nedeniyle uğramış olduğu manevi zararın da karşılanması gerektiğini belirterek; mahkeme kararının kaldırılmasını, kitap basım işinin ayıplı ifa edilmesi nedeniyle müvekkilinin uğramış olduğu maddi zararların tazmin edilmesini; ayıplı olan kitapların ayıpsız olanlarla ayrıştırılması için müvekkili şirket yetkilisinin harcamış olduğu mesaiden ötürü uğranılan asgari işçilik maliyeti tutarında maddi zararın tazmin edilmesini; yine müvekkilinin uğramış olduğu manevi zararların tazmin edilmesini talep etmiştir....
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki taraf vekillerince istenmiş ve temyiz dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan, ayıplı ifa nedeniyle tazminat istemine ilişkin olup, mahkemece yapılan yargılama neticesinde, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, verilen karar taraflarca süresi içinde temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre tarafların sair temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir. 2-Taraflar arasında, davacıya ait tekstil ürünleri üzerinde fason imalât yapılması şeklinde eser sözleşmesi ilişkisi kurulduğu iki tarafında kabulündedir....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO: 2023/692 Esas KARAR NO: 2024/462 DAVA: Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ: 03/10/2023 KARAR TARİHİ: 06/06/2024 Mahkememizde görülmekte olan alacak (eser sözleşmesinden kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;müvekkilinin davalı taraf ile akdettiği sözleşmedeki edimlerini gereği gibi ve eksiksiz ifa etmediğini, bu nedenle Sulh Mahkemesince yapılan delil tespitinde edimin ayıplı ve eksik olduğunun belirlendiğini, anılı tespitte davalı yanın sözleşme ile yükümlendiği işin %30 unu eksik bıraktığının tespit edildiğini, ayrıca bu tespitte beyana göre projede planlanan 50 adet oturma sandalyesi yerine 30 adet ahşap sandalyenin gönderildiğinin belirtildiğini ancak esasında davalının hiçbir sandalye teslim etmediğini, tespitte yer alan 30 adet sandalyenin de müvekkili tarafından temin edildiğini, dolayısıyla eksiklik aslında çok daha fazla olduğunu, 6102 23 ün eser sözleşmesinden kaynaklanan...
Dosya kapsamından, davacının satın aldığı koltuk takımının ayıplı ifa edilmesi nedeniyle davalı şirkete ihtarname gönderdiği, ancak sonuç alamadığı, bu nedenle ödenmiş olan bedelin yasal faizi birlikte iadesini talep ettiği anlaşılmıştır. Davacı mobilya almak için gitmiş olduğu mağazadan beğenmiş olduğu bir koltuk modeli üzerinde beğendiği renk ve desende kumaşın kullanılması ve ayrıca yastıkların da kendi beğendiği şekilde düğmeli olarak imal edilmesi hususunda taraflar arasında yeni bir ürün imal edilmesi konusunda anlaşmaya varılmış olması nedeniyle dava konusu uyuşmazlığın TBK'nın 470. maddesinde düzenlenen eser sözleşmesinden kaynaklı olduğu anlaşılmıştır. Bu nedenle davada 4077 sayılı Kanunun uygulanması söz konusu olmadığından, davanın da genel hükümlere göre görevli asliye hukuk mahkmesinde görülmesi gerekir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince İstanbul Anadolu 27....
Davacının fesih tarihinden itibaren eser sözleşmesinin gereği gibi ifa edilmemesinden kaynaklı zararlarını isteme hakkı vardır. Davacı, işin üçüncü kişilere yaptırıldığı iddiasıyla üçüncü kişilere ödenen bedellerin davalıdan tahsilini talep etmiştir. TBK m.147/1-6'da, yüklenicinin yükümlülüklerini ağır kusuruyla hiç ya da gereği gibi ifa etmemesi dışında, eser sözleşmesinden doğan alacakların 5 yıllık zamanaşımına tabi olduğu açıkça belirtilmiştir. Davacının sözleşmeyi feshetmesi ile birlikte davacının eser sözleşmesinin gereği gibi ifa edilmemesinden kaynaklı zararlarını ve bu kapsamda işin üçüncü kişilere yaptırılmasından kaynaklı zararlarını fesih tarihinden itibaren 5 yıl içerisinde talep etmesi gerekmektedir. Ancak, davacı, eldeki davayı fesih tarihinden itibaren 5 yıllık sürede açmadığından ve cevap dilekçesi ile zamanaşımı defi ileri sürüldüğünden; davanın zamanaşımı sebebiyle reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....
"İçtihat Metni"Mahkemesi:Asliye Hukuk Hakimliği Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki taraf vekillerince istenmiş ve temyiz dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: K A R A R - Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanmış olup ayıplı ifa nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir....
Davacı, dava konusu aracın davalı tarafından yapılan damper kasa yapım işinden kaynaklı ayıp sebebiyle davacının ayıbın giderilmesi için tamir masrafını davalıdan tahsilini talep etmiştir. Tarafların tacir oldukları, aralarındaki ticari iş mahiyetinde olmakla, taraflar arasındaki anlaşmazlık araç tamirine ilişkin yapılan eser sözleşmesinden kaynaklı ayıplı ifa nedeniyle uğranılan zararın tazminine ilişkindir. Dolayısıyla dava TBK. 470 ve devamı maddelerinden düzenlenen eser sözleşmesinden kaynaklandığından mahkemece eser sözleşmesine ilişkin ayıba ilişkin hükümlerine göre uyuşmazlığın çözümü gerekmektedir. Taraflar arasında 6098 sayılı BK'nın 470 ve devamı maddelerinde düzenlenen eser sözleşmesi ilişkisi bulunmakta olup, iş sahibinin borcu iş bedelini ödemek (TBK'nın 479/1.md.), yüklenicinin borcu ise, eseri iş sahibinin amacına uygun, haklı menfaatlerini gözeterek, sadakat ve özenle ifa etmektir (TBK'nın 471/1.)....
Şti.’ye gittiğini, alt ve üst çenede 22 dişin porselen kaplanması konusunda 25.000,00 TL + 3.000,00 TL ödeme karşılığında anlaştığını, davalı ...’nun hasta muayenesi, planlama ve işlem için uzmanına yönlendirme yapan kişi olduğunu, davalı ...’nun ise uzman olarak uygulamayı yapan kişi olduğunu, bedelin ilk bölümü olan 12.500,00 TL’sini peşin ödediğini, ayıplı ifa yapıldığını belirterek ayıplı hizmet ve tıbbi uygulama hatası nedeniyle sözleşmenin feshi ile ödenen 12.500,00 TL’nin iadesini, davacının ihlal edilen kişilik hakları ile bozulan vücut bütünlüğü nedeniyle 30.000,00 TL manevi tazminat, yarım kalan işi tamamlama ve tedavi için şimdilik 10.000,00 TL maddi tazminatın davalılardan tahsilini, mahkeme masrafları ile ücreti vekâletin karşı tarafa yüklenmesini talep etmiştir....
Eser sözleşmesinden kaynaklanan uyuşmazlıklarda dava, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 10. maddesi uyarınca akdin ifa edileceği yer mahkemesinde de açılabilir. Taraflar arasındaki sözleşmelere konu alarm ve kamera sisteminin kurulması işi, davacının ....'daki bürosunda yapılmıştır. Somut olayda 23.05.2011 tarihli sözleşmenin 9. maddesi uyarınca maddesi uyarınca davacı iş sahibinin yerleşim yeri veya HMK'nın 10. maddesi uyarınca sözleşmenin ifa edileceği yer mahkemesi de yetkilidir. Bu durumda sözleşmenin ifa yeri ve davacının yerleşim yeri olan .... mahkemeleri davaya bakmaya yetkili olup, mahkemece davanın sözleşmeyle yetkili kılınan ... mahkemesinde açılması gerektiğinden bahisle yetkisizlik kararı verilmesi yasaya aykırı olmuş, kararın bozulması gerekmiştir....
Taraflar arasında davalı iş sahibi ile davacı arasında tamir onarım hizmeti ile eser sözleşmesi ilişkisinin kurulduğu tarafların tacir olduğu taraflar arasında yetki sözleşmesinin bulunmadığı görülmüştür. Yetki sözleşmesi bulunmadığından eser sözleşmesi kapsamında yetkili mahkeme HMK. 10. maddesi gereğince sözleşmenin ifa yeri veya HMK. 6. maddesi kapsamında genel yetki kuralı gereği davalının ikametgahı mahkemesidir. Yasal düzenleme ve Yargıtay yüksek 15. Hukuk Dairesi yerleşik içtihatları gereği eser sözleşmesinden doğan uyuşmazlıklarda TBK. 89/1,1 maddesinde düzenlenen para borçlarının alacaklının ödeme zamanındaki yerleşim yerinde ifa olunacağına dair kuralının uygulanması mümkün değildir. Dava dilekçesi ve cevap dilekçesi incelendiğinde ifa ve teslim yerinin davalı şirket iş yeri olduğu, HMK 10. Madde ve 6.Madde gereği davalının adresinin "..." olduğu anlaşılmıştır. Bu halde davaya bakma yetkisi Ankara Asliye Ticaret Mahkemelerine aittir....