Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Dava, evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki sebebine dayalı karşılıklı boşanma istemine ilişkin olup, uyuşmazlık, evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına sebep olan olaylarda hangi tarafın kusurlu olduğu, tazminat koşullarının oluşup oluşmadığı, hangi taraf yararına tazminat koşullarının oluştuğu, miktarının az olup olmadığı, kadın yararına nafakaya hükmedilmesinde ve miktarında isabetsizlik bulunup bulunmadığı noktalarında toplanmaktadır. 2. İlgili Hukuk 4721 sayılı Kanun'un 4 üncü, 166 ncı, 174 üncü, 175 inci maddeleri; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu, 370 inci ve 371 inci maddeleri; 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 nci ve 51 inci maddeleri. 3. Değerlendirme 1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür. 2....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2020/932 KARAR NO : 2020/1677 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : ŞUHUT ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 28/01/2020 NUMARASI : 2019/82 ESAS 2020/26 KARAR DAVA KONUSU : Boşanma (Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsılması Nedeni İle Boşanma (Çekişmeli)) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm istinaf edilmekle, dosya incelendi....
DAVA ... erkek vekili dava ve karşı davaya cevap-cevaba cevap dilekçesinde özetle; tarafların ikinci evlilikleri olduğunu, kadının sürekli tartışma ortamı yaratıp evi sık sık terk ettiğini, erkeğin çocuklarının ve torunlarının ortak konuta gelmelerini istemediğini, erkeği aşağıladığını, hakaret ettiğini, başkalarının yanında küçük düşürdüğünü iddia ederek asıl davanın kabulüne, karşı davanın reddine, evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına karar verilmesini dava ve talep etmiştir. II....
Mahkemece, davacı erkeğin HMK'nın 119/1-e ve f ile 194. maddeleri uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması sonucunu doğuracak vakaları kanıtlamaya elverişli şekilde somutlaştırıp ispata yarayan delil sunmadığından ve mevcut durum itibariyle de davalının kusurlu bir davranışı sebebiyle evlilik birliğinin ortak hayatın sürdürülmesini olanaksız kılacak biçimde temelinden sarsıldığı sonuç ve kanaatine varılamadığı gerekçesiyle kanıtlanamayan davanın reddine karar verilmiş ise de; yapılan yargılama ve toplanan delillerden, erkeğin beş yıldır Kazakistan ülkesinde çalıştığı ve daha önce erkek tarafından açılıp reddedilen ve 02.02.2010 tarihinde kesinleşen boşanma davasından sonra tarafların biraraya gelmediği sabittir. Davada TMK m. 166/son şartları oluşmuştur. O halde davanın kabulü gerekirken, yazılı şekilde reddi doğru olmayıp, bozmayı gerektirmiştir....
Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince zina ve haysiyetsiz hayat sürme nedenine dayalı boşanma davalarının kabulü ile tarafların boşanmalarına ve boşanmanın fer'îlerine, evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebiyle açılan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.Kararın davalı erkek vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak eksiklikler giderildikten sonra karar verilmek üzere, dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir. Gönderme kararı sonrasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince zina ve haysiyetsiz hayat sürme nedenine dayalı boşanma davalarının kabulü ile tarafların boşanmalarına ve boşanmanın fer'îlerine, evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebiyle açılan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ: " Asıl Dava Yönünden; Davacı birleşen dosya davalısı tarafından davalı birleşen dosya davacısı aleyhine 4721 sayılı 166/1 maddesi uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle açılan boşanma davasının KABULÜNE, tarafların TMK'nin 166/1 maddesi uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle BOŞANMALARINA, Tarafların müşterek çocukları için velayet hususunda birleşen dava dosyasında karar verildiğinden BU HUSUSTA KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA, Birleşen Dava Yönünden; Davalı birleşen dosya davacısı tarafından davacı birleşen dosya davalısı aleyhine 4721 sayılı 166/1 maddesi uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle açılan boşanma davasının KABULÜNE, tarafların TMK'nin 166/1 maddesi uyarınca eylemli ayrılık nedeniyle BOŞANMALARINA, Velayeti davacı anneye bırakılan müşterek çocuk ile baba arasındaki şahsi münasebet TESİSİNE, Davalı- birleşen dosya davacısı için talep edilen maddi tazminat talebinin REDDİNE...
Bugün dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı-karşı davalı kadın tarafından 18.09.2013 tarihinde "evlilik birliğinin temelinden sarsılması" sebebine dayanılarak açılan boşanma davasına karşı, davalı-karşı davacı erkek tarafından da, eşine karşı zina " (TMK m.161) hukuki sebebine dayalı "karşı boşanma" davası açılmış; davalı-karşı davacı erkek daha sonra 29.12.2014 tarihinde bağımsız olarak açtığı" "evlilik birliğinin temelinden sarsılması" sebebine dayanan boşanma davası, bu dosya ile birleştirilmiştir. Mahkemece, tarafların boşanma davalarının ayrı ayrı kabulü ile Türk Medeni Kanununun 166/1-2. maddesi uyarınca boşanmalarına karar verildiği halde, erkek tarafından açılan "zina" sebebine dayalı karşı boşanma davası hakkında herhangi bir hüküm tesis edilmemiştir. Davalar birleştirilerek görülmüş olsa dahi, her dava bağımsız niteliklerini korurlar ve her biri hakkında ayrı ayrı hüküm kurulması gerekir....
Asıl dava; evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki sebebine dayalı boşanma ve fer'ilerine, birleşen dava evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki sebebine dayalı boşanma ile fer'ileri ve ziynet alacağına ilişkindir. Davacı-davalı erkeğin açtığı asıl davanın reddine ilişkin karar kesinleşmiş, Dairemiz'in 26/04/2019 tarihli kaldırma kararından sonra yapılan yargılama neticesinde verilen davalı-davacının davasına yönelik karara ilişkin, davacı-davalı erkek kusur durumu, velayet, nafaka, tazminatlar, vekalet ücreti yönlerinden istinaf isteminde bulunmuştur....
Dava; evlilik birliğinin sarsılması (TMK md. 166/1,2) nedenine dayalı boşanma davası ve fer'ilerine ilişkindir. 6100 sayılı HMK'nın 355. maddesi gereğince istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan incelemede; İlk derece mahkemesince "Davalının müşterek haneden ayrılarak evlilik birliği görevlerini yerine getirmekten kaçındığı, davacıya hakaret, küfür ettiği" gerekçesiyle davacı kadının davasının kabulü ile tarafların evlilik birliğinin sarsılması nedeniyle boşanmalarına karar verilmiştir. Türk Medeni Kanununun 166/1- 2. maddesi uyarınca; boşanma kararı verilebilmesi için evlilik birliğinin, ortak hayatı sürdürmeleri eşlerden beklenmeyecek derecede temelinden sarsıldığının sabit olması ve davalı eşin az da olsa kusurlu olduğunun kanıtlanması gerekir. Yapılan inceleme ve toplanan delillerden; tarafların uzun süredir ayrı yaşadıkları, son ayrılma nedenlerinin dosya kapsamından anlaşılamadığı gibi tanık ifadelerinin de eski olaylara ilişkin beyanlar olduğu anlaşılmaktadır....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 14/01/2021 NUMARASI : 2019/550 ESAS - 2021/19 KARAR DAVA KONUSU : Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsılması Nedeni İle Boşanma KARAR : Taraflar arasındaki evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle açılan boşanma davasının yapılan yargılaması sırasında, ilk derece mahkemesince verilen, karara karşı davalı tarafından, istinaf yoluna başvurulmakla; evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: İLK DERECE MAHKEMESİ SAFAHATI : Davacı dava dilekçesinde özetle; 23 yıllık evli olup 3 çocuklarının bulunduğunu, davalı ile ikinci kez evlendiklerini, davalının kendisine psikolojik ve fiziksel baskı uygulayıp ağır hakaretler ettiğini, sokağa atıldığını ve davalının alkol kullandığını belirterek boşanma kararı ile birlikte lehine aylık 1.000TL yoksulluk nafakası bağlanmasına karar verilmesini talep etmişitr....