İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ: "Davacı birleşen dosya davalısı tarafından davalı birleşen dosya davacısı aleyhine 4721 sayılı TMK'nin 166/1 maddesi uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle açılan boşanma davasının KABULÜNE, Davalı birleşen dosya davacısı tarafından davacı birleşen dosya davalısı aleyhine 4721 sayılı TMK'nin 166/1 maddesi uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle açılan boşanma davasının KABULÜNE, tarafların TMK'nin 166/1 maddesi uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle BOŞANMALARINA, Davalı birleşen dosya davacısı tarafından davacı birleşen dosya davalısı aleyhine hayata kast, pek kötü ve onur kırıcı davranış sebebiyle açılan boşanma davasının REDDİNE, Davalı birleşen dosya davacısı kadının talep etmiş olduğu manevi tazminat talebinin REDDİNE, Davalı-birleşen dosya davacısı kadının talep etmiş olduğu yoksulluk nafakası talebinin REDDİNE, Davalı-birleşen dosya davacısı kadın yararına mahkememizin 04/06/2021 tarihli...
Maddenin bir ve ikinci fıkraları, esasen evlilik birliğinin sarsılması ilkesine dayalı olup, birliğin sarsılıp sarsılmadığı hususunda karar vermeye yetkili hâkimin ise tarafların boşanmaya sebep olan olaylarda gerçekleştirdikleri kusurlu davranışları uyarınca bir karar vermesi gerekliliği nedeniyle; kusur ve evlilik birliğinin sarsılması ilkelerinin her ikisinin de varlığını kapsamaktadır. Bu bağlamda evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanma davası açan davacının, davasının kabul edilerek, boşanma kararı elde edebilmesi için iki koşulun gerçekleştiğini kanıtlamış olması gerekmektedir. Bunlardan ilkinde davacı; kendisinden, evlilik birliğinin devamı için gereken “ortak hayatın sürdürülmesi” olgusunun artık beklenmeyecek derecede birliğin temelinden sarsıldığını, ikinci olarak “temelden sarsılmanın” karşı tarafın kusurlu davranışları sonucu gerçekleştiğini ispatlamak zorundadır. 15....
birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına, kadın yararına aylık 1.000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakalarına, faiziyle birlikte 250.000,00 TL maddî, 250.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep etmiştir....
İSTİNAF SEBEPLERİNİN İNCELENMESİ VE GEREKÇE Dava; TMK'nın 166/1. maddesinde yer alan, evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebine dayalı boşanma istemine ilişkindir. HMK'nın 355. maddesine göre re'sen gözetilerek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf incelemesi, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. TMK'nın 166/1- 2. maddesine göre; "evlilik birliği ortak hayatı sürdürmeleri kendilerinden beklenmeyecek derecede temelinden sarsılmış olursa, eşlerden her biri boşanma davası açabilir". Yukarıdaki fıkrada belirtilen hallerde, davacının kusuru daha ağır ise, davalının açılan davaya itiraz hakkı vardır. Bununla beraber bu itiraz, hakkın kötüye kullanılması niteliğinde ise ve evlilik birliğinin devamında davalı ve çocuklar bakımından korunmaya değer bir yarar kalmamışsa boşanmaya karar verilebilir." Dosya incelendiğinde; tarafların 28/06/2007 tarihinde evlendikleri, bu evlilikten müşterek çocuklarının bulunmadığı anlaşılmaktadır....
Maddi olguların saptanması ve iddiaların kanıtlanması yönünden dinlenilen davalı/karşı davacı tanıklarının beyanlarından, davacı kadının kayınvalidesine hakaret etmek suretiyle aşağıladığı, kişisel temizliğini yapmadığı, evi terk ettiği anlaşılmış ise de kadının Amasya Sulh Hukuk Mahkemesi 2019/1690 Esas, 2020/618 Karar Sayılı ilamı ile akıl hastalığı sebebiyle kısıtlandığı, karşı davacı koca tarafından akıl hastalığına dayalı açılmış bir boşanma davası bulunmadığı, evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedenli olarak açılan boşanma davalarında davalı tarafa kusur izafesinin mümkün bulunması gerektiği, somut olayda akıl hastası olan kadının davranışları iradi olmadığından kendisine kusur yüklenemeyeceğinden karşı davacının evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedenli olarak açmış olduğu boşanma davasının reddine dair aşağıdaki gibi karar verilmiştir." şeklindeki gerekçeyle, "ASIL DAVA ve KARŞI DAVANIN REDDİNE," karar verilmiştir....
Az kusurlu eş boşanmaya karşı çıkarsa bu halin tespiti dahi tek başına boşanma kararı verilebilmesi için yeterli olamaz. Az kusurlu eşin karşı çıkması hakkın kötüye kullanılması niteliğinde olmalı, eş ve çocuklar için korunmaya değer bir yararın kalmadığı anlaşılmalıdır (TMK m. 166/2). Mevcut olaylara göre evlilik birliğinin, devamı eşlerden beklenmeyecek derecede, temelinden sarsıldığı kuşkusuzdur....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ: "Davacı tarafından davalı aleyhine 4721 sayılı TMK'nin 166/1 maddesi uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle açılan boşanma davasının KABULÜNE, TARAFLARIN 4721 sayılı TMK'nin 166/1 maddesi uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle BOŞANMALARINA, Davacı kadının maddi tazminat isteminin 4721 sayılı TMK'nin 174/1 maddesi uyarınca kısmen kabulü ile 15.000,00 TL maddi tazminatın boşanma hükmünün kesinleşmesi tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı kocadan alınarak davacı kadına verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine, Davacı kadının manevi tazminat isteminin 4721 sayılı TMK'nin 174/1 maddesi uyarınca kısmen kabulü ile 20.000,00 TL manevi tazminatın boşanma hükmünün kesinleşmesi tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı kocadan alınarak davacı kadına verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine, Davacı kadının tedbir nafakası isteminin kısmen kabulü ile, dava tarihinden boşanma...
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 30/01/2023 NUMARASI : 2021/778 ESAS 2023/111 KARAR DAVA KONUSU : Boşanma (Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsılması Nedeni İle Boşanma (Çekişmeli)) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen karara davalı - karşı davacı tarafça istinaf başvurusunda bulunulmakla, HMK'nun 353/1- b-1- son cümle uyarınca duruşma yapılmadan dosya incelendi gereği düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı - karşı davalı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı ile 2021 yılında görücü usulüyle evlendiklerini, kendisinin dini inançlarına bağlı biri olduğunu, davalının Belçika'da yaşayacakları nedeniyle giyim tarzını değiştirmesini istediğini, düğün yapılmadın resmi nikahla evlendiklerini, müşterek ev kurulurken alınan eşyaların kendisine sorulmadan seçildiğini, davalının evlilik birliğinin yükümlülüklerini yerine getirmediğini belirterek evlilik birliğinin temelinden sarsılması...
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 13/10/2020 NUMARASI : 2018/806 ESAS - 2020/475 KARAR DAVA KONUSU : Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsılması Nedeni İle Boşanma KARAR : Taraflar arasındaki evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeni ile boşanma davasının yapılan yargılaması sırasında, ilk derece mahkemesince verilen, karara karşı davalı vekili tarafından, istinaf yoluna başvurulmakla; evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: İLK DERECE MAHKEMESİ SAFAHATI : Davacı dava dilekçesinde özetle; 1974 yılından bu yana evli olup reşit 3 çocuklarının bulunduğu, evlilik süresince davalının sıklıkla müşterek konutu terk edip üç ay sonra geri döndüğünü, son olarak davadan iki ay kadar önce davalı adına kayıtlı banka hesabına sattıkları evin bedeli olan 200,000,00 TL'nin yatırıldığını ancak davalının sebepsiz yere tartışma çıkartarak kendisi ile yaşamak istemediğini, bu paranın kendisine verilmesini istediğini ve ardından da boşanmak istediğini belirttiği ve müşterek konutu terkettiğini, defalarca...
Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince kadının evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedenine dayalı boşanma davasının kabulü ile tarafların boşanmalarına ve fer'îlerine; erkeğin akıl hastalığına dayalı olmadığı takdirde evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedenine dayalı boşanma davasının ayrı ayrı reddine karar verilmiştir. Kararın davalı- davacı erkek vekili tarafından tümüyle istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı-davacı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I....