Dava; davalı banka tarafından davacının maaş hesabına konulan blokenin kaldırılması ve davalı banka tarafından yapılan kesintilerin tahsili istemine ilişkindir. Dava konusu uyuşmazlığın; taraflar arasında yapılan kredi sözleşmesi kapsamında ... Asliye Ticaret Mahkemesi'nin ... E. Sayılı dosyasının derdest dava olup olmadığı, davacının maaşındaki blokenin İİK.83'e tabi olup olmadığı, blokenin kaldırılması ve istirdat davasına ilişkin olduğu anlaşılmıştır. Mahkememizce bankacı bilirkişi Nahide Bilger'den hüküm kurmaya ve denetime elverişli bilirkişi raporu alındığı ve davacı vekili tarafından ıslah dilekçesi ibraz edildiği anlaşılmıştır. Asliye Ticaret Mahkemeleri, 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun 5. Maddesi gereğince ticari davalara bakmakla görevlidir....
DAVA : Banka Hesabına Konulan Blokenin Kaldırılması DAVA TARİHİ : 23/11/2022 KARAR TARİHİ : 11/09/2023 GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 15/09/2023 Mahkememizde görülmekte olan banka hesabına konulan blokenin kaldırılması davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket, ticari işlemleri nedeniyle 04.09.2020 tarihinde davalı bankanın ......
Dava, taraflar arasındaki sözleşme kapsamında davacının alacağından davalı tarafından yapılan kesintinin davalıdan tahsili ve teminat mektubuna konulan blokenin kaldırılması istemine ilişkindir. Mahkememize taraf delilleri toplanmış, taraflar arasındaki sözleşme örneği, dava konusu işe ilişkin ... nezdinde tutulan tutanak ve diğer kayıtlar, idare mahkemesi dosyası örneği, hakediş raporları, Yapım İşleri Genel Şartnamesi örneği celp edilip sunulmakla dosyamız içerisine alınmıştır. Davacı vekili, dava dilekçesindeki sonuç talebini, " 86.000 TL teminat mektubu üzerindeki blokenin kaldırılması " şeklinde değiştirmiş, davalı vekilinin de bu talebe itirazı olmamıştır. Mahkememizce tanıklar dinlenmiş ve dosyanın inşaat mühendisi bilirkişi ..., makine mühendisi bilirkişi ... ve mali müşavir bilirkişi ...'...
Eldeki dava dosyasına konu olayda, kesinleşen icra takipleri sonucu Kurumca davacının yaşlılık aylığının 1/3’üne haciz konulduğu ve ilgili bankaya hitaben yazılan yazıda kesinti sonrası bloke işleminin kaldırılması talimatının verildi, davacının yaşlılık aylığına konulan 1/3 oranındaki haciz işlemine itirazının olmadığı, davacının ilgili banka ile olan kredi ilişkisinden doğan borç nedeni ile yapılan icra takibi sonucu aylığından arta kalan tutarın davacıya ödenmeyerek anılan icra dosyasına ödemede bulunulduğu, bu hali ile davacının yaşlılık aylığı hesabı üzerinde, Kurumun talimatı üzerine konulan 1/3 oranındaki haciz işlemi haricinde, Kurumca konulan bir haciz yada bloke işleminin olmadığı gözetilerek, davanın reddine karar verilmesi gerekirken, hatalı değerlendirme sonucu davanın kabulüne karar verilmesi, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir. O halde, davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır....
konulamayacağını, davalının hukuka ve yasaya aykırı bu eyleminin müvekkilinin mağduriyetine sebebiyet verdiğini ileri sürerek, emekli maaşının tamamı üzerine bloke konulmasına dair işlemin iptali ile blokenin kaldırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
İlk Derece Mahkemesince, iddia, savunma, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; 2828 sayılı Sosyal Hizmetler Kanunu'nun 29. maddesi karşısında davalının savunmasına itibar edilemeyeceği, davalı bankanın uhdesinde bulunan davacının 2828 sayılı Kanun kapsamındaki hesaplarına evde bakım ücreti adı altında yatırılan paralara bloke koymasının kanuna aykırı olduğundan, davanın kabulü ile davacının hesabına konulan haciz ve blokenin kaldırılmasına ve bloke konulan paranın davacıya iadesine karar verilmiştir. Karara karşı, davalı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. Bölge Adliye Mahkemesince, tüm dosya kapsamına göre yapılan istinaf incelemesi sonucunda; 2828 sayılı Kanun'un 29.maddesi uyarınca davacının hesabına bloke konulamayacağı, dolayısıyla ilk derece mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığından, davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir....
bakiye üzerindeki blokenin kaldırılmasını ve bugüne kadar yapılan kesintilerin tamamının iadesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Borçlu, 19.03.2010 tarihinde icra mahkemesine başvuru dilekçesinde emekli aylığına konulan haczin kaldırılmasını talep etmiş ancak mahkemece, 01.10.2008 tarihinden önce emekli maaşlarına konulan haczin kaldırılamayacağından bahisle şikayet reddedilmiştir. 5510 Sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu'nun geçici 1, 2, 4. maddelerine göre, 5434 Sayılı Emekli Sandığı Kanunu'na tabi olanların, bu kanunun 4. maddesinin birinci fıkrasının a,b,c bentleri kapsamında sigortalı olarak kabul edileceğinin belirtildiği dikkate alındığında, Emekli Sandığından emekli maaşı alanlara da, 5510 Sayılı Yasa'nın maaşın haczedilemeyeceğine ilişkin 93. madde hükmünün uygulanması gerekir. Bu durumda yukarıda belirtilen yasa maddesi uyarınca gelir, aylık ve ödenekler borçlunun muvafakati bulunmadıkça 88 inci maddeye göre takip ve tahsili gereken alacaklar ile nafaka borçları dışında haczedilemez....
KARAR Davacı, polis memuru olarak görev yapıp maaşını davalı bankanın Çanakkale Şubesinden aldığını, ayrıca davalı bankadan 2 ayrı tüketici kredisi kullandığını, kredi taksitlerinin ödenmemesi nedeniyle bankaca kredi sözleşmesinin haksız şart içeren maddesi gereğince maaş hesabına bloke konulduğunu, bu nedenle maaş hesabına konulan blokenin kaldırılmasını istemiştir. Davalı, kredi sözleşmesi ve ekine göre bankanın virman takas, mahsup hakkı bulunduğunu savunarak davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı davalı bankadan aldığı maaşına, kullandığı kredi borcunun ödenmemesi nedeniyle, konulan blokenin kaldırılması amacıyla eldeki davayı açmıştır....
Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; davacının vadeli USD hesabına ...Vergi Dairesi Müdürlüğü'nün e-haciz yazısına istinaden bloke konulduğu, yine taraflar arasında düzenlenen rehin sözleşmesi uyarınca davalı Banka'ya, borç devam ettiği sürece bloke koyma yetkisini tanındığı, bu durumda bloke işleminde bir usulsüzlük bulunmadığı, blokenin sözleşme ve yasalara uygun olduğu, davacının talebi üzerine USD hesabının "TL"ye çevrilerek davacı borcunun kapatıldığı, bloke konulan 5.128,99 USD dışında kalan bakiyenin davacıya ödendiği, vergi mahkemesi tarafından verilen haciz işleminin iptaline ilişkin kararın, davalı Banka'ya ulaşması üzerine bloke işleminin kaldırılarak hesapta bulunan bakiyenin davacıya ödendiği, davacının döviz hesabında bulunan meblağa bloke konulduğu tarihten, blokenin kaldırıldığı tarihe kadar davalı Banka tarafından aynı tür mevduatlara uygulanan faiz oranının uygulandığı, bu durumda geç ödemeden dolayı davacının maddi zararının bulunmadığı...