"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Kadının Sadece Bekarlık Soyadını Kullanmasına İzin Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı kadın, evlilik içerisinde yalnızca bekarlık soyadı olan "..." soyadının kullanılmasını talep etmiş, davalı olarak Nüfus Müdürlüğünü göstermiştir. Dava sonucunda verilecek karar, davacınıni eşi ...'in hukuki durumunu da etkileyeceğinden, adı geçenin davaya dahil edilmesi, gösterdiği takdirde delillerinin toplanması ve tüm deliller birlikte değerlendirilerek gerçekleşecek sonucu uyarınca bir hüküm kurulması gerekirken, eksik hasım ve inceleme hüküm kurulması doğru görülmemiştir....
Hukuk Dairesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-davacı kadın tarafından kusur belirlemesi, reddedilen tazminat ve nafaka talepleri ile çocuk yararına hükmolunan nafaka miktarları, çocuğun annenin soyadını kullanmasına izin hakkında hüküm kurulmaması yönünden; davacı-davalı erkek tarafından ise katılma yoluyla kadının davasının kabulü, kusur belirlemesi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenlere yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 267.80'er TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, dosyanın ilk derece mahkemesine...
Davalı cevap vermemiş,duruşmada boşanmayı kendisinin de istediğini,çocuk için talep edilen aylık 500 TL.nafakayı kabul ettiğini,ancak davacının kendisi için nafaka ve tazminat taleplerini kabul etmediğini,davacının kendisinin soyadını kullanmasına rızası olduğunu"beyan etmiştir. Mahkemece"...erkek tam kusurlu bulunarak tarafların boşanmalarına,müşterek çocuğun velayetinin anneye verilmesine,baba ile kişisel ilişki tesisine,çocuk için hükmedilen aylık 400 TL.tedbir nafakasının karar kesinleşene kadar devamına,karar kesinleştiğide aylık 500 Tl.iştirak nafakasına-kadının yoksulluk nafakası talebinin reddine-kadın lehine 5.000 TL.maddi tazminata-kadının manevi tazminat talebinin reddine,kadının diğer eşin soyadını kullanmasına izin verilmesine"karar verilmiş,karara karşı davacı kadın vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur....
ın soyadlarının ... olarak değiştirilmesine karar verilmiştir. 1-Dosya içindeki bilgi ve belgelerden; davacının, ... ile evlenmekle ... soyadını aldığı, kocasının 03.03.2001 tarihinde öldüğü, davacının kocası hanesinde kalarak onun soyadını kullanmaya devam ettiği anlaşılmaktadır. Türk Medeni Kanununun 187. ve Soyadı Nizamnamesinin 17. maddelerinde kadının evlenmekle kocasının soyadını alacağı, isterse kocasının soyadı önünde önceki soyadını da kullanabileceği, daha önce iki soyadı kullanan kadının bu haktan sadece bir soyadı için yararlanabileceği, Soyadı Nizamnamesinin 18. maddesinde de dul bir kadının evlenmekle yeni kocasının soyadını alacağı, Nüfus Hizmetleri Kanununun 23. maddesinin ikinci fıkrasında ise kadının evlenmekle kaydının kocası hanesine taşınacağı, koca ölse de kadın yeniden evlenmedikçe ölen kocasının aile kütüğünde kalacağı, ancak dilerse babasının kütüğüne dönebileceği öngörülmüştür....
Aile Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, boşanan kadının eski kocasının soyadını kullanmasına izin verilmesi istemine ilişkindir. Asliye Hukuk Mahkemesince, dava konusu uyuşmazlığın TMK’nun ikinci kitabında düzenlenmiş olması nedeniyle, Aile Mahkemesinin görev alanına girdiği gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Aile Mahkemesi de, boşanma kararının kesinleşmesinden itibaren bir yıllık hak düşürücü süre geçtikten sonra açılan davanın Asliye Hukuk Mahkemesinde görülmesi gerektiğinden söz ederek görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. TMK’nun 178. maddesinde, “Evliliğin boşanma sebebiyle sona ermesinden doğan dava hakları, boşanma hükmünün kesinleşmesinin üzerinden bir yıl geçmekle zamanaşımına uğrar.” hükmüne yer verilmiştir....
Dosya içindeki bilgi ve belgelerden; davacının, ... ile evlenmekle ... soyadını aldığı, kocasının 20.04.2005 tarihinde öldüğü, davacının kocası hanesinde kaldığı ve onun soyadını kullanmaya devam ettiği anlaşılmaktadır. Türk Medeni Kanununun 187. maddesi ile Soyadı Nizamnamesinin 17. maddelerinde kadının evlenmekle kocasının soyadını alacağı, isterse kocasının soyadı önünde önceki soyadını da kullanabileceği, daha önce iki soyadı kullanan kadının bu haktan sadece bir soyadı için yararlanabileceği, Soyadı Nizamnamesinin 18. maddesinde de dul bir kadının evlenmekle yeni kocasının soyadını alacağı, Nüfus Hizmetleri Kanununun 23. maddesinin ikinci fıkrasında da kadının evlenmekle kaydının kocası hanesine taşınacağı, koca ölse de kadın yeniden evlenmedikçe ölen kocasının aile kütüğünde kalacağı, ancak dilerse babasının kütüğüne dönebileceği öngörülmüştür. Bu durumda kadının kocasından aldığı soyadı ancak yeniden evlenmekle veya kendi isteğiyle babası kütüğüne dönmekle değişebilir....
Gerek Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin konuya ilişkin ihlal kararları, gerekse Anayasa Mahkemesinin bu husustaki bireysel başvuru sonucu aldığı ihlal kararları karşısında, Türk Medeni Kanununun 187'nci maddesinde yer alan düzenlemeyi artık, “evlenen kadın, sadece evlenmeden önceki soyadını kullanmak isteği bulunmadığı takdirde kocasının soyadını alır” şeklinde yorumlamak ve hak ihlaline yol açmamak için bu husustaki istekleri kabul etmek gerekir. Anayasa Mahkemesinin, anayasal denetim sonucunda, yasal düzenlemenin Anayasa'ya aykırı olmadığı yönünde vermiş bulunduğu “itiraz başvurusunun reddine” dair 10.03.2011 tarihli 2009/85 esas, 2011/49 k. sayılı kararı (R.G. 21.10.2011 tarih ve 28091 sayı), soyut norm denetimine ilişkindir. Yasal norm, Anayasa'ya aykırı bulunmayabilir ama, somut bir olayda “hak ihlaline” yol açabilir. Bu kararın bağlayıcılığı, itiraz konusu kuralın on yıl geçmedikçe tekrar Anayasa Mahkemesi önüne götürülemeyeceği bakımındandır....
Taraflar arasındaki kadının boşandığı kocasının soyadını kullanmasına verilen iznin kaldırılması davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir. Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I....
Kimlik Nolu kocası T5'den boşandığı ve boşanma kararının kesinleşmesinden sonra "EPİKMEN" olan soyadını kullanmasına izin verildiği, ancak davacı Ela Didem'in yeniden evlenerek Costa Monecolo soyadını aldığı anlaşılmakla, davacının boşandığı eşi T5'in "EPİKMEN" soyadını kullanım izninin kaldırılmasına ve bu şekilde nüfusa tesciline" karar verilmiştir. T1 verdiği istinaf dilekçesinde, mahkeme kararının 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 14.maddesi uyarınca mevzuata aykırı olduğunu belirterek bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir. Davacı istinafa cevap vermemiştir. Dava, boşandığı eşin soyadını taşımaya izin kararının kaldırılması davasıdır. Davacı taraf davayı açarken davacının eski eşi T5'i davalı gösterip sadece ona karşı dava açmış, ilk derece mahkemesinin tensip ara kararının 5.maddesi gereğince tensip tutanağı ve dava dilekçesinin " ilgili " sıfatıyla Nüfus Müdürlüğüne gönderilmesine karar verilmiştir. Karar başlığında T1 ilgili olarak gösterilmiştir....
un Türk vatandaşlığına geçerek Ali ... ad ve soyadını aldığını ve kocasının 25.02.2010 tarihinde öldüğü, davacının kocası hanesinde kalarak onun soyadını kullanmaya devam ettiği anlaşılmaktadır. Türk Medeni Kanununun 187. ve Soyadı Nizamnamesinin 17. maddelerinde kadının evlenmekle kocasının soyadını alacağı, isterse kocasının soyadı önünde önceki soyadını da kullanabileceği, daha önce iki soyadı kullanan kadının bu haktan sadece bir soyadı için yararlanabileceği, Soyadı Nizamnamesinin 18. maddesinde de dul bir kadının evlenmekle yeni kocasının soyadını alacağı, Nüfus Hizmetleri Kanununun 23. maddesinin ikinci fıkrasında ise kadının evlenmekle kaydının kocası hanesine ...ınacağı, koca ölse de kadın yeniden evlenmedikçe ölen kocasının aile kütüğünde kalacağı, ancak dilerse babasının kütüğüne dönebileceği öngörülmüştür. Bu durumda kadının kocasından aldığı soyadı ancak yeniden evlenmekle veya kendi isteğiyle babası kütüğüne dönmekle değişebilir....