Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince asıl davanın kabulü ile tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına ve fer'ilerine, karşı davanın feragat nedeniyle reddine, kadının ziynet alacağı talebinin kabulüne karar verilmiştir. Kararın davalı-davacı erkek vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı-davacı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I....
(TMK m.175/1) Davalı-k.davacı kadın evlilik birliğinin temelinden sarsılmasında kocaya göre daha ağır kusurlu olmayıp, taraflar eşit kusurlu olduğuna göre kadın lehine TMK 175. maddesi gereğince yoksulluk nafakasına ilişkin şartları oluştuğu halde, talebin reddine karar verilmesi doğru olmamıştır....
DAVA Davacı-davalı erkek vekili dava dilekçesinde özetle; taraflar evlendikten 3 gün sonra kadın için oturum izni alındığını, oturum izninin alınmasından 3-4 gün sonra taraflar arasında geçimsizlikler başladığını, kadının kardeşinin de taraflar evlendikten sonra hep yanlarında kaldığını, tarafların evliliğine oldukça fazla müdahalede bulunduğunu, kadının evlilik birliğinin kendisine yüklemiş olduğu sorumlulukları yerine getirmediğini, kendisi ile para ve oturum izni için evlendiğini öğrendiğini ileri sürerek davanın kabulüne, tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun ( 4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, erkek yararına 10.000,00 TL maddî, 10.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir. II....
DAVA ... erkek vekili dava ve karşı davaya cevap-cevaba cevap dilekçesinde özetle; tarafların ikinci evlilikleri olduğunu, kadının sürekli tartışma ortamı yaratıp evi sık sık terk ettiğini, erkeğin çocuklarının ve torunlarının ortak konuta gelmelerini istemediğini, erkeği aşağıladığını, hakaret ettiğini, başkalarının yanında küçük düşürdüğünü iddia ederek asıl davanın kabulüne, karşı davanın reddine, evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına karar verilmesini dava ve talep etmiştir. II....
geldiğinde eşinin kendisini arayarak İstanbul'daki evlerine dönmesini, dönmezse bir daha da dönemeyeceğini söyleyerek baskı uyguladığını, Trabzon'a taşındıktan sonra da köyde yaşamaya başladıklarını, köyde eşinin ailesinin de sürekli olarak baskı uyguladığını, sonrasında Trabzon merkeze taşındıklarını, burada da eşinin kendisini aldatmakla suçladığını, evlilik birliğinin temelinden sarsıldığını belirterek, boşanmalarına, müşterek çocukların velayetlerinin kendisine verilmesine, müşterek çocuklar için 500'er TL olmak üzere toplam 1.500.00....
in davalı kadın ile ilişki içerisinde olduğu belirtildiğinden ve bunun yanında diğer tanıkların beyanları ile soybağının reddi dava dosyası nazara alınarak tanık İsmal'in beyanlarına itibar edilmediği, birleşen dosyada; zina nedenine dayalı boşanma talebinin kanıtlanmadığı, evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedenine dayalı boşanma talebinin ise davalı-davacı kadının tam kusurlu olduğu gerekçeleri ile davacı-davalı erkeğin zina nedenine dayalı boşanma talebinin hak düşürücü süre nedeni ile reddine, haysiyetsiz hayat sürme nedenine dayalı boşanma talebinin şartlar oluşmadığından reddine, evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedenine dayalı boşanma talebinin kabulü ile 4721 sayılı Kanun`un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca tarafların boşanmalarına, birleşen dosyada davalı-davacı kadının zina nedenine dayalı boşanma davası ile evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedenine dayalı boşanma davasının reddine, çocuğun soybağının reddine ilişkin karar kesinleşmiş olduğundan...
DAVA Davacı-davalı kadın dava ve cevaba cevap dilekçelerinde özetle; erkeğin kadına fiziksel şiddet uyguladığını, hakaret ettiğini, erkeğin sorumsuz olduğunu, ailesi görüşmesini engellediğini, kadını ve kadının ailesini tehdit ettiğini, ihtiyaçları gidermediğini, alkol kullandığını, kadına bıçak çekmesi nedeniyle kadının sığınma evine yerleştiğini iddia ederek davanın kabulüne, evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına, kadın yararına aylık 1.000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, kadın yararına 50.000,00 TL maddî ve 100.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir. II....
Asıl dava, evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanma, karşı dava ise akıl hastalığı olmadığı takdirde evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanma davasıdır. Davalı kadın vekili yasal süre içerisinde usulüne uygun olarak yetki ilk itirazında bulunmuş, mahkemece yetkisizlik kararı verilmiştir. Davacı erkeğin dava dilekçesindeki, yargılama sonrasında tuttuğu vekiline ait vekaletnamesindeki adresi yine uyaptan alınan nüfus kaydı kapsamındaki yerleşim yeri adresi Osmangazi Mahallesi, Zakkum Sokak, No:18/2 Esenyurt/İstanbul'dur. Uyaptan yapılan sorgulamada davalının geriye dönük mernis adreslerinin içerisinde de Çatalca adresinin bulunmadığı, davalının yerleşim yeri adreslerinde de en son Esenyurt/İstanbul adresiyken 14.05.2020 tarihinde davalının taşınarak mernis adresi Yeşilçam Mahallesi, 2001 Sokak, 6/1 Bornova/İzmir olarak belirlediği, dava dilekçesinin de bu adreste kendisine tebliğ edildiği görülmüştür....
Kanun koyucu, zinayı özel boşanma sebebi kabul etmekle, bu olayın tek başına evlilik birliğini temelinden sarstığını kabul etmiş, bu halde ayrıca birliğin temelinden sarsılıp sarsılmadığının araştırılmasına gerek görmemiştir. Dolayısıyla, “zinaya” dayanan bir boşanma talebi, “çoğun içinde az da vardır” kuralı gereğince, evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebiyle boşanma isteğini de içerir. Toplanan delillerle gerçekleşen olaylar, zina sebebiyle boşanma kararı verilmesine yeterli değil ise, aynı olaylar yüzünden, evlilik birliği, ortak hayatı sürdürmeleri eşlerden beklenmeyecek derecede temelinden sarsılmış ise, bu sebeple boşanma kararı verilebilir. Buna engel yasal bir hüküm bulunmamaktadır. Davalının gerçekleşen eylemleriyle, taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkan bırakmayacak nitelikte bir geçimsizlik mevcut ve sabittir. Olayların akışı karşısında davacı dava açmakta haklıdır....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2021/2987 KARAR NO : 2022/223 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : BURDUR AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 17/05/2019 NUMARASI : 2018/527 ESAS-2019/256 KARAR DAVA KONUSU : Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsılması Nedeni İle Boşanma KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan yargılaması sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm hakkında istinaf talebinde bulunulmakla; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA: Davacı erkek vekili dava dilekçesinde özetle; evlilik birliğinin sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına, 50.000,00- TL maddi ve 50.000,00- TL manevi tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesini talep ve dava etmiştir....