Hukuk Dairesi'nin 08/02/2012 tarihli 2010/20851 esas sayılı ilamı) Boşanma kararı verilebilmesi için TMK 166/1- 2 maddesi gereğince evlilik birliğinin ortak hayatı sürdürmeleri eşlerden beklenemeyecek derecede temelinden sarsıldığının ispatlanması gerekeceği, dosya kapsamından doğrudan taraflar arasında evlilik birliğinin taraflardan kaynaklanan sebepler ile ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve evlilik birliğinin devamına imkan vermeyecek derecede bir geçimsizliği, kabule elverişli ciddi sebep ve deliller tespit edilemediği anlaşılmıştır....
Davalı erkek vekili ikinci cevap dilekçesinde özetle; cevap dilekçesindeki iddialarını tekrarla sadece şiddetli geçimsizlik nedeniyle evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanma davasının kabulüne, ziynet ve maddi taleplerinin reddine karar verilmesini talep etmiştir. Davacı kadın vekili 06.11.2019 tarihli ıslah dilekçe ile; bilezikler yönünden 20.000,00 TL olan taleplerini 51.000,00 TL'ye, yüzük yönünden 500,00 TL olan taleplerini 780,00 TL ıslah ettiklerini belirterek ziynet alacağı yönünden 51.780,00 TL ziynet alacağının yasal faiziyle birlikte hüküm altına alınmasına karar verilmesini talep etmiştir....
İSTİNAF SEBEPLERİ Davacı vekili istinaf dilekçesi ile; kusur tespiti, manevi tazminat, nafaka ve ziynet alacağı yönünden kararın kaldırılmasını talep etmiştir. İSTİNAF SEBEPLERİNİN İNCELENMESİ VE GEREKÇE Dava, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 166/1- 2. maddesi uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuksal sebebine dayalı boşanma davası ve fer'ileri ile ziynet eşya alacağı istemine ilişkindir. HMK'nın 355. maddesine göre re'sen gözetilerek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf incelemesi, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. TMK'nın 166/1- 2. maddesine göre; "evlilik birliği ortak hayatı sürdürmeleri kendilerinden beklenmeyecek derecede temelinden sarsılmış olursa, eşlerden her biri boşanma davası açabilir". Yukarıdaki fıkrada belirtilen hallerde, davacının kusuru daha ağır ise, davalının açılan davaya itiraz hakkı vardır....
İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; evlilik birliğinin temelinden sarsılmasında davalının kusurlu olduğu belirlenmek suretiyle davanın boşanma talebi yönünden kabulü ile tarafların TMK. 166/1 maddesi uyarınca boşanmalarına, davacının ziynet eşyası talebi yönünden davanın konusuz kaldığı anlaşıldığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına, davacının maddi tazminat talebinin feragat nedeni ile reddine karar verilmiş, hüküm davalı erkek vekilince istinaf edilmiştir....
Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, tarafların açtığı evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki nedenine dayalı karşılıklı boşanma davasında; taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, kadın yararına maddî ve manevî tazminat ile yoksulluk ve tedbir nafakasına hükmedilmesi şartlarının mevcut olup olmadığı, erkeğin reddedilen tazminat talepleri ile kadının ziynet alacağı talebinin kabulünün gerekip gerekmediği noktasında toplanmaktadır. 2....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma-Ziynet Eşyalarının İadesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı erkek tarafından, asıl davanın reddi ve karşı davanın kabulü, ziynet eşyalarının iadesi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Ziynet alacağı yönünden temyiz itirazının incelenmesinde; Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davacı-karşı davalı erkeğin ziynet alacağına yönelik temyiz itirazları yersizdir. 2-Davacı-karşı davalı erkeğin boşanma davalarına yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; Yapılan yargılama ve toplanan delillerden, evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına neden olan olaylarda; mahkemece davacı-karşı davalı erkeğe kusur olarak yüklenilen sadakat...
GEREKÇE : Asıl dava ve karşı davaların evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle açılmış boşanma davaları olduğu anlaşılmıştır. HMK'nun 355.maddesine göre re'sen gözetilecek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf incelemesi, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır....
. " şeklindeki gerekçe ile "Davacı karşı davalı kadın tarafından davalı karşı davacı kocaya karşı açılan boşanma davasının TMK 166/1 maddesi gereğince kabulüne, tarafların TMK 166/1 maddesi gereğince evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, tarafların müşterek çocukları bulunmadığından velayet hususunda karar verilmesine yer olmadığına, davacı karşı davalının maddî ve manevî tazminat taleplerinin kısmen kabulü ile kararın kesinleşme tarihinden geçerli olmak üzere davacı lehine 20.000,00....
Tüm bu sebeplerle taraflar arasındaki evlilik birliğinin, davalı tarafın tam kusurlu davranışları sebebiyle ortak hayatı sürdürmeleri kendilerinden beklenmeyecek derecede temelinden sarsılmış olduğu ve bundan sonra da bir araya gelip evlilik birliğini sürdürmelerinin mümkün olmayacağı vicdani kanaatine varıldığından davacı açmış olduğu boşanma davasının kabulüne, TMK’nın 166/1 md. uyarınca tarafların boşanmalarına karar verilmiştir. TMK madde 174: "mevcut veya beklenen menfaatleri boşanma yüzünden zedelenen kusursuz veya daha az kusurlu taraf, kusurlu taraftan uygun bir maddi tazminat isteyebilir....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2022/1092 KARAR NO : 2022/1399 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : RİZE AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 24/03/2022 NUMARASI : 2021/84 ESAS - 2022/248 KARAR DAVA KONUSU : BOŞANMA VE FER'İLERİ İLE ZİYNET ALACAĞI KARAR : Taraflar arasındaki davada mahkemece yapılan yargılama sonucunda verilen hüküm aleyhine süresi içerisinde istinaf kanun yolu başvurusunda bulunulmuş olmakla, dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı karşı davalı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı eşin evliliğin başlarından itibaren evlilik birliğinin gerektirdiği yükümlülükleri yerine getirmediğini, davacının tüm çabalarına rağmen evlilik birliğinin bir türlü sağlanamadığını, tarafların görücü usulü ile 04/11/2016 tarihinde evlendiklerini, evliliğin ilk günlerinden başlayan sözlü tartışmanın daha sonra fiziksel şiddete dönüştüğünü, psikolojik şiddetin evlilik boyunca sürdüğünü, davalının bilgisayar...