birliğinin temelinden sarsılmasını gerektiren bir durum söz konusu olmadığını, müvekkilinin evlilik birliğinin normal şekilde devamı için elinden gelen emek ve gayreti gösterdiğini, boşanma davası sürecinde çocuklarına karşı tüm yükümlülükleri eksiksiz yerine getirdiğini, maddi ve manevi tazminat miktarının çok yüksek belirlendiğini, yerel mahkeme kararını kabul etmediklerini belirterek, yerel mahkeme kararının istinaf incelemesi sonucu kaldırılarak, devanın reddine karar verilmesi istemiyle istinaf kanun yolu başvurusunda bulunmuştur....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 11/10/2021 NUMARASI : 2018/199- 2021/656 DAVA KONUSU : Boşanma (Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsılması Nedeni İle Boşanma (Çekişmeli)) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen karara davacı tarafça istinaf başvurusunda bulunulmakla, HMK'nun 353/1- b-1- son cümle uyarınca duruşma yapılmadan dosya incelendi gereği düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalının kusurlu davranışları nedeniyle evlilik birliğinin temelinden sarsıldığını, tarafların boşanmalarına, müşterek çocukların velayetlerinin müvekkiline verilmesine 500,00- TL yoksulluk, 500,00- TL iştirak nafakasına, 40.000,00- TL maddi 40.000,00- TL manevi tazminata, yargılama giderlerinin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Mahkememizce uyaptan alınan nüfus kayıtlarından tarafların 14 yılı aşkın süreden beri evli oldukları anlaşılmış, taraf beyanlarının serbest irade ürünü olduğu, evlilik birliğinin temelinden sarsıldığı ve taraflar yönünden ortak hayatın çekilmez hale geldiği, uzman dinlenilmesinin gerekli olmadığı, taraflar arasındaki maddi-manevi tazminat, nafaka ve boşanmanın diğer mali sonuçları hususlarındaki anlaşmanın mahkememizce tarafların sosyal ekonomik durumlarına ve kamu düzeni ile ilgili hususlara uygun bulunduğu anlaşıldığından TMK.nun 166/3 maddesi gereğince tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına karar vermek gerektiği düşüncesine varılmakla aşağıdaki hüküm kurulmuştur....
Hukuk Dairesi'nin15/10/2018 tarihli 2016/24284 Esas sayılı ilamı) Boşanma kararı verilebilmesi için TMK 166/1- 2 maddesi gereğince evlilik birliğinin ortak hayatı sürdürmeleri eşlerden beklenemeyecek derecede temelinden sarsıldığının ispatlanması gerekeceği, dosya kapsamından doğrudan taraflar arasında evlilik birliğinin davalı kadından kaynaklanan sebepler ile ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve evlilik birliğinin devamına imkan vermeyecek derecede bir geçimsizliği, kabule elverişli ciddi sebep ve deliller tespit edilemediği anlaşılmıştır....
Boşanma sebebi olarak dayanılan 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun (TMK) “Evlilik birliğinin sarsılması” başlıklı 166/I-II. maddesi; “Evlilik birliği, ortak hayatı sürdürmeleri kendilerinden beklenmeyecek derecede temelinden sarsılmış olursa, eşlerden her biri boşanma davası açabilir. Yukarıdaki fıkrada belirtilen hâllerde, davacının kusuru daha ağır ise, davalının açılan davaya itiraz hakkı vardır. Bununla beraber bu itiraz, hakkın kötüye kullanılması niteliğinde ise ve evlilik birliğinin devamında davalı ve çocuklar bakımından korunmaya değer bir yarar kalmamışsa boşanmaya karar verilebilir” hükmünü içermektedir. Bu hükümde yer alan boşanma sebebi nisbi bir boşanma sebebidir. 14. Anılan maddenin birinci fıkrası gereğince evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmaya karar verilebilmesi için başlıca iki şartın gerçekleşmiş olması gerekmektedir....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ: I-1- ASIL DAVANIN KABULÜNE, tarafların Türk Medeni Kanunun 166/1. maddesi gereğince EVLİLİK BİRLİĞİNİN TEMELİNDEN SARSILMASI NEDENİYLE BOŞANMALARINA, Tarafların müşterek çocukları olan 19/05/2005 Merzifon d.lu CEREN ÇAĞLAR'ın velayetinin davacı anneye verilmesine, Velayeti DAVACI ANNEYE verilen müşterek çocukları ile DAVALI BABA arasında şahsi ilişki tesisine, Davacı kadının manevi tazminat talebinin kısmen kabulü ile, 30.000,00 TL manevi tazminatın boşanma hükmünün kesinleşmesinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalı erkekten alınarak davacı kadına ÖDENMESİNE, Davacı kadının maddi tazminat talebinin kısmen kabulü ile, 30.000,00 TL maddi tazminatın boşanma hükmünün kesinleşmesinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalı erkekten alınarak davacı kadına ÖDENMESİNE, TMK'nın 169....
Dava, evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanma ve fer'ileri istemine ilişkindir. Tüm dosya kapsamına göre ve ilk derece mahkemesinin evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına sebebiyet verdiğine ilişkin davacı kadının davalı erkeğe karşı “dengesizsin pısırıksın “ şeklindeki beyanları ve davalı erkeğin evlilik birliğinin kendisine yüklediği davacı kadın ve müşterek çocuğun ihtiyaçlarını karşılamaması şeklindeki vakıa belirlemesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Ancak belirlenen bu vakıalar sonucunda evlilik birliğinin ortak hayatı sürdürmeleri kendilerinden beklenmeyecek derecede temelinden sarsılmasına tarafların eşit kusuru ile sebebiyet verdiklerinin kabulü gerekirken yazılı şekilde kadın eşin hafif erkek eşin ağır kusurlu olduğunun kabulü usul ve yasaya aykırı olup davalı vekilinin kusur tespitine ilişkin istinaf başvurusunun kabulü gerekmiştir....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2023/207 KARAR NO : 2023/360 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : SÜRMENE ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 27/12/2022 NUMARASI : 2021/160 ESAS - 2022/283 KARAR DAVA KONUSU : EVLİLİK BİRLİĞİNİN TEMELİNDEN SARSILMASI NEDENİ İLE BOŞANMA KARAR : Taraflar arasındaki davada mahkemece yapılan yargılama sonucunda verilen hüküm aleyhine süresi içerisinde istinaf kanun yolu başvurusunda bulunulmuş olmakla, dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; evlilik birliğinin davalının kusurlu eylemleri dolayısıyla sarsıldığını, evlilik süresince davalının kusurlu davranışlarının bulunduğunu, davalının, müvekkilinin maddi ve manevi ihtiyaçları ile ilgilenmediğini, müvekkiline karşı sevgi ve saygı duymadığını, hiçbir zaman müşterek konutlarının olmadığını, evliliğin kurulduğu ilk andan itibaren davalı tarafından müvekkiline karşı psikolojik şiddet uygulandığını...
Anılan maddenin birinci fıkrası gereğince evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmaya karar verilebilmesi için başlıca iki şartın gerçekleşmiş olması gerekmektedir. İlki, evlilik birliğinin temelinden sarsılmış olması, diğeri ise ortak hayatın çekilmez hâle gelmiş bulunmasıdır. Genel boşanma sebeplerini düzenleyen ve yukarıya alınan madde hükmü somutlaştırılmamış veya ayrıntıları ile belirtilmemiş, birçok konuda evlilik birliğinin sarsılıp sarsılmadığı noktasında hâkime takdir hakkı tanımıştır. Dolayısıyla olayın özellikleri, oluş biçimi, eşlerin kültürel ve sosyal durumları, eğitim durumları, mali durumları, eşlerin birbirleri ve çocukları ile olan ilişkileri, yaşadıkları çevrenin özellikleri, toplumun değer yargıları gibi hususlar dikkate alınarak evlilik birliğinin sarsılıp sarsılmadığı tespit edilecektir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Dava TMK'nın 166/1. maddesinde düzenlenen evlilik birliğinin sarsılması hukuki nedenine dayalı boşanma karşı dava ise terk ve evlilik birliğinin sarsılması hukuki nedenine dayalı boşanma ve boşanmanın eki niteliğindeki istemlere ilişkindir. Tüm dosya kapsamı ve toplanan tüm deliller birlikte değerlendirildiğinde; davalı davacının ilk derece mahkemesince kabul edilen kusurlarının gerçekleştiği, erkeğin kadına ortak konuta dönmesi için ihtar gönderdiği anlaşılmıştır. Davalı-davacı erkek, evlilik birliğinin temelinden sarsılması (TMK.md.166/1- 2) ve terk nedenine dayalı (TMK.md.164) boşanma davasını birlikte açmıştır. Davalı-davacı erkek, evlilik birliğinin temelinden sarsıldığını ileri sürdüğünden, eşine gönderdiği ihtarda samimi olmadığı, evlilik birliğinin temelinden sarsılması (TMK.md.166/1- 2) nedenine dayalı boşanma talebinde de, eşine ihtar gönderdiğine göre, onun kusurlu davranışlarını affettiği anlaşılmaktadır. Yargıtay 2....