WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Direnme yolu ile Hukuk Genel Kurulu önüne gelen uyuşmazlık; somut olayda, dinlenen tanıkların beyanları dikkate alındığında davalının kusurunun ispat edilip edilmediği, burada varılacak sonuca göre davacının evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebine dayalı boşanma davasının kabulünün gerekip gerekmediği noktalarında toplanmaktadır. III. GEREKÇE 11. Boşanma sebebi olarak dayanılan 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun (TMK) “Evlilik birliğinin sarsılması” başlıklı 166/I-II. maddesi; “Evlilik birliği, ortak hayatı sürdürmeleri kendilerinden beklenmeyecek derecede temelinden sarsılmış olursa, eşlerden her biri boşanma davası açabilir. Yukarıdaki fıkrada belirtilen hâllerde, davacının kusuru daha ağır ise, davalının açılan davaya itiraz hakkı vardır....

    Anılan maddenin birinci fıkrası gereğince evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmaya karar verilebilmesi için başlıca iki şartın gerçekleşmiş olması gerekmektedir. İlki, evlilik birliğinin temelinden sarsılmış olması, diğeri ise ortak hayatın çekilmez hâle gelmiş bulunmasıdır. Genel boşanma sebeplerini düzenleyen ve yukarıya alınan madde hükmü somutlaştırılmamış veya ayrıntıları ile belirtilmemiş bir çok konuda evlilik birliğinin sarsılıp sarsılmadığı noktasında hâkime takdir hakkı tanımıştır. Dolayısıyla olayın özellikleri, oluş biçimi, eşlerin kültürel sosyal durumları, eğitim durumları, mali durumları, eşlerin birbirleri ve çocukları ile olan ilişkileri, yaşadıkları çevrenin özellikleri, toplumun değer yargıları gibi hususlar dikkate alınarak evlilik birliğinin sarsılıp sarsılmadığı tespit edilecektir....

      İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesi; davanın kabulüne, evlilik birliğinin sarsılması sebebiyle (TMK md.166/1) tarafların boşanmalarına, davacı taraf tedbir nafakası istemediğinden, tedbir nafakası bağlanmasına yer olmadığına hükmetmiştir. İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı koca; davacının yakın akrabalarının tanık olarak dinlenerek karar verildiğini, eşini sevdiğini, boşanmak istemediğini belirterek istinaf talebinde bulunmuştur. İSTİNAF SEBEPLERİNİN İNCELENMESİ VE GEREKÇE: Dava, Türk Medeni Kanununun 166/1,2. maddesi uyarınca evlilik birliğinin sarsılması sebebiyle boşanma istemine ilişkindir. İnceleme, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Ancak, bölge adliye mahkemesi kamu düzenine aykırılık gördüğü takdirde bunu resen gözetir (HMK md.355)....

      AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 01/10/2020 NUMARASI : 2019/463 ESAS 2020/443 KARAR DAVA KONUSU : Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsılması Nedeni İle Boşanma KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen kararına karşı, davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmakla, Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 353/1- b-1- son cümle uyarınca duruşma yapılmadan dosya incelendi gereği düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA, SAVUNMA İLE YARGILAMA SÜRECİ: Davacı dava dilekçesinde özetle; davalının kendisine sözlü ve fiziksel şiddet uyguladığını, müşterek olarak edindikleri araç ve taşınmazı sattığını, 6 ay önce evi terk ederek ihtiyaçlarını karşılamadığını belirterek evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, aylık 700,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına karar verilmesini istemiştir. Davalı usulüne uygun dava dilekçesinin tebliğine rağmen cevap dilekçesi ibraz etmemiştir....

      Bütün bu nedenlere dayanarak taraflar evlilik birliğinin sona ermesinde eşit kusurludur....

      İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Yerel mahkemece davacının ölümü ile evlilik birliği ölümle sona erdiğinden ve boşanma davası konusuz kaldığından, boşanma davası konusunda karar verilmesine yer olmadığına, TMK 181. Md. Gereği davalı kadının tam kusurlu olduğunun, davacı erkeğin kusuru olmadığının tespitine, karar verildiği görülmüştür. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına dayalı olan boşanma davasında (TMK m.166/1 ve 165.) davalı taraf; kusur tespiti, tanıklarının dinlenmemesi, yargılama ve vekalet ücreti yönünden kararın tamamı yönünden süresinde istinaf talebinde bulunmuştur. Evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki sebebine dayalı boşanma ve ferilerine ilişkin (TMK m.166/1 ve 165) eldeki davada, resen gözetilecek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf sebepleriyle sınırlı olarak (HMK md. 355) mahkememizce yapılan inceleme sonucunda; TMK' nun 181/2....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm yoksulluk nafakası yönünden temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. 1-Terk nedenine dayalı bir dava bulunmamaktadır.Fiili ayrılık da tek başına evlilik birliğinin sarsılması nedeni olamaz. Türk Medeni Kanununun 166/1-2 maddesi uyarınca; Boşanma kararı verilebilmesi için evlilik birliğinin, ortak hayatı sürdürmeleri eşlerden beklenmeyecek derecede temelinden sarsıldığının sabit olması gerekir. Oysa dinlenen davacının tanıklarının sözlerinin bir kısmı Türk Medeni Kanununun 166/1 maddesinde yer alan temelinden sarsılma durumunu kabule elverişli olmayan beyanlar olup, bir kısmı ise, sebep ve saiki açıklanmayan ve inandırıcı olmaktan uzak izahlardan ibarettir....

        Dava evlilik birliğinin sarsılması nedeni ile boşanmaya ilişkin olup, davacı erkeğin bildirdiği tanıkları, kadının Salihli 1. Aile mahkemesinde açtığı boşanma davasında, tarafların TMK'nun 166/3. maddesi uyarınca boşanmaları ve kararın 13.10.2021 tarihinde kesinleşmesi nedeni ile beyanda bulunmamışlardır. Öyleyse mahkemece, gerekirse tanıkların beyanları alınıp dosyadaki tüm deliller birlikte değerlendirilerek, haklılık durumuna göre yargılama giderlerine ve vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken, gerekçede bu hususta hiç bir ibareye yer verilmeyerek, kendisini vekil ile temsil ettiren davacı yararına vekalet ücretine ve yargılama giderlerine hükmedilmesi doğru görülmemiştir....

        AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 17/04/2019 NUMARASI : 2017/857 ESAS 2019/496 KARAR DAVA KONUSU : Evlilik Birliğinin Sarsılması Nedeni İle Boşanma KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen kararına karşı, davalı tarafından istinaf başvurusunda bulunulmakla, Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 353/1- b-1- son cümle uyarınca duruşma yapılmadan dosya incelendi gereği düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA, SAVUNMA İLE YARGILAMA SÜRECİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebiyle tarafların boşanmalarına, velayete, müşterek çocuk lehine aylık 350,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına, müvekkili yararına aylık 500,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakası ile 40.000,00 TL maddi, 50.000,00 TL manevi tazminata karar verilmesini talep etmiş, maddi tazminatın 20.000,00 TL'sinin ev eşyalarına ilişkin olduğunu belirtmiş, mahkemece ev eşyaları yönünden talep tefrik edilmiştir....

        DAVA KONUSU : Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsılması Nedeni İle Boşanma KARAR : Dairemizce yapılan dosya üzerinden inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İSTEM:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; evlilik birliğinin temelden sarsılması tarafların biraya gelme ihtimalinin olmaması nedeniyle tarafların Şiddetli Geçimsizlik Nedeni ile Boşanmalarına karar verilmesini, hiçbir işi ve geliri olmayan ekonomik durumu iyi olmayan ailesinin desteği ile hayatını devam ettirmeye çalışan müvekkil içinde aylık 1.000.00 TL nafakanın öncelikle Tedbir Nafakası olarak davalıdan alınmasına boşanmadan sonra müvekkilinın yoksulluğa düşeceğinden aynı miktarın Yoksulluk Nafakası olarak devamına karar verilmesini, yine bütün ümidini ve geleceğini bağladığı evlilik birliğinin davalının tam kusurlu tutum ve davranışları sonucu sona ermesiyle müvekkilinin madden zor durumda kalacağı gibi büyük bir manevi çöküntü de yaşayacağından bu olumsuz durumların kısmen de olsa telafisi olmak...

        UYAP Entegrasyonu