in davalı kadın ile ilişki içerisinde olduğu belirtildiğinden ve bunun yanında diğer tanıkların beyanları ile soybağının reddi dava dosyası nazara alınarak tanık İsmal'in beyanlarına itibar edilmediği, birleşen dosyada; zina nedenine dayalı boşanma talebinin kanıtlanmadığı, evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedenine dayalı boşanma talebinin ise davalı-davacı kadının tam kusurlu olduğu gerekçeleri ile davacı-davalı erkeğin zina nedenine dayalı boşanma talebinin hak düşürücü süre nedeni ile reddine, haysiyetsiz hayat sürme nedenine dayalı boşanma talebinin şartlar oluşmadığından reddine, evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedenine dayalı boşanma talebinin kabulü ile 4721 sayılı Kanun`un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca tarafların boşanmalarına, birleşen dosyada davalı-davacı kadının zina nedenine dayalı boşanma davası ile evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedenine dayalı boşanma davasının reddine, çocuğun soybağının reddine ilişkin karar kesinleşmiş olduğundan...
SAVUNMA Davalı cevap dilekçesinde özetle; davacının evlilik birliğinin üzerine yüklediği sorumlulukları yerine getirmediğini, müşterek haneden ayrılarak bir daha dönmediğini, kendisinin eve dönmesi hususunda bir çok kez girişimde bulunduğunu, aracı gönderdiğini, buna rağmen davacının eve dönmediğini, davacının evlilik birliğinin temelinden sarsılmasında kusurlu olduğunu, bu nedenle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....
Hukuk Dairesi'nin 25/04/2017 tarihli 2016/9710 Esas sayılı ilamı) Boşanma kararı verilebilmesi için TMK 166/1- 2 maddesi gereğince evlilik birliğinin ortak hayatı sürdürmeleri eşlerden beklenemeyecek derecede temelinden sarsıldığının ispatlanması gerekeceği, dosya kapsamından doğrudan taraflar arasında evlilik birliğinin davalı kadından kaynaklanan sebepler ile ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve evlilik birliğinin devamına imkan vermeyecek derecede bir geçimsizliği, kabule elverişli ciddi sebep ve deliller tespit edilemediği anlaşılmıştır....
MAHKEME KARARI Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu`nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin üçüncü fıkrası gereğince, evlilik en az bir yıl sürmüş ise eşlerin birlikte başvurması yada bir eşin diğerinin davasını kabul etmesi halinde evlilik birliğinin temelinden sarsılmış sayılacağı, tarafların evliliğinin bir yıldan fazla sürdüğü, tarafların mahkeme huzurunda boşanma iradelerini serbest ve hür bir iradeyle belirttikleri, boşanma ve boşanmanın mali sonuçları ve ortak çocuğun velâyeti hususunda anlaştıkları, taraflarca bu konudaki düzenlemenin mahkemece uygun bulunduğu gerekçesi ile davanın kabulü ile 4721 sayılı Kanun`un 166 ncı maddesinin üçüncü fıkrası gereğince evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, ortak çocuğun velâyetinin anneye verilmesine, baba ile kişisel ilişki kurulmasına, çocuk için 100,00 TL iştirak nafakasının davacıdan alınarak davalıya verilmesine, taraflar karşılıklı olarak birbirlerinden...
Mahkemece; "Dava, 4721 sayılı TMK.nun 166/3 maddesine göre evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına dayanan (anlaşmalı) boşanma davasıdır. Dosyamız arasına alınan nüfus kayıt örneği incelendiğinde; tarafların evlilik tarihinin 10/04/2019 olduğu ve evlilik tarihi üzerinden 1 yıldan fazla süre geçmiş olduğu anlaşılmıştır....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2021/2987 KARAR NO : 2022/223 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : BURDUR AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 17/05/2019 NUMARASI : 2018/527 ESAS-2019/256 KARAR DAVA KONUSU : Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsılması Nedeni İle Boşanma KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan yargılaması sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm hakkında istinaf talebinde bulunulmakla; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA: Davacı erkek vekili dava dilekçesinde özetle; evlilik birliğinin sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına, 50.000,00- TL maddi ve 50.000,00- TL manevi tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesini talep ve dava etmiştir....
yersizdir. 2-Davacı-karşı davalı kadın tarafından Türk Medeni Kanunu'nun 162, 163. ve 166/1. maddesinde düzenlenen hayata kast, pek kötü veya onur kırıcı davranış, suç işleme ve haysiyetsiz hayat sürme ve evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki nedenlerine dayalı boşanma davası açılmış, davalı-karşı davacı erkek, evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki sebebine dayalı olarak karşı boşanma davası açmıştır....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm kusur, tazminatlar, nafakalar ve vekalet ücreti yönünden temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle davacı-davalı kadının evlilik birliğinin temelinden sarsıldığı gerekçesiyle boşanma isteminde bulunduğunun ve toplanan delillerle de evlilik birliğinin temelinden sarsıldığının belirlenmiş olduğunun anlaşılmasına göre yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenlere yükletilmesine peşin alınan harcın mahsubuna, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.30.06.2009 (Salı)...
"İçtihat Metni"Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeni ile boşanma Taraflar arasındaki uyuşmazlık evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedenine dayalı boşanma isteğine ilişkindir. Yargıtay Kanun'un 14. maddesi uyarınca Yargıtay Başkanlar Kurulu'nun 19.01.2015 tarih 2015/8 sayılı Kararı ile hazırlanıp 22.01.2015 tarih ve 29244 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Hukuk Daireleri'ne ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (2.) Hukuk Dairesi'nin görevine girmektedir. 11 Nisan 2015 tarihi itibariyle Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6644 sayılı Kanun'un 2. maddesi ile değişik 2797 sayılı Kanun'un 60. maddesinin 1. ve 3. fıkraları uyarınca dosyanın görevli Daireyi belirlemek üzere HUKUK İŞBÖLÜMÜ İNCELEME KURULUNA GÖNDERİLMESİNE, 20.04.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
(1) Evlilik birliği, ortak hayatı sürdürmeleri kendilerinden beklenmeyecek derecede temelinden sarsılmış olursa, eşlerden her biri boşanma davası açabilir. (2) Yukarıdaki fıkrada belirtilen hâllerde, davacının kusuru daha ağır ise, davalının açılan davaya itiraz hakkı vardır. Bununla beraber bu itiraz, hakkın kötüye kullanılması niteliğinde ise ve evlilik birliğinin devamında davalı ve çocuklar bakımından korunmaya değer bir yarar kalmamışsa boşanmaya karar verilebilir (TMK md.166/1,2). Türk Medeni Kanununun 166/1- 2. maddesi uyarınca boşanma kararı verilebilmesi için evlilik birliğinin, ortak hayatı sürdürmeleri eşlerden beklenmeyecek derecede temelinden sarsıldığının sabit olması ve davalı eşin az da olsa kusurlu olduğunun kanıtlanması gerekir....