WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davacı, boşanma kararının doğru olduğunu, ancak boşanma sebebinin şiddetli geçimsizlik olarak kabul edilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek hükmü gerekçesi ve davalı yararına takdir edilen nafakalar yönünden temyiz etmiştir. Hemen belirtilmelidir ki; terk ve evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebepleri aynı davada birleşemez. Çünkü davacı, ihtar İsteğinde bulunmakla, o tarihten önceki olayları hoşgörü ile karşılamış, aile birliğinin temelli sarsıntıya uğramadığını, ortak hayatın çekilebilir olduğunu kabul etmiş sayılır. Affedilen ve hoşgörü ile karşılanan olaylara dayanılarak da Türk Medeni Kanunu'nun 166/1-2. maddesi gereğince boşanma kararı verilemez. Aynı Yasa'nın 166/3. maddesinde yer alan "anlaşmalı boşanma" durumu söz konusu olmadıkça da davalının davayı kabul açıklaması sonuç doğurmaz (TMK m. 184/3)....

    AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 21/09/2021 NUMARASI : 2020/685 ESAS - 2021/618 KARAR DAVA KONUSU : Evlilik Birliğinin Sarsılması Nedeni İle Boşanma KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen kararına karşı, davacı tarafından istinaf başvurusunda bulunulmakla, Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 353/1- b-1- son cümle uyarınca duruşma yapılmadan dosya incelendi gereği düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA, SAVUNMA İLE YARGILAMA SÜRECİ: Davacı kadın dava dilekçesinde özetle; davalı ile evliliklerinin fiilen 6 ay sürdüğünü, bu süre içerisinde sürekli tartışma ve geçimsizliklerinin olduğunu, bunun yanında psikolojik şiddet ve söylenen lafların kendisini manevi olarak yıprattığını, bu nedenle 11/05/2019 tarihinde evden ayrıldığını, evlilik birliğinin temelinden sarsıldığını belirterek, boşanmalarına karar verilmesini istemiştir. Davalıya usulüne uygun dava dilekçesinin tebliğine rağmen davaya cevap vermemiştir....

    Anlaşmalı boşanma talebi, şartların gerçekleşmemesi halinde, kendiliğinden 166/1-2'ye dönüşebildiği gibi, 166/1’e dayanan bir boşanma talebi de, şartlarının varlığı halinde "anlaşmalı boşanmaile sonuçlanabilir. Ya da, aynı maddenin (4.) fırkasında yer alan yasal karineye açıkça dayanılmamış olsa bile, bu yasal karinenin şartlarının bulunması halinde, evlilik birliğinin temelinden sarsıldığı kabul edilerek boşanma kararı verilebilir. Bu bakımdan “evlilik birliğinin temelinden sarsılması” sebebine dayanılarak açılmış bir boşanma davası; taraflar arasında daha önce görülmüş ve redle sonuçlanmış bir boşanma davası varsa ve ret kararının kesinleşmesinden başlayarak üç yıl geçmiş ise, ortak hayatın yeniden kurulamamış olduğunun ispatlanmış olması şartıyla 166/4. madde gereğince boşanma kararı verilmesi isteğini de kapsar. Davalı tarafından açılan karşı boşanma davası, Türk Medeni Kanununun 166'ncı maddesinde yer alan “evlilik birliğinin temelinden sarsılması” sebebine dayanmaktadır....

      Davacı tarafın dava dilekçesinde açıkça bir delile dayanmamış olması nedeni ile toplanacak delil bulunmaması dosya kapsamında dava dilekçesindeki iddiaları ve evlilik birliğinin temelinden sarsıldığını ispatlayacak delil bulunmaması, davacının bir dönem kadın konuk evinde kalmasının tek başına evlilik birliğinin temelinden sarsıldığını ispata elverişli olmaması ve boşanma davalarında hakimin tarafların ikrarı ile bağlı olmaması nedeni ile ispatlanamayan davanın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur." gerekçesi ile davanın reddine karar verildiği anlaşılmıştır....

      Hükmün davacı erkek tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairemizce davacı tarafından hem evlilik birliğinin sarsılması (TMK m. 166/1) ve hemde fiili ayrılık (TMK m.166/son) hukuki sebebine dayanarak boşanma davası açıldığı davacının evlilik birliğinin sarsılması (TMK m. 166/1) kapsamındaki boşanma istemi yönünden olumlu ya da olumsuz bir hüküm kurulmamasının usul ve yasaya aykırı olduğu gerekçesiyle bozulmuş, Türk Medeni Kanununun 166/son maddesi hukuki sebebine dayalı davanın reddi yönünden ise onanmıştır. Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda erkeğin fiili ayrılık (TMK m. 166/son) hukuki sebebine dayanarak açtığı, reddedilerek onanan ve kesinleşen davası hakkında yeniden hüküm kurulmuş Türk Medeni Kanununun 166/1. maddesi kapsamındaki boşanma istemi yönünden olumlu ya da olumsuz bir hüküm kurulmaması doğru olmayıp bozmayı gerektirmiştir....

        nın 166/1 maddesine dayalı olarak boşanmaya karar verilebilmesi için evlilik birliğinin temelinden sarsılması, ortak yaşamın çekilmez hal alması, evliliğin devamına imkan kalmaması, boşanmaya yol açan olaylarda davalının az da olsa kusurunun bulunması gerekir. Evlilik birliğinin sarsılması nedeniyle açılan boşanma davasında, af niteliğinde davranışlar gerçekleşmişse evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebiyle açılan boşanma davasının reddi gerekir. Evlilik birliğinin sarsılması sebebiyle boşanma davasında af niteliğinde kabul edilen davranışlar; barışmış olma, önceki olayları affetme, hoşgörüyle karşılama, evlilik birliğini olaylara rağmen sürdürme olarak gösterilebilir....

        ASLİYE HUKUK ( AİLE ) MAHKEMESİ TARİHİ : 08/10/2018 NUMARASI : 2017/901 ESAS - 2018/565 KARAR DAVA KONUSU : Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsılması Nedeni İle Boşanma KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan yargılaması sonunda; Milas 3.Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm hakkında davacı vekili tarafından istinaf talebinde bulunulmakla, dosya incelendi gereği düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA, SAVUNMA İLE YARGILAMA SÜRECİ: Davacı vekili 21.12.2017 tarihli dava dilekçesinde özetle;tarafların evlilik birliğinin sarsılması sebebiyle boşanmalarına, müşterek çocuklarla davacı arasında kişisel ilişki tesisine, 50.000,00- TL maddi ve 50.000,00- TL manevi tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesini talep etmiştir. İlk derece mahkemesince, davanın reddine karar verilmiştir....

        Bu belirlemeler delillerin takdiri/tanıkların inandırıcılığı açısından kenarda kalsa/değerlendirme dışı bırakılsa bile tarafların 2002 Mayıs ayında birlikte Antalya’ya gittikleri davacı kadının tanıklarının anlatımı ile bile sabittir. Tarafların 2002 yılı Eylül ayına kadar birlikte kaldıkları da sabittir. Dolayısıyla 2002 Mayıs öncesi bütün olaylar “varsa bile” kadın tarafından hoşgörü ile karşılanmıştır. 2002 Mayıs öncesini anlatan davacı tanıklarının anlatımının hiçbir değeri yoktur. Bu sebeplerle boşanmaya neden olarak gösterilen olaylardan sonra evlilik birliğinin makul süre başka şehirde de sürdürülmesi evlilik birliğinin sarsılması sebebiyle boşanma davasında af niteliğinde davranışlardan olduğundan böyle bir durum gerçekleşmişse daha sonrasında yeni bir olayın varlığı da kanıtlanmamışsa evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebiyle boşanma (TMK. m. 166 f. I-II) davasının reddi gerekir....

          Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile erkeğin belirlenen ve gerçekleşen kusurlu eylemleri nedeniyle kadının boşanma davasının kabulü, erkeğin davasının reddi doğru olup erkeğin bu yönden istinaf taleplerinin reddine, davacı-davalı kadının zina nedeniyle boşanma talebinin reddi ve lehine hükmedilen tazminat miktarlarına yönelik istinaf taleplerinin kısmen kabulüne, toplanan delillerden zina eylemi sabit olup zinaya dayalı davanın kabulü gerekir ise de kadının evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına dayalı boşanma davasında verilen boşanma hükmü istinaf edilmeksizin kesinleştiğinden zina nedeni ile açılan boşanma davasının konusuz kaldığı, yine tazminat miktarlarının az olduğu gerekçesi ile kararın ilgili hüküm fıkralarının kaldırılmasına, kadının konusuz kalan zina nedeniyle boşanma talebinin esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına, tazminatların az olduğundan bahisle kadın yararına 100.000,00 TL maddî, 100.000,00 TL manevî tazminat...

            MEDİNE DAMLA YILMAZ DAVA TARİHİ : 18/11/2019 DAVANIN KONUSU : Evlilik Birliğinin Sarsılması Nedeni İle Boşanma İSTİNAF KARAR TARİHİ : 07/12/2022 İSTİNAF KARARININ YAZILDIĞI TARİH : 07/12/2022 Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen kararına karşı, davalı-davacı kadın tarafından istinaf başvurusunda bulunulmakla, Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 353/1- b-1- son cümle uyarınca duruşma yapılmadan dosya incelendi gereği düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA, SAVUNMA İLE YARGILAMA SÜRECİ: Davacı dava dilekçesinde özetle; davalının kusurlu davranışları nedeni ile evlilik birliğinin temelinden sarsıldığını, bu sebeple tarafların boşanmalarına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

            UYAP Entegrasyonu