DELİLLER : İddia, savunma, tapu kayıtları, bilirkişi raporu ve dosyada mevcut diğer bilgi ve belgeler. İSTİNAF NEDENLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : HMK'nun 355. maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebepler ve kamu düzeni ile sınırlı olarak yapılan istinaf incelemesinde; Dava, eser sözleşmesi nedeniyle davalının kusurlu ve sözleşme hilafına hareket etmesi ve işi yarım bırakmış olması iddiasına dayalı maddi manevi zararın tahsili istemine ilişkindir. Taraflar arasında eser sözleşmesi bulunduğu ve anılan sözleşmenin feshi hususunda karşılıklı gönderilen noter ihtarnameleri ile iradelerin birleştiği tarafların kabulündedir. Uyuşmazlık noktaları ana başlıklarıyla; sözleşmenin feshinde hangi tarafın haklı olduğu, sözleşmeye konu işin mahiyetinin ne olduğu, eksik ve ayıplı imalat nedeniyle davacının zararı olup olmadığı, varsa davalıdan bunun tazminini isteyip isteyemeyecekleri konularında toplanmaktadır....
eklediğini, davacı tarafın, menfi zarar iddiasını İstanbul 11....
Olumsuz zarar (menfi zarar); sözleşmenin, karşı tarafça yerine getirileceğine olan güvenin boşa çıkması nedeniyle uğranılan eylemli zarardır. Başka bir anlatımla, sözleşme yapılmasaydı, uğranılmayacak olan zarardır. Dolayısıyla, karşı tarafın malvarlığına girsin veya girmesin, sözleşme nedeniyle alacaklının cebinden (malvarlığından) çıkan ve yasal olarak harcanan paradır. Doktrinde hakim olan görüşe ve Yargıtay uygulamasına göre, burada oluşan zarar menfi (olumsuz) zarardır. Kısaca bu zarar, alacaklının sözleşme yaptığı için uğradığı, sözleşme yapmamış olsa idi uğramayacağı zarar olup, sözleşmeye güvenilerek yapılan harcamaların (giderlerin) tamamı, başka bir anlatımla karşı tarafın malvarlığına girmese bile o sözleşme nedeniyle cepten çıkan paradır. Müspet zarar ise, sözleşme nedeniyle cebe girmesi gereken paranın, girmemesi nedeniyle meydana gelen zarardır. Bu niteliği gereği, müspet zarar daima ileriye dönük olup, bir beklenti kaybıdır....
Dava, kat karşılığı inşaat sözleşmesinin feshi nedeniyle menfi zarar ve müspet zarar olarak kabul edilen kazanç kaybı talebinden ibarettir. Mahkeme de doğrudan davanın kısmen kabul, kısmen reddine karar vermiş, anılan davacılar vekili istinaf etmiştir....
Dava, taraflar arasındaki eser sözleşmesinin davalı tarafça haksız olarak feshedildiği iddiasına dayalı menfi- müspet zarar ve bakiye iş bedelinin tahsil istemine ilişkindir....
Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davacı-k.davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış, eksiklik nedeniyle mahalline iade edilen dosya ikmâl edilerek gelmiş olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Asıl dava, eser sözleşmesinin feshi nedeni ile uğranılan menfi zarar, mahrum kalınan kâr yapılan ödemelerin iadesi ve manevi tazminatın tahsili, karşı dava ise sözleşmenin feshi nedeniyle yapılan masrafların tahsili talebine ilişkin olup, mahkemece asıl davanın kısmen kabul kısmen reddi, karşı davanın reddine dair verilen karar, davacı karşı davalı iş sahibi tarafından asıl dava yönünden temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacı karşı davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir...
Maddesi prosedürüne uygun bir şekilde incelenerek, "davacı tarafından sözleşme gereğince düzenlenmesi gereken projelerin usulünce düzenlenip düzenlenmediğinin, bu anlamda yüklenici ediminin yerine getirilip getirilmediğinin, yüklenicinin iddia ettiği menfi ve müspet zararlarının varlığının ve miktarının belirlenmesi (müspet zarar anlamında kazanç kaybı hesabı yapılırken, 'sözleşmenin feshi nedeniyle yüklenicinin yapamadığı işlerin fesih tarihindeki bedelinden; işin tamamlanamaması nedeniyle sağlanan tasarrufun, bu süre içinde başka bir iş bulunup çalışılmış olması halinde elde edilen kârın ve başka bir iş bulmaktan kasten kaçınılmış olması halinde kazanabileceği miktarın mahsup edilmesi' şeklindeki kesinti yönteminin -Yargıtay 15....
Menfi zarar uygulanacağına ve yerine getirileceğine inanılan bir sözleşmenin yerine getirilmemesi sonucu güvenin boşa çıkması nedeniyle uğranılan, sözleşme yapılmasaydı uğranılmayacak olan zarardır. Olumsuz zararın yasal dayanağı 6098 sayılı TBK'nın 125/III., B.K.106/II. maddesindeki genel düzenlemelerdir. Yargıtay içtihatları ve doktrinde eser sözleşmesinden dönülmesi nedeniyle uğranılan ve giderilmesi talep edilen olumsuz zararların sınırlı sayıda olmadığı kabul edilmekte; sözleşmenim yapılmasına ilişkin giderler, harçlar, posta giderleri ve noter ücreti de menfi zarar kapsamında değerlendirilmektedir. Yapılan bu yasal ve genel açıklamalar ışığında somut olay değerlendirildiğinde; davalı - karşı davacı vekili menfi zararları kapsamında yaptığı noter masraflarının da tahsilini talep etmiştir....
Yine bu durumda borçlu temerrüde düşmekte kusurlu olmadığını ispat edemezse alacaklı sözleşmenin hükümsüz kalması sebebiyle uğradığı zararın giderilmesini de isteyebilecektir. Kaldırma kararımızda da; sözleşmenin feshedildiği belirtilerek, buna göre sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre tasfiye yapılarak sonuca göre karar verilmesi belirtilmiş ise de; mahkemece her bir talep açısından sözleşme halen ayakta gibi inceleme yapılmış olup , eser sözleşmesinin geriye etkili şekilde feshi halinde sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre tasfiye yapılacağı ve kimin kusurlu olduğuna göre zarar talepleri belirleneceğinden mahkemece sözleşmenin feshinde davalı arsa sahibinin kusurlu olduğu kabul edilmiş ve bu husus kesinleşmiştir.Bu durumda davacı yüklenici karşı tarafa verdikleriyle birlikte menfi zarar talebinde bulunabilir. Yüklenici sözleşmenin feshi halinde isteyeceği menfi zarar, kar kaybıdır....
Hukuk Dairesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı olan Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesi’nce verilen kararın temyizen tetkiki davacı-karşı davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Uyuşmazlık, düzenleme şeklinde arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklanmakta olup asıl dava, sözleşmenin haksız fesih edildiğinin tespiti ile mahrum kalınan kâr ve menfi zararının tahsili istemine, karşı dava ise sözleşmenin feshi istemine ilişkindir....