Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davacı vekili tarafından hakkında istinaf kanun yoluna başvurulan maddi tazminat isteminin reddine ilişkin mahkeme kararının 530,00 TL lik maddi tazminat tutarına yönelik olması davalı vekilinin istinaf ettiği mahkeme kararında kabul edilen maddi tazminat tutarının ise 600,00TL' lik tazminat tutarına yönülek olması sebebiyle istinafa konu ve taraflar arasında ihtilaflı olan maddi tazminat alacağının karar tarihi itibariyle 8.000,00 TL'lik kesinlik sınırının altında olması sebebiyle taraf vekillerinin mahkeme kararının maddi tazminata yönelik kısmına karşı istinaf başvuru hakkı yoktur....

Asliye Hukuk Hakimliğince verilen 27.04.2011 gün ve 53-187 sayılı hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Taraflar arasında eser sözleşmesi ilişkisi bulunmamaktadır. Davalı ... ... davacı ...'i vekil tayin etmiş, daha sonrada 16.10.2009 tarihli azilname ile vekâletten azletmiştir. Davacı ... bu davada azilin haksız olduğunu idda ederek, maddi ve manevi tazminat istemlerinde bulunmaktadır. Davacı tarafından davalıya eser sözleşmesi kapsamında olabilecek herhangi bir ... yapılmamıştır. Davacı da vekâletten haksız azledildiği iddiası ile bu davayı açtığından, dosyanın temyiz incelemesini yapma görevi ... Yüksek 13. Hukuk Dairesine aittir. Ancak anılan Yüksek daire tarafından da gönderme kararı verilmiş olduğundan, dosyanın temyiz incelemesini yapmakla görevli Dairenin belirlenmesi için ... Yüksek Hukuk Daireleri Başkanlar Kurulu'na gönderilmesi gerekmiştir....

    .-2012/357 sayılı hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Uyuşmazlık haksız fiil nedeniyle uğranılan maddi ve manevi zararların giderilmesi istemine ilişkindir. Davacı ile davalılar arasında eser sözleşmesi ilişkisi bulunmamaktadır. Davalılar arasındaki mevcut eser sözleşmesi ilişkisinde de davacı taraf değildir. Mahkemece de dava, haksız fiil nedeniyle tazminat olarak nitelendirilip inceleme yapılmıştır. İhtilâfın belirlenen bu niteliğine göre kararın temyizen incelenmesi görevi Dairemize değil ... ....Hukuk Dairesi'ne aittir. Ancak anılan Dairece de gönderme kararı verildiğinden temyiz incelemesi yapmakla görevli dairenin belirlenmesi için dosyanın ... Hukuk Daireleri Başkanlar Kurulu’na gönderilmesi gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz incelemesini yapmakla görevli Dairenin belirlenmesi için dosyanın ......

      Sulh Hukuk Hakimliğince verilen 21.06.2010 gün ve 2010/224-750 sayılı hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Davacılar ile davalı arasında eser sözleşmesi ilişkisi bulunmamaktadır. Davalının satıp montajını yaptığı mutfak dolapları ile ilgili eser sözleşmesi 15.01.2010 tarihinde dava dışı yönetici ile davalı yüklenici arasında imzalanmıştır. Davacılardan ... ayıplı monto edilen dolabın düşmesi sonucu kırılarak zarar gören eşyaların bedelini maddi tazminat olarak istemiş, diğer davacılar dolabın düşmesi ile cismani zarara uğradıklarını ileri sürerek manevi tazminat talebinde bulunmuşlardır. Davacılar davalının haksız fiil hükümlerine göre sorumlu tutulmasını talep etmiş ve mahkemece de davalı haksız fiil hükümlerine göre sorumlu tutulmuştur. İhtilâfın belirlenen bu niteliğine göre kararın temyizen incelemesi görevi Dairemize ait olmayıp, Yargıtay Yüksek Hukuk 3....

        "İçtihat Metni" Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Dava, davacının eser sözleşmesinden kaynaklanan maddi ve manevi zararlarının tazmini istemlerine ilişkin olup, mahkemece davanın reddine karar verilmiş, karar davacı vekilince yasal süresi içerisinde temyiz edilmiştir. Mahkemece, hekime izafe edilebilecek bir kusur bulunmadığı gerekçesiyle dava reddedilmiştir. Taraflar arasında sözleşmenin kurulduğu tarih itibariyle yürürlükte bulunan mülga 818 sayılı BK'nın 355 ve devamı maddelerinde düzenlenen estetik amaçlı eser sözleşmesi ilişkisi kurulduğu uyuşmazlık konusu değildir. Davacı, yapılan ameliyatlar sonrası burnunun daha da kötü olması nedeniyle maddi ve manevi zararlarının tazmini talebinde bulunmuş olup, gerek ... Kurumu 2....

          eser üzerindeki manevi hakların ihlalinin müvekkillerinin ticarî ve mesleki itibarını zedeleyip şahsi menfaatlerini de ihlal ettiğinden BK m. 49 uyarınca 10.000 TL manevi tazminat, davalıların tecavüz fiilinin müvekkillerini tadilat projesi ve işin uygulama denetimi gibi ücretlerden yoksun bıraktığından fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla 196.960 TL maddi tazminatın davalılardan müteselsilen tahsilini talep etmiştir....

            Somut olayda belirtilen güzellik ve estetik merkezlerinde yapılan her işin veya verilen her hizmetin, hizmet satımı veya eser sözleşmesi kapsamında kalan bir iş olarak değerlendirilmesinin doğru olmayacağı düşünülmektedir. Zira bu yerlerde yapılan işin niteliğine göre bir değerlendirme yapılması gerekmektedir. Eğer anılan yerlerde yapılacak işin sonucu yüklenici tarafından garanti edilmiş ve kalıcı nitelikte ise (saç ekimi, estetik ameliyat, iplant diş yapım işlerinde olduğu gibi) bu işin eser (istısna) sözleşmesi kapsamında değerlendirilmesi gerektiği açıktır. Eğer anılan yerlerde yapılacak işin sonucu yüklenici tarafından garanti edilmemiş ve kalıcı nitelikte değil ise (saç kesimi, kaş düzeltimi, menükür ve pedükür, eplasyon yapım işlerinde olduğu gibi) bir eser meydana getirilmesinden daha ziyade işin hizmet fiil yönü ağır basan bir hizmet satışı olduğu açıktır. Somut olayda taraflar arasında “eplasyon hizmeti sözleşmesi” düzenlendiği uyuşmazlık konusu değildir....

              Davalılar vekili cevap dilekçesinde; müvekkili merkezin taraf sıfatı olmadığından davanın usulden reddine karar verilmesi gerektiğini, müvekkili hekimin tüm operasyonlarda tıbbın gereklerine uygun hareket ederek, hastaya yapılan müdahaleler hususunda aydınlatılıp onayının alındığını, kusurunun bulunmadığını savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiş, birleşen davada ise; müvekkilinin 18 yıllık çabası ile oluşturduğu kariyerine zarar verildiğini ileri sürerek; 100.000,00 TL manevi tazminatın davacı – birleşen dosyada davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Dava, eser sözleşmesi niteliğinde estetik tıbbi müdahaleden kaynaklanan maddi ve manevi tazminat, birleşen dava ise manevi tazminat istemlerine ilişkindir. Davacı-birleşen dosyada davalı iş sahibi, davalı -birleşen dosyada davacı ... ise yüklenicidir....

                "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı maddi tazminat davasının kabulüne, manevi tazminat davasının kısmen kabulüne yönelik verilen hüküm süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü....

                  Öncelikle uyuşmazlığa konu eser sözleşmesi ve satış sözleşmesine ilişkin yasal düzenlemelerin irdelenmesinde yarar vardır. Dava tarihinde yürürlükte olan ve uygulanması gereken mülga Borçlar Kanunu’nun (BK) 355. maddesinde eser sözleşmesi; “İstisna bir akittir ki onunla bir taraf diğer tarafın vermeyi taahhüt ettiği semen mukabilinde bir şey imalini iltizam eder” şeklinde tanımlanmıştır. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun (TBK) 470. maddesinde de eser sözleşmesi aynı doğrultuda ve fakat daha açık bir ifade ile “yüklenicinin bir eser meydana getirmesi, iş sahibinin de bunun karşılığında bir bedel ödemeyi üstlendiği sözleşme” olarak nitelendirilmiş, sözleşmenin tarafları yüklenici ve iş sahibi olarak isimlendirilmiştir....

                    UYAP Entegrasyonu