Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

DAVA Davacı vekili dava dilekçesinde; kadın eşin zina yaptığını, erkeğin sadakatsizliği 2014 yılının kasım ayında öğrendiğini, eşini affettiğini ancak zina eyleminin temadi ettiğini, kadının evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına neden olacak kusurlu davranışları olduğunu iddia ederek; tarafların öncelikle zina, mümkün olmazsa evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki nedenine dayalı olarak boşanmalarına, ortak çocuğun velâyetinin babaya verilmesine, erkek eş lehine 102.000,00 TL maddî, 100.000,00 TL manevî tazminata hükmedilmesini talep etmiştir. II....

    DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Asıl dava; evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki sebeplerine dayalı boşanma (TMK.nun 166/1. mad.) davasıdır. Karşı dava ise zina nedeniyle boşanma (TMK.nun 161. Mad.) olmadığı takdirde evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki sebeplerine dayalı boşanma (TMK.nun 166/1. mad.) davasıdır. İlk derece mahkemesince verilen karara karşı davalı-karşı davacı vekili süresinde istinaf talebinde bulunmuştur. Mahkememizce; re'sen gözetilecek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf sebepleriyle sınırlı olarak yapılan (HMK.nun 355. maddesi) inceleme sonucunda; İlk derece mahkemesince davanın esasıyla ilgili hükme etki edecek tüm delillerin toplanıp değerlendirildiği kanunun olaya uygulanmasında hata edilmediği saptanmıştır. Davalı-karşı davacı vekilinin karşı davada zina sebebine dayalı boşanma talebinin reddi kararına dair istinaf başvurusu yönünden; TMK.nun 161. maddesinde" Eşlerden biri zina ederse, diğer eş boşanma davası açabilir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı kadın tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı erkek öncelikle zina (TMK m. 161), olmadığı taktirde evlilik birliğinin sarsılması (TMK m. 166/1) hukuksal sebebine dayalı olarak boşanma talep etmiştir. Mahkemece kısa kararda ve gerekçeli kararın hüküm fıkrasında "davanın kabulü ile tarafların TMK 'mn 166/1-2 maddesi gereğince evlilik birliğinin sarsılması nedeniyle boşanmalarına" karar verildiği halde, hükmün gerekçesine; davacının zina nedeniyle boşanmayı talep ettiği, Türk Medeni Kanununun 161. maddesi koşullarının oluştuğu belirtilerek davanın zina sebebiyle kabul edildiğini yazmak suretiyle kısa karar ve gerekçeli kararın hüküm fıkrası ile hükmün gerekçesi arasında çelişki yaratılmıştır....

      Bugün dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı-davalı kadın dava dilekçesinde zina (TMK m. 161) ve evlilik birliğinin sarsılması (TMK m. 166/1) hukuksal sebeplerine dayalı olarak boşanma davası açmıştır. Mahkemece davacı-karşı davalı kadının boşanma davasının TMK 161. maddesi uyarınca kabulü ile boşanmaya karar verilmiş, kadının TMK 166/1. maddesinde düzenlenen evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebine dayalı boşanma talebi hakkında hüküm kurulmamıştır. Mahkeme dava konusu yapılan her bir boşanma sebebi hakkında ayrı ayrı hüküm kurmak zorundadır (HMK m. 26/1). Davacı-davalı kadının Türk Medeni Kanununun 166/1. maddesinde düzenlenen evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebine dayalı boşanma talebi hakkında olumlu ya da olumsuz bir hüküm kurulmaması isabetsiz olup, bozmayı gerektirmiştir....

        Mahkemece, erkeğin evlilik birliğinin temelinden sasılması sebebine dayalı boşanma davasında, "güven sarsıcı davranış" vakıası yönünden bir değerlendirme yapılmadığı görülmektedir. Oysa erkek tarafından ıslah dilekçesi ile, kadının zinasına dayalı ayrı bir boşanma talebinde bulunulduğu gibi, evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebi ile açtığı boşanma davasında da kadın yönünden güven sarsıcı davranış vakıasını da ileri sürdüğü, diğer bir ifade ile kadına güven sarsıcı davranış kusurunu atfettiği anlaşılmaktadır. Bu hale göre, evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebi ile açtığı boşanma davasında, erkeğin ıslah dilekçesi ile ileri sürdüğü "güven sarsıcı davranış" vakıası yönünden bir değerlendirme yapılmadan eksik inceleme ile hüküm kurulması doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir. VI....

          mahkemede davalıya karşı iş bu boşanma davasını açtığı, davalının açmış olduğu davadan feragat etmesi ve tarafların feragat sonrası da bir daha bir araya gelmemeleri dikkate alındığında erkeğin kadına karşı her hangi bir kusur atfedemeyeceği, ispat edilen her hangi bir kusur durumunun da olmadığı, kadın hem zina hem de evliliğin temelinden sarsılması sebebiyle boşanmayı istediğinden, zina nedenine dayalı boşanma davalarında dava açma süresi devam eden zina eyleminde bu eylemin sona erdiği tarihten başlayacağından ve erkeğin gayri resmi ilişkisinin halen devam ettiği, zina eyleminin sübut bulması ile zina nedeniyle açılan özel boşanma davası ve erkeğin sadakatsiz eylemleri ile evliliğin temelinden sarsılmasında davalı erkeğin tam kusurluğu olduğu, davacının her iki boşanma sebebine dayalı birlikte dava açtığı, özel boşanma sebebi zina nedeniyle ve genel boşanma sebebi evlilik birliğinin ortak yaşamı sürdürmesi kendisinden beklenmeyecek derecede temelinden sarsıldığından, davanın kabulü...

          Mahkemece, davacı-karşı davalı erkeğin zina hukuki sebebine dayalı boşanma davasının kabulüne, davalı-karşı davacı kadının evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki sebebine dayalı boşanma davasının reddine karar verilmiş, hüküm taraflarca temyiz edilmiş, Dairemizin 04/04/2017 tarihli ilamı ile; davacı-karşı davalı erkeğin zina hukuki sebebine dayalı davası olmadığı gibi bu konuda usulünce yapılmış bir ıslah da bulunmadığı, bu durumda, erkeğin davasının evlilik birliğinin sarsılması (TMK m. 166/1-2) hukuki sebebine dayalı olduğu, delillerin bu çerçevede değerlendirilerek, sonucu uyarınca karar verilmesi gerekirken, Türk Medeni Kanunu'nun 161. maddesi gereğince kabulü ile tarafların boşanmalarına karar verilmesinin bozmayı gerektirdiği belirtilmiştir....

            nın 182. maddesi gereğince davalı- karşı davacı anneye verilmesine, Velayeti davalı- karşı davacı anneye verilen müşterek çocuklar ile davacı karşı davalı baba arasındaşahsi münasebet tesisine, Davacı- karşı davalı erkeğin maddi ve manevi tazminat talebinin şartları oluşmadığından ayrı ayrı reddine, B)Karşı davada ; davalı karşı davacı kadının zina ve evlilik birliğini temelinden sarsılması nedenine dayalı boşanma davalarının ayrı ayrı KABULÜ ile tarafların TMK 161 maddesi gereğince zina nedenine dayalı olarak ve TMK'nın 166/1 maddesi gereğince evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedenine dayalı olarak BOŞANMALARINA, Müşterek çocuklar 27/02/2008 doğumlu Gökay Efe ile 25/02/2011 doğumlu Elvin Berku için 26/03/2021 tarihli duruşmada asıl dava tarihinden geçerli olmak üzere taktir edilen aylık 600'er TL tedbir nafakasının karar tarihinden itibaren 650'şer TL artırım ile toplam aylık 2.500 TL nafakanın karar kesinleşinceye kadar tedbir nafakası, kararın kesinleştiği tarihten...

            İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ TMK 161. madde koşullarının oluştuğu gerekçesiyle zinaya dayalı davanın kabulüne, feri talep olan TMK 166/1 (evlilik birliğinin temelinden sarsılması) hukuksal nedenine dayalı boşanma talebi ile ilgili değerlendirme yapılmasına yer olmadığına, tam kusurlu erkeğin davasının reddine, kadın yararına aylık 500,00 TL yoksulluk nafakasına, 30.000,00 TL maddi, 25.000,00 TL manevi tazminata, davalı-b.davacı kadının ziynet talebine yönelik davasının ise açılmamış sayılmasına karar verilmiştir. İSTİNAF SEBEPLERİ Davacı-b.davalı erkek istinaf dilekçesinde özetle; asıl davanın reddi, birleşen davanın kabulü ve ferileri yönünden kararın kararın kaldırılmasını istemiştir. İSTİNAF SEBEPLERİNİN İNCELENMESİ VE GEREKÇE Asıl dava evlilik birliğinin sarsılması sebebine dayalı boşanma istemine; birleşen dava ise zina, bu mümkün değilse evlilik birliğinin sarsılması sebebine dayalı boşanma istemine ilişkindir....

            evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki nedenlerine dayalı boşanma taleplerinin AYRI AYRI KABULÜ ile Ordu İli, Altınordu İlçesi, Kayabaşı Mah....

            UYAP Entegrasyonu