Temyiz Sebepleri Davalı erkek, iddia edilen zina olayının hangi tarihte olduğunun araştırılmadığını, tanık beyanının somut delile dayandırılmadığını, zina nedeniyle davacı lehine tazminat verilmesi şartlarının da oluşmadığını, evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanma kararı verilmesi gerektiğini, kararın eksik inceleme ile verildiğini, usul ve kanuna aykırı olduğunu beyanla; kusur belirlemesi, davacı lehine hükmedilen maddî ve manevî tazminat ve miktarları yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, davacı kadın tarafından açılan boşanma davasında davalı erkeğin zina eyleminin ispat edilip edilmediği, davanın kabulü şartlarının oluşup oluşmadığı, davacı kadın lehine maddî ve manevî tazminat verilmesi şartlarının gerçekleşip gerçekleşmediği, miktarlarının uygun olup olmadığı noktasında toplanmaktadır. 2....
DAVA Davacı vekili dava dilekçesinde; kadın eşin zina yaptığını, erkeğin sadakatsizliği 2014 yılının kasım ayında öğrendiğini, eşini affettiğini ancak zina eyleminin temadi ettiğini, kadının evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına neden olacak kusurlu davranışları olduğunu iddia ederek; tarafların öncelikle zina, mümkün olmazsa evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki nedenine dayalı olarak boşanmalarına, ortak çocuğun velâyetinin babaya verilmesine, erkek eş lehine 102.000,00 TL maddî, 100.000,00 TL manevî tazminata hükmedilmesini talep etmiştir. II....
Davalı-karşı davacı kadın, kademeli (terditli) olarak dava açmış, öncelikle Türk Medeni Kanunu'nun 161. maddesinde düzenlenen zina nedenine dayalı boşanma, bu talebi kabul edilmediği takdirde Türk Medeni Kanunu'nun 166/1- 2. maddesinde düzenlenen evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedenine dayalı boşanma istemiştir. Bu tür davalarda; tek dava ancak iki ayrı talep mevcuttur. Zina, mutlak boşanma sebebidir. Zina vakıasının gerçekleşmesi halinde boşanma sebebi gerçekleşmiş sayılır. Zina, olmadığı takdirde evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki sebebine kademeli olarak dayanılmış ise, zinanın ispatlanması halinde, bu sebeple boşanma kararı verilmesi gerekir. Yapılan incelemede; mahkemenin de kabulünde olduğu üzere Diyarbakır 2....
ASLİYE HUKUK (AİLE) MAHKEMESİ TARİHİ : 12/05/2022 NUMARASI : 2020/307 ESAS-2022/157 KARAR DAVA KONUSU : Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsılması Nedeni İle Boşanma KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan yargılaması sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm hakkında istinaf talebinde bulunulmakla; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına, davacı lehine 1.000- TL tedbir ve yoksulluk nafakası ile 100.000- TL maddi ve 100.000- TL manevi tazminatın davalı erkekten alınarak davacı kadına verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı erkek vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının davasının ve fer'ilerinin reddine karar verilmesini talep etmiştir....
Davacı-davalı kadın vekili; boşanma taleplerinin terditli olduğunu, öncelikle zina, bu talep yerinde görülmez ise genel boşanma sebebi ile boşanma kararı verilmesini istediklerini ancak mahkemenin hem zinadan hem de evlilik birliğinin sarsılması sebebi ile tarafların boşanmalarına karar verdiğini, kararın bu yönü ile hukuka aykırı olduğunu ileri sürmek sureti ile boşanma sebebine, tazminat ve iştirak nafakasının miktarına yönelik istinaf talebinde bulunmuştur. Davalı-davacı koca vekili; her iki boşanma davası ve ferilerine yönelik istinaf talebinde bulunmuştur. Dava, terditli olarak öncelikle zina, bu talep yerinde görülmez ise evlilik birliğinin sarsılması sebebine dayalı boşanma ve ferileri; birleşen dava ise, zina ve evlilik birliğinin sarsılması sebebine dayalı boşanma ve fer’ileri istemine ilişkindir. İnceleme, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı tarafından, boşanma sebebi, lehine hükmolunan manevi tazminat miktarı ile iştirak nafakası yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı hem zina, hem de evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebine birlikte dayanarak boşanma davası açmıştır. Davalının bir başka erkekle birlikte yaşadığı toplanan delillerle gerçekleşmiş, bu husus mahkemece de sabit kabul edilmiştir. Bir başka erkekle birlikte yaşama olgusu zinanın varlığına muhakkak nazarıyla bakılmasını gerektiren bir durumdur. Davada zina özel sebebine de dayanıldığına göre, davanın zina sebebiyle de kabulüne karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmamıştır....
"Zina” sebebine dayanan boşanma talebi, toplanan deliller zinayı kabule yeterli olmadığında, “evlilik birliğinin temelinden sarsılması” sebebiyle boşanma kararı verilmesini gerektirecek yeterlikte ise, “af’ olmadıkça veya dava hakkı düşmedikçe, Türk Medeni Kanununun 166/1. maddesi gereğince boşanma kararı verilmesi isteğini de içinde barındırır. Çünkü, zina mutlak boşanma sebebidir ve bu olayın evlilik birliğini temelinden yıktığı, kanunun bunu tek başına mutlak boşanma sebebi saymasıyla baştan kabul edilmiştir. Bu bakımdan kadının güven sarsıcı davranışları gerçekleştiğine, bu husus mahkemece de sabit kabul edildiğine göre, kocanın boşanma davası da kabul edilmeli ve Türk Medeni Kanununun 166/1. maddesi gereğince boşanma kararı verilmelidir. Bu yönden sayın çoğunluk kararına katılmıyorum....
Türk Medeni Kanunu'nun 166/1- 2. maddesi uyarınca; boşanma kararı verilebilmesi için evlilik birliğinin, ortak hayatı sürdürmeleri eşlerden beklenmeyecek derecede temelinden sarsıldığının sabit olması gerekir ki, olayımızda birlik görevlerinin ihmal edildiği ve duygusal şiddet uygulandığı görülmüş, böylelikle tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılmış ve TMK.nın 166/1 maddesi gereğince taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik mevcut ve sabit olduğu anlaşılmakla; davacı tarafın boşanma davasının kabulüne karar verilmiştir. Sonuç olarak; davacı erkeğin evlilik birliğinin temelimden sarsılması nedeniyle açmış olduğu boşanma davasının kabulü ile tarafların boşanmalarına; TMK'nın 169....
Davacı- davalı kadın tarafından asıl davada; öncelikle özel boşanma sebeplerinden zina sebebine dayanılarak (TMK m. 161) boşanma isteminde bulunulmuş, olmadığı takdirde evlilik birliğinin sarsılması hukuki nedenine dayalı boşanma isteminde bulunulmuştur. Zina olayının mevcut sayılabilmesi için en önemli koşulu, "cinsel ilişkinin" varlığının kesin veya güçlü karineyle kanıtlanmış olmasıdır. Davalı - davacı erkeğin evlilik birlikteliği devam ederken bir başka kadınla cinsel ilişkiye girdiği dosya içerisinde mevcut bulunan delillerle davacı- davalı kadın tarafça kanıtlanamamıştır. Mahkemece, dosya içerisinde çözümü yaptırılan cd dökümündeki ses kaydının hukuka aykırı delil kabul edilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile kadının evlilik birliğinde F. isimli erkekle görüştüğünün ayrıca otel kayıtlarında birlikte kaldıklarının ve samimi tanık anlatımı ile aralarında ilişki olduğunun sabit olduğu bu sebeple zina eyleminin kabulü gerektiği, erkeğinde Ş. isimli kadına bileklik aldığının sabit olduğu, bu hususun güven sarsıcı hareket niteliğinde olduğu, evlilik birliğinin temelinden sarsılmasında davacı- davalı kadının ağır, davalı-davacı ekeğin ise az kusurlu bulunduğu gerekçesi ile asıl ve birleşen davanın kabulü ile tarafların evlilik birliğinin sarsılması ve zina nedeni ile boşanmalarına, uzman raporu idrak çağındaki çocukların beyan ve tercihleri ile yüksek menfaatleri gözetilerek çocuklardan...velâyetinin anneye, ...velâyetinin babaya verilmesine, çocuklarla anne ve baba arasında kişisel ilişki kurulmasına, velâyeti anneye verilen çocuklar için aylık 1000,00'er TL tedbir ve iştirak nafakasına, kusuru daha...