edilmesine karar verilmesini talep etmiştir....

          adına tescili yapılan 1172 parsel sayılı taşınmaz üzerindeki binanın zemin katına ilişkin arsa payının yarısının iptali istemi ile açılmıştır. Davalılardan Nazife ise diğer davalı ...'nin kızkardeşi olup, ona yapılan 04.10.2004 günlü satışında muvazaa ile illetli olduğu ileri sürülmüştür. Davalı ...'nun satış suretiyle taşınmazı edindiği tarih 24.03.1999 tarih olup bu tarih itibariyle tarafların evli bulunduğu açıktır. 07.10.1953 gün 1953/8-7 sayılı içtihadı birleştirme kararına göre davacının iddiasının satış işlemine resmi biçimde katıldığını kanıtlaması ile mümkündür. Tapulu taşınmazların satımı tapu sicilinde düzenlenen resmi senet ile mümkün olmasına ve davalının da bu işleme katıldığı kanıtlanamadığına göre taşınmazın yarı payının iptali ile davacı adına tescili isteminin reddine dair verilen kararda hukuka aykırı bir yön bulunmamaktadır....

            ın evlilik kaydının iptali ile kaydın bekar ve ölü olarak düzeltilmesi, evliliğin aynı hanedeki 1962 doğumlu ... nüfusuna tescili istenilmiştir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı ... tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Simav Cumhuriyet Başsavcılığının 17.02.2010 gün ve 2010/2 sayılı davanamesi ile, Pazarlar ilçesi Tepeköy 37 birey sıra numarası ile nüfusa kayıtlı 13.11.1955 doğumlu...'ın doğumundan onbir ay sonra öldüğü, ölümünün kayıtlara işlenmediği, adı geçenin kendinden sonra doğan kardeşine de aynı adın verildiği ve Pazarlar Tepeköy 53 birey sıra numarasına kaydının yapıldığı, 53 birey sıra numarasında kayıtlı ...'ın evlilik işleminin sehven ölen ablası, 37 birey sıra numarasında kayıtlı ...'ın nüfus kaydına işlendiği bildirilerek, 37 birey sıra numarasında kayıtlı ...'...

              Türk Medeni Kanununun 150/2 maddesi gereğince aldatma sebebiyle evliliğin iptaline karar verilebilmesi için de davalıda mevcut hastalığın davacı veya alt soyunun sağlığı için ağır tehlike teşkil edecek nitelikte olması zorunludur. Davalı hakkında, yukarıda ayrıntılı olarak açıklandığı üzere akıl hastalığının olmadığı ATK raporuyla sabittir. Olmayan bir hastalığın davacı veya altsoyu için ağır tehlike oluşturması da söz konusu olmayacaktır. Tüm bu açıklamalara göre, Adalet Bakanlığı ATK raporunda da sabit olduğu üzere davalıda mevcut bir hastalığın bulunmadığı anlaşılmakla, nispi butlana dayalı evliliğin iptaline ilişkin davanın reddi gerekmiştir." şeklindeki gerekçeyle; "Davacının 4721 sayılı TMK'nın 149 ve 150. Maddeleri uyarınca nisbi butlan sebebine dayalı evliliğin iptaline ilişkin davasının reddine," karar verilmiştir. İSTİNAFA BAŞVURAN TARAF VE İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı koca; hükmün tamamı yönünden istinaf yasa yoluna başvurmuştur....

              Bu durumdan ayrı olarak evliliğin butlanı davasında da ....aile mahkemesi görevli olduğundan ve asliye hukuk mahkemesinde bakılmakta olan nüfus kaydının düzeltilmesi davasında verilecek kararın bekletici mesele olduğu dikkate alındığında, asliye hukuk mahkemesinde bakılmakta olan nüfus kaydının düzeltilmesi davası ile birleştirilmesi ve birlikte karar verilmesi de yerinde değildir. Mahkemece yapılacak iş, babalığın tespiti ve evliliğin butlanı davalarının nüfus kaydının düzeltilmesi davasından tefriki, bu davalara aile mahkemesi sıfatıyla bakılması ve nüfus kaydının düzeltilmesi davasının bekletici mesele olarak kabul edilip sonucunun beklenmesi, nüfus kaydının düzeltilmesi davasında ise ...'...

                UYAP Entegrasyonu