Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 08.09.2009 gününde verilen dilekçe ile elatmanın önlenmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 11.05.2010 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ve davalı vekilleri tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, komşuluk hukukuna aykırı davranışın giderilmesi istemi ile açılmıştır. Davacı, davalının taşınmazında bulunan ağaçların manzarasını kapattığını belirterek müdahalenin önlenmesini istemiştir. Davalı, haksız açılan davanın reddini savunmuştur....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 04.05.2010 gününde verilen dilekçe ile komşuluk hukukuna aykırılık nedeniyle elatmanın önlenmesi ve kal istenmesi üzerine bozma ilamına uyularak yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 03.04.2012 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı, 285 parsel sayılı taşınmazın sınırına dikilen ağaçların gölge yapmak suretiyle paydaşı bulunduğu 286 parsel sayılı taşınmazdaki tarımsal faaliyetine zarar verdiğini, kök ve dallarının da tecavüzlü olduğunu öne sürerek, ağaçların kesilmesi suretiyle komşuluk hukukuna aykırılığın giderilmesini istemiştir. Davalı, davanın reddini savunmuştur....

      Davaya konu olayda davacı, davalının kendi taşınmazı üzerine ruhsatsız yani imara aykırı olarak yaptığı yapının taşınmazına zarar verdiğini ileri sürerek elatmanın önlenmesi ve kal istemiştir. Davalının kendi taşınmazı üzerine yaptığı yapının salt ruhsatsız olduğu, imara aykırı bulunduğu ileri sürülüp, TMK’nun 737. maddesi uyarınca yıkım ve eski hale getirme istenemez. Yapının imara aykırı olması yanında bir zararın doğması da şarttır. Salt imara aykırılık, idari mercileri ve idare mahkemelerinin konusudur. Dosyada mevcut harita ve inşaat mühendisi bilirkişilere ait 15.08.2014 tarihli bilirkişi raporuna göre projesinde davalıya ait binanın terasındaki yapı ve müştemilatın iptal edildiği, terasın üzerindeki yapıların olmaması gerektiği, teras kattaki yapı ve müştemilatların projesine aykırı olduğu bildirilmiştir. Anılan raporda davacıların bu yapılar nedeniyle zarara uğrayıp uğramadığı konusunda bir belirleme bulunmamaktadır....

        TMK'nın 737. maddesi gereğince komşuluk hukukunun ihlal edildiği gerekçesiyle elatmanın önlenmesi davası açılabilmesi için kural olarak zararın doğmuş olması gerekir. Bir kimsenin kendi mülkiyet alanında yaptığı yapının da tasarrufun komşu taşınmaz malikine zarar vermediği durumlarda ise bu halin çekişme olarak giderilmesi istenemez. Yapının imara aykırı olması yanında bir zararın doğması da şarttır. Salt imara aykırılık, idari mercileri ve idare mahkemelerini ilgilendiren bir husustur. Komşuluk hukukundan kaynaklanan elatmanın önlenmesi davalarında davalının kusurlu olması aranmaz. Davalının kusurlu olup olmaması, kasıtlı hareket edip etmemesi, elatmanın önlenmesi davasına etkili değildir. Yeter ki, davalının eylemi ile davacının zararı arasında illiyet bağı bulunsun. Davalının hiçbir kusuru olmasa dahi elatmanın önlenmesine, eski hale getirme ve tazminata hükmedilebilir. Kural olarak davacının zararının doğmaması için bir önlem almaması da elatmanın önlenmesi davasını etkilemez....

        TMK'nın 737. maddesi gereğince komşuluk hukukunun ihlal edildiği gerekçesiyle elatmanın önlenmesi davası açılabilmesi için kural olarak zararın doğmuş olması gerekir. Bir kimsenin kendi mülkiyet alanında yaptığı yapının da tasarrufun komşu taşınmaz malikine zarar vermediği durumlarda ise bu halin çekişme olarak giderilmesi istenemez. Yapının imara aykırı olması yanında bir zararın doğması da şarttır. Salt imara aykırılık, idari mercileri ve idare mahkemelerini ilgilendiren bir husustur. Komşuluk hukukundan kaynaklanan elatmanın önlenmesi davalarında davalının kusurlu olması aranmaz. Davalının kusurlu olup olmaması, kasıtlı hareket edip etmemesi, elatmanın önlenmesi davasına etkili değildir. Yeter ki, davalının eylemi ile davacının zararı arasında illiyet bağı bulunsun. Davalının hiçbir kusuru olmasa dahi elatmanın önlenmesine, eski hale getirme ve tazminata hükmedilebilir. Kural olarak davacının zararının doğmaması için bir önlem almaması da elatmanın önlenmesi davasını etkilemez....

        Dava, davalı tarafından yapılan imalatın imar mevzuatına aykırılığı nedeniyle elatmanın önlenmesi ile kal istemine ilişkindir. Mahkemece; toplanan deliller ve keşifte dinlenen bilirkişi raporları içeriğinden davalı tarafın davacı taşınmazına yönelik bir taşkınlığı bulunmadığı tespit edilmiştir. Dosya kapsamında, davacının projeye ve İmar Kanununa aykırılık nedeniyle idari makamlara yaptığı yazılı bir başvuru ve Komşuluk Hukukuna dayalı olarak elatmaya yönelik bir iddiası da bulunmadığından davanın reddine karar verilmesi gerekirken; mahkemece idari yargı makamının yerine geçecek şekilde ve inşaat ruhsatı işleminin iptaline dair uyuşmazlığı çözecek mahiyette araştırma ve gerekçe yazılmak suretiyle davanın kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiş, hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir....

          aykırılığın giderilmesine,elatmanın önlenmesine-yıkımına ve davacının oluşan zararının giderilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacılar vekili tarafından, davalı aleyhine 27.07.2011 gününde verilen dilekçe ile elatmanın önlenmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 12.02.2013 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacılar vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, komşuluk hukukuna aykırı davranışın giderilmesi isteğine ilişkindir. Davacılar vekili, müvekkillerinin 331 ada 91 ve 150 parsel sayılı taşınmazlarda evinin bulunduğunu, davalının komşu 331 ada 151 parsel sayılı taşınmaz üzerine çekme mesafesine uymadan bina yaptığını öne sürerek elatmanın önlenmesi, pencere ve hava boşluklarının kal'ine karar verilmesini talep etmiştir....

            Komşuluk hukukuna aykırılık açısından da bilirkişilerden rapor alınmış, ayrıca keşif sırasında mahkememizce de gözlem yapılmıştır. Düzenlenen raporlarda komşuluk hukukuna aykırı bir halin de bulunmadığı tespit edilmiştir. Söz konusu duvar, taşınmazları birbirinden ayıran bir yerde olup, herhangi bir pencere vb. Yapı da barındırmayan, manzarayı engelleme gibi bir durumu söz konusu olmayan bir yerde ve haldedir. Bu durum bilirkişi kök raporuna ekli fotoğraflar ile de sabittir. Sonuç olarak; davaya konu edilen yapı, TMK 737. maddesinde düzenlenen hoşgörü sınırlarını aşacak nitelikte bir davranış olarak yorumlanamayacaktır. Haliyle, komşuluk hukukuna aykırı bir taşkın yapıdan ve elatmadan söz etmek de mümkün değildir. Bir diğer değinilmesi gereken nokta ise dava dilekçesinde dava değerinin belirtilmemiş olmasıdır....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : ELATMANIN ÖNLENMESİ -KARAR- Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre dava, komşuluk hukukuna dayalı elatmanın önlenmesi ve yıkım istemine ilişkindir. Yargıtay Büyük Genel Kurulunun 09.02.2012 tarih ve 1 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve Resmi Gazetede yayımlanarak 01.03.2012 tarihinde yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin işbölümü uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay 14.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın ilgisi yönünden 14.Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 25.5.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

              UYAP Entegrasyonu