Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ: " Asıl dava yönünden; Davacı tarafından davalı aleyhine 4721 sayılı TMK'nin 166/1 maddesi uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle açılan boşanma davasının KABULÜNE, tarafların 4721 sayılı TMK'nin 166/1 maddesi uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle BOŞANMALARINA, Davacı karşı davalı kadın tarafın tarafın talepte bulunduğu 4721 sayılı TMK'nin 174/1 maddesi uyarınca maddi tazminat talebinin kısmen kabulü ile; 48.000,00- TL maddi tazminatın boşanma kararının kesinleşmesinden itibaren davalı karşı davacı (erkekten ) alınarak davacı karşı davalı (kadın) a verilmesine, Davacı karşı davalı kadın tarafın talepte bulunduğu 4721 sayılı TMK'nin 174/2 maddesi uyarınca manevi tazminat talebinin kısmen kabulü ile ; 45.00,00 TL manevi tazminatın boşanma kararının kesinleşmesinden itibaren davalı karşı davacı (erkekten ) alınarak davacı karşı davalı (kadın) a verilmesine, Karşı davanın REDDİNE, "karar verilmiştir....

AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 13/10/2020 NUMARASI : 2018/806 ESAS - 2020/475 KARAR DAVA KONUSU : Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsılması Nedeni İle Boşanma KARAR : Taraflar arasındaki evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeni ile boşanma davasının yapılan yargılaması sırasında, ilk derece mahkemesince verilen, karara karşı davalı vekili tarafından, istinaf yoluna başvurulmakla; evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: İLK DERECE MAHKEMESİ SAFAHATI : Davacı dava dilekçesinde özetle; 1974 yılından bu yana evli olup reşit 3 çocuklarının bulunduğu, evlilik süresince davalının sıklıkla müşterek konutu terk edip üç ay sonra geri döndüğünü, son olarak davadan iki ay kadar önce davalı adına kayıtlı banka hesabına sattıkları evin bedeli olan 200,000,00 TL'nin yatırıldığını ancak davalının sebepsiz yere tartışma çıkartarak kendisi ile yaşamak istemediğini, bu paranın kendisine verilmesini istediğini ve ardından da boşanmak istediğini belirttiği ve müşterek konutu terkettiğini, defalarca...

AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 17/02/2022 NUMARASI : 2019/689 ESAS, 2022/143 KARAR DAVA KONUSU : Boşanma (Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsılması Nedeni İle Boşanma (Çekişmeli))|Boşanma (Zina Nedeniyle) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen karara davalı-birleşen davacı tarafça istinaf başvurusunda bulunulmakla, HMK.nun 353/1- b-1- son cümle uyarınca duruşma yapılmadan dosya incelendi gereği düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ : Davacı-birleşen dosya davalı vekili dava dilekçesinde özetle; Tarafların evlendikten sonra davalının ailesi ile birlikte Almanya'da yaşamaya başladıkları, davalı ve ailesinin bu süre zarfında müvekkiline onur kırıcı ve küçük düşürücü pek çok davranışta bulunduklarını, davalı ve ailesi tarafından şiddet gördüğünü hakaret ve iftiralara maruz kaldığını, davalının cinsel şiddet uyguladığını, müvekkilinin babasının vefatında bile saygı duymayarak, zorla müvekkili...

, bu nedenlerle taraflar bakımından evlilik birliğinin yeniden tesisinin olanaksız olduğu gerekçesi ile esas davanın reddine, birleşen davanın kabulü ile tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebi ile boşanmalarına, davalı-davacı kadının birleşen dava dilekçesinde öncelikle dayanmış olduğu zina özel nedenine dayalı boşanma davasının sübut bulmadığından reddine, ortak çocuğun annenin yanında yaşadığı, bakımının ve gözetiminin annesi tarafından yapıldığı, alanında uzman kişilerce düzenlenen sosyal inceleme raporu da göz önüne alınarak annenin yanında yaşayan ortak çocuğun velâyetinin anneye verilmesinin çocuğun menfaatine ve yüksek yararına uygun olduğu gerekçesi ile ortak çocuğun velâyetinin davalı-davacı kadına verilmesine, ... erkek ile kişisel ilişki kurulmasına, 500,00 TL iştirak nafakasının ... erkekten alınarak davalı-davacı kadına verilmesine, ... erkeğin daha ağır kusurlu olarak boşanmaya sebebiyet vermesi sonucu yoksulluğa düşecek kusursuz davalı-davacı kadın lehine...

    evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebi ile boşanmalarına, ortak çocuk Eylül'ün velayetinin müvekkiline verilmesine, ortak çocuk için 5.000 TL nafakaya, müvekkili için 15.000 TL tedbir nafakasına, nafakaların üfe oranında artırılmasına, 500.000 TL maddi, 500.000 TL manevi tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesini istemiştir....

    O halde mahkemece, davacı kadının boşanma davasında, delillerin özel boşanma (hayata kast, pek kötü veya onur kırıcı davranış) sebebi yönünden değerlendirilerek, bu hukuki sebebe dayalı olarak karar verilmesi gerekirken, evlilik birliğinin temelinden sarsılması (TMK m. 166/1) sebebi ile tarafların boşanmalarına karar verilmesi doğru olmayıp bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda gösterilen sebeple BOZULMASINA, bozma sebebine göre sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 28.11.2017...

      DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : Dairemizce; resen gözetilecek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf sebepleriyle sınırlı olarak yapılan (HMK md. 355) inceleme sonucunda; Asıl dava; evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuksal hukuksal sebebine ( TMK 166/1- 2) dayalı boşanma ve ferileri ile ziynet alacağı, birleşen dava ise zina ( TMK 161) ve evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuksal hukuksal sebeplerine ( TMK 166/1- 2) dayalı boşanma ve ferilerine yöneliktir. Zina olayının mevcut sayılabilmesi için en önemli koşulu, "cinsel ilişkinin" varlığının kesin veya güçlü karineyle kanıtlanmış olmasıdır. Davacı-davalı kadının bir başka erkekle cinsel ilişkiye girdiği kesin veya güçlü karineyle kanıtlanmış değildir. Davacı-davalı kadının bir başka erkekle alışveriş merkezinde samimi şekilde görüldüğü anlaşılmaktadır....

      Bu belirlemeler delillerin takdiri/tanıkların inandırıcılığı açısından kenarda kalsa/değerlendirme dışı bırakılsa bile tarafların 2002 Mayıs ayında birlikte Antalya’ya gittikleri davacı kadının tanıklarının anlatımı ile bile sabittir. Tarafların 2002 yılı Eylül ayına kadar birlikte kaldıkları da sabittir. Dolayısıyla 2002 Mayıs öncesi bütün olaylar “varsa bile” kadın tarafından hoşgörü ile karşılanmıştır. 2002 Mayıs öncesini anlatan davacı tanıklarının anlatımının hiçbir değeri yoktur. Bu sebeplerle boşanmaya neden olarak gösterilen olaylardan sonra evlilik birliğinin makul süre başka şehirde de sürdürülmesi evlilik birliğinin sarsılması sebebiyle boşanma davasında af niteliğinde davranışlardan olduğundan böyle bir durum gerçekleşmişse daha sonrasında yeni bir olayın varlığı da kanıtlanmamışsa evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebiyle boşanma (TMK. m. 166 f. I-II) davasının reddi gerekir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Uyuşmazlık, evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeni ile boşanma talebine ilişkindir. Davanın niteliğine göre, inceleme görevi Yargıtay 2.Hukuk Dairesinindir. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yüksek 2.Hukuk Dairesine gönderilmesine, 07.09.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 15/02/2023 NUMARASI : 2022/472 ESAS-2023/78 KARAR DAVA KONUSU : Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsılması Nedeni İle Boşanma KARAR : Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi 2023/1343 Esas- 2023/1630 Karar T.C. ANTALYA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 2. HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2023/1343 KARAR NO : 2023/1630 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN TARİHİ : 15/02/2023 NUMARASI : 2022/472 Esas-2023/78 Karar DAVACI/DAVALI : T1 VEKİLİ : Av. T2 DAVALI/DAVACI : T3 VEKİLİ : Av....

          UYAP Entegrasyonu