Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belli edilmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi gereği düşünüldü: K A R A R Dava, apartmandaki ayıplı imalattan kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir. Dosya kapsamından, davanın 12.01.2007 tarihinde 31.400.00.-YTL değer gösterilerek asliye hukuk mahkemesinde açıldığı, davacıların apartmanda kat maliki oldukları, uyuşmazlığın kat mülkiyeti ile ilgisi bulunmadığı, ayıplı imalattan kaynaklandığı ve görevin tesbitinde değerin esas alınması gerektiği anlaşılmaktadır. H.Y.U.Y.'nın 8/1. maddesi gözetilerek dava tarihi ve değeri esas alındığında görevli mahkeme asliye hukuk mahkemesidir. SONUÇ: Yukarıda belirtilen nedenlerle; H.Y.U.Y.’nın 25. ve 26. maddeleri gereğince ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 07/02/2008 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Mahkemece, geç teslimden doğan kira bedelinin kabulüne, eksik ve ayıplı imalattan doğan tazminat talebinin reddine dair verilen kararın davacı tarafından temyizi üzerine Dairemizce verilen bozma kararından sonra mahkemece davanın kabulü ile taleple bağlı kalınarak 10.000 TL eksik kusurlu imalattan kaynaklanan bedelin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın bozmaya uygun olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Davacı, eldeki dava ile davalıdan satın almış olduğu iki adet daire için gecikme tazminatı ile eksik ve ayıplı imalattan dolayı tazminat talebinde bulunmuştur....
Asıl dava; taraflar arasındaki eser sözleşmesi kapsamında ayıplı ve geciken ifa nedeniyle sözleşme bedelinden indirime dair alacak, gecikme tazminatı, cezai şart alacağı ve eşya zararı nedeniyle tazminat istemine, karşı dava ise; aynı sözleşme kapsamında bakiye iş bedeli ve sözleşme dışı imalatlardan kaynaklanan alacağın tahsili için başlatılan ilamsız icra takibine vaki davalının itirazının iptali istemine ilişkindir. Karşı dava 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açılmıştır. HMK 355. maddesine göre yapılan istinaf incelemesi neticesinde; Taraflar arasındaki sözleşmenin konusunu 2 adet villa inşaatının yapımı oluşturmaktadır....
Mahkemece yapılacak iş, konusunda uzman yeni bir bilirkişi kurulundan, davalı vekilinin rapora itirazlarınıda karşılayacak şekilde, dava konusu aracın ayıplı olup olmadığı, ayıplı ise, ayıbın niteliği, ayıbın imalattan mı kullanımdan mı kaynaklandığı, ayıbın niteliği itibarıyla satım sözleşmesinin feshini gerektirip gerektirmediği hususlarında ayrıntılı ve Yargıtay denetimine elverişli rapor alınarak yapılacak değerlendirme sonucuna göre hüküm kurulmasından ibarettir. SONUÇ : Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenle ihbar olunan vekilinin temyiz isteminin reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenle hükmün davalı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 29.05.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Dosyada bulunan bilgi ve belgeler ve bilirkişi raporundaki tespitlere göre, taraflar arasında 09/01/2015 tarihli eser sözleşmesi yapıldığı, bu sözleşmeye bağlı olarak da 15/08/2015 tarihinde ek protokol yapıldığı, davacının asansörleri 06/02/2015 tarihinde Kore’deki firmaya sipariş verdiği, 09/07/2015 tarihinde malzemelerin teslim alındığı, 6 asansörün ise 23/11/2015, 07/05/2016 ve 28/06/2016 tarihlerinde davalıya teslim edildiği ve geçici teslim tutanağının düzenlendiği, davalı tarafça tutanakların ihtirazi kayıt koyulmaksızın imzalandığı, gecikmeden kaynaklı bir durum ve zarardan söz edilmediği, bu bilgiler ışığında davacının eser sözleşmesindeki edimlerini yerine getirdiği sonucuna varılmıştır. Ancak; gerek dosyaya Makina Mühendisleri odasınca sunulan raporda ve gerekse mahkememizce alınan bilirkişi raporunda asansörlerde bir takım uygunsuzlukların bulunduğu bildirilmiş, buna göre asansörlerdeki ayıplı imalattan dolayı davalı zararının 2234,74 Euro olduğu hesaplanmıştır....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2021/568 Esas KARAR NO : 2022/710 DAVA : Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 19/08/2021 KARAR TARİHİ : 27/09/2022 Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ----------------- hizmet veren-------- olduğunu, müvekkilinin bu faaliyetler kapsamında------söz konusu--------- işlerini yüklendiğini, bu kapsamda müvekkil şirketin ----- ---------tarafından gerçekleştirilmesi amacıyla--------sözleşmesi imzaladığın------ neticesinde müvekkil ---- şikayetler geldiğini, söz konusu şikayetler üzerine ----adına hareket eden ----şirketi ile birlikte tespitlerde bulunulmuş olup, tespit edilen eksik ve kusurlu imalatların karşı tarafa bildirildiğini, banka adına tespitleri gerçekleştiren----" hazırlandığını, tespit raporunun karşı yana iletilmesine rağmen --- eksiklikleri ve kusurları gidermekten kaçındığını, muhatap...
- K A R A R - Davacı vekili, taraflar arasında imzalanan anlaşma uyarınca, davalının müvekkili şirkete 5 adet forklift satıp teslim ettiğini, alınan bu iş makinalarından 2 adedinin kullanılmaya başladıktan hemen sonra şanzıman arızası verdiğini, imalattan kaynaklanan arızaların davalı şirkete bildirildiğini ve ücretsiz tamir talep edildiğini, ancak davalının arızanın yanlış kullanımdan kaynaklandığını savunarak ücretsiz tamire yanaşmadığını, bunun üzerine ayıplı olan 2 adet makinenin yenisi ile değiştirilmesine yönelik davalıya keşide edilen ihtarnameden de sonuç alınamadığını, İstanbul Anadolu 8....
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Hukuk Hakimliği Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan fazla ödenen iş bedelinin tahsiline ilişkin olup, davalı zamanaşımı def'inde bulunmuş, mahkemece, ayıplı imalattan kaynaklanan davaların (2) yıllık süre içerisinde açılması gerektiğinden bahisle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir. Davacı vekili, .....'...
altyapı inşaatını yeterli standartda yapmadıklarından ve yol dolgusunun yeterli oranda sıkışmasını sağlamayarak dava konusu ayıplı imalattan % 80 kusur oranında sorumlu oldukları, davalı şirketin ise asfalt kaplama karışımında uygun özellikte malzeme kullanmayıp daha ince malzeme kullanarak hem de bitümlü temel tabakası ile binder tabakası arasına yeterli yapıştırıcı koymayarak meydana gelen ayıplı imalattan % 20 kusur oranında sorumlu olduğunun rapor edildiği, mahkemece dava dışı şirket tarafından yeniden yapılan asfalt kaplama işine rağmen sorunun özellikle yol dolgusunun yüksek olduğu bölgelerde kısmen de olsa devam etmesi, oturma ve yırtılmanın yol dolgu yüksekliğinin azaldığı bölgelerde gözlenmemesi nedeniyle bu bilirkişi heyetindeki görüşe itibar edilerek benimsendiği, bu nedenle, davalı tarafın kusur oranına göre hesaplanan ayıplı imalatın giderilmesi için gereken bedel ve işin uzaması nedeniyle yapılan personel, yemek, barınma masraflarından sorumluluğuna karar verilmesi gerektiği...
DELİLLERİN DEĞERLERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE Dava, taraflar arasındaki eser sözleşmesi sebebiyle uğranılan maddi ve manevi zararların davalıdan tahsili talebine ilişkindir. Davacı, davalı ile aralarında eser sözleşmesi olduğunu, sözleşme nedeniyle davalıya 69.250 TL ödeme yapıldığını, davalı tarafından eserin ayıplı imal edildiğini, eserin ayıplı olması sebebiyle maddi ve manevi zarara uğradığını, davalının eseri ayıplı olarak imal etmesi sebebiyle sözleşmeden dönerek ayıp sebebiyle uğranılan maddi ve manevi zararların davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı, eserin ayıplı olmadığını, davacının süresi içinde ayıp ihbarında bulunmadığını beyanla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....