"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Evlenmenin İptali-Boşanma KARAR DÜZELTME İSTEYEN :Davacı #Yukarıda tarihi, konusu ve tarafları gösterilen hükmün; bozulmasına dair Dairemizin 7.10.2010 gün ve 10799-16360 sayılı ilamiyle ilgili karar düzeltme isteminde bulunulmakla, evrak okundu, gereği düşünüldü; Temyiz ilamında bildirilen gerektirici sebeplere, özellikle davada terditli olarak öncelikle evlenmenin iptali olmadığı taktirde boşanmaya karar verilmesinin istendiğinin; 07.10.2010 tarih ve 2010/10799-16360 esas ve karar sayılı bozma ilamının sadece evlenmenin iptali istemine ilişkin hüküm yönünden verilmiş bulunduğunun; evlenmenin iptali isteminin reddi ile birlikte terditli taleplerden boşanma isteğinin incelenebilir hale geleceğinin; mahkemece öncelikle evlenmenin iptali isteğinin reddine karar verilmesi halinde boşanma isteği incelenerek deliller değerlendirilmek suretiyle, boşanma hakkında olumlu veya olumsuz bir karar verileceğinin...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-davalı erkek tarafından her iki dava yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı-davalı erkek, Türk Medeni Kanununun 166/son maddesinde belirtilen fiili ayrılık nedenine dayalı olarak boşanma davası açmıştır. Mahkeme tarafından, davalı-davacı kadının davasının kabulü ile boşanmaya karar verilmiş, erkeğin davası ise kadının kusuru olmadığı gerekçesiyle reddedilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi İHBAR EDEN : Nüfus Müdürlüğü DAVA TÜRÜ : Evlenmenin Butlanı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı ... tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dava, Cumhuriyet savcısı tarafından re'sen açılmış, davalılar ... ile ...’ın dayı yeğen olduğu eşler arasında evlenmeye engel olacak derecede hısımlığın bulunduğu gerekçesiyle taraflar arasındaki evliliğin mutlak butlan sebebiyle (TMK. m. 145/4) iptali talep edilmiştir. Davalılar aşamalardaki savunmalarında nüfus kayıtlarında davalı ...’in kız kardeşi olarak gözüken davalı ...’nin annesi ...’nin esasen davalı ...’in kız kardeşi olmadığını, ...’nin ... ve ... kızı olmasına rağmen ...'...
Davalı-davacı erkeğin dava dilekçesi, evlilik birliğinin sarsılması sebebi (TMK.md.166/1) yanında, fiili ayrılık (TMK.md.166/son) sebebine dayalı boşanma isteğini de içermektedir. O halde, mahkemece, davalı-davacı erkeğin fiili ayrılık sebebine dayalı boşanma talebi konusunda da olumlu-olumsuz bir karar verilmesi gerekirken, bu talep ile ilgili bir hüküm kurulmaması hukuki dinlenilme hakkının (HMK.md.27) ihlali niteliğinde olup bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Yukarıda gösterilen sebeple bölge adliye mahkemesinin esastan ret kararının KALDIRILMASINA, ilk derece mahkemesi kararının BOZULMASINA, bozma sebebine göre tarafların yeniden hüküm kurulması gerekli olan karşılıklı olarak açılan boşanma davalarına ve boşanmanın ferilerine yönelik diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, duruşma için takdir olunan 3.815 TL vekâlet ücretinin ...'den alınarak ...'...
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ : Seydişehir Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi TARİHİ : 26/06/2014 NUMARASI : 2013/273-2014/553 Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Dava, Türk Medeni Kanununun 166/son maddesine dayalı fiili ayrılık nedeniyle boşanma isteği olup, mahkemece kabul edilmiştir....
Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, davacı erkek vekili tarafından fiili ayrılık nedenine dayalı olarak açılan boşanma davasında kabule ilişkin şartların gerçekleşip gerçekleşmediği, ret kararından sonra ortak hayatın yeniden kurulup kurulmadığı noktasında toplanmaktadır. 2. İlgili Hukuk 4721 sayılı Türk Medeni Kanun'un 166 ncı maddesinin dördüncü fıkrası, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddesi 3. Değerlendirme 1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür. 2....
Mahkemece yapılan yargılama sonunda; " Davacının evliliğin iptali talebinin reddine, davalının akıl hastası olmadığı belirlenmekle akıl hastalığı nedeniyle boşanma talebinin de reddine, Davalı için takdir edilmiş olan dava tarihinden itibaren aylık 300 TL tedbir nafakasının hükmün kesinleşmesine kadar devamına" karar verilmiştir. Davalı (kadın) vekili istinaf dilekçesinde, davanın reddine dair kararın doğru olduğunu, itirazları olmadığını ancak davanın reddi halinde davalı lehine vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken davalıya vekalet ücreti verilmediğini belirterek kararın vekalet ücreti yönünden kaldırılmasına ve davalı lehine vekalet ücreti takdirine karar verilmesini talep etmiştir. Dava, mutlak butlan nedeniyle evliliğin iptali olmadığı takdirde TMK 165.madde gereğince akıl hastalığı nedeniyle boşanma davasıdır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Evlenmenin İptali ve Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dava, evlenmenin iptali, olmadığı takdirde boşanma kararı verilmesine ilişkin olup, mahkemece davalının, davacı tarafından korkutularak evlenmeye razı edilmiş olması nedeniyle Türk Medeni Kanununun 151. maddesi gereğince evlenmenin iptaline karar verilmiştir. Yapılan soruşturma ve toplanan delillerden, özellikle davacının kendi tanığı olan Ali’nin beyanından anlaşılacağı üzere davalı kadının, davacı erkekle kendi rızasıyla kaçarak evlendiği ancak daha sonra pişman olduğunu beyan ettiği sabittir. Gerçekleşen bu durum karşısında evlenmenin iptali davasının şartları oluşmadığı halde, evlenmenin iptaline karar verilmesi doğru olmayıp bozmayı gerektirmiştir....
İlk derece mahkemesince; davanın kabulü ile tarafların fiili ayrılık nedeniyle TMK'nın 166/son maddesi uyarınca boşanmalarına, davalı kadının nafaka ile maddi ve manevi tazminat taleplerinin reddine hükmedilmiştir. Davalı kadın vekili; erkeğin kabul edilen boşanma davasına, kadının reddedilen taleplerine, kusur tespitine, ziynet alacağı davasının tefrik edilmesinin hatalı olduğuna yönelik istinaf başvurusunda bulunmuştur. Dava; fiili ayrılık (TMK md. 166/son) nedenine dayalı boşanma davası ve fer'ilerine ilişkindir....
bilmesine rağmen bunu erkeğe evlenmeden önce söylemediği, bu şekilde ... sarsıcı davranışta bulunduğu” vakıası kusur olarak yüklenilmiş ise de; mahkemece belirlenen bu vakıanın evlilik öncesine ait olduğu ve tüm koşulların varlığı halinde ancak nispi butlan sebebi olabileceği, nispi butlan sebebine bağlı olarak açılmış bir davanın da bulunmadığı, evlilik öncesine ait bir vakıanın boşanma davasında kadına kusur olarak yüklenemeyeceği, kadının başkaca kusurlu bir davranışı ispat edilemediğine göre, davacı-karşı davalı erkeğin davasının kabulü de doğru olmamış ve bozmayı gerektirmiştir....