WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 10/12/2019 NUMARASI : 2018/734 ESAS - 2019/825 KARAR DAVA KONUSU : Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsılması Nedeni İle Boşanma (Çekişmeli)) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan yargılaması sonunda, ilk derece mahkemesince verilen yukarıda tarih ve numarası gösterilen karara karşı istinaf başvurusu üzerine dosya HMK 353 ncü maddesine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeksizin ele alındı,incelendi; GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARI İLE YARGILAMA SÜRECİ: Davacı kadın vekili dava dilekçesinde özetle"...tarafların boşanmalarına-velayetin anneye verilmesine-çocuklar ve kadın için aylık 1.000'er TL.tedbir,iştirak ve yoksulluk nafakalarına,100.000 TL.maddi ve 50.000 TL.manevi tazminata karar verilmesini"talep ve dava etmiştir. Davalı yan cevap vermemiştir. Mahkemece neticeten ve özetle"...ispatlanamayan davanın reddine"karar verilmiş,karara karşı davacı yan istinaf başvurusunda bulunmuştur....

AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 28/05/2019 NUMARASI : 2017/851 ESAS 2019/427 KARAR DAVA KONUSU : Evlilik Birliğinin Sarsılması Nedeni İle Karşılıklı Boşanma KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen kararına karşı, davalı karşı davacı kadın tarafından istinaf başvurusunda bulunulmakla, Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 353/1- b-1- son cümle uyarınca duruşma yapılmadan dosya incelendi gereği düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA, SAVUNMA İLE YARGILAMA SÜRECİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalının kusurlu davranışları nedeni ile evlilik birliğinin temelinden sarsıldığını, bu sebeple tarafların boşanmalarına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

Davacı tarafından 02.05.2002 tarihinde davalıya karşı açılan boşanma davasının kabulüne karar verildiği ve hükmün temyiz edilmeksizin kesinleştiği anlaşılmaktadır. 4721 Sayılı Türk Medeni Kanununun 166 ncı maddesinin birinci fıkrasında evlilik birliğinin, ortak hayatı sürdürmeleri kendilerinden beklenmeyecek derecede sarsılmış olması halinde eşlerden her birinin boşanma davası açabileceği hüküm altına alınmıştır. İncelenen dosyada, taraflar arasındaki evlilik birliğinin temelinden sarsıldığına ilişkin bir delil ileri sürülmediği, ancak tarafların boşanma hususunda anlaştıkları görülmektedir. Anılan Kanunun 166 ncı maddesinin üçüncü fıkrasında yer alan hükümde, en az bir yıl sürmüş evliliklerde eşlerin birlikte başvurması ya da bir eşin diğerinin davasını kabul etmesi halinde evlilik birliğinin temelinden sarsılmış sayılabileceği öngörülmüştür....

    İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ: "Dosya kapsamındaki dava dilekçesi ve tüm deliller birlikte değerlendirildiğinde; davacı vekili dava dilekçesi ile evlilik birliğinin temelinden sarsılması ve 166/4 fiili ayrılık sebebine dayalı boşanma talep ettiği; 10/09/2020 tarihli celse de davanın 166/4 hukuksal nedenine dayalı olduğunu beyan ettiği; verilen süre içerisinde reddedildiğini iddia ettikleri davaya ilişkin bilgi sunamadıkları, 14/10/2020 havale tarili dilekçeleri ile davalarının hukuki sebebinin 166/1 olduğunu davalarını bu şekilde ıslah ettiklerini belirttikleri anlaşılmıştır. Davacının ıslahı nedeni ile davaya evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuksal nedenine dayalı olarak devam edilmiştir. Davacı evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuksal nedenine dayalı olarak boşanma talebinde bulunmuştur....

    Mahkemece, "tarafların fikren ve ruhen uyuşmadıkları, sürekli tartıştıkları, ayrı yaşadıkları, evliliğin sağlıklı bir şekilde sürdürülmesi hususunda davalının gerekli özen ve çabayı sarf etmediği, karşılıklı sevgi ve saygı temeline dayanan evlilik birliğinin davalının ağır kusurlu eylemleri nedeni ile bir daha yeniden kurulamayacak şekilde temelinden sarsıldığı" gerekçesiyle boşanmalarına karar verilmiş ise de; fiili ayrılık boşanma sebebi olmadığı gibi davalı kadından kaynaklanan boşanmayı gerektiren maddi bir vakıa da ispatlanamamıştır. Bu itibarla davanın reddi gerekirken, delillerin takdirinde hataya düşülerek yetersiz gerekçe ile boşanmaya karar verilmesi usul ve kanuna aykırıdır....

      müvekkilinin yuvasının dağılmaması için elinden gelen çabayı gösterdiğini, evlilik birliğinin üzerine yüklediği sorumlulukları yerine getirdiğini, davalının temizlik ve titizlik takıntısı nedeniyle müvekkilinin evinde rahat edemez hale geldiğini, davalının müvekkilinin komşularının eşi ile ilişkisi olduğu konusunda yakışıksız ve çirkin söylemlerde bulunduğunu ve iftiralarda bulunduğunu, müvekkiline karşı hakaret ve tehdit içeren söz ve davranışlarının olduğunu, bu nedenle davalı hakkında 6284 sayılı Yasa kapsamında önleyici tedbir kararı aldıklarını, davalının evlilik birliğinin üzerine yüklediği sorumlulukları yerine getirmediğini, evlilik birliğinin davalının kusurlu tutum ve davranışları nedeniyle temelinden sarsıldığını belirterek; tarafların boşanmalarına, müvekkili lehine 50.000,00....

      İSTİNAF SEBEPLERİNİN İNCELENMESİ VE GEREKÇE Dava, TMK'nın 166/1- 2. maddesine dayalı evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeni ile boşanma ve ferileri istemine ilişkindir HMK'nın 355. maddesine göre re'sen gözetilerek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf incelemesi, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. TMK'nın 166/1- 2. maddesine göre; "evlilik birliği ortak hayatı sürdürmeleri kendilerinden beklenmeyecek derecede temelinden sarsılmış olursa, eşlerden her biri boşanma davası açabilir. Yukarıdaki fıkrada belirtilen hallerde, davacının kusuru daha ağır ise, davalının açılan davaya itiraz hakkı vardır. Bununla beraber bu itiraz, hakkın kötüye kullanılması niteliğinde ise ve evlilik birliğinin devamında davalı ve çocuklar bakımından korunmaya değer bir yarar kalmamışsa boşanmaya karar verilebilir." Dosya incelendiğinde; tarafların 11/01/2018 tarihinde evlendikleri, müşterek çocuklarının bulunmadığı anlaşılmaktadır....

      Mahkemece; "Dava Türk Medeni Kanunu'nun 166.maddesinde düzenlenen "Evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniye dayalı ve velayet ile iştirak nafaksı taleplidir....

      AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 15/09/2022 NUMARASI : 2020/696 ESAS - 2022/480 KARAR DAVA KONUSU : BOŞANMA (EVLİLİK BİRLİĞİNİN TEMELİNDEN SARSILMASI NEDENİ İLE BOŞANMA (ÇEKİŞMELİ)) KARAR : Taraflar arasındaki davada mahkemece yapılan yargılama sonucunda verilen hüküm aleyhine süresi içerisinde istinaf kanun yolu başvurusunda bulunulmuş olmakla, dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalının 1980 yılından beri evli olduklarını, bu evliliklerinden müşterek iki çocuklarının olduğunu, taraflar arasında uzun yıllardan beri devam eden fikir ve anlayış ayrılıkları mevcut olduğunu, bu nedenle tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsıldığını, davalı 2003 yılından beri müvekkilinin bulunduğu yerlerde bulunmadığını, müvekkili ile ortak hayat kurmadığını ve aynı evde yaşamadığını, davalının evden giderken evdeki bütün eşyaları da beraberinde götürdüğünü, müvekkiline bu konuda da hiçbir haber veya bilgi vermediğini...

      Hukuk Muhakemeleri Kanununun 297. maddesinde de kararın kapsayacağı hususlar ayrıntılı biçimde belirtilmiş olup, bu maddenin 3. bendine göre, mahkeme kararlarında iki tarafın sav ve savunmalarının özeti, anlaştıkları ve anlaşamadıkları hususlar, çekişmeli konular hakkında toplanan deliller, delillerin tartışılması, ret ve üstün tutulma nedenleri, sabit görülen vakıalarda bunlardan çıkarılan sonuç ve hukuki sebebin açıkça gösterilmesi zorunludur. Yerel Mahkeme kararında, "evlilik birliğinin temelinden sarsıldığı, tarafların ayrı yaşadıkları, bundan sonra bir araya gelerek evlilik birliğini yürütemeyeceği evlilik birliğinin fiilen bittiği ayrıca kurulan evlilik birliğinin bundan son taraflara ve topluma bir fayda sağlamayacağı tüm dosya kapsamı ve alınan tanık beyanlarıyla da sabit olmakla” denilerek, davanın kabulüne karar verilmiştir....

        UYAP Entegrasyonu