Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Hukuk Dairesi'nin 05/03/2019 tarihli 2017/2658 Esas sayılı ilamı) Boşanma kararı verilebilmesi için TMK 166/1- 2 maddesi gereğince evlilik birliğinin ortak hayatı sürdürmeleri eşlerden beklenemeyecek derecede temelinden sarsıldığının ispatlanması gerekeceği, dosya kapsamından doğrudan taraflar arasında evlilik birliğinin davalı kadından kaynaklanan sebepler ile ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve evlilik birliğinin devamına imkan vermeyecek derecede bir geçimsizliği, kabule elverişli ciddi sebep ve deliller tespit edilemediği anlaşılmıştır. Küfür olarak söylenen sözlerin ne olduğunun belirlenememesi halinde boşanma nedeni olamaz (yer, ortam, tarih) HGK 1994/2- 300 Esas-1994/378 Karar sayılı ilamı....

Hukuk Dairesi'nin15/10/2018 tarihli 2016/24284 Esas sayılı ilamı) Boşanma kararı verilebilmesi için TMK 166/1- 2 maddesi gereğince evlilik birliğinin ortak hayatı sürdürmeleri eşlerden beklenemeyecek derecede temelinden sarsıldığının ispatlanması gerekeceği, dosya kapsamından doğrudan taraflar arasında evlilik birliğinin davalı kadından kaynaklanan sebepler ile ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve evlilik birliğinin devamına imkan vermeyecek derecede bir geçimsizliği, kabule elverişli ciddi sebep ve deliller tespit edilemediği anlaşılmıştır....

geldiğinde eşinin kendisini arayarak İstanbul'daki evlerine dönmesini, dönmezse bir daha da dönemeyeceğini söyleyerek baskı uyguladığını, Trabzon'a taşındıktan sonra da köyde yaşamaya başladıklarını, köyde eşinin ailesinin de sürekli olarak baskı uyguladığını, sonrasında Trabzon merkeze taşındıklarını, burada da eşinin kendisini aldatmakla suçladığını, evlilik birliğinin temelinden sarsıldığını belirterek, boşanmalarına, müşterek çocukların velayetlerinin kendisine verilmesine, müşterek çocuklar için 500'er TL olmak üzere toplam 1.500.00....

ağır kusurlu davranışları nedeniyle sarsıldığını, davacının kusurunun olmadığını, tarafların bir araya gelmelerinin mümkün olmadığını belirterek, evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmaya karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

Hayata kast, pek kötü veya onur kırıcı davranış sebebiyle boşanma talebinin REDDİNE, Tarafların Türk Medeni Kanunun 166/1. maddesi gereğince EVLİLİK BİRLİĞİNİN TEMELİNDEN SARSILMASI NEDENİYLE BOŞANMALARINA, Tarafların müşterek çocukları olan 13/11/2019 d.lu MELİSA GÜREL'ın velayetinin anneye verilmesine, velayeti anneye verilen müşterek çocuk ile baba arasında kişisel ilişki kurulmasına, TMK'nın 169. Maddesi kapsamında; 24/05/2021 tarihinde tarihli tensip kararıyla dava tarihinden itibaren hükmedilen Melisa GÜREL lehine aylık 300,00TL tedbir nafakasının boşanma hükmü kesinleştikten 400,00- TL iştirak nafakası olarak takdirine ve DEVAMINA, iştirak nafakasının davalı erkekten irat şeklinde alınmasına ve davacı kadına müşterek çocuğun ihtiyaçlarına kullanılmak üzere ÖDENMESİNE, TMK'nın 169....

HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2021/343 KARAR NO : 2021/327 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : BULANCAK ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 21/01/2021 NUMARASI : 2019/803 ESAS - 2021/54 KARAR DAVA KONUSU : BOŞANMA (EVLİLİK BİRLİĞİNİN TEMELİNDEN SARSILMASI NEDENİ İLE BOŞANMA (ÇEKİŞMELİ)) KARAR : Taraflar arasında görülen davada yerel mahkemenin yukarıda tarih ve numarası yazılı kararına karşı davacı tarafından süresinde istinaf kanun yoluna başvurulmakla, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı dava dilekçesinde özetle; davalı ile 1977 yılında evlendiklerini, müşterek çocuklarının bulunduğunu, hepsinin reşit olduğunu, davalı ile yaklaşık 8 yıldır ayrı yaşadıklarını, 8 yıllık süreç içerisinde karı koca hayatlarının olmadığı gibi müşterek evi paylaşmadıklarını ve bir araya gelmediklerini, davalı ile ruhen ve fikren anlaşamadıklarını, saygı ve sevginin kalmadığını, davalı evlilik birliğinin kendisine...

Sonuç olarak; asıl davanın kabulü ile evlilik birliğinin temelimden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına; erkek tarafından açılan karşı evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanma davasında kadına kusur olarak atfedilebilecek vakıaların ispatlanamadığı/affedildiği görüldüğünden reddine, "gerekçesi ile; "ASIL DAVANIN KABULÜNE, tarafların Türk Medeni Kanunun 166/1. maddesi gereğince EVLİLİK BİRLİĞİNİN TEMELİNDEN SARSILMASI NEDENİYLE BOŞANMALARINA, Tarafların müşterek çocukları Alper'in velayetinin anneye verilmesine, velayeti anneye verilen müşterek çocuk ile davalı karşı davacı baba arasında kişisel ilişki kurulmasına, TMK'nın 169....

, yaşadığı ruhsal çöküntü ve psikolojik sarsıntı nedeniyle 100.000,00 TL manevi, yine evlilik birliğinin temelinden sarsılmasında hiçbir kusuru bulunmayan davacı müvekkili lehine 100.000,00 TL maddi tazminata hükmedilmesini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

İ… …. aleyhine 26/5/2008 tarihinde açılan boşanma davasında, 2007 yılında evlendikleri, davalının 21/5/2008 tarihinde evi terk ettiği, evlilik birliğini devam ettirmenin mümkün olmadığı belirtilerek boşanmanın talep edildiği, mahkemece davanın kabulüne ve tarafların Medeni Kanunun 166/3. maddesi gereğince boşanmalarına karar verildiği ve hükmün temyiz edilmeksizin kesinleştiği anlaşılmaktadır. 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 166/3. maddesi "evlilik en az bir yıl sürmüş ise, eşlerin birlikte başvurması ya da bir eşin diğerinin davasını kabul etmesi halinde evlilik birliği temelinden sarsılmış sayılır" hükmünü içermektedir. Dosyadaki nüfus kaydından tarafların 20/6/2007 tarihinde evlendikleri ve davanın açıldığı 26/5/2008 tarihinde henüz bir yıllık sürenin dolmadığı anlaşılmıştır....

    ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 16/04/2021 NUMARASI : 2019/648 ESAS - 2021/438 KARAR DAVA KONUSU : BOŞANMA (EVLİLİK BİRLİĞİNİN TEMELİNDEN SARSILMASI NEDENİ İLE BOŞANMA (ÇEKİŞMELİ)) KARAR : Taraflar arasındaki davada mahkemece yapılan yargılama sonucunda verilen hüküm aleyhine süresi içerisinde istinaf kanun yolu başvurusunda bulunulmuş olmakla, dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı T3 1958 yılında evlendiğini, tarafların bu evlilikten Seyfullah, Hayrullah, Beytullah, Sadullah ve Fatma adında müşterek çocukları olduğunu ve hepsinin reşit olduğunu, müvekkilinin evlilik birliğinin devamı için elinden gelen tüm çabayı sarfettiğini, davalının evlilik birliğinin devamı için emek ve çaba sarfetmediğini, müvekkilinin evlendikten sonra ailesinin geçimini sağlamak amacıyla İstanbul Ok Meydanı hastanesinde terzi olarak çalışmaya başladığını, çalışmaya başladıktan sonra ara ara Görele'ye gelerek müşterek...

    UYAP Entegrasyonu