DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Boşanma (Fiili Ayrılık Nedenine Dayalı Boşanma) davasında (TMK m.166/4) davacı taraf, kusur tespiti, davalı kadın lehine hükmedilen nafakalar ve tazminatlar yönünden, davalı taraf; kusur tespiti, lehine hükmedilen nafakalar ve tazminat miktarları yönünden süresinde istinaf talebinde bulunmuştur. Boşanma (Fiili Ayrılık Nedenine Dayalı Boşanma TMK m.166/4) eldeki davada, resen gözetilecek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf sebepleriyle sınırlı olarak (HMK md. 355) mahkememizce yapılan inceleme sonucunda; İlk derece mahkemesince; davanın esasıyla ilgili hükme etki edecek tüm delillerin toplanıp değerlendirildiği, usulü işlemlerin Hukuk Muhakemeleri Kanununa uygun olarak yerine getirildiği, kanunun olaya uygulanmasında ve gerekçede hata edilmediği, Bu itibarla; TMK'nun 166/4.maddesi uyarınca boşanmaya karar verilmesinde ve kusura ilişkin yapılan değerlendirmede, her hangi bir isabetsizlik yoktur....
Bölge Adliye Mahkemesinin Gönderme Kararı İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı-karşı davalı erkek vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine; Bölge Adliye Mahkemesinin 30.11.2022 tarihli kararı ile evliliğin yokluğunun tespitine dair dava neticesinde verilecek karar taraflar arasındaki boşanma davalarını etkileyecek nitelikte bulunduğundan, evliliğin yokluğunun tespiti davası boşanma davaları açısından bekletici sorun oluşturacağı, o halde tarafların boşanma davalarının evliliğin yokluğunun tespiti davasından tefrik edilmesi, evliliğin yokluğunun tespiti davasının sonucu beklendikten sonra tarafların boşanma davaları hakkında olumlu ya da olumsuz karar verilmesi gerekirken, iken yargılamaya devam edilerek evliliğin yokluğunun tespiti davasının reddi ile tarafların boşanma davaları hakkında hüküm verilmesi hatalı olduğu gerekçesi ile davacı-karşı davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile kararın tamamının kaldırılmasına, eksikliklerin giderilmesi...
maddesi uyarınca nüfus kaydının düzeltilmesine yönelik olan ve Türk Medeni Kanununun 145. maddesinde düzenlenen mutlak butlan ve evlenmenin iptali ile ilgisi bulunmayan davanın genel hükümlere göre Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 Sayılı HMK.’nun 21. ve 22.(1086 sayılı HUMK.’nun 25. ve 26.) maddeleri gereğince Adana 1. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 05/07/2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm maddi tazminat yönünden temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. 1-Dava münhasıran Türk Medeni Kanununun 166/son maddesi uyarınca fiili ayrılık nedenine dayanarak açılmıştır. ...ile sonuçlanan ...1.Aile Mahkemesinin 2003/907 esas, 2005/13 karar sayılı dosyasında ret kararı 8.7.2005 tarihinde kesinleşmiştir. Türk Medeni Kanununun 166/son maddesine dayalı boşanma davası 27.5.2008 tarihinde açılmış olduğuna göre üç yıllık süre geçme koşulu gerçekleşmemiştir....
Dava dosyası ve eklerinin incelenmesinde; miras bırakan 1920 doğumlu İsmail in 21.09.2006 tarihinde davacı Pakize ile evlendiği, 23.06.2007 tarihinde vefat ettiği, davalılar tarafından A... 7.Sulh Hukuk Mahkemesinden 2010/2718-2010/2523 E.K sayılı mirasçılık belgesinin alındığı bu ilamda davacıya pay verilmediği, davalılardan Ahmet tarafından A... 11.Aile Mahkemesine 31.05.2007 tarihinde açılan mutlak butlan sebebine dayalı evliliğin iptali davasının 08.05.2009 tarihinde kabul edildiği, davacı tarafından temyiz edilen bu kararın Yargıtay 2.Hukuk Dairesi tarafından 22.09.2010 tarihinde onanarak kesinleştiği anlaşılmaktadır. Türk Medeni Kanunu’nun 159. maddesine göre; evlenmenin butlanını dava etme hakkı mirasçılara geçmez. Ancak, mirasçılar açılmış bir davayı sürdürebilirler. Dava sonucunda evlenme sırasında iyi niyetli olmadığı anlaşılan sağ kalan eş, yasal mirasçı olamayacağı gibi, daha önce yapılmış olan ölüme bağlı tasarruflarla kendisine sağlanan hakları da kaybeder....
Öyleyse kadının evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebine dayalı açtığı karşı boşanma davasının da kabulüne karar verilmesi gerekirken, yetersiz gerekçe ile reddi doğru olmamış ise de, tarafların Türk Medeni Kanununun 166/son maddesinde düzenlenen fiili ayrılık hukuki sebebine dayalı olarak açtıkları boşanma hükmü taraflarca temyiz edilmeyip kesinleşmekle, kadının evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebine dayalı açtığı karşı boşanma davası konusuz kalmıştır. Bu nedenlerle mahkemece konusuz kalan davalı-davacı kadının boşanma davası hakkında açıklanan çerçevede bir karar verilmek üzere hükmün bozulmasına karar vermek gerekmiştir. 3-Yukarıda 1. bentte açıklanan sebeplerle, boşanmaya sebep olan olaylarda davacı-davalı erkek tamamen kusurlu olduğuna göre; davalı-davacı kadının maddi tazminat (TMK m.174/1) talebinin reddi de doğru olmayıp bozmayı gerektirmiştir....
150/1. maddesi gereğince nispi butlan nedenine dayalı olarak tarafların evliliğin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı-davacı vekili; evliliğin nispi butlan ile iptaline ilişkin kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, bipolar bozukluğun klasik anlamda kalıtsal bir hastalık olmadığını, raporun yetersiz olduğunu, ziynet alacağı davasının şekli nedenlerle reddedildiğini belirterek kararın kaldırılması, tarafların boşanmalarına karar verilmesi maddi ve manevi tazminat ile ziynet alacağı talebinin kabulüne karar verilmesi istemi ile istinaf kanun yoluna başvurmuştur. DEĞERLENDİRME VE SONUÇ: HMK'nın 355. maddesine göre re'sen gözetilecek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf incelemesi istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Dava, nispi butlan sebebi ile evlenmenin iptali ile ziynet alacağına ilişkindir. Taraflar 09/03/2015 tarihinde evlenmiş, dava 13.05.2015 tarihinde açılmıştır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm manevi tazminat ve yoksulluk nafakası yönünden temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. 1-Retle sonuçlanan boşanma davası 13.9.2002 tarihinde kesinleşmiş fiili ayrılık sebebine dayalı bu dava 25.7.2005 tarihinde açılmıştır.3 yıllık fiili ayrılık süresi dolmadan Türk Medeni Kanununun 166/son maddesi gereğince boşanmaya karar verilmesi doğru değilsede; bu husus temyiz edilmediğinden bozma nedeni yapılmamış yanlışlığa işaret etmekle yetinilmiştir. 2-Temyiz sebeplerine hasren yapılan incelemeye gelince; Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre yerinde bulunmayan bütün temyiz isteğinin reddiyle hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine...
ASLİYE HUKUK(AİLE) MAHKEMESİ TARİHİ : 18/05/2021 NUMARASI : 2020/213 ESAS 2021/246 KARAR DAVA KONUSU : Fiili Ayrılık Nedenine Dayalı Boşanma KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen kararına karşı, davalı tarafından istinaf başvurusunda bulunulmakla, Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 353.madde uyarınca duruşma yapılmadan dosya incelendi gereği düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA, SAVUNMA İLE YARGILAMA SÜRECİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; daha önce evlilik birliğinin sarsılması nedeniyle Burdur Aile Mahkemesinin 2015/131 E. Sayılı dosyası ile boşanma davası açtığını, ancak davanın reddedildiğini, bu kararın 20/06/2017 tarihinde kesinleştiğini, red kararının kesinleştiği tarihten itibaren tarafların bir araya gelmediklerini, bu sebeple fiili ayrılık nedeni ile boşanmalarına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....