Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece; "Dava, TMK'nun 166/3.maddesinden kaynaklanan evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle anlaşmalı boşanma davasıdır. Tarafların imzasını taşıyan 16/01/2023 tarihli boşanma protokolü dosyaya sunulmuştur. Tarafların Takbis, Gib, SGK sorgulamaları uyap üzerinden ve kurumlara yazılan müzekkere cevapları ile sosyal ekonomik durumları tespit edilmiştir. Davacı ve davalı bizzat duruşmaya gelerek imzalı beyanları ile boşanmak istediklerini, protokolü özgür iradeleri ile imzaladıklarını, sulh olma imkanları bulunmadığını açıklamışlardır. Taraflar arasında maddi-manevi tazminat, nafaka ve boşanmanın diğer mali sonuçları hususlarında anlaşmışlardır....

Bu haliyle davacı tarafça, davalının davacıya yönelik hayata kast, pek kötü veya onur kırıcı her hangi bir davranışı ile yine davalının evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına neden olacak kusurlu bir davranışı ispat edilememiştir. Bu itibarla, davacının TMK'nun 162. Maddesi kapsamında hayata kast, pek kötü veya onur kırıcı davranış nedenine dayalı boşanma talebi ile TMK'nun 166. Maddesi kapsamında evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedenine dayalı boşanma taleplerinin ayrı ayrı reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur." şeklindeki gerekçe ile "Davanın reddine" karar verilmiştir....

Boşanma kararı verilebilmesi için TMK 166/1- 2 maddesi gereğince evlilik birliğinin ortak hayatı sürdürmeleri eşlerden beklenemeyecek derecede temelinden sarsıldığının ispatlanması gerekeceği, dosya kapsamından doğrudan taraflar arasında evlilik birliğinin davalı kadından kaynaklanan sebepler ile ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve evlilik birliğinin devamına imkan vermeyecek derecede bir geçimsizliği, kabule elverişli ciddi sebep ve deliller tespit edilemediği anlaşılmıştır....

ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 11/01/2022 NUMARASI : 2019/444 ESAS - 2022/3 KARAR DAVA KONUSU : BOŞANMA (EVLİLİK BİRLİĞİNİN TEMELİNDEN SARSILMASI NEDENİ İLE BOŞANMA (ÇEKİŞMELİ) KARAR : Taraflar arasındaki davada mahkemece yapılan yargılama sonucunda verilen hüküm aleyhine süresi içerisinde istinaf kanun yolu başvurusunda bulunulmuş olmakla, yapılan yargılama sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı dava dilekçesinde özetle; davalı ile yaklaşık 8 yıldır evli olduklarını, davalı ile akrabalar vasıtası ile tanıştığını ve evlenme kararı aldığını, evliliğin ilerleyen gününlerinde itibaren daha önceden evlilik yapmış olması nedeniyle davalının sürekli kendisini aşağılamaya ve sözlü şiddet göstermeye başladığını, davalının her tartışmada sen kadın mısın, sen şeytan mısın, bütün kadınlar şeytan burası benim evim, benim evimde benim istediğim olur, dinlemek istemeyen çekip gitsin şeklinde davalının sürekli sözlü şiddetine maruz kaldığını, evlilik hayatı boyunca davalının sözlü şiddetlerine...

Bu bağlamda evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanma davası açan davacının, davasının kabul edilerek, boşanma kararı elde edebilmesi için iki koşulun gerçekleştiğini kanıtlamış olması gerekir. Bunlardan ilkinde davacı; kendisinden, evlilik birliğinin devamı için gereken “ortak hayatın sürdürülmesi” olgusunun artık beklenmeyecek derecede birliğin temelinden sarsıldığını, ikinci olarak “temelden sarsılmanın” karşı tarafın kusurlu davranışları sonucu gerçekleştiğini ispatlamak zorundadır. Yeri gelmişken belirtmek gerekir ki; söz konusu hüküm uyarınca evlilik birliği, eşler arasında ortak hayatı çekilmez duruma sokacak derecede temelinden sarsılmış olduğu takdirde, eşlerden her biri kural olarak boşanma davası açabilir ise de, Yargıtay bu hükmü tam kusurlu eşin dava açamayacağı şeklinde yorumlamaktadır. Çünkü tam kusurlu eşin boşanma davası açması tek taraflı irade ile sistemimize aykırı bir boşanma olgusunu ortaya çıkarır....

Somut olayda; davacı tarafça evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanma istemli dava dilekçesinde, taralar arasında sosyal ve kültürel farklılıkların ortaya çıktığı, davalının evlilik birliğinden doğan yükümlülüklerini yerine getirmediği, bir araya geldiklerinde sıkça kavga ettikleri ve tarafların ayrı yaşamaya başladıkları vakıalarına dayanmıştır....

Mahkemece; "Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; tarafların bizzat duruşmada alınan boşanma ve sonuçlarına ilişkin aynı yönde beyanları ve bu yönde karar verilmesi istekleri, davacı ve davalı tarafın aralarında imzaladıkları 29/04/2021 havale tarihli anlaşmalı boşanma protokolü doğrultusunda anlaştıkları doğruladığından, boşanma ve ferilerine ilişkin anlaşmadıkları bir hususun bulunmadığı tespit edilmiş, tarafların boşanma ve ferilerine ilişkin her hususta anlaştıklarına dair beyanları, TMK.nun 166/3 maddesi gereğince ve evlilik süresi de dikkate alınarak, tarafların bir araya gelmelerinin mümkün olmayacağı değerlendirildiğinden, evlilik birliğinin temelinden sarsıldığının kabulü ile davanın kabulüne ve tarafların boşanmalarına karar verilmiş, tarafların birbirlerinden karşılıklı olarak maddi ve manevi tazminat, tedbir, yoksulluk, katılma payı, eşya ve evlilik birliğinin sona ermesinden kaynaklı sair herhangi bir alacak talebi olmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına...

AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 27/02/2020 NUMARASI : 2018/883 ESAS-2020/202 KARAR DAVA KONUSU : Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsılması Nedeni İle Boşanma KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan yargılaması sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm hakkında istinaf talebinde bulunulmakla; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına, davacı lehine 1.000- TL tedbir ve yoksulluk nafakası ile 25.000- TL maddi ve 25.000- TL manevi tazminatın davalı erkekten alınarak davacı kadına verilmesine, Akbank Işıklar Şubesindeki hesaba üçüncü kişilere devrine engel olmak üzere teminatsız olarak tedbir konulmasını talep ve dava etmiştir. Davalı erkek vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının davasının ve tüm taleplerinin reddi ile yerel mahkemenin 17/09/2018 tarihli tensip tutanağında hükmolunan tedbir nafakasının kaldırılmasını talep etmiştir....

DAVA KONUSU : Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsılması Nedeni İle Boşanma KARAR : Dairemizce yapılan dosya üzerinden inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İSTEM:Davacı tarafın 29/06/2021 havale tarihli dava dilekçesinde özetle; Davacı müvekkili ile davalının 2020 yılında kaçarak evlendiklerini bu evliliklerinden çocuklarının bulunmadığı, davalının sabıkalı bir kişiliğinin olduğunu, davacı müvekkilinin ailesi ile görüşmesine engel olduğunu, davalının ailesi ile birlikte ikamet etmek zorunda bırakıldığını, evin geçimini kayınpederinin sağladığı davalının çalışmadığı evi ile ilgilenmediğini, davacı müvekkilinin giderlerini davacının ailesinin sağladığını davalının birlik görevlerini ihmal ettiğini sonuç olarak tarafların evlilik birliğinin temelinin sarsılması nedeniyle boşanmalarına, 1.500,00 TL yoksulluk nafakası ile 50.000,00 TL maddi tazminat ile 50.000,00 TL manevi tazminatın davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine karar verilmesini talep ve dava...

AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 19/07/2022 NUMARASI : 2019/663 ESAS - 2022/393 KARAR DAVA KONUSU : BOŞANMA (EVLİLİK BİRLİĞİNİN TEMELİNDEN SARSILMASI NEDENİ İLE BOŞANMA (ÇEKİŞMELİ) KARAR : Taraflar arasındaki davada mahkemece yapılan yargılama sonucunda verilen hüküm aleyhine süresi içerisinde istinaf kanun yolu başvurusunda bulunulmuş olmakla, dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı evlendikten sonra yaşamlarını Almanya'da sürdürdüklerini, ne var ki ilk yıllarda olumlu giden evlilikte zamanla davalının sert, eşini beğenmez tutumlarının baş gösterdiğini, davalının mutlu bir evlilik birliği için hiçbir çaba sarf etmediğini, eşlerin birbirine karşı olan sevgi, saygı ve şefkat yükümlülüğüne aykırı davrandığını, birlikte mutluluğu sağlamaya ve ev içinde huzuru devam ettirmeye yönelik hiçbir katkıda bulunmayarak ve müvekkilini evde istemeyerek evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına yol açtığını, müvekkili...

UYAP Entegrasyonu