WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

BOŞANMAEVLİLİK BİRLİĞİNİN TEMELİNDEN SARSILMASI 4721 S. TÜRK MEDENİ KANUNU [ Madde 166 ] "İçtihat Metni" Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Eşlerin birlikte oturmakta olmaları, boşanma davasının reddi için başlı -başına bir neden olarak kabul edilemez. Tarafların gösterdikleri delillerin toplanması ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde ret hükmü kurulması usul ve yasaya aykırıdır. Sonuç: Hükmün açıklanan nedenle (BOZULMASINA), temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, iş bu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 20.4.2005 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

    Hâl böyle olunca, dosyada mevcut deliller itibariyle taraflar arasındaki evlilik birliğinin temelinden sarsılmış olduğu, evlilik birliğinin temelinden sarsılmasında davalı kocanın tam kusurlu olduğu ve bu haliyle davacı kadının dava açmakta haklı olduğu kanaatiyle davanın kabulü cihetine gidilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur." şeklindeki gerekçeyle, "Davanın KABULÜ ile; tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 166/1- 2. maddesi uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle BOŞANMALARINA," karar verilmiştir. İSTİNAFA BAŞVURAN TARAF VE İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı koca; hükmün tamamı yönünden istinaf yasa yoluna başvurmuştur....

    Bu durumda davacı-karşı davalı erkek boşanma sebebi olarak hem zina (TMK m. 161) hem de evlilik birliğinin temelinden sarsılmasını (TMK m. 166/1) göstermek suretiyle özel ve genel boşanma sebeplerine birlikte dayanmak suretiyle dava açmıştır. Mahkemece evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki sebebine dayalı olarak boşanma kararı verilmiş, zina sebebiyle açılan boşanma davası yönünden olumlu ya da olumsuz bir karar verilmemiştir. Mahkeme, tarafların talep sonuçlarıyla bağlı olup; her bir talep hakkında ayrı ayrı verilen hükmü, kararın sonuç kısmında göstermesi gerekir (HMK m. 26) O halde davacı-karşı davalı erkeğin zina hukuki sebebine dayalı boşanma isteği hakkında olumlu ya da olumsuz bir hüküm kurulması gerekirken, bu husus üzerinde durulmadan karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir....

      Dava; evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeni ile boşanma istemine ilişkindir. Tarafların ekonomik ve sosyal durum araştırılması için ilgili kolluğa yazı yazılmış olup, yazı cevabında; davacı kadının çalışmadığı, gelirinin bulunmadığı, yakın ailesinin desteği ile geçimini sağladığı, kirada oturduğu, kirasının 300,00.-TL olup annesinin ödediği, evde annesi, kızı ve bir kız kardeşi ile birlikte oturduğu, bakmakla yükümlü bebek yaşta bir çocuğunun bulunduğu, gelirinin olmadığı, üzerine kayıtlı gayrimenkulünün olmadığı, fiziki engelinin olmadığı, lise mezunu, 20 yaşında ve evli olduğu, davalı erkeğin ortaokul mezunu, evli, 1 çocuğu olduğu, kasap olduğu, asgari ücret aldığı, başka gelirinin olmadığının bildirildiği anlaşılmıştır....

      , yerel mahkeme tarafından da karşı tarafın kusurlarına gerekçede yer verdiğini, bu durumda taraflar arasındaki evlilik birliğinin temelinden sarsılmasında davalının tam kusurlu olduğundan bahisle müvekkilinin boşanma talebinin kabulüne karar verilmesi gerekirken; evlilik birliğinin temelinden sarsılmasında tarafların eşit kusurlu oldukları gerekçesi ile hüküm kurulmasının hatalı ve hukuka aykırı olduğunu, yerel mahkemece müvekkilinin maddi-manevi tazminat taleplerinin reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup ilamın bu nedenle de kaldırılmasının gerektiğini, zira evlilik birliğinin temelinden sarsılmasında müvekkiline atfedilebilecek herhangi bir kusurunun bulunmadığını, müvekkilinin kusurunun bulunmadığına ilişkin itirazlarının saklı kalmakla birlikte bir an için aksi kabul edilse dahi; davalı erkeğin kusurlarının müvekkiline oranla daha ağır olduğunun açık olduğunu, tüm bu hususlar bir arada değerlendirilerek evliliği sebebiyle maddi ve manevi olarak yıpranan müvekkilinin...

      HUKUKİ SEBEP, DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : Dava, Türk Medeni Kanunu'nun 166/1 maddesinde düzenlenen evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına dayalı boşanma istemine ilişkindir. HMK'nın 355. maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ile kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı gözetilerek ve HMK'nın 353. maddesi gereğince duruşmasız olarak yapılan inceleme sonunda; Türk Medeni Kanunu'nun 166/1- 2. maddesi uyarınca boşanma kararı verilebilmesi için evlilik birliğinin ortak hayatı sürdürmeleri eşlerden beklenmeyecek derecede temelinden sarsıldığının sabit olması gerekir. Tarafların bu konudaki her türlü ikrarları hakimi bağlamaz. Hakim kanıtları serbestçe takdir eder. (TMK nun 184/3- 4)Davalının boşanmayı kabul etmesinin anlaşmalı boşanma dışında hukuksal sonucu yoktur....

      nın 166/1 maddesine dayalı olarak boşanmaya karar verilebilmesi için evlilik birliğinin temelinden sarsılması, ortak yaşamın çekilmez hal alması, evliliğin devamına imkan kalmaması, boşanmaya yol açan olaylarda davalının az da olsa kusurunun bulunması gerekir. Evlilik birliğinin sarsılması nedeniyle açılan boşanma davasında, af niteliğinde davranışlar gerçekleşmişse evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebiyle açılan boşanma davasının reddi gerekir. Evlilik birliğinin sarsılması sebebiyle boşanma davasında af niteliğinde kabul edilen davranışlar; barışmış olma, önceki olayları affetme, hoşgörüyle karşılama, evlilik birliğini olaylara rağmen sürdürme olarak gösterilebilir....

      Hukuk Dairesi'nin 15/04/2019 tarihli 2018/3120 esas sayılı ilamı) Boşanma kararı verilebilmesi için TMK 166/1- 2 maddesi gereğince evlilik birliğinin ortak hayatı sürdürmeleri eşlerden beklenemeyecek derecede temelinden sarsıldığının ispatlanması gerekeceği, dosya kapsamından doğrudan taraflar arasında evlilik birliğinin davalı kadından kaynaklanan sebepler ile ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve evlilik birliğinin devamına imkan vermeyecek derecede bir geçimsizliği, kabule elverişli ciddi sebep ve deliller tespit edilemediği anlaşılmıştır. Davacı koca tarafından boşanma istemli olarak dava açılmış ise de; kocanın, davasını ispata yarayan iki tanık beyanı dışında dosyada delil bulunmadığı, tanıklarından Murat'ın "... Benim gördüğüm kadarıyla annem ile babam evde iken hep bir tartışma ve huzursuzluk vardır. Bu tartışmaları hep annem çıkarır, ben annemin babama karşı sen adam değilsin adam olsan çocuklarına sahip çıkarsın dediğine şahit oldum....

      İSTİNAF SEBEPLERİ Davalı-b.davacı kadın vekili istinaf dilekçesi ile; iddialarını ispat ettiklerini, her iki tarafın da boşanmak istediğini, birleşen dava yönünden kararın kaldırılarak tarafların boşanmalarına karar verilmesini talep etmiştir. İSTİNAF SEBEPLERİNİN İNCELENMESİ VE GEREKÇE Asıl ve birleşen dava; 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 166/1- 2. maddesi uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuksal sebebine dayalı boşanma davası ile fer'ileri istemine ilişkindir. HMK'nın 355. maddesine göre re'sen gözetilerek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf incelemesi, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. TMK'nın 166/1- 2. maddesine göre; "evlilik birliği ortak hayatı sürdürmeleri kendilerinden beklenmeyecek derecede temelinden sarsılmış olursa, eşlerden her biri boşanma davası açabilir. Yukarıdaki fıkrada belirtilen hallerde, davacının kusuru daha ağır ise, davalının açılan davaya itiraz hakkı vardır....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ : ...Aile Mahkemesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı tarafından, nafakalar yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Toplanan delillerden; evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına sebep olan olaylarda birlik görevlerini yerine getirmeyen davacı kadın tamamen kusurludur. Davalı erkeğin kusurlu bir davranışı kanıtlanamamıştır. Türk Medeni Kanununun 166. maddesinde "evlilik birliği, ortak hayatı sürdürmeleri kendilerinden beklenmeyecek derecede temelinden sarsılmış olursa, eşlerin her birinin boşanma davası açabileceği" hükme bağlanmıştır. Bu hükmü, tamamen kusurlu eşin de dava açabileceği ve yararına boşanma hükmü elde edebileceği biçiminde yorumlamak ve değerlendirmek doğru değildir....

        UYAP Entegrasyonu