WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

GEREKÇE; Asıl dava; TMK'nun 162. maddesinde yer alan hayata kast, pek kötü veya onur kırıcı davranış nedenine dayalı boşanma, aksi halde evlilik birliğinin sarsılması hukuki nedenine dayalı boşanma istemine ilişkindir. Birleşen dava ise; evlilik birliğinin sarsılması hukuki nedenine dayalı boşanma istemine ilişkindir. HMK.nun 355.maddesine göre; inceleme, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Ancak Bölge Adliye Mahkemesi kamu düzenine aykırılık gördüğü takdirde bunu resen gözetir. Tarafların 27/10/1995 tarihinde evlendikleri, bu evliliklerinden müşterek 31/08/1996 doğumlu Ahmet ve 05/05/2001 doğumlu Aslı isimli çocuklarının olduğu, incelenen aile nüfus kayıtlarından anlaşılmaktadır....

HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2021/1069 KARAR NO : 2021/1108 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : YOZGAT AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 02/04/2021 NUMARASI : 2019/474 ESAS, 2021/170 KARAR DAVA KONUSU : Boşanma (Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsılması Nedeni İle Boşanma (Çekişmeli)) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen karara davacı tarafça istinaf başvurusunda bulunulmakla, HMK'nun 353/1- b-1- son cümle uyarınca duruşma yapılmadan dosya incelendi gereği düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı-birleşen dosya davalısı tarafından ibraz edilen dava dilekçesinde özetle; davalı ve davacının evliliklerinden 3 çocukları bulunduğunu, 10 yıldır evli olmalarına rağmen evliliğin ilk günlerinden itibaren davalı eşi ile birtakım sorunlarının baş göstermeye başladığını, her ne kadar evlilik birliğinin devamını sağlayabilmek için...

Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Dava, evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki sebebine dayalı karşılıklı boşanma istemine ilişkin olup, uyuşmazlık, evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına sebep olan olaylarda hangi tarafın kusurlu olduğu, tazminat koşullarının oluşup oluşmadığı, hangi taraf yararına tazminat koşullarının oluştuğu, miktarının az olup olmadığı, kadın yararına nafakaya hükmedilmesinde ve miktarında isabetsizlik bulunup bulunmadığı noktalarında toplanmaktadır. 2. İlgili Hukuk 4721 sayılı Kanun'un 4 üncü, 166 ncı, 174 üncü, 175 inci maddeleri; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu, 370 inci ve 371 inci maddeleri; 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 nci ve 51 inci maddeleri. 3. Değerlendirme 1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür. 2....

    sebepleri ile karşı yanın önceki evliliğine ilişkin boşanma sebeplerinin aynı olduğu Yerel Mahkeme dosyasına sunulan davalının önceki boşanma ilamında da açıkça yazılı olduğu, tüm yaşananlara rağmen, ilk günden bu yana, eşine karşı bir kez dahi saygıda kusur etmeyen, büyük bir özveri ve fedakârlık ile evliliğini sürdüren, evlilik birliğinin kendisine yüklediği sorumlulukları eksiksiz yerine getiren, eşine karşı her zaman ilgili, sadık, anlayışlı ve sevgi dolu davranan, eşini mutlu etme çabalarına karşın; davalının, destekten yoksun, olumsuz, onur kırıcı, ilgisiz, sevgisiz hareket ve tutumları artarak devam ettiği, taraflar arasında ruhi ve fikri anlaşmazlık katlanılamaz boyuta geldiği, davalı-karşı davacı eşin kusuru neticesinde, evlilik birliği temelinden sarsıldığı ve davacı karşı davalı daha fazla dayanamayarak boşanmaya karar verdiği, davalı/K. davacının yanın evlilik birliğinin temelden sarsılması için elinden geleni yapması, kusurlu olması ve birde üstüne manevi tazminat talebinde...

    AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 07/06/2023 NUMARASI : 2021/797 ESAS, 2023/551 KARAR DAVA KONUSU : Boşanma (Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsılması Nedeni İle Boşanma (Çekişmeli)) KARAR : Av....

    İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı 13/10/2020 tarihli istinaf başvuru dilekçesinde özetle; Yerel mahkeme kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, davacının ağır kusurlu olması nedeniyle boşanmalarına karar verilmesi gerektiğini, yerel mahkemenin delilleri topladığını ve boşanmaya karar vermesi gerekirken davanın reddine karar verdiğini, bu nedenle yerel mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına dayalı olan Boşanma davasında (TMK m.166/1) davalı taraf; kararın tamamı yönünden süresinde istinaf talebinde bulunmuştur....

    DAVA ... erkek vekili dava ve karşı davaya cevap-cevaba cevap dilekçesinde özetle; tarafların ikinci evlilikleri olduğunu, kadının sürekli tartışma ortamı yaratıp evi sık sık terk ettiğini, erkeğin çocuklarının ve torunlarının ortak konuta gelmelerini istemediğini, erkeği aşağıladığını, hakaret ettiğini, başkalarının yanında küçük düşürdüğünü iddia ederek asıl davanın kabulüne, karşı davanın reddine, evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına karar verilmesini dava ve talep etmiştir. II....

      Mahkemece, davacı erkeğin HMK'nın 119/1-e ve f ile 194. maddeleri uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması sonucunu doğuracak vakaları kanıtlamaya elverişli şekilde somutlaştırıp ispata yarayan delil sunmadığından ve mevcut durum itibariyle de davalının kusurlu bir davranışı sebebiyle evlilik birliğinin ortak hayatın sürdürülmesini olanaksız kılacak biçimde temelinden sarsıldığı sonuç ve kanaatine varılamadığı gerekçesiyle kanıtlanamayan davanın reddine karar verilmiş ise de; yapılan yargılama ve toplanan delillerden, erkeğin beş yıldır Kazakistan ülkesinde çalıştığı ve daha önce erkek tarafından açılıp reddedilen ve 02.02.2010 tarihinde kesinleşen boşanma davasından sonra tarafların biraraya gelmediği sabittir. Davada TMK m. 166/son şartları oluşmuştur. O halde davanın kabulü gerekirken, yazılı şekilde reddi doğru olmayıp, bozmayı gerektirmiştir....

        Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince zina ve haysiyetsiz hayat sürme nedenine dayalı boşanma davalarının kabulü ile tarafların boşanmalarına ve boşanmanın fer'îlerine, evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebiyle açılan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.Kararın davalı erkek vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak eksiklikler giderildikten sonra karar verilmek üzere, dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir. Gönderme kararı sonrasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince zina ve haysiyetsiz hayat sürme nedenine dayalı boşanma davalarının kabulü ile tarafların boşanmalarına ve boşanmanın fer'îlerine, evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebiyle açılan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir....

          Bugün dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı-karşı davalı kadın tarafından 18.09.2013 tarihinde "evlilik birliğinin temelinden sarsılması" sebebine dayanılarak açılan boşanma davasına karşı, davalı-karşı davacı erkek tarafından da, eşine karşı zina " (TMK m.161) hukuki sebebine dayalı "karşı boşanma" davası açılmış; davalı-karşı davacı erkek daha sonra 29.12.2014 tarihinde bağımsız olarak açtığı" "evlilik birliğinin temelinden sarsılması" sebebine dayanan boşanma davası, bu dosya ile birleştirilmiştir. Mahkemece, tarafların boşanma davalarının ayrı ayrı kabulü ile Türk Medeni Kanununun 166/1-2. maddesi uyarınca boşanmalarına karar verildiği halde, erkek tarafından açılan "zina" sebebine dayalı karşı boşanma davası hakkında herhangi bir hüküm tesis edilmemiştir. Davalar birleştirilerek görülmüş olsa dahi, her dava bağımsız niteliklerini korurlar ve her biri hakkında ayrı ayrı hüküm kurulması gerekir....

            UYAP Entegrasyonu