Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 02/06/2015 tarih ve 2014/374-2015/405 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü: Davacı vekili, müvekkilinin ... emeklisi olduğunu, davalı Bankanın şubesinden ... numaralı hesabı aracılığıyla emekli aylığı aldığını, müvekkili hakkında icra takipleri yapıldığını, bazı mevduat hesaplarının haczedildiğini, yapılan hesap hacizlerinde maaş hesabı dışındaki mevduat hesaplarının haczi istenilmesine rağmen müvekkilinin ... emekli maaş hesabının bloke edildiğini, 2012 Şubat ayından sonra emekli maaşını alamaz olduğunu, bunun üzerine davalı bankaya başvurarak emekli aylığı üzerindeki blokenin kaldırılmasını talep ettiğini, ancak bu talebinin yerine...
Şubesi tarafından 03.04.2007 tarihinde alınan haciz kararı ile bloke konulduğunu, davalı bankaya konulan blokenin kaldırılması talebi ile başvurulduğunu ve sözlü olarak olumsuz cevap verildiğini ve haciz kararı ile blokenin devam ettiğini, müvekkilinin işleme muvafakatinin olmadığını, 5510 Sayılı Kanun Madde 93’e göre bireysel emeklilik hesabına haciz konulamayacağını, yetkili makamlarca alınmış bir haciz kararının bulunmadığını, bankanın müvekkilinin bankaya olan borcundan dolayı kendiliğinden işlem yaparak haciz kararı almasının ve bireysel emeklilik hesaplarına bloke koymasının hukuka aykırı olduğunu, haciz koyulabilecek olsa dahi müvekkilinin sistemde bulunduğu ay sayısı ile haciz tarihindeki brüt asgari ücret tutarının çarpmına karşılık gelen tutarın nafaka borçları hariç olmak üzere haczedilemeyeceğini bildirerek 03.04.2007 tarihinde müvekkilinin bireysel emeklilik hesaplarına konulan blokenin kaldırılmasınıa karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Tüketici Mahkemesince davanın kabulü ile, banka tarafından emekli maaşına konulan blokenin kaldırılmasına ve dava tarihinden sonra davacının Aralık 2013 tarihli maaşından tahsil edilen 575,55TL’nin davalı bankadan tahsiline hükmedildiğini, kararın kesinleştiğini, blokenin kaldırılmasına rağmen müvekkiline ait Ekim ve Kasım 2013 dönemlerine ait maaşların müvekkiline iade edilmediğini, 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’un (TKHK) 5. maddesi gereğince müvekkilinin emekli maaşı üzerine konulan blokenin haksız şart olduğunu, ayrıca 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’nun (5510 sayılı Kanun) 93. maddesi uyarınca maaşı haczedilemeyeceğinden haksız olarak bloke edilen bu maaşların müvekkiline iadesi gerektiğini ileri sürerek Ekim 2013 tarihli 1946,10TL ve Kasım 2013 tarihli 1.965,80TL olmak üzere toplam 3.911,90TL’nin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı Cevabı: 5....
Tüketici Mahkemesince davanın kabulü ile, banka tarafından emekli maaşına konulan blokenin kaldırılmasına ve dava tarihinden sonra davacının Aralık 2013 tarihli maaşından tahsil edilen 575,55TL’nin davalı bankadan tahsiline hükmedildiğini, kararın kesinleştiğini, blokenin kaldırılmasına rağmen müvekkiline ait Ekim ve Kasım 2013 dönemlerine ait maaşların müvekkiline iade edilmediğini, 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’un (TKHK) 5. maddesi gereğince müvekkilinin emekli maaşı üzerine konulan blokenin haksız şart olduğunu, ayrıca 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’nun (5510 sayılı Kanun) 93. maddesi uyarınca maaşı haczedilemeyeceğinden haksız olarak bloke edilen bu maaşların müvekkiline iadesi gerektiğini ileri sürerek Ekim 2013 tarihli 1946,10TL ve Kasım 2013 tarihli 1.965,80TL olmak üzere toplam 3.911,90TL’nin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı Cevabı: 5....
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; müvekkilinin tüketici olduğunu, tacir sıfatının bulunmadığını, davalı banka tarafından kredinin ödenmemesi durumunda müvekkilinin emekli maaşına el koyulacağı hususunda müvekkilinin muvafakat verdiği belgeyi imzalatmasının hukuka aykırı olduğunu, sosyal sigortalar ve genel sağlık sigortası kanununun 93. Maddesi ve icra iflas kanununun 82. maddesi uyarınca emekli maaşlarının ve bayram ikramiyelerinin haczi kabil olmadığını, davalı bankanın icra takibi başlatmaksızın yahut başlatılmış ise ilgili icra müdürlüğü'ne haber vermeksizin, müvekkilinin emekli maaşı hesabına bloke koyması ve bu doğrultuda müvekkilinin emekli maaşını tahsil etmesinin hukuka aykırı olduğunu istinaf sebepleri olarak ileri sürmüştür. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE: Dava, emekli maaşı üzerine konulan blokenin kaldırılması ve kesilen paranın iadesi istemine ilişkindir. Mahkemece yazılı gerekçeyle, davanın reddine karar verilmiştir....
Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 20/05/2014 tarih ve 2013/353-2014/236 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü: Davacı; banka ile aralarında akdedilen kredi sözleşmesi hükümlerine dayanarak davalı banka tarafından emekli maaşını aldığı hesap üzerine bloke konulduğunu, emekli maaşına haciz konulamayacağını, haczi caiz olmayan bir malın haczedilebilirliği hakkında alacaklı ile yapmış olduğu anlaşmanın geçerli olmadığını ileri sürerek emekli maaşı üzerindeki blokenin kaldırılmasını ve hesaptaki paranın tarafına ödenmesini talep ve dava etmiştir....
Öte yandan emekli maaşından başka bir gelirinin olmadığı yönündeki genel kabulden dolayı zayıf tarafı daha da zayıf hâle getirmeme saiki ile korunan emekli, kendi iradesi ile imzaladığı kredi sözleşmesi çerçevesinde kavuştuğu ve sosyo-ekonomik ihtiyaçları doğrultusunda harcadığı meblağı yine emekli maaşı ile ödemek zorunda olduğunu bilebilecek durumdadır. Bu noktada yerel mahkemenin emekli maaşının haczine ilişkin düzenlemelere dayandığı gerekçesi yerinde değildir. Bunun yanı sıra tüketici, tahsis edilen kredi tutarını bloke konulan tarihe kadar düzenli ödemiş, herhangi bir itirazda bulunmamışken eldeki dava ile bankaca maaşına konulan blokenin kaldırılması istemi iyi niyetle bağdaşmamakta ve bu talebi 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 2’nci maddesi gereğince hukuken korunamayacaktır. Sonuç olarak, Hukuk Genel Kurulunca da benimsenen Özel Daire bozma kararına uymak gerekirken önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :TÜKETİCİ MAHKEMESİ Taraflar arasındaki davadan dolayı ....Tüketici Mahkemesi’nce verilen 29/03/2016 gün ve 2016/104-2016/368 sayılı hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: Karar tarihinde yürürlükte bulunan HUMK’un 21/07/2004 tarihinde yürürlüğe giren 5219 sayılı Kanun ile değişik 427/2. maddesi hükmüne göre, miktar veya değeri 1.000,00 TL'yi geçmeyen taşınır mal ve alacak davalarına ilişkin nihai kararlar kesin olup, bu miktarın, karar tarihi itibariyle 2.190,00 TL olduğu, dava dilekçesinde emekli maaşına konulan blokenin kaldırılması ve fazlaya dair hakların saklı tutularak 1.299,00 TL’nin davalıdan tahsilinin talep edildiği, mahkemece davanın konusuz kaldığı gerekçesiyle karar verilmesine yer olmadığına karar verildiği anlaşılmıştır....
Tüketici Mahkemesi’nce verilen 04/02/2015 tarih ve 2014/3029-2015/297 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü: Davacı vekili, müvekkilinin davalı bankanın müşterisi olduğunu, emekli maaşını davalı bankadan aldığını, ayrıca ihtiyaç kredisi kullandığını, kredi taksitlerinin müvekkilinin rızası dışında maaşından kesinti yapılmak suretiyle tahsil edildiğini, 5510 sayılı Kanun'un m. 93'e göre emekli maaşından belirtilen haller dışında kesinti yapılamayacağını, Tüketici Kanunu uyarınca tüketici aleyhine haksız şart düzenlenemeyeceğini ileri sürerek maaş hesabına davalı banka tarafından konulan blokenin kaldırılmasına ve emekli maaşından yapılan kesintinin tarafına iadesini talep...
tarihinde müvekkilinin bireysel emeklilik hesaplarına konulan blokenin kaldırılmasınıa karar verilmesini talep ve dava etmiştir....