"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL-TENKİS Taraflar arasında görülen davada; Davacı, mirasbırakanı Hasan'ın dava konusu 816 ada 1 parselin geldisi olan 17 ada 1 parseldeki paylarının tamamını 29.11.1988 tarihinde, sonradan oğlu davalı ... ile evlenen davalı ...'e satış suretiyle temlik ettiğini, adı geçen davalıların 1999 yılında boşandıklarını ve boşanma protokolü ile dava konusu taşınmazın 1/2'şer pay ile mirasbırakanın oğlu olan davalılar...ve ...'e bırakıldığını, bilahare taşınmazda kat mülkiyeti kurulup davalılar adına bağımsız bölümlerin tescil edildiğini, anılan tüm devirlerin muvazaalı ve mal kaçırma amaçlı olduğunu ileri sürerek, dava konusu taşınmazda davalılar...ve ... adına olan tapuların iptali ile miras payı oranında adına tesciline, olmadığı takdirde tenkise karar verilmesini istemiştir....
in anne-babasının ... ve ... olduğu yönündeki iddia ile ilgili olarak DNA testi yaptırılıp alınacak rapor da gözetilerek oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken eksik araştırma ve inceleme ile davanın kabulüne karar verilmesi, 3. 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu'nun "Evlenmenin bildirilmesi ve tescili" başlığı altındaki 23 üncü maddesinin ikinci fıkrasına göre, evlenen kadının kaydının kocasının hanesine taşınacağı, kocası ölen kadın yeniden evlenmedikçe ölen kocasının aile kütüğünde kalacağı ancak dilerse babasının kütüğüne de dönebileceği düzenlenmiştir. Somut uyuşmazlıkta, iddia edildiği üzere bekarlık hanesinde ... T.C Kimlik Numaralı ... ve ... oğlu 18.05.1943 d.lu, ... ile ... İli ... İlçesi ... Mah. Cilt: ..., Hane No: ..., BSN:...'de, ... ve ... kızı ... ... ismiyle ......
Oluşa ve tüm dosya kapsamına göre, amcasının oğlu olan sanık ...’le 07.07.2009 tarihinde ailesinin baskısıyla evlenen maktulenin henüz düğünü yapılmadan, 09.07.2009 tarihinde evinden kaçarak Yüksekova ilçesine gittiği, sanıkların maktuleyi yaklaşık yirmi gün boyunca aradıkları, arkadaşları olan tanıklar ... ve ...’e, bu işin namus meselesi olduğunu söyleyerek maktuleyi sordukları, 01.08.2009 tarihine kadar arkadaşlarının yanında kalan maktulenin bu tarihte akrabası olan tanık ... ile karşılaştığı ve onun evine gittiği, maktulenin bulunduğunu haber alan sanıklar ..., ... ve ...’in, tanıklar ..., ... ve ...’ın bulunduğu eve gelip maktuleyi almak istedikleri, tanıkların maktuleyi vermeyeceklerini söylemeleri üzerine maktulenin babası olan sanık ...’le birlikte sanık ...’in aynı eve geldikleri, maktuleye bir kötülük yapılmasından endişe eden tanıkların maktuleyi polis merkezine götürdükleri, reşit olan maktulenin babasıyla birlikte gitmek istediğini söylediği, bunun üzerine maktuleyle...
Somut olayda;14.08.1987 tarihinde evlenen eşler arasındaki mal rejimi, davacının eşi ve tarafların ortak miras bırakanı İffet'in 16.07.2008 tarihinde ölümüyle sona ermiştir. Dava konusu 18665 ada 1 ve 46840 ada 1 parsellere ait olan ve miras bırakan İffet'in ölümünden sonra miras sebebiyle intikal gören son tapu kayıtları dosya içinde yer almakta ise de, miras bırakan eş İffet'in edindiği tarihe ilişkin tapu kayıtlarının tedavülleri dosya içinde yer almadığı için TMK.nun 179. maddesine göre, mal rejiminin tasfiyesinde eşlerin bağlı oldukları rejimin ne olması gerektiği anlaşılamamıştır....
Dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına, mevcut deliller mahkemece takdir edildiğine, kabul kararı verilenler dışında davacıya ait ziynet eşyalarının davalı yanca alındığı, götürülmesine engel olunduğu veya evde kaldığı davacı tarafça kanıtlanamadığına, bu eşyaların nitelikleri gereği kadının üzerinde olması olağan ve hayatın akışına uygun bulunduğuna, 07.09.2002 tarihinde evlenen ve 08.12.2003 tarihinde açılan boşanma davası sonucu verilen kararın temyiz edilmeksizin 07.04.2005 tarihinde kesinleşmesiyle boşanan taraflar arasında geçerli olan edinilmiş mallara katılma rejiminin devamı sırasında 09.04.2003 tarihinde açılan banka hesabındaki 7.631,00 TL’dan yarı payının davacının talebi ile bağlı kalınarak 3.750,00 TL olarak davalıdan alınmasına karar verilmesinde herhangi bir isabetsizlik bulunmadığından taraf vekillerinin bu yönlere ilişkin temyiz itirazlarının reddi ile aşağıda belirtilen hususlar dışında kalan diğer hüküm bölümlerinin ONANMASINA, Davacı...
İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla; Suriye uyruklu olup, 30/05/1984 tarihinde Türk vatandaşı … ile evlenen davacının, 5901 sayılı Kanun'un 16. maddesi uyarınca evlenme yoluyla Türk vatandaşlığını kazanması amacıyla 18/06/2010 tarihli dilekçeyle İstanbul Valiliği'ne başvurduğu, bu başvurusu üzerine İstanbul Valiliği Vatandaşlık Başvuru İnceleme Komisyonu'nun 12/04/2011 tarihli kararıyla davacının 1984 yılından beri Türk vatandaşı ile evli olduğu, müşterek çocuklarının bulunmadığı, aynı çatı altında evliliklerini fiilen devam ettirdikleri, birbirlerini ve ailelerini iyi derecede tanıdıkları, kendi aralarında Türkçe dilini konuştukları, evliliklerinde iyi niyetli oldukları, 24/03/2011 tarih ve 51243 sayılı İstanbul Valiliği İl Emniyet Müdürlüğü yazısında belirtilen suçlarının milli güvenlik ve kamu düzeni bakımından engel teşkil etmediği takdirde 5901 sayılı Kanun'un 16. maddesindeki şartları taşıdığı kanaatine varılarak konuya ilişkin evrakların davalı idareye gönderilmesi...
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 31/12/2021 NUMARASI : 2021/527 ESAS - 2021/834 KARAR DAVA KONUSU : Tanıma Ve Tenfiz KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen kararına karşı, davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmakla, Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 353/1- b-1- son cümle uyarınca duruşma yapılmadan dosya incelendi gereği düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA, SAVUNMA İLE YARGILAMA SÜRECİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 11/09/2000 tarihinde evlenen tarafların müşterek üç çocuklarının olduğunu, aile birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle Avusturya Cumhuriyeti Devleti Graz- West Bölge Mahkemesinin 29/06/2021 tarih ve 112 C2/20h-33 sayılı kararı ile boşandıklarını, 121 Pu 3/20b sayılı protokol ile de boşanmanın sonuçlarının düzenlendiğini, kesinleşen boşanma kararının ve protokolün tenfizine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
ya aktardığı, davacıların bu kişi aleyhine açtıkları tapu iptal - tescil olmazsa bedelin tahsili davalarının kabul edildiği ve ... tarafından temyiz edilmediği, bu davaların sonucu eldeki davayı direk etkilemese bile murisin iradesi bakımından önem taşıdığı, mirasbırakanın yakın arkadaşı olan davalının taşınmazın yer aldığı sitede oturduğu, taşınmazın davalıya devrine rağmen alıcı davalının gerek murisin sağlığında gerekse ölümünden sonra taşınmazı hiç tasarruf etmediği, halen davacıların oturduğu, hatta davalının, evlenen oğlunu tadilat masrafı yaparak aynı sitedeki annesine ait eve oturttuğu, dava konusu eve oturtma girişiminde bulunmadığı, kişinin kendi evi varken bir başkasına ait eve oğlunu, bir de masraf yaparak, oturtmasının hayatın olağan akışına aykırı olduğu, tanık beyanlarına göre murisin, dava konusu taşınmazı davalıya devretmeden önce muvazaalı işlem için tanık olarak dinlenen kişiye teklif götürdüğü, tanığın kabul etmemesi üzerine davalı ile bu muvazaalı işlemi yaptığı,...
ün, çevresindekilere evlenmek üzere bir bayan aradığını ve kendisiyle evlenen kişiye ...'daki evini vereceğini söylediği, sanık ...'nın, bunu duyması üzerine katılana "kaynanamı sana vereceğim" dediği, katılanın da "ömür boyu bana bakarsa ...'daki evi ona veririm" diye söylediği, ayrıca,...'nın, kaynanasının kendisine iyi bakacağını birlikte yaşayabileceklerini söyleyerek katılanı evlenme hususunda ikna ettiği, diğer sanık ...’nin de evlenmeyi ...’daki ev karşılığında kabul ettiği, sanıklarla katılanın tanık ... ile ...'ya gittikleri, orada katılanının evini gezip gördükten sonra tapuya gidip satış sözleşmesi yaparak evi sanık ...’nin üzerine geçirdikleri, ardından da ölünceye kadar bakma sözleşmesi imzalamak üzere notere gittikleri, ilgililerin beyanına göre, noter görevlisinin, sanık ...'...
ün, çevresindekilere evlenmek üzere bir bayan aradığını ve kendisiyle evlenen kişiye ...'daki evini vereceğini söylediği, sanık ...'nın, bunu duyması üzerine katılana "kaynanamı sana vereceğim" dediği, katılanın da "ömür boyu bana bakarsa ...'daki evi ona veririm" diye söylediği, ayrıca, ...'nın, kaynanasının kendisine iyi bakacağını birlikte yaşayabileceklerini söyleyerek katılanı evlenme hususunda ikna ettiği, diğer sanık ...’nin de evlenmeyi ...’daki ev karşılığında kabul ettiği, sanıklarla katılanın tanık ... ile ...'ya gittikleri, orada katılanının evini gezip gördükten sonra tapuya gidip satış sözleşmesi yaparak evi sanık ...’nin üzerine geçirdikleri, ardından da ölünceye kadar bakma sözleşmesi imzalamak üzere notere gittikleri, ilgililerin beyanına göre, noter görevlisinin, sanık ...'...