GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP, DÜŞÜNÜLDÜ: Dairemizce HMK'nın 355. maddesi kapsamında istinaf dilekçesinde belirtilen hususlarla sınırlı olmak üzere ve kamu düzenine ilişkin hususlar resen dikkate alınarak yapılan inceleme neticesinde; Dava eser sözleşmesinden kaynaklanan alacak ve tazminat istemine ilişkin olup istinafa konu uyuşmazlık ihtiyati haciz talebinin reddinin kaldırılması taleplidir. 6100 sayılı HMK'nın 341. maddesinde ilk derece mahkemelerinden verilen nihai kararlar ile ihtiyati tedbir, ihtiyati haciz taleplerinin reddi ve bu taleplerin kabulü halinde itiraz üzerine verilecek kararlara karşı istinaf yoluna başvurulabileceği açıkça belirtilmiştir. HMK'nın 394/1. maddesi uyarınca ilk derece mahkemesince verilen ihtiyati tedbirin kabulü kararına karşı itiraz yolu açıktır. Aynı maddenin 4. fıkrasına göre mahkeme itiraza ilişkin olarak tarafları dinlemek üzere davet edip karar verir....
DAVANIN KONUSU : İhtiyati Tedbir Kararına İtiraz Taraflar arasında görülen davada Ankara 11....
HMK'nın 389/1 Maddesinde; "Mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkansız hale geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hallerinde, uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir" hükmü düzenlenmiştir. Dava, davacı ile davalılar arasında yapılan kat karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklı para alacağı davasıdır. Para alacağı yönünden HMK'nın 389/1 maddesi uyarınca ihtiyati tedbir kararı verilmesine yasal olanak bulunmaması nedeniyle ilk derece mahkemesinin ihtiyati tedbir talebinin reddi kararı yerindedir. Sonuç olarak: Davacı vekilinin istinaf talebinin 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 353/1- b-1 maddesi gereğince esastan reddine karar karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....
HMK'nın 355. maddesi uyarınca istinaf itirazları, İİK'nın 257. ve devamı maddelerindeki düzenlemeler ve kamu düzenine ilişkin hususlarla sınırlı olarak yapılan inceleme sonunda; Geçici hukuki koruma türlerinden olan ihtiyati tedbir 6100 sayılı HMK’nın 389 ve devamı maddelerinde düzenlenmiştir. Anılan Kanunun 389. maddesinde ihtiyatin tedbirin şartları, 390. maddesinde ihtiyati tedbir talebi, 391. maddesinde ihtiyati tedbir kararının kapsam ve içeriği, 393. maddesinde ihtiyati tedbir kararının uygulanması, 394. maddesinde ihtiyati tedbir kararına itiraz ve uygulanacak usule yer verilmiştir. HMK'nın 389. maddesine göre ihtiyati tedbirin şartları; mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle bir hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşması ya da tamamen imkansız hale gelmesi veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğmasından endişe edilmesi olarak açıklanmıştır. Ayrıca, tedbirin uyuşmazlık konusu hakkında verileceği belirtilmiştir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, eser sözleşmesinden kaynaklı sebepsiz zenginleşme iddiasına dayalı alacak davasıdır. HMK'nın 389/1. Maddesinde; "Mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkansız hale geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hallerinde, uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir" hükmü düzenlenmiştir. Dava, bir miktar para alacağına ilişkin olup, para alacağı yönünden HMK'nın 389/1. maddesi uyarınca ihtiyati tedbir kararı verilmesine yasal olanak bulunmamaktadır. Bu haliyle ilk derece mahkemesinin ihtiyati tedbir kararı yerinde değildir. Davalının ve fer'i müdahilin ihtiyati tedbir kararına itirazının kabul edilerek, ihtiyati tedbirin kaldırılmasına karar verilmesi gerekirken, itirazın reddine karar verilmesi hukuka aykırıdır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ Uyuşmazlık, eser sözleşmesinden kaynaklanmakta olup, mahkemece verilen ihtiyati tedbir talebinin reddine ilişkin ara karar temyiz edilmiştir. Davanın bu niteliğine göre, inceleme görevi Yargıtay 15. Hukuk Dairesinindir. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yargıtay 15. Hukuk Dairesine gönderilmesine, 23/12/2020 tarihinde oy birliği ile karar verildi....
Asliye Ticaret Mahkemesinin 2018/561 Esas sayılı dosyasından korkordato başvurusu kapsamında ihtiyati tedbir kararı aldığını, davacı yanın ihtiyati tedbir talebinin telafisi mümkün olmayan zararlara yol açacağından bahisle, davanın görev yönünden ve esastan reddine, ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmesini talep etmiştir....
İLK DERECE MAHKEMESİ'NİN 22/02/2021 TARİHLİ DURUŞMA ARA KARARININ ÖZETİ : Mahkemece "...Mevcut ibraz edilen belgeler ışığında ihtiyati tedbir talebinin kaldırılması talebinin REDDİNE..." karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı Akbank T.A.Ş. vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; Bakırköy 3. Tüketici Mahkemesi tarafından gerçekleştirilen yargılama neticesinde huzurdaki istinafa konu tedbir kararı tesis edildiğini, ancak davacı vekilinin talebi ve yerel mahkemenin kararı, taraflar arasındaki davanın konusu ve tarafları aşar nitelikte, dava dışı alacaklıların hak kaybına ve ileride telafisi imkansız zararların ortaya çıkmasına sebep olacak nitelikte bulunduğundan yapılacak istinaf incelemesi neticesinde ilk derece mahkemesince tesis edilen tedbir kararının kaldırılarak ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmesi talep etmiştir....
T4 mahkememizin 21/12/2021 tarihli duruşmada taşınmaz üzerindeki ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasını ve teminat miktarına itiraz etmiş ise de; mahkememizin ihtiyati tedbir talebinin kabulüne ve teminat tutarına ilişkin 26/10/2021 tarihli ara kararının usul ve yasaya uygun olduğu anlaşılmakla, itirazın reddine" karar verilmiştir. İSTİNAFA BAŞVURAN TARAF ve İSTİNAF SEBEP VE GEREKÇESİ: Davalı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle: Mahkemece verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, davacı taraf dava değerini 10.000 TL olarak gösterdiğini, yerel mahkeme müvekkilin yüksek bedelli dairesine sadece 1.500 TL teminat ile tedbir koymuştur....
Hukuk Dairesinin 2019/1052 Esas 2019/2355 Karar sayılı kararı ile, davacının istinaf başvurusunun esastan reddine karar verildiğini, kararın temyiz incelemesinden de geçerek kesinleştiğini, dolayısıyla senedin teminat senedi vasfına haiz olmadığı yargı kararları ile kesinleşmiş iken, karşı tarafın tek gayesinin müvekkilinin alacağına kavuşmak için taşınmazının satışına engel olmak, müvekkilinin yıldırmak ve yıpratmak olduğunu, bu nedenle ihtiyati tedbir kararının uygulanmasının telafisi mümkün olmayan ağır şekilde mağduriyete sebep olacağını belirterek, ihtiyati tedbir kararına, koşullarına ve teminata ilişkin itirazları sunarak, 07.03.2022 tarihli ihtiyati tedbir kararına, 21.03.2022 tarihli ihtiyati tedbir kararının icra müdürlüğüne bildirilmesi yazısına ilişkin başvurularının kabulü ile, mahkemece verilen ihtiyati tedbir kararının tümden kaldırılmasına, davacının ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmesini talep etmiştir....