Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Burada hemen belirtilmelidir ki, yüklenicinin eseri meydana getirerek teslim borcundan sonra bunların yerini ayıba karşı tekeffül borcu alır. Bir tanımlama yapmak gerekirse yüklenicinin ayıba karşı tekeffül borcu demek onun eserin teslim borcunun tamamlayıcısı olarak meydana getirdiği eserde teslimden sonra ortaya çıkan ayıp ve eksiklikleri üstlenme borcu demektir. Değişik bir anlatımla söylemek gerekirse, eser teslim olunsa dahi fen ve sanat kurallarına uygun yapılmamış ve bu haliyle iş sahibinin beklentilerini karşılar özellikleri taşımıyorsa bunun sonuçlarına yüklenici, ayıba karşı tekeffül borcu nedeniyle katlanmalıdır. Aslında arsa sahibine teslim edilmiş eserin arsa sahibinden kaykanlanmayan nedenlerle, deprem gibi bir sebebe bağlı olarak yıkılıp yok olması ile eserin (binanın) hiç teslim edilmemesi arasında fark yoktur. Yeter ki, yıkım arsa sahibinden kaynaklanmayan nedenlerden meydana gelmiş olsun....

    Kaçakçılık ve Mali Suçlar Soruşturma Bürosunun 2014/64441 sayılı dosyasından gümrük kaçakçılığına konu edilmiş olması nedeniyle ihtiyati tedbir konulduğunu öğrendiğini, bunun üzerine 23/07/2014 tarihinde noter kanalıyla davalı satıcıya ayıp ihbarında bulunduğunu, davalının taleplerini yerine getirmediğini belirterek satılanı alıkoyup ayıp oranında satış bedelinden indirim isteme seçeneğini kullanarak şimdilik davalıdan 1.000,00 TL bedel indirimi ve 10.000,00 TL maddi, 10.000,00 TL de manevi tazminat talep etmiştir. Davalılar, davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, davanın husumet yönünden reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Taraflar arasındaki uyuşmazlık, Borçlar Kanunu'nun 194 (T.B.K.nun 219 md.) ve devamı maddelerinde düzenlenen, ayıba karşı tekeffül hükümlerinden kaynaklanmaktadır. Davacının, satın aldığı araçla ilgili olarak ... Kaçakçılık ve Mali Suçlar Soruşturma Bürosunun 2014/64441 sayılı dosyası üzerinden ihtiyati tedbir konulmuştur....

      Somut olayda, davacının 22.11.2011 tarihinde davalıdan satın aldığı aracın 24.11.2006,9.12.2009,18.12.2009 ve 15.12.2010 tarihli hasar kayıtları mevcuttur.Yine Sigorta... ve ... Merkezinin yazısına göre 3.3.2011 tarihinde maddi hasarlı kaza yaptığı anlaşılmaktadır. Davacının olayda kusurundan söz edilemez. Az yukarıda açıklanan ilkeler doğrultusunda ayıba karşı tekeffül hükümleri gereğince davacı uğradığı zararları akidi olan davalıdan isteyebilir. Davacı BK 194 ve sonraki ayıba karşı tekeffül maddeleri hükümlerine göre davalıdan tazminat istemekte haklıdır....

        HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2020/1618 KARAR NO : 2022/1754 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : ERZURUM ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TARİHİ : 07/10/2020 NUMARASI : 2019/69 ESAS - 2020/288 KARAR DAVA KONUSU : Eser Sözleşmesi kaynaklı ayıba karşı tekeffül borcu nedeniyle maddi ve manevi tazminat KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle, müvekkili şirket ile davalı arasında davacı firmanın faaliyet gösterdiği plazanın üst katında bulunan bölüme asma tavan yapma işi hususunda anlaşma yapıldığını, davalının işi tamamlayarak teslim ettiğini, ne var ki kısa bir süre sonra müvekkillerinden şirket yetkilisi T2 üst katta odasında bulunduğu sırada asma tavanın çökmesi nedeniyle başından yaralandığını, olay nedeni ile yürütülen savcılık soruşturmasının devam ettiğini, davalı tarafından işin kusurlu yapıldığının delil tespiti dosyası ile belirlendiğini, olay sebebiyle davacı şirketin...

        HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2020/1618 KARAR NO : 2022/1754 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : ERZURUM ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TARİHİ : 07/10/2020 NUMARASI : 2019/69 ESAS - 2020/288 KARAR DAVA KONUSU : Eser Sözleşmesi kaynaklı ayıba karşı tekeffül borcu nedeniyle maddi ve manevi tazminat KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle, müvekkili şirket ile davalı arasında davacı firmanın faaliyet gösterdiği plazanın üst katında bulunan bölüme asma tavan yapma işi hususunda anlaşma yapıldığını, davalının işi tamamlayarak teslim ettiğini, ne var ki kısa bir süre sonra müvekkillerinden şirket yetkilisi T2 üst katta odasında bulunduğu sırada asma tavanın çökmesi nedeniyle başından yaralandığını, olay nedeni ile yürütülen savcılık soruşturmasının devam ettiğini, davalı tarafından işin kusurlu yapıldığının delil tespiti dosyası ile belirlendiğini, olay sebebiyle davacı şirketin...

        HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2020/1618 KARAR NO : 2022/1754 KARAR TARİHİ : 11/11/2022 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : ERZURUM ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TARİHİ : 07/10/2020 NUMARASI : 2019/69 Esas - 2020/288 Karar DAVANIN KONUSU : Eser Sözleşmesi kaynaklı ayıba karşı tekeffül borcu nedeniyle maddi ve manevi tazminat TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle, müvekkili şirket ile davalı arasında davacı firmanın faaliyet gösterdiği plazanın üst katında bulunan bölüme asma tavan yapma işi hususunda anlaşma yapıldığını, davalının işi tamamlayarak teslim ettiğini, ne var ki kısa bir süre sonra müvekkillerinden şirket yetkilisi ...'...

          Belirtilmelidir ki, eser sözleşmesi karşılıklı edimleri içeren bir iş görme sözleşmesidir. Buradaki yüklenicinin edimi bir eser meydana getirmek, iş sahibinin karşı edimi ise, kendisine teslim edilen eser sebebiyle bedel (ücret) ödemektir. Eser yüklenicinin sanat ve beceriyi gerektiren emek sarfı ile gerçekleştirildiği sonuçtur. Kuşkusuz iş sahibi ısmarladığı eserde belli niteliklerin bulunmasını arzu eder. Meydana getirilen eserin iş sahibinin beklentisini karşılamaması halinde sözleşmedeki yarar dengesi iş sahibi aleyhine bozulur. Bundan dolayı, teslim edilen eserin fen ve sanat kurallarına uygun iş sahibinin beklentilerini karşılar özellikleri taşıması gerekir. Aksi halde, eser ayıplıdır ve yüklenicinin ayıba karşı tekeffül sorumluluğu ortaya çıkar. Eserdeki ayıp, eserde sözleşme ve dürüstlük kurallarına göre olması gereken vasıfla fiilen mevcut olan arasındaki fark demektir....

            Anılan Kanunun “Ayıba Karşı Tekeffül”e ilişkin 194. maddesinde: “Bayi müşteriye karşı mebiin zikir ve vadettiği vasıflarını mütekeffil olduğu gibi maddi veya hukuki bir sebeple kıymetini veya maksut olan menfaatini izale veya ehemmiyetli bir suretle tenkis eden ayıplardan salim bulunmasını da mütekeffildir. Bayi, bu ayıpların mevcudiyetini bilmese bile onlardan mesuldür.” hükmü yer almaktadır. Ayıba karşı tekeffül, doktrinde; satılan şeyde satıcı tarafından zikir ve vaad edilen vasıfların bulunmamasından veya satılan şeyin değerini yahut akit gereğince ondan beklenen faydaları azaltan veya kaldıran noksanları bulunmasından satıcının sorumlu tutulması şeklinde tarif edilmektedir (Edis,: S. Satıcının Ayıba Karşı Tekeffül Borcu , Ankara 1963, s. 7). Şu hale göre ayıba karşı tekeffül ya zikir ve vaad olunan vasıfların bulunmaması ya da satılanın lüzumlu vasıflarının olmaması sebebiyle gerçekleşir. Ayıba karşı tekeffül borcu, satıcının mülkiyeti geçirme borcunun tamamlayıcısıdır....

              (TBK'nın 471/1) maddesi ve işin mahiyeti gereği, işi sadakat ve özenle yerine getirmek zorundadır. Sadakat borcu, yüklenicinin iş sahibinin yararına olacak şeyleri yapma ve ona zarar verecek her türlü eylemden kaçınması anlamını taşır. Eser yüklenicinin sanat ve beceriyi gerektiren, bir emek sarfı ile gerçekleştirilen sonuçtur. Yüklenicinin eseri iş sahibinin yararına olacak şekilde ve ona hiçbir zarar vermeden meydana getirmesi, davalı yüklenicinin hem sadakat hem de özen borcunu kapsar. Burada belli bir sonucun ortaya çıkması amaçlanır. Meydana getirilen eserin iş sahibinin beklentisini karşılamaması halinde sözleşmedeki yarar dengesi iş sahibi aleyhine bozulmuş olur. Bu bakımdan eserin fen ve sanat kurallarına uygun, iş sahibinin beklentilerini karşılar özellikleri taşıması aranır. Aksi halde eserin ayıplı olduğu kabul edilir. Ayıplı eseri meydana getiren yüklenici ise ortaya çıkan ayıp ve eksiklerden ayıba karşı tekeffül borcu nedeniyle sorumludur....

                Hukuk Dairesi tarafından hükmedilen tazminat bedeli ve ferileri olduğunu, davalı tarafından ayıplı aracın müvekkilinden satın alındığı iddia edilerek ayıba karşı tekeffül borcu nedeniyle uğranılan zararın müvekkiline rücu edilmek istendiğini, davalının bu talebinin yersiz olduğunu, zira müvekkilinin ayıplı aracın maliki olmadığı gibi aracı davalıya da satmadığını ileri sürerek icra takibi uyarınca davalıya borçlu olunmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkilince Rize İcra Müdürlüğünün 2019/6916 Esas sayılı takip dosyasında Yüksel Otomotiv sahibi-yetkilisi olan ve Çayeli'nde galericilik yapan davalıdan satın alınan ve daha sonrasında dava dışı Süleyman Çepni'ye satılan aracın ayıplı olması nedeniyle ve Samsun BAM 5....

                UYAP Entegrasyonu