Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava; davacı kadın tarafından açılmış TMK.nun 166/1 maddesine dayalı boşanma, fer'ileri ve kocanın soyadını kullanmaya izin istemine ilişkindir. Kocanın soyadını kullanmaya izin istemi boşanmanın fer'isi niteliğinde bir talep olmayıp bağımsız nitelikte ve ayrıca harcı yatırılmak suretiyle açılması gereken bir dava olduğundan bu dosyadan tefrikine karar verilmiştir....

Dosyada toplanan bilgi ve belgelere göre davacı, Yamanlıca soyadlı eşinden boşandıktan sonra kızlık soyadı olan ... soyadını almıştır. ... 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin 1997/123 karar sayılı ilamı içeriğine göre; davacı boşandığı eşinin soyadını kullanmasına izin verilmesini istemiş, yargılama sırasında istemini "... soyadının Yamanlıca olarak tashihi" olarak düzeltmiştir. Toplanan kanıtlar uyarınca da mahkemece davacının soyadı "Yamanlıca" olarak tashih edilerek nüfusa işlenmesine karar verilmiştir. Nüfus Müdürlüğünce, mahkemenin bu ilamı doğrultusunda davacının soyadı nüfus kaydından "Yamanlıca" olarak düzeltilmiştir. Ergin olan kişinin açmış olduğu dava sonucunda soyadı değişmiş olduğundan aynı konuda tekrar dava açamaz; buna 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Yasasının 36. maddesinin (b) bendi izin vermez. Açıklanan tüm bu nedenlerle davanın reddi gerekirken kabulü ile davacının soyadının -istem gibi- değiştirilmesine karar verilmesi doğru görülmemiştir....

    Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacı, ilk eşi .... öldükten sonra, yeniden evlenerek Keskin soyadını aldığını ancak ikinci eşi .....'in de öldüğünü bildirerek "...." olan soyadının ilk eşinin soyadı olan "...." olarak değiştirilmesini istemiş, mahkemece istem gibi karar verilmiştir. 27.12.1934 tarihli ve 2891 sayılı Soyadı ....'nin 18. maddesinin "evlenen dul kadın evlendiği günden itibaren yeni kocasının soyadını alır ve eski kocasının soyadına bir daha dönemez" hükmü gereğince davanın reddine karar verilmesi gerekirken, yerinde olmayan gerekçeyle davanın kabulüne karar verilmiş olması doğru görülmemiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, 06.04.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      Verilen bu karara karşı davacı-karşı davalı erkek tarafından kadının boşanma davasının kabulü, kusur belirlemesi, tazminatlar, nafakalar, ziynet alacağı, davalı-karşı davacı kadın tarafından ise tazminatlar ve nafakaların miktarları, ziynet alacağı ve kocanın soyadını kullanmaya izin davası yönünden istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine, bölge adliye mahkemesince itirazlar esastan reddedilmiş, bu karar, taraflarca yukarıda gösterildiği şekilde temyiz edilmiştir. İlk derece mahkemesince verilen kararlar, istinaf edilmeyen yönlerden kesinleşmiş olup, istinaf edilmeyen konular temyize getirilemez....

        de bu evlilik birliğinde doğan çocukları olarak nüfusta kayıtlıdır. 4721 Sayılı Türk Medeni Kanununun 187. maddesi hükmü uyarınca kadın, evlenmekle kocasının soyadını alır; ancak evlendirme memuruna veya daha sonra nüfus idaresine yapacağı yazılı başvuruyla kocasının soyadı önünde önceki soyadını da kullanabilir. Somut olayda davacı kadının evlenmekle kocası ...'ün soyadını almış olup, evlilik birliği sürdükçe ve kocası soyadını değiştirmiş olmadıkça kadın kocasının bu soyadını taşımak durumundadır. Saptanan bu durum karşısında davacının kendiliğinden evlenmekle aldığı soyadını değiştirme hakkı bulunmadığından mahkemece davanın aktif husumet ehliyeti yokluğundan reddine karar verilmesi gerekirken kabulü yolunda hüküm kurulması doğru görülmemiştir....

          Ancak; 4721 Sayılı Türk Medeni Kanununun 187. maddesi hükmü uyarınca kadın, evlenmekle kocasının soyadını alır; ancak evlendirme memuruna veya daha sonra nüfus idaresine yapacağı yazılı başvuruyla kocasının soyadı önünde önceki soyadını da kullanabilir. Somut olayda davacı kadının evlenmekle kocası ...'un soyadını almış olup, evlilik birliği sürdükçe ve kocası soyadını değiştirmiş olmadıkça kadın kocasının bu soyadını taşımak durumundadır. Saptanan bu durum karşısında davacının kendiliğinden evlenmekle aldığı soyadını değiştirme hakkı bulunmadığından mahkemece davanın davacı ... yönünden reddine karar verilmesi gerekirken kabulü yolunda hüküm kurulması doğru görülmemiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, 02.04.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....

            AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 26/10/2022 NUMARASI : 2022/842 2022/763 DAVA KONUSU : Çocuğun Annesinin Soyadını Kullanmaya İzin KARAR : Taraflar arasındaki Çocuğun Annesinin Soyadını Kullanmaya İzin davasında Osmaniye 2. Aile Mahkemesi ile Osmaniye 1....

            DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava; Boşanmadan Sonra Açılan (Çocuğun Annesinin Soyadını Kullanmaya İzin)talebine ilişkindir. İlk derece mahkemesince verilen karara karşı davacı taraf; kararın tamamı yönünden süresinde istinaf talebinde bulunmuştur. Somut olaya gelince; Mahkemenin derdestlik iddiasına konu, Kayseri 3. Aile Mahkemesinin 2020/1239 Esas sayılı dosyasının kadının ikinci evliliğinden olma, Güneş Alp Akdoğan'a ilişkin olduğu, dava konusunun ise Mehmet Eren isimli çocuğun annenin kızlık soyadını kullanmasına ilişkin olduğu, böylelikle derdestlik durumunun söz konusu olmadığı mahkemece tarafların usulüne uygun olarak dava dilekçelerinin tebliği sağlanarak gösterdiği takdirde delillerinin toplanarak sonucu uyarınca karar vermekten ibarettir....

            Taraflar arasındaki çocuğun annenin soyadını kullanmasına izin davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir. Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I....

              tanımadığı, çocuğun eğitimi ve bakımı ile annenin ilgilendiği, tanık beyanları ile çocuğun soyadının annesinden farklı olması nedeniyle zorluklar yaşadığı, çocuğun soyadının değiştirilmesini kendisininde istediği dikkate alındığında, Anayasa Mahkemesi’nin benzer olaylarda verdiği hak ihlaline ilişkin kararları da gözetilerek, davanın kabulüne çocuğun "..." olan soyadının değiştirilerek annenin kızlık adı olan "Sayılgan" soyadını kullanmasına izin verilmesine izin verilmesine karar verilmiştir....

                UYAP Entegrasyonu