WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Hukuk Dairesi'nin 08/02/2012 tarihli 2010/20851 esas sayılı ilamı) Boşanma kararı verilebilmesi için TMK 166/1- 2 maddesi gereğince evlilik birliğinin ortak hayatı sürdürmeleri eşlerden beklenemeyecek derecede temelinden sarsıldığının ispatlanması gerekeceği, dosya kapsamından doğrudan taraflar arasında evlilik birliğinin taraflardan kaynaklanan sebepler ile ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve evlilik birliğinin devamına imkan vermeyecek derecede bir geçimsizliği, kabule elverişli ciddi sebep ve deliller tespit edilemediği anlaşılmıştır....

Uyuşmazlık; tarafların bir araya gelmesinin, önceki olaylar yönünden birbirlerini bağışladığı anlamına gelip gelmeyeceği ve bu olaylara dayanılarak boşanma kararı verilip verilemeyeceği; ayrıca, bir araya gelinmesinden sonraki dönemde de evlilik birliğini temelinden sarsacak nitelikte olayların gerçekleştiğinin davacı yanca ispatlanıp, ispatlanmadığı noktasında toplanmaktadır. Öncelikle belirtmek gerekir ki, evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına neden olan olaylardan sonra taraflar barışıp tekrar bir araya gelmiş ve evlilik birliğini devam ettirme iradesiyle birlikte yaşamaya başlamışlarsa, bu durum birbirlerini bağışladıkları anlamına gelir ve barışma öncesi nedenlere dayalı olarak boşanma kararı verilemez(Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun 21.03.2007 gün 2007/2-156 E., 2007/157 K. sayılı ilamı). Barışma sonrasında da, taraflar arasında evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına neden olacak olayların gerçekleştiği ileri sürülmüşse bu hususun ayrıca kanıtlanması gerekir....

    AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 16/06/2022 NUMARASI : 2019/663 ESAS 2022/486 KARAR DAVA KONUSU : Boşanma (Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsılması Nedeni İle Boşanma (Çekişmeli)) KARAR : Av. EMRAH BİLEZİKÇİ - [16210- 12269- 70979] UETS DAVALI : ÇAĞLAR PAŞA -- Gelincik Mah. Lale Sk. No:5 İç Kapı No:7 Sinop Merkez/ SİNOP VEKİLLERİ : Av. MEHMET DİNÇ-[16838- 38185- 72880] UETS Av. ELA ÇAKIR DİNÇ-[16924- 29460- 86740] UETS Av. ÖMER DELİGEZER-[16214- 12160- 49218] UETS Av....

    Asıl dava, TMK’nın 166/1. maddesi gereğince evlilik birliğinin temelden sarsılması nedeni ile boşanma, ferileri, birleşen dava ise TMK’nın 166/1. maddesi gereğince evlilik birliğinin temelden sarsılması nedeni ile boşanma, ferileri ve ziynet alacağına ilişkindir. Dosya kapsamı uyarınca; davalı-davacı kadının, ilk derece mahkemesi tarafından dava açıldıktan sonra adli yardım talebinin 29.06.2021 tarihli ara kararı ile kabul edilerek, yapılan yargılama sırasında gerekli yargılama giderlerinin suçüstü ödeneğinden karşılandığının anlaşıldığı, davalı-davacı kadının bilahare, davasını geri alması nedeni ile davasının açılmamış sayılmasına karar verildiği, ancak gerekçeli kararda hakim tarafından davalı-davacı kadın açısından HMK'nın 339/2. maddesi uygulanmadığı anlaşılmaktadır. Adli yardım yapılacak tüm yargılama ve takip giderlerinden geçici olarak muafiyet sağlar. (HMK m. 335/1) Adli yardım hükmün kesinleşmesine kadar devam eder....

    Davalı-karşı davacı erkek istinaf dilekçesinde özetle; davaya konu edilen ziynet eşyalarının herhangi bir iade beklentisi olmadan müşterek gayrimenkul alımı için birlikte karar verilerek taraflarca bozdurulduğunu, satın alınan gayrimenkulden birlikte yararlanıldığını, davacının aksi iddialarını ispat etmek zorunda olduğunu ayrıca vekalet ücretine hükmedilmemesi gerektiğini tüm bu nedenler ile birlikte yerel mahkemece haksız ve hukuka aykırı olarak verilen kararın kaldırılmasını talep etmiştir. Asıl dava, evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeni ile boşanma ve fer'ileri ile ziynet eşyası alacağı, karşı dava evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeni ile boşanma ve manevi tazminat istemine ilişkin olup, aleyhe istinaf bulunmadığından boşanma ve ferileri yönünden hüküm kesinleşmiştir....

    Bu haliyle ispatlanamayan ziynet eşyalarının iadesi davasının reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur." şeklindeki gerekçe ile"Asıl dava yönünden, davacının davasının kabulü ile; TMK'nun 166/1 maddesi gereğince boşanmalarına, davacı-karşı davalının manevi tazminat talebinin reddine, karşı dava yönünden; karşı davacının davasının kabulü ile; tarafların TMK'nun 166/1 maddesi gereğince boşanmalarına, karşı davacının maddi ve manevi tazminat talebinin reddine, karşı davacının ziynet eşyalarının iadesi davasının reddine" karar verilmiştir....

    Davalı cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; asıl davacının kusurlu davranışları nedeni ile evlilik birliğinin temelinden sarsıldığını, bu sebeple asıl davanın reddi ile açmış oldukları davanın kabulüne, tarafların boşanmalarına 1.000,00TL yoksulluk nafakası ile 200.000,00 TL manevi tazminata hükmedilmesine, ziynet eşyalarının düğünden sonra Halk Bankasında bulunan ortak kasaya konulup, anahtarının erkekte olduğunu, ziynet eşyalarının tarafına iade edilmediğini bu sebeple şimdilik 20.000,00 TL tutarındaki ziynet eşyalarının aynen, olmadığı takdirde dava tarihinden itibaren faizi ile birlikte ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

    Açıklanan nedenlerle kadının davasının reddine karar verilmesi gerekirken, mahkemece verilen kesin süreden sonra sunulan deliller hükme esas alınarak yazılı şekilde boşanma kararı verilmesi doğru olmayıp, bozmayı gerektirmiştir." (Yargıtay 2. Hukuk Dairesi'nin 28/01/2021 tarihli 2019/6604 esas sayılı ilamı) Boşanma kararı verilebilmesi için TMK 166/1- 2 maddesi gereğince evlilik birliğinin ortak hayatı sürdürmeleri eşlerden beklenemeyecek derecede temelinden sarsıldığının ispatlanması gerekeceği, dosya kapsamından doğrudan taraflar arasında evlilik birliğinin davalı kadından kaynaklanan sebepler ile ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve evlilik birliğinin devamına imkan vermeyecek derecede bir geçimsizliği, kabule elverişli ciddi sebep ve deliller tespit edilemediği anlaşılmıştır....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma-Ziynet Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı-davacı (koca) tarafından; davanın açılmamış sayılması kararı, kusur belirlemesi, nafakalar, ziynetler ve vekalet ücreti yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davalının "davanın açılmamış sayılması" hükmüne yönelik temyiz itirazlarının incelenmesi sonucunda; Davacı kadın 11.1.2011 tarihli dava dilekçesi ile evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki sebebine dayalı boşanma ve ferisi niteliğindeki nafaka ile ziynet eşyalarının aynen iadesi ve bunun mümkün olmaması halinde ise bedeline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı koca kadının bu davasına karşı verdiği cevap dilekçesi ile boşanma ve boşanmanın ferisi niteliğinde .maddi ve manevi tazminat talebinde bulunmuştur....

      Bu halde dahi boşanma kararı verilebilmesi için, hakimin bizzat tarafları dinleyerek iradelerinin serbestçe açıklandığına kanaat getirmesi ve boşanmanın mali sonuçları ile çocuklarının durumu hususunda taraflarca kabul edilecek düzenlemeyi uygun bulması gerekmektedir. Hakim, tarafların ve çocukların menfaatlerini göz önünde tutarak bu anlaşmada gerekli gördüğü değişiklikleri yapabilir. Bu değişikliklerin kabulü halinde boşanmaya hükmolunur. Taraflar hazır bulunup, bizzat anlaştıklarını açıklamaz veya hakim, tarafların anlaşmalarını uygun bulmaz ise, taraflardan delilleri sorulup toplanması sonucunda evlilik birliğinin temelinden sarsılmış olup olmadığının Medeni Kanunun 166/1-2. maddesi çerçevesinde takdiri gerekirken, davacı ve davalı asil dinlenilmeksizin vekillerinin beyanı ile yetinilerek eksik inceleme ile boşanma hükmü kurulmuş olması usul ve yasaya aykırıdır....

        UYAP Entegrasyonu